E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemTUSKON davasının dördüncü duruşması yapıldı---

TUSKON davasının dördüncü duruşması yapıldı

TUSKON davasının dördüncü duruşması yapıldı
26 Ekim 2017 - 12:53 borsaningundemi.com

TUSKON Başkanı Rızanur Meral , Kadir Topbaş'ın tutuklu yargılanan damadı Ömer Faruk Kavurmacı ve işadamı Faruk Güllü'nün de bulunduğu 31'i tutuklu 86 sanıklı TUSKON davasının dördüncü duruşması yapıldı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, kapatılan TUSKON'un başkanı Rızanur Meral ve genel sekreteri Mustafa Muhammet Günay ile Ömer Faruk Kavurmacı ve Faruk Güllü'nün de aralarında bulunduğu 86 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanık Cahit Durmaz savunma yaptı. Durmaz, "Konuşmalarda hakaret olunca sinirlendim. Bu böyle olmaz dedim, salonu terk ettim" dedi. Hakim ise "Madem rahatsız oldun, salonu terk ettin. Peki makul sürede neden istifa etmedin?" sorusunu sordu.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısındaki binadaki büyük salonda görülen duruşmada, tutuklu sanıklardan Durmaz savunmasında, 2010 yılında emrivakiyle TUSKON’a üye edildiğini, 17-25 Aralık’tan sonra şifai olarak 3 kez istifa ettiğini, 2015 yılının sonunda noter aracılığıyla istifa ettiğini, daha sonrasında buradan kimseyle görüşmediğini, Fetullah Gülen’in sözünün geçmediğini, bu olaya şahit olmadığını, TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu’na davet edildiğini bu daveti kabul etmediğini ancak sanayi bakanlarının, yardımcılarının geleceği konusunda uyarıldığını ve iş hayatı için bunların önemli olduğunu, her zaman karşılaşacağı insanlar olmadığını ifade ederek, bu toplantıya katıldığını söyledi.

'KONUŞMANIN UCUNUN KAÇTIĞINI GÖRDÜM'

Sanık Durmaz, salona girdiğinde Rızanur Meral’in konuşmasına başladığını dile getirerek, "Konuşmanın bozulduğunu, ucunun kaçtığını gördüm. Prensiplerime göre siyasi parti siyaset yapar, dernekler dernekçilik yapar. Konuşmalarda hakaret olunca sinirlendim. Bu böyle olmaz dedim, salonu terk ettim. Alkışlamadım. İlişkim tamamen sonlandı. Bir daha hiçbir diyaloğa girmedim, o şekilde sonuçlandı. Şirketimin enerji piyasasına yatırım yaptığı iddiaları var. Biz şirketimizi Japon bir firmaya sattık. Böyle bir projemiz olmadığını söyledik. Hiçbir şekilde atılımımız olmadı. İşlemediğim ve içeriğini bilmediğim bir suçtan suçlanıyorum.’’ dedi.

HESAPLARDAKİ İNANILMAZ ARTIŞ

Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, sanığa çapraz sorgusunda, "Bank Asya’daki hesabınız 2013 Aralık ayında 1 milyon 200 bin, 2014 Ocak ayında 2 milyon 260 bin, 2014 Şubat ayında 4 milyon, 2014 Eylül ayında 8 milyon 800 bin liraya yükselmiş. Bu konuda ne diyeceksin?" diye sorması üzerine sanık Durmaz, "Böyle bir şey olması mümkün değil. Bank Asya’ya bu kadar para yatırılır mı? Belki yurt dışına para kaçıracaklardı. Banka manipülasyonu olabilir. Her bankada hesabımız vardır. Bu durumu şirketin muhasebe birimi bilir. Böyle bir para olması mümkün değil." şeklinde cevap verdi. 

Mahkeme Başkanı Öztürk’ün, "Bank Asya yönetiminin şeffaf olmadığı, hissedarların gerçek anlamda hissedar olmadıkları BDDK raporlarında tespit edilmiştir. Rakamlar çok yüksek, hatırlamaman doğal değil. 4 bin lira yatırmamışsın ki. Senin dışında şirket adına yüksek hacimli işlem yapabilme yetkisi olan var mı?" sorusuna sanık Durmaz ise "Yoktur. Mutlaka benden imza alınması gerekiyor. Ben bu paranın sonradan ne olduğunu merak ediyorum." karşılığını verdi.

HESAP 1 YILDA 8 MİLYON 800 BİNDEN 170 LİRAYA DÜŞMÜŞ 

Mahkeme Başkanı Öztürk de "2014 Temmuz ayında paran 8 milyon 800 binmiş. 2014 Eylül ayına kadar böyle devam etmiş. Temmuz 2015’te ise paran 170 liraya düşmüş" demesi üzerine sanık "Hatırlamıyorum" dedi.

Üye Hakim Umut Kasım da sanığa "Pensilvanya Eyalet Üniversitesi’ne 16 kez 2 bin ile 5 bin dolar arasında para gönderilmiş. Bunun sebebi nedir?" diye sordu. Sanık Durmaz da "O zamanlar torunum Pensilvanya’da üniversitede okuyordu. 500 dolar ona harçlık yolladım. Diğeri de üniversite giderleridir." ifadelerini kullandı.

'MADEM SALONU TERK ETTİN PEKİ NEDEN...'

Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, "6 Mart 2010 yılında TUSKON’a yönetim kurulu üyeliği yapmışsın. 2013’te şifai olarak istifa ettiğini söylüyorsun. Sen yılların iş adamısın. Birçok firmada ortaklığın var. Yapılacak istifanın şifai olamayacağını, nasıl yapılacağını bilmen gerekir. Ayrılma iradeni kime söyledin? Rızanur Meral meydan okuduğunda toplantıda yönetim kurulu üyesi seçilmişsin. Madem rahatsız oldun, salonu terk ettin. Peki makul sürede neden istifa etmedin?" şeklinde sorular sordu. 

Sanık Durmaz da, "2014 yılının ikinci yarısında ayrılmak istediğimi söyledim. Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildiğime dair bilgim yoktu. Ben bir TUSKON üyesi değilim gözüyle bakıyordum" dedi.

Başkan Öztürk, sanığa daha önceki ifadelerini okuyarak, "15 Temmuz 2016 darbe girişimini Ege sahillerinde özel yatımda öğrendim demişsin. Hangi sahillerdeydin?" diye sorması üzerine sanık da "Marmaris, Göcek koylarındaydım." diye cevap verdi.

Duruşmaya öğle arası verildi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • gobel6626 Ekim 2017 13:39

    Bit yavruları sizi, açık açık cumhurbaşkanını tehdit eden bir örgütte bulunacaksın sonra benim suçum yok diyeceksin.

  • Yıldız26 Ekim 2017 13:29

    Keşke hakim ve savcılar her davayı böyle inceleyip ayrıntılarına girerek düşünüp tartıp karar verseler o zaman adalet tecelli edecek,lakin toplum olarak o kadar haktan mahrumuz ki başımıza bişey gelse tanıdık hakim savcı varmı diye tutuşur eteklerimiz!ÇOK ŞÜKÜR HEPİMİZ MÜSLÜMANIZ

  • yalancılarrrr..26 Ekim 2017 13:26

    terörist olup hapis yememek için her türlü yalanı, sahtekarlığı, inkarı yapıyorlar. Özel sektördeki FETÖ cüler aynen yerli yerinde duruyor. Onbinlerce bylockçu haine ne zaman sıra gelecek?.