E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemTürkiye'den AB'ye çok sert 'rapor' tepkisi!---

Türkiye'den AB'ye çok sert 'rapor' tepkisi!

Türkiye'den AB'ye çok sert 'rapor' tepkisi!
19 Ekim 2021 - 20:40 borsaningundemi.com

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Komisyonu'nun hazırladığı Türkiye raporuyla ilgili, "AB’nin yetkisinde olmayan konularda, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yine tutarsız ve yanlı Rum-Yunan tezlerine yer verilmesini reddediyoruz" açıklamasını yaptı

Dışişleri Bakanlığı Avrupa Komisyonu 2021 Türkiye Raporu hakkında açıklama yaptı.

Dışişleri Bakanlığı'ndan AB'nin Türkiye raporuna sert tepki geldi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Türkiye'ye karşı sorumlulukların göz ardı edildiği ve ilişkilerde yine çifte standartlı yaklaşımın sergilendiği bir Türkiye Raporu yayımlanmıştır. Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs meselelerine ilişkin geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yine tutarsız ve yanlı Rum/Yunan tezlerine yer verilmesini de reddediyoruz" ifadeleri kullanıldı.

Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun 2021 Genişleme Paketi kapsamında yer alan Türkiye Raporu için " Türkiye'ye karşı sorumlulukların göz ardı edildiği ve ilişkilerde yine çifte standartlı yaklaşımın sergilendiği bir Türkiye Raporu yayımlanmıştır" açıklamasında bulundu.

"TUTARSIZ VE YANLI TEZLERE YER VERİLMESİNİ REDDEDİYORUZ"

Bakanlık'tan yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Avrupa Komisyonu 2021 yılı Genişleme Strateji Belgesi ile Türkiye dahil tüm aday ve potansiyel aday ülkeler için hazırlanan Ülke Raporlarını bugün açıklamıştır. AB ile olumlu bir siyasi gündem oluşturmaya çalıştığımız ve üst düzey diyaloğumuzu canlandırdığımız bir dönemde, ne yazık ki aday ülke Türkiye'ye karşı sorumlulukların göz ardı edildiği ve ülkemizle ilişkilerde yine çifte standartlı yaklaşımın sergilendiği bir Türkiye Raporu yayımlanmıştır.

Özellikle siyasi kriterler ile Yargı ve Temel Haklar faslındaki mesnetsiz iddiaları ve haksız eleştirileri kabul etmiyoruz. 23. Yargı ve Temel Haklar ile 24. Adalet, Özgürlük ve Güvenlik fasılları önündeki siyasi engelleri kaldırmayan AB'nin, üye devletler bakımından bile tartışmalı olan pek çok konuda, ülkemize özgü koşulları değerlendirmeden, yönetim ve siyasal sistemimize, temel haklara, bazı yargı/idari kararlar ile terörle mücadelemize yönelik haksız ve orantısız tespitlerini reddediyoruz. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu sınamalar ile PKK/PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ gibi terör örgütlerinin tehditlerini dikkate almayan bu yaklaşım, Avrupa'daki AB ve Türkiye karşıtı radikal kesimleri mutlu etmekten başka bir amaca hizmet etmemektedir" denildi.

"AB'NİN TUTARSIZLIKLARINA YENİ BİR ÖRNEK"

Açıklamanın devamında, "18 Mart Mutabakatının tüm boyutlarıyla güncellenmesi çağrılarımıza rağmen, Rapor'da Mutabakatın sadece göç boyutuna yer veren ve Türkiye'nin yaptıklarını övmekle birlikte kendi yükümlülüklerinden bahsetmeyen AB'nin, yalnız kendi çıkarlarına hizmet eden alanlarda bizimle günlük al-ver ilişkisi yürütmek istemesi kabul edilemez.

Bir yandan aday ülke Türkiye ile dış politika, bölgesel gelişmeler, güvenlik, savunma ve sektörel konularda mevcut üst düzey diyalog ve işbirliği mekanizmalarını engellerken, diğer yandan bu kritik alanlarda AB politikalarına uyumumuzun azaldığını ve çıkar çatışmaları doğduğunu belirtmek AB'nin tutarsızlıklarına yeni bir örnektir.

"TUTARSIZ VE YANLI TEZLERE YER VERİLMESİNİ REDDEDİYORUZ"

Raporda, Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs meselelerine ilişkin ve esasen AB'nin yetkisinde olmayan konularda, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi yine tutarsız ve yanlı Rum/Yunan tezlerine yer verilmesini de reddediyoruz. Gerginliğin düşürülmesi, diyalog ve işbirliğinin başlatılması bakımından üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getirmemize rağmen, Türkiye'nin ve Kıbrıs Türklerinin hakkını, AB'nin ısrarla teslim etmemesini esefle karşılıyoruz. AB'nin bu taraflı ve haksız tutumu, sorunun çözümüne katkı sunmadığı gibi, gerginliklerin devamına neden olmakta; Birliğin her türlü bölgesel ve küresel güç olma iddiasını da zayıflatmaktadır.

KOVİD-19 SALGINI

Türkiye ekonomisinin gelişmişliğine vurgu yapılarak, Kovid-19 salgını ile mücadele kapsamında alınan önlemler sayesinde ekonomideki canlanmanın kriz öncesi seviyelere ulaştığı ve ekonomide kaydedilen toparlanmanın devam ettiğinin kayda geçirilmesi memnuniyet vericidir. Ancak, ülkemizin izlediği bazı politikaların işleyen piyasa ekonomisi açısından eleştirilmesini, Kovid-19 salgınının olumsuz ekonomik etkilerini bertaraf etmek için pek çok ülkenin para ve maliye politikası tedbirleri aldığı ve ekonomide devlet müdahalesinin arttığı bu olağanüstü dönemde anlamak zordur. Zamanın ve koşulların dayatmasına rağmen, Gümrük Birliğinin güncellenmesi sürecini de siyasileştirerek geciktiren AB'nin, Türkiye'ye yükümlülüklerini hatırlatma hakkı yoktur.

