Küresel para politikasının kaptanı Ben Bernanke'nin bugünkü ABD Merkez Bankası (FED) toplantısında dümeni kıracağı rota, hükümet ve işadamları tarafından kura müdahale baskısı altında olan Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın bundan sonra atacağı adımların yönünü çizecek. FED Başkanı Bernanke büyük olasılıkla yüzde 0.25'teki gösterge faizini değiştirmeyecek. Ancak piyasalar Bernanke'nin yapacağı yorumlarda yeniden gevşeme' kokusu alırlarsa dolardaki kan kaybı hızlanacak. Bu da Türk Lirası'nın dolar karşısındaki değerinin yukarı yönlü hareketlenmesine sebep olacak. Yani Türk ihracatçısı yüksek kur baskısı ile biraz daha köşeye sıkışacak. Haliyle Yılmaz'ın üzerindeki kurlara müdahale' baskıları da artmaya başlayacak. Şimdilerde en fazla konuşulan meseleyse Merkez'in döviz ihalesi alımları yoluyla döviz rezervinin arttırılıp artırılmayacağı yönünde. Yılmaz geçen hafta, döviz ihalelerindeki alım miktarı artışlarına göz kırpmıştı. "Uluslararası fon akımlarına bakarak Merkez Bankası döviz alım miktarını artırabilir" diyen Yılmaz, "Türk Lirası ve döviz üzerinden alınan zorunlu karşılıklarla ilgili çalışmamız var" da demişti. Politika faizinde yapılacak küçük indirimlerin kurda artış için yetersiz kalacağını, ancak 1.5-2 puanlık şok' indirimin etkili olabileceğini belirten uzmanlara göre, bu radikal adım da olanaksız durumda. Dolayısıyla geriye döviz alım ihalelerinde alım miktarının arttırılması kalıyor. Bernanke'nin adımları kritik Bernanke'nin her bir hamlesi Yılmaz'ı yeni bir pozisyon oluşturmaya sevk edebilecek. Bir başka deyişle, doların Bernanke'nin en geç 2 ay içinde gelmesi beklenen yeni tahvil alımı kararları ile değer kaybetmesi halinde, Merkez Bankası da ihalede alım miktarını arttırarak ABD para birimini destekleyebilecek. Başbakan Tayip Erdoğan, geçen hafta Merkez Bankası'nın döviz rezervini 100 milyar dolara çıkarması gerektiği yönünde bir açıklama yapmıştı. Rezerv artışına yeşil ışık yakan Yılmaz ise rezerv 120 milyar dolara çıkarılsa dahi kurun ihracatçıların istediği düzeye gelmeyebileceğini söyledi. Günlük alım 60 milyon dolara çıkabilir Referans'a konuşan uzmanlar ise Merkez'in üzerindeki kura müdahale baskısının arttığını, ancak volatilitenin bu denli düşük olduğu bir ortamı bozmak istemeyen Yılmaz'ın bu baskıları savuşturmak için bazı adımlar atabileceğini vurguluyor. Garanti Bankası Hazine Birim Müdürü Barış Karaayvaz'a göre bu adımlardan ilki döviz karşılıklarını arttırmak olabilir; döviz ihalelerinde alım miktarını arttırmak ise artan baskıları hafifletmek için kullanılabilir. Karaayvaz'a göre Yılmaz, günlük alım miktarını 40 milyon dolardan 60 milyon dolara kadar çıkarabilir. "Merkez dikkatli davranmaya çalışıyor, piyasada volatilite yokken buna girmek istemiyor" diyen Karaayvaz, yine de artan siyasi baskılardan kurtulmak amacıyla ihale alımlarında kademeli bir artışa gidilebilir. FED'in önümüzdeki dönemde yeni tahvil alımlarına gitmesinin doları zayıflatacağını söyleyen Karaayvaz, bunun zincirleme bir şekilde doların kan kaybı, gelişmekte olan piyasaların ise yükselişi anlamına geleceğine ve TL dahil tüm dünya para birimlerinin pahalanacağına dikkat çekiyor. Merkez en son 2 Ağustos'ta günlük döviz ihalesi alımını 30 milyon dolardan 40 milyon dolara çıkarmış, 40 milyon dolar da opsiyon olmak üzere toplam günlük alım miktarını 80 milyon dolara yükseltmişti. Kriz sonrası 2009 Ağustosu'nda yeniden başlayan alımlarla bir yılda 11.1 milyar dolar alım gerçekleştiren Merkez Bankası'nın, 80 milyon dolarlık günlük alımla da bir yıllık süre içindeki toplam 14.5 milyar dolar alabilecek. İşadamları ile Merkez gizli toplantı yapmış Recep Tayyip Erdoğan'ın döviz rezervinin 100 milyar dolara çıkarılması yönündeki açıklamalarının ardından Merkez'in bağımsızlığına ilişkin tartışmalar da yeniden su yüzüne çıktı. Bir yandan aylardır ihracatçıların kur baskısı altında olan Merkez Bankası'nın ise işadamları ile bir toplantı yaptığı ortaya çıktı. Dün bir açıklama yapan Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, kur istikrar fonu kurulması konusunda TİM, TOBB ve Merkez Bankası yetkililerinin bir süre önce basından gizli bir toplantı yaptıklarını söyledi. İhracatçının istediği şeyin rekabetçi kur olduğuna işaret eden Çağlayan, toplantıda ihracatçının 5 ila 6 aylık ortalama süre içinde dövizden olumsuz yönde etkilenmeyeceğini garanti altına almak için kur istikrar fonu' kurulmasının tartışıldığını belirtti. Çağlayan bunun özellikle KOBİ'lerin ihracatı açısından önemli olduğunu, bu sistemle ihracatçının garanti altına alınabileceğine dikkat çekti. Çağlayan'ın açıklamasına göre konuyla ilgili olarak çalışma görevi Eximbank'a verildi.Sıla Özçelik-Referans
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.