"Yönetimi dört gözle bekliyoruz"

Turkcell'in CEO'su Süreyya Ciliv, birçok gencin hayal ettiği bir koltukta oturuyor. 6 yıl önce vatan hasreti ağır basınca teknolojinin kalesi Microsoft'tan ayrılıp Türkiye'ye geldiğinde bütün gözler 'teknolojinin dahi yöneticisi'ne çevrilmişti. O günden bu yana Ciliv, bir yandan şirketi büyütmeye odaklanırken bir yandan da Turkcell'in ortaklık yapısından kaynaklanan sıkıntıları bertaraf etmeye çalıştı. Buna rağmen faaliyetlerini 8 ülkeye taşımayı ve 14 bin 500 çalışanı olan dev bir yapıya dönüştürmeyi başardı. Sabah'tan Feride Cem'in haberine göre takım oyununa inandığını söyleyen Ciliv, "Bize güç katacak bir yönetimi dört gözle bekliyoruz" dedi. İşte Ciliv'in Turkcell'deki yönetim boşluğunu ve Amerika'dan Türkiye'ye uzanan kariyer yolculuğu ile ilgili söyledikleri... 
İŞİMİZE ODAKLANDIK 
* İngiliz Mahkeme Privy Council, Çukurova'nın Altimo Grubu'na ödeme için ek süre talebini kabul etti. Bu sizin için ne anlam ifade ediyor? 
Hissedarlar arasındaki bu sıkıntıları uzaktan takip ediyorum. Çünkü bu benim değiştirebileceğim bir şey değil. Biz yönetim ekibi olarak işimize odaklanıyoruz. 
* Bu durum sizi huzursuz etmiyor mu gerçekten? 
Hayatta mutlaka bir takım eksiklikler oluyor. Her zaman her şey mükemmel olmuyor. Biz bu süreçte güçlü taraflarımıza odaklandık. 
KAPSAMADA BİRİNCİYİZ 
* Kariyerinizde tersine bir durum söz konusu. Yurtdışında kariyer yapıp Türkiye'ye döndünüz. Bu kararda ne etkili oldu? 
Uzun süre vatanınızdan uzak kalınca, insanda bir hasret oluyor. Niyetim Amerika'da girişimciliğe devam etmekti. Türkiye'ye annemin cenazesi için gelmiştim. Microsoft Türkiye'nin başkanı görevinden ayrılıyordu, kalmam ve bu görevi üstlenmem için beni ikna etti. Ben de orada biraz duygusal hareket ettim. Vatanımdan ve ailemden uzun süre ayrı kalmıştım. Annemi görmeyeli 1.5 yıl olmuştu. Onun vefatı, benim için bir dönem noktası oldu. Güçlü bir firmada kalmanın avantajlı olacağını düşünüp Türkiye'ye geldim. Yoksa niyetim yeni firmalar kurup, büyütüp onları satmaktı. Çok değerli tecrübeler edindim yurtdışında. 
* En büyük tecrübeniz ne oldu? 
Teknoloji konusunda çok şey öğrendim. Bir de kendime güveni ve vizyon sahibi olmayı... Çokuluslu bir şirketin nasıl yönetileceğini yaşayarak öğrenmeyi de çok önemli buluyorum. Türkiye şu anda mobil kapsamada dünya birincisi, mobil internet hızında gelişmiş ülkelerle aynı seviyedeyiz. Fiber internette ise hız olarak ilk 4'teyiz. Artık Türkiye'nin zamanı. 
SİYASİ HAREKETİN DIŞINDAYDIM
* Girişimci olarak başladığınız hayatınıza profesyonel olarak devam ediyorsunuz. Bu nasıl oldu? 
Ortaokulda işadamı olmayı hedefliyordum. Lise ve üniversite yıllarımda çok büyük sol-sağ çatışması vardı. Ankara Fen Lisesi ve ODTÜ'de okuduğum için oralarda solculuk daha popülerdi. ? Siz solcu değil miydiniz öğrencilik yıllarınızda? Ben bir şey icat edip onun üretimini yapmayı ve çalışanlarımı da şirkete ortak etmeyi hayal ediyordum. Tabii bazı işadamlarının da sorgulanacak tarafları var. Aklım-fikrim matematik fendeydi. Hayatım ders ve sporla geçiyordu. İdeolojik ve siyasi hareketlerin dışında kaldım. 
MEZUN OLUR OLMAZ 11 İŞ TEKLİFİ ALDI
* İşinizi kurma hayalinizi eğitim aldığınız Amerika'da gerçekleştirdiniz... 
İyi bir okuldan iyi bir dereceyle mezun olduğum için 11 yerden iş teklifi aldım. O zamanın parasıyla yıllık 110 bin dolar teklif eden firmalar varken, ben 29 bin dolar maaşla bir teknoloji firmasında çalışmayı kabul ettim. Çünkü hedefimde bir teknoloji şirketi kurmak vardı. Burada 5 yıl çalıştıktan sonra ayrıldım. Bir süre sonra iki ortak bu şirketin yazılım bölümünü aldık. İlk işim Novasoft'u kurmak oldu. 
LİSEDE ARKADAŞLIĞI ÖĞRENDİM
* Ankara Fen Lisesi'ni hayatınızın dönüm noktası olarak tanımlıyorsunuz. Neden? 
Evet, orada hayatım şekillendi. Okul Türkiye'den 96 kişi alıyordu. Pırlanta gibi çocuklar vardı. Kürt de, Laz da, Musevi de... Kimin nereden geldiğinin hiçbir önemi yoktu. Matematikte, fizikte iyi olup olmadığınıza bakılırdı. Orada arkadaşlığı, mütevazılığı öğrendim. Basketbol takımının kaptanıydım. En önemlisi fen bilimini sevmeyi öğrendim. Mühendis olmaya orada karar verdim. 
MİCROSOFT'U BIRAKIP TÜRKİYE'YE GELDİ
Süreyya Ciliv 1958'de, Zonguldak'ta doğdu. 1977'de ABD'ye gitti. 1981'de Michigan Üniversitesi'nde Bilgisayar ve Endüstri Mühendisliği bölümlerini bitirdi. 1983'te Harvard Üniversitesi'nden MBA derecesi aldı. İş yaşamına yazılım geliştirme mühendisi olarak adım attı. 1987'de Novasoft Systems'i kurdu. 1997'de Türkiye'ye Microsoft Ülke Müdürü olarak döndü. 2000'de şirketin Amerika'daki merkezine atanan Ciliv, 2007'ye kadar Microsoft'ta üst düzey yönetici olarak çeşitli görevler üstlendi. Ocak 2007'den bu yana Turkcell'in Genel Müdürü olarak çalışıyor. 
İKİ ÇOCUĞU VAR 
15 yaşında bir kızı, 17 yaşında bir oğlu olan Ciliv, "Çocuklarım Amerika'da yaşıyor. Onlardan mesafe olarak uzağım ama ayrı kaldığımı düşünmüyorum. Sabah 6-8 arası ve akşamları onlarla mutlaka konuşurum. Ayrıca bütün çocukları da kendi çocuğum gibi seviyorum" dedi. 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.