Yerel seçim öncesi ‘’AL’’ınacak 11 hisse

Beş yılda bir yapılan yerel seçimlere yaklaşık altı ay kaldı. 30 Mart 2014’te yapılması planlanan yerel seçimler için siyasi partiler kolları sıvamış durumda. 2014’te Cumhurbaşkanlığı seçimi de yapılacak. Bu seçimlerin ardından da 2015 yılında genel seçimler var. Genel seçimin 2014 sonbaharı gibi erken bir tarihe alınması konusunda tartışmalar yapıldığını da belirtelim.

Evet, Türkiye yavaş yavaş seçim atmosferine giriyor. Piyasaların istikrarı açısından çok önemli olan seçimlerin geçmişte olduğu gibi borsayı önemli ölçülerde etkilemesi bekleniyor. Bu etkinin geçmişte olumlu yönde olduğunu belirtmekte yarar var. Nitekim son üç seçim döneminde (1989 ve 1994 yılları, hisse sayısının düşük olması nedeniyle çalışma kapsamı dışında tutuldu) Borsa İstanbul’un (BİST) beklentilerin artmasına paralel olarak yükseldiği görülüyor.

Seçimlerden bir ay öncesi baz alınarak BİST endekslerinde bir değerlendirme yapıldığında borsanın hep değer kazandığı görülüyor. Nitekim 2009 yılındaki seçim döneminde (28 Şubat-29 Mart 2009) BİST-100 endeksi yüzde 6.95; 2004 yılında (28 Şubat-28 Mart 2004) 10.31; 1999’da (18 Mart-18 Nisan 1999) 9.91 oranında değer kazanmıştı. (Hazırladığımız tabloda söz konusu dönemlerde BİST-30 ve BİST-Tüm endekslerin yükseldiğini görebilirsiniz.)

Kısacası seçim dönemlerine yaklaşık bir ay kala borsada ağırlıklı olarak endeks hisselerinin değer kazanmaya başladığını söylemek mümkün. Seçimler yaklaşırken sektörel bazda özellikle çimento, holding, yatırım şirketleri, kimya ve kâğıdın talep gördüğü gözleniyor.

Bu yıl yapılacak seçimlerden önce de BİST’te klasik ‘’seçim hareketi’’nin yaşanacağını öngören analistlere göre, yatırımcılar bu süreçten yararlanmak için şimdiden hisse seçmeye başlamalı.
Endeksin yılbaşına kadar maksimum 85 bin-86 bin seviyelerine çıkacağını öngören analistler, seçim dönemine kadar içerde ya da dışarıda olumsuz bir gelişme olmazsa yükselişin devam edeceğini düşünüyor. Yerel seçimlere kadar da (Mart 2014) endeksin yükseliş trendini sürdürmesi bekleniyor.

DIŞ FAKTÖRLERE DE BAKILMALI
Son üç dönemdir iktidarda tek partinin olduğunu hatırlatan ALB Araştırma Müdürü Yeliz Karabulut, “Bu durum güven yaratarak piyasalarda olumlu bir seyre neden oldu” diyor. Ancak yerel seçimlerde, özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir’de, dengelerin bozulması halinde siyasi istikrar konusunda belirsizlik yaşanabileceğini kaydeden Karabulut’a göre bu durumda piyasalar olumsuz tepki verebilir.
Geçen üç seçim döneminde AK Parti’nin tek başına iktidar olmasının seçim sonrasında borsanın yükselmesini sağladığını hatırlatan Karabulut, “Bunun nedeni siyasi istikrarın devam edeceği beklentisiydi.
Önümüzdeki seçim de sandıktan siyasi istikrarın çıkması halinde piyasalar aynı biçimde tepki verebilir. Ancak bu dönemde yurtdışı faktörler de göz önünde bulundurulmalı. Suriye konusunun tekrar ortaya çıkması ve FED’in (Amerikan Merkez Bankası) parasal genişlemeden çıkmaya başlaması bu süreçte göz önünde bulundurulmalı” diyor.
Karabulut’a göre, söz konusu dönemde her şeye rağmen borsada öncelikle siyasi istikrar fiyatlanacak.

İNŞAAT, ÇİMENTO, ULAŞIM
ATIG Menkul Değerler Araştırma Departmanı Yönetmeni Osman Kadri Koca ise yerel seçim dönemlerinde Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde mali disiplinin kamu harcamaları kanalıyla bozulduğunu hatırlatıyor. Koca’ya göre, cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde aday belirsizliği yaşanabilir. Bu durum ise özellikle yaşama kanadında alternatif isimleri ve oluşumları gündeme getireceğinden belirsizliği yükseltebilir.

Bu nedenle Koca, söz konusu seçim öncesinde siyasi gelişmelerin iyi takip edilmesini öneriyor. Yerel seçimlerin genel seçimlerin öncü göstergesi olması açısından yakından takip edilmesi gerektiğini ifade eden Koca, “Seçimler, orta ve uzun vadeli yatırımlardan çok kısa vadeli yatırım kararlarının alındığı dönemler olarak dikkat çekiyor. Öte yandan seçim öncesinde tamamlanmamış büyük projelere hız veriliyor. Bu nedenle söz konusu dönemde inşaat, çimento ve yoğun propaganda sürecinin etkisiyle ulaşım iletişim sektörleri ön plana çıkabilir” diyor.

OTOMOTİV İZLENMELİ
Integral Menkul Değerler Kıdemli Analisti Ozan Batu, seçimler öncesinde piyasaların dolar kuru ve gösterge tahvil faizlerindeki gidişatı yakından takip ettiğini hatırlatıyor. Seçim döneminde küresel piyasaları da ele almak gerektiğini ifade eden Batu, yatırımcılara şu uyarılarda bulunuyor:
“ABD’nin kepenk kapatma krizini aşmasına rağmen istihdam ve konut piyasasında istenilen seviyeye ulaşılamadı. Bu da dolar endeksini piyasadaki küçük hareketliliklerde bile aşırı volatil (oynak) hale getirebiliyor. Bu yüzden Türkiye’de seçimlerin borsaya etkisini bu kez tekil olarak ele almamak gerekir. Ancak her seçim dümeninde olduğu gibi inşaat sektöründe bölgesel avantajı bulunan şirketlerin yanı sıra teşvik alabilme olasılığı olan otomotiv sektörü de hareketli olabilir.”
(PARA DERGİSİ)

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.