Raporda, 20 fasılda ülkemizin genel uyum düzeyinin iyi olduğu belirtilmekte, son bir yılda ise 20 fasılda çeşitli seviyelerde ilerleme sağlandığı teyit edilmektedir. Bu tablo, Türkiye'nin karşılaştığı siyasi engellemelere rağmen, AB müktesebatına uyum çalışmalarını sürdürmek konusundaki kararlılığını ortaya koymaktadır. Bu açıdan önemi yadsınamaz olan Katılım Öncesi Mali Araç (IPA) kullanımında hazmetme kapasitesindeki gelişmeyi teslim eden Rapor'un, Türkiye'ye yönelik IPA fonlarının artırılması konusunda da teşvik edici olması gerekirdi.

Türkiye, AB'ye üyelik yönündeki stratejik tercihini en güçlü şekilde sürdürmektedir. Bunun en somut örneği Yargı Reformu Stratejisi, İnsan Hakları Eylem Planı, AB'ye Katılım için Ulusal Eylem Planı ve başta Paris İklim Anlaşmasının onaylanması olmak üzere, Avrupa Yeşil Gündemi çerçevesinde attığımız kararlı adımlardır.

AB'nin, ortak genel çıkarlarımızı dikkate alarak, Türkiye'yi günlük al-ver ilişkisi yapılacak bir ortak olarak değil, müzakere eden bir aday ülke olarak görmesi ve ahde vefa ilkesi doğrultusunda bunun gereklerini yerine getirmesi herkesin yararına olacaktır" ifadeleri yer aldı.

RAPORDA NELER SÖYLENMİŞTİ?

Doğu Akdeniz'de 2020 yılında gerginliğin arttığı, bu yıl başında ise düştüğü belirtildiği raporda, şu ifadeler kullanıldı:

AB, Doğu Akdeniz'de istikrarlı ve güvenli bir ortamda Türkiye ile iş birliğine dayalı, karşılıklı yarar sağlayan bir ilişkinin geliştirilmesine yönelik stratejik bir çıkarı olduğunu bir kez daha teyit etti. AB, AB Konseyi tarafından belirlenen koşullara tabi olarak, bir dizi ortak çıkar alanında Türkiye ile aşamalı, orantılı ve tersine çevrilebilir bir şekilde ilişki kurmaya hazır olduğunu ifade ederek AB-Türkiye ilişkilerinde daha olumlu bir dinamik oluşturmayı önerdi. Bu bağlamda iklim, göç ve güvenlik konularında üst düzey diyaloglar gerçekleştirildi ve bunu yakında sağlık konulu diyalog izleyecek.

KAMU YÖNETİMİ VE DEMOKRASİ

Raporda Türkiye'nin demokratik kurumlarının işleyişinde ciddi eksiklikler olduğu, raporlama döneminde demokratik gerileme ve derin siyasi kutuplaşmanın devam ettiği, sivil toplumun sürekli bir baskıyla karşı karşıya kaldığı savunuldu.

Kamu yönetimi reformu alanında raporlama döneminde herhangi bir ilerleme kaydedilmediğinin öne sürüldüğü raporda, "idarenin hesap verebilirliği ve insan kaynakları yönetimi konusundaki endişelerin devam ettiği, reform için siyasi iradenin hala eksik olduğu, yönetimin siyasallaşmayı sürdürdüğü" iddiaları yer aldı.

Dışişleri'nden 3 ülkeye bildiri tepkisi

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (6)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Doverik bak çekil len20 Ekim 2021 17:46

    Reddediyok len döverim bak çekil len kenara

  • buğra20 Ekim 2021 09:43

    Bu millet  yerel seçimlerde bir hata yaptı!  Türkiye muhafazakar milliyetçi  sağ hakimdir.  Fetocu p.llr boşuna heveslenmesin.   Alçaklığı zirve yapmış p..ççlr  Türk milletine hükmedemez.  Bunları her gittiği yerde s. ediyorlar! Hala dolara kendini satmış anketçiler bunlara güzelleme yapıyor. 

  • Vatandaş 19 Ekim 2021 23:52

    Her konudaki başarısızlıklarını yine nasıl dış güçlere nasıl bağlarız derdindeler, o yüzden bir abd ye bir ab ye çatıyorlar, az kaldı bunlardan kurtulduğumuz gün bayramımız olacaktır.

  • Bir yorum20 Ekim 2021 11:25

    Kahpelik nasıl gidiyor?  Kucaktan kucağa atlamaya devam!  Tıpkı pensilvanya fahişesi gibi.

  • Mucise Reis ;)19 Ekim 2021 21:33

    5 milyar avro veririm. üzerine 5 yıl vadeli 7 milyar euro kredi... iyi düşün :D ... Tamam kabul : )) yahu adamlar adalarımız akondu. bırak sohbet muhabbet yazı işlerini. Türk adaları 10 kadar işgal edildi 10 yılda... sen git bunları koru

  • Recai19 Ekim 2021 20:52

    Oylar düştükçe bir abdye bir abye sallıyorlar. Akıllarınca dış mihraklar ekonomiye saldırıyor diye halkı kandiracaklar.