Türkiye'de savunma sanayi gelişiyor

NETAŞ, Türk savunma sanayisine yönelik olarak jetlerdeki dost-düşman tanıma sisteminden savaş gemilerindeki haberleşme sistemine kadar birçok yüksek teknoloji ürününü hizmete sunuyor.
NETAŞ CEO'su Müjdat Altay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de 2003'ten itibaren savunma sanayinde çok büyük gelişim olduğunu belirtti.
Şirket olarak kendilerinin de savunma sanayisindeki bu gelişimi gördüklerini ve daha aktif bir oyuncu olmak istediklerini ifade eden Altay, bu noktada Aselsan'ın alt yüklenicisi olarak birçok savunma sanayi projesinde görev aldıklarını kaydetti.
Altay, bu çerçevede Aselsan ortaklığı ile TSK'nın elektronik, yazılım gibi ihtiyaçlarını karşılamak için yüksek teknoloji ürünleri geliştirdiklerini belirterek, bunlar arasında jandarma iletişim sistemi olan JEMUS'u geliştirdiklerini, bu sistemle jandarmanın tüm iç haberleşmesini kablosuz olarak yapmasının sağlandığını ifade etti.
JEMUS sisteminde işin santral kısmını üstlendiklerini ve sistemin halen Türkiye'nin yarıdan fazlasını kapsadığını belirten Altay, yakın zamanda tüm Türkiye'yi kapsamayı hedeflediklerini söyledi.
Altay, aynı şekilde Kara Kuvvetleri Komutanlığı için de Taktik Saha Muhabere Sistemi'ni (TASMUS) geliştirdiklerini kaydederek, kara kuvvetlerinin de sahada bu sistem vasıtasıyla haberleştiğini bildirdi.
Yine savaş gemilerindeki gemi içi iletişim sisteminin de NETAŞ tasarımı olduğunu belirten Altay, bu sistemin Milli Gemi Projesi'nin (MİLGEM) bir parçası olarak geliştirildiğini söyledi.
Savaş uçaklarına ''dost-düşman'' ayrımı yapan yazılım
Altay, milli elektronik yazılım ve sistemlerle Türk savunmasına güç katmak için yine Aselsan ile birlikte ortak geliştirdikleri en önemli sistemlerden birinin de savaş uçaklarında Dost Düşman Tanıma Tanıtma Sistemi (Identification Friend and Foe (IFF) olduğunu söyledi.
IFF'in Türkiye için çok önemli olduğuna işaret eden Altay, şunları kaydetti:
''Sistemin yazılım ve donanımını Aselsan ile birlikte yapıyoruz. Sistemi şöyle anlatabiliriz, havada iki uçak karşılaştığında bir uçak diğerini aldatabiliyor. Bayrak ve uçağın ismini yarım günde değiştirerek bunu sağlayabilirsiniz. Ama bu cihaz sayesinde jetlerimizin hepsinde aynı sistem olacak ve sinyal göndererek birbirini tanıyabilecek. Türkiye, daha önce bu teknolojiyi dışarıdan alıyordu. Şimdi kendimiz yapabiliyoruz ve 2013'te uygulamaya geçecek.''
İthal sistemden modern sisteme
Altay, Türk uçaklarında halen kullanılan benzer sistemin yurt dışından alınmış analog bir sistem olduğunu, Aselsan ile birlikte geliştirdikleri sistemin ise sayısal olarak çalışan ve çok daha yüksek teknoloji ürünü olduğunu belirtti.
Dünyada artık elektronik harp kavramı olduğuna işaret eden Müjdat Altay, ''Savaşlar artık mızraklarla, tüfeklerle yapılmıyor, elektronik cihazlarla yapılıyor. Elektronik cihazlara ne kadar sahip olursanız savaşta o kadar güvendesiniz demektir. Sisteminiz bir başka ülkenin kontrolünde ise o ülke sisteminizi durdurabilir. Bunun önüne geçmek için muhakkak Türkiye Cumhuriyeti içinde kritik gördüğünüz cihazların milli olması lazım'' dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.