E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Altın ve gümüş hem değer deposu hem de enflasyondan korunma aracı olabilecek varlıklar arayanlar için iki popüler yatırımdır. Bu değerli metaller hem saygın hem de uzun geçmişlere sahiptir. Ancak farklı türde avantajlar ve güvenceler sunarlar. Bankrate’in haberine göre yatırımcıların her ikisine de yatırım yapmaya karar vermeden önce birden fazla ekonomik ortamda nasıl performans göstereceklerini bilmeleri gerekiyor.
Nasıl satın alınır?
Altın veya gümüşe yatırım yapmanın yolları söz konusu olduğunda, yatırımcıların birçok seçeneği vardır. Külçe alımları, vadeli piyasalar, değerli metalleri tutan ETF’ler, maden hisseleri, maden hisselerini tutan ETF’ler bu seçenekler arasında gösterilebilir.
Değerli metal satın almanın her bir yöntemi kendi avantajlarını ve dezavantajlarını sunar. Örneğin, külçe satın almak istiyorsanız, güvenliğini sağlamak kendi sorumluluğunuzdadır. Bu da onu bir ETF aracılığıyla sahip olduğunuzdan daha az güvenli hale getirir. Ve fiziksel külçe tutan bir ETF'ye sahip olmak, aynı zamanda, bir satıcıyla ucuza satmak etmek yerine, halka açık bir piyasada varlığınızın tam fiyatına ulaşmanıza olanak tanır.
Madencilik hisse senetleri, altın veya gümüş fiyatı üzerinde kaldıraç elde etmenizi sağlar. Diğer bir deyişle değerli metallerin fiyatı yükseldikçe kârlı bir madenci daha çok kâr elde edecektir. Ancak tek tek hisse senetlerine yatırım yapmak fazla riskli olabilir. Bunun içinse maden şirketlerinin hisselerini tutan bir ETF satın alabilir ve portföyünüzü çeşitlendirebilirsiniz.
İster altına ister gümüşe yatırım yapmak isteyin, bunu ihtiyaçlarınıza uygun bir şekilde yapmanız gerekir. Ancak bunun için her bir yatırım türünün dinamiklerini anlamanız gerekir.
Uzun vadeli getirileri
Altın ve gümüş zaman içinde nasıl bir performans sergiliyor? Creighton Üniversitesi Heider İşletme Fakültesi Finans Profesörü Robert R. Johnson bu iki varlığında sahip oldukları itibara rağmen çok fazla pozitif getiri sağlamadığını belirtiyor.
1925’ten bu yana gümüşün ve altının performansını karşılaştıran Johnson şunları söyledi:
"1925'in sonunda, bir ons altının fiyatı 20.63 dolardı. 2020'nin sonunda altının onsu 1.893,66 dolara satıldı. Bu 95 yıllık dönemde, değerli metal yıllık bileşik yüzde 4,87 getiri sağladı. 1925'in sonunda, bir ons gümüşün fiyatı 0,68 dolardı. 2020'nin sonunda bir ons gümüş 17,14 dolara satıldı. Bu 95 yıllık dönemde, değerli metal yıllık bileşik yüzde 3,46 getiri sağladı."
Bu getirilerin olduğun 95 yıllık dönemde yıllık enflasyonun %2,9 olduğuna dikkat çeken Johnson kaydedilen getirinin etkileyici olmadığına dikkat çekiyor. Zira kaydedilen getirinin önemli bir kısmı artan fiyatlar nedeniyle daha da düşüyor. Yatırımcıların satın alma gücü üzerinde çok küçük bir büyüme sağlayabiliyor.
Yine de Johnson’ın istatistiklerine göre altının uzun vadede daha iyi bir yatırım siciline sahip olduğu ve gümüşü geride bıraktığı da görülebiliyor.
Enflasyon koruması
Altın genellikle bir enflasyon koruması olarak lanse edilir ve yatırımcıları yükselen enflasyondan korunmak için altın yatırımına yönelmeye yatkındır. Dolayısıyla, piyasalar sertleştiğinde, birçok yatırımcı fırtınayı atlatmak için altına kaçar.
Acuity Knowledge Partners'ın üst düzey yöneticilerinden Mahesh Agrawal, altının bir güvenli liman varlığı olduğunu söylüyor. Agrawal "Yüksek enflasyon piyasa belirsizlikleri yaratır ve paranın değerini korumak için altına daha büyük yatırımlar getirir" dedi.
Ancak Agrawal altın ve enflasyon arasındaki bağın bazı durumlarda kısa vadede kırılabileceğine de dikkat çekti. Yatırım uzmanı faiz oranlarının daha yüksek enflasyona tepki verdiğine ve yatırımları tahvil piyasasına yönlendirdiğine işaret etti.
Agrawal, gümüş ve enflasyon arasındaki korelasyonun da yüksek olduğunu, ancak altındaki kadar sağlam olmadığını belirtiyor:
“Gümüş, enflasyon belirsizlikleri arasında değerini nispeten sabit tutan doğal özelliklere sahiptir. Yüksek enflasyon sırasında, gümüşe olan endüstriyel talep, büyük ölçüde yatırım segmentinden gelen güçlü taleple dengelenerek azalır. Enflasyon düşük olduğunda durum tersine döner.”
Spekülatif kullanımları
Altın ve gümüşe olan talep, altın için bir yatırım varlığı olmasından ve gümüş içinse endüstriyel bir varlık olmasından kaynaklanır. Diğer bir deyişle iki varlığın talep kaynağı farklıdır.
Agrawal, altının genellikle bir değer deposu olarak kullanıldığını ve nispeten sınırlı endüstriyel uygulamalara sahip olduğunu söylüyor: "Yatırımlar ve ilgili sektörler, 2021'de altına olan toplam talebin yaklaşık yüzde 90'ını oluşturdu ve yalnızca yüzde 10'u endüstriyel faaliyetlerde tüketildi.”
Diğer bir deyişle altının fiyatları yatırımcıların ihtiyaçlarına göre değişir. Yatırımcıların portföylerinde ne kadar güvenlik istedikleri, hisse senedi ve tahvil varlıkları gibi varlıklarından ne kadar getiri bekledikleri altının fiyat hareketleri için oldukça önemlidir.
Altının ons başına nispeten yüksek fiyatı, yatırımcıların gümüşe kıyasla değer depolamasını kolaylaştırır ve eşdeğer miktarda dolar değerindeki depolamayı daha ucuz hale getirir.
Gümüşe yönelik talepse daha çok elektronik ve güneş pilleri gibi endüstriyel uygulamalardan gelir. Dolayısıyla ekonomik istikrar ve büyüme dönemlerinde gümüş yatırımları daha iyi sonuç verir.
Agrawal, “Yatırım için gümüş, öncelikle daha küçük ve perakende yatırımcıları cezbeder. Daha erişilebilirdir ve altına göre daha düşük fiyatı göz önüne alındığında daha yüksek değer sunduğu algılanır” açıklamasında bulundu.
Fiyat oynaklığı
Agrawal, gümüşün kısmen ekonomik büyümeyle birlikte yükselme eğiliminde olduğu ve aynı zamanda zor zamanlarda güvenli bir liman varlığı olduğu için daha istikrarlı olma eğiliminde olduğunu söylüyor. Ancak daha kısa sürelerde gümüşün fiyatı oldukça fazla dalgalanabilir.
Emtia uzmanı, "Gümüş, özellikle finans piyasasında nispeten düşük likiditesi nedeniyle kısa vadede oldukça değişken olabilir. Değişken doğası, gümüşü altından daha riskli bir bahis haline getiriyor ve yatırımcıların portföy risk yönetimi gereksinimlerine en uygun varlık sınıfını seçmeleri gerekiyor” uyarısında bulundu.
Altına mı yoksa gümüşe mi yatırım yapmalı?
Tüm bu veriler göz önünde bulundurulduğunda bireylerin altın veya gümüş arasında kararlarını verirken her bir varlığın ilgili özelliklerini ve içerisinde bulundukları ekonomik iklimi değerlendirmesi gerekir. Ancak her iki varlığın da enflasyon dönemleri sonrasında satın alma ve elde tutma getirileri o kadar da etkileyici değil.
Yatırım uzmanlarınınsa oldukça yüksek getiri istatistiklerine sahip başka bir alternatif önerisi var. Johnson 1925’te 20,63 dolara bir ons altın satın almakla ABD borsalarının gösterge endeksi S&P 500’de büyük şirketlerden oluşan çeşitlendirmiş bir portföye yatırım yapılmasını karşılaştırıyor.
“1925'in sonunda altına yatırılan 20,63 dolar S&P 500'e yatırılsaydı yatırımın değeri 225.788 dolara yükselecekti” hatırlatmasında bulunan finans profesörü ons altınınsa sadece 1.893,66 dolar getirdiğini belirtiyor.
Başka bir deyişle, yatırımcılar büyük hisse senetlerinden oluşan çeşitlendirilmiş bir portföye yatırım yaparak altına yatırım yapmaktan yaklaşık 119 kat daha fazla paraya sahip olabiliyor. Bu tutarsızlık gümüş yatırımlarında ise daha da kötü durumda.
Bankrate'in haberine göre altın veya gümüşe yatırım yapmayı düşünen yatırımcılar, bunun kendileri için gerçekten mantıklı olup olmadığını dikkatlice düşünmeleri gerekiyor. Kısa vadede veya değerli metaller piyasalarında belirli dengesizlikler olduğunda bu tür yatırımlar mantıklı olabilir.
Ancak habere göre uzun vadede, "Altın mı yoksa gümüş mü daha iyi?" sorusunun doğru cevabı "hisse senetleri" olabilir. Yatırımlar hakkında sınırlı bilginiz olsa bile, tırmanmaya hazır, çeşitlendirilmiş bir endeks fonu satın almak çok daha kolay bir yatırım yöntemi olarak öne çıkıyor.
Altının kilogram fiyatı geriledi
Metal fiyatları, doların ralliye ara vermesiyle arttı
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (00:00)