Wall Street resesyonu hasarsız atlatabilir mi?

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD’de yaklaşmakta olan bir resesyona ilişkin beklentiler her geçen gün daha yüksek tondan seslendiriliyor. Ancak açık olan bir gerçek var: Tarihsel verilere göre borsalar resesyonları sevmiyor.

YahooFinance’in haberine göre RBC Capital Markets Stratejisti Lori Calvasina müşterileriyle paylaştığı bir notta düşük bir ihtimalle de olsa Wall Street endekslerinin olası bir resesyondan halihazırda satın almış olma ihtimaline de dikkat çekti. Calvasina “ABD ekonomisi Kovid sonrası döneme geçişini tamamlarken borsanın 2023-2024'te meydana gelebilecek herhangi bir resesyonun ötesine geçip geçemediğini zaman gösterecek. Böyle bir durum nadiren gerçekleşse de tamamen benzeri görülmemiş bir şey olmadığını da akılda tutmak gerekir” ifadelerine yer verdi.

Calvasina’nın derlediği verilere göre, ABD ekonomisinin Büyük Buhran dönemini yaşadığı 1937’den bu yana S&P 500 Endeksi zirveden dibe %14 ila %57 arasında sert düşüşlere sahne oldu. Bu S&P 500’ün resesyon dönemlerindeki ortalama düşüş seviyesi ise %32’ydi.

Stratejistin araştırmasına göre 1973’ye kadar resmen 13 kez resesyon gerçekleşti. S&P 500 için resesyonların ortalama süresi ise 381 gündü.

Genellikle borsalar resesyonun sona ermesinden dört ila beş ay öncesinde dip noktasına ulaşır. Ancak RBC’nin araştırması, S&P 500 Endeksi’nin bugüne kadar resesyonun sona ermesinden en erken dokuz ay önce dibe vurabildiği sonucuna ulaştı. Ancak bu araştırmanın tek bir istisnası vardı: Borsanın 10 ay önce dibe vurduğu 2001 resesyonu.

Son dönemde resesyon beklentilerinin artmasıyla birlikte geçmiş resesyonlara ilişkin araştırmalar yeniden hız kazandı. Zira ekonomistler Credit Suisse, Signature Bank ve Silicon Valley Bank’in mart ayındaki çöküşünün ardından ekonomiye ilişkin beklentilerini yeniden ayarlıyor. Genel kanı ise finansal şartların sıkılaşacağı yönünde.

Ekonomik beklentilerin kötüleşeceğine ilişkin beklentiler özellikle JPMorgan, Citigroup ve Wells Fargo’nun geçtiğimiz hafta yayınladıkları bilançolarda da görüldü. Ekonomik görünümü desteklemeyen bir diğer önemli unsur da 2022’nin başından bu yana devam eden ABD Merkez Bankası’nın (FED) agresif faiz artışları. FED’in en azından mayıs ayı toplantısına kadar şahin duruşunu koruması bekleniyor.

Well Fargo CFO’su Mike Santomassimo konuyla ilgili açıklamasında, “Faiz artışlarının hızı göz önüne alındığında, ekonomide bir miktar yavaşlamanın gerçekleşmekte olduğunu görüyoruz” ifadelerine yer verdi.

Jefferies ekonomistleri de bu yıl içerisinde bir resesyon öngörüyor. Ayrıca Goldman Sachs ABD’nin %35 ihtimalle 12 ay içerisinde resesyona gireceğini tahmin ediyor.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, ABD’ye ilişkin son ekonomik veriler de olası bir resesyon endişelerini destekler nitelikteydi. Dünyanın en büyük ekonomisindeki perakende satış rakamları üst üste iki ay boyunca iç karartıcı bir tablo çizdi. Özellikle ev aletleri gibi daha yüksek fiyatlı ürünlerde satışlar ülke genelinde baskı altındaydı.

Enflasyon korkularının yeniden yükselmesiyle birlikte tüketici güveni de zayıfladı. Tüm bu faktörler, bazı yatırımcıları Calvasina'nın tarihsel verilerinin gösterdiği yerde bir resesyon ve borsalarda olası bir düşüş konusunda alarma geçiriyor.

YahooFinance haberine göre, Research Affiliates CEO'su Chris Brightman, “Yükselen enflasyon, yükselen faiz oranları ve finansal sistemde ortaya çıkan çatlaklarla gördüklerimiz üzerinden bakarsak bana kalırsa bugün içinde bulunduğumuz ortam, borsada bir çöküşü normalden çok daha olası kılıyor” ifadelerine yer verdi.

BofA'dan kritik araştırma: Avrupa'da hisseler düşecek

JPMorgan: Hafif bir durgunluk bile borsalarda çöküşe neden olabilir

Doların tahtı sarsılıyor mu?

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.