Starbucks'un patronunun başkanlık seçimlerinde şansı var mı

Kahve zinciri Starbucks'ın patronu Howard Schultz'un 2020 başkanlık seçimlerine bağımsız aday olarak katılmayı düşündüğünü açıklaması, yavaş yavaş şekillenmeye başlayan başkanlık yarışına beklenmedik bir boyut kazandırdı.

Seçim yarışında ipi önde göğüsleme olasılığı düşük olsa da ulusal çapta bir seçim kampanyası yürütecek azim, kararlılık ve mali kaynaklara sahip olan milyarder işadamı Schultz, 2020 seçim iklimini derinden değiştirebilir.

Schultz'un 2020 başkanlık yarışında nabız yoklamaya başlaması, Amerika'nın dört bir yanında farklı tepkilerle karşılaştı. Amerika'daki iki partili sistemin dışında farklı bir arayış içinde olan seçmenlerin ilgisini çeken Schultz, siyasette deneyimli birçok simadansa tepki topladı. Kimileri, Schultz'un hevese kapılıp siyasete soyunduğunu, amatörlük yaptığını, Demokrