Yatırımcılar not artışı bekliyor

Yurtdışı piyasalar da iki aylık güçlü kazanımlar ve rekor seviyelere yakın bir yıl sonundan sonra, kar alımları nedeniyle atmosfer 1 Ocak’tan bu yana bir miktar kararmış görünüyor. Faiz indirimlerinin zamanlamasına ilişkin ihtiyat ve belirsizlik ortamında volatilite yeniden ortaya çıktı.

Bu arada ABD aralık ayında 175k  tahmine karşılık 216k yeni iş yaratmayı başardı. Daha da kötüsü işsizlik oranının hafif bir artışla %3,8’e çıkması beklenirken gerçekte %3,7 seviyesine indi. Ücretlere gelince, beklenti %3,9 artmasıydı ama yıllık bazda %4,1 arttı. Yani enflasyonla mücadele henüz kazanılmadı. Özetle, Fed’in Mart ayında faiz indirimine ilişkin beklentiler birkaç gün içinde %90’dan %60’a düştü; bu durum endeksleri daha da kırmızıya doğru itti ve tahvil getirileri yükseldi.

Bu bağlamda, ABD 10 yıllık endeksi için %4,07’lik bir kırılma seviyesi, teyit edilmesi halinde, ana borsalar için olumsuz bir sinyal olacaktır; zira bu, Ekim ayında başlatılan gevşemenin sonunu işaret edecek ve yukarı doğru bir toparlanmanın kapısını %4,40 hatta %4,55/60 bandına yükselişi sağlayabilir.

Yılın ilk haftasında, mevsimsellik ve karşılaştırma temeli yıllık hafif bir toparlanma anlamına gelse de, Avrupa’da aralık ayı enflasyon rakamlarının beklenenden biraz daha zayıf açıklandığı görüldü. ABD’de işgücü piyasasının şaşmaz dayanıklılığının, yatırımcıları faiz indirimi yolunda heyecanlarını azaltmaya yönelttiği açık, Çin tarafına baktığımızda ise  ilk 2024 göstergeleri geçen yılkilerle uyumlu ama sürekli olarak vasat veriler.

Bu gelişmeler neticesinde güçlenen dolar da,  bakır ve endüstriyel metallerin genel olarak 2024’e düşüş trendiyle başlamasına neden oldu. Değerli metallerde altın, artan tahvil getirileri ve oldukça güçlü ABD istihdam raporunun etkisiyle gerilemesine karşın 2040 USD seviyesinde kalmayı sürdürmekte.

2023 yılında %10 civarında değer kaybetmiş olan ham petrol fiyatları, yılın ilk haftasında Orta Doğu’da artan gerilimlerin desteğiyle %1 oranında küçük bir değer kazandı. Diğer taraftan ise ABD Enerji Ajansı’nın son aylık raporu oldukça karışıktı. Ham petrol stokları 5,5 milyon varil düşerken, başta benzin olmak üzere rafine ürün stokları keskin bir şekilde arttı ve bu durum ABD tüketiminin kırılganlığını yansıttı. Fiyatlar açısından bakıldığında Brent 78,60 USD civarında, WTI ise 73,50 USD civarında işlem görmekte.

Bu haftanın gündemine baktığımızda ABD’de perşembe günü açıklanacak olan aralık ayı enflasyon rakamları, yatırımcılara Fed’in ilk faiz indiriminin tarihi hakkında daha fazla ipucu verecektir.  Ayrıca Cuma günü ABD’de UnitedHealth, JPMorgan, Bank of America, BlackRock ve Citigroup’un da aralarında bulunduğu ilk kurumsal kazançlarda açıklanacak.

Yurtiçinde ise; Kasım Sanayi Üretimi ve Cari denge verilerini çarşamba ve cuma günleri alacağız. Perşembe günü TCMB yatırımcı günlerinin ilk ABD’de gerçekleşecek ve cuma günü de Moody’s den Türkiye kredi notu değerlendirme almayı bekliyoruz ki beklentiler not artırımı yönünde.

Endeksi Teknik olarak değerlendirdiğimizde, 7200 seviyesine kadar yaşanan geri çekilme sonrasında gelen tepki hareketleriyle beraber kısa ve orta vadeli teknik göstergelerde güç kazanımı belirginleştiğini görüyoruz. Diğer yandan son haftalarda altında hareket edilen 22 ve 50 günlük gibi kısa ve orta vade açısından önemli bulduğumuz iki ortalamaya da yaklaşılmış olması güç kazanımının devamını destekliyor. Endekste güç kazanımını volatilite ile birlikte dalgalı bir seyir görebiliriz. Bu nedenle açılması düşünülen pozisyonlar açısından kademeli alım stratejisi izlenilmesini öneriyoruz. İçinde bulunduğumuz haftada 7850 seviyesini ise ilk önemli direnç olarak takip edeceğiz. Endekste 7300-7200 bandı ilk önemli destek noktaları olarak takip etmeye devam edeceğiz.

Borsada yatay başlangıç bekleniyor

Ons altın fiyatında 'Fed faiz' etkisi

Petrol haftaya ekside başladı

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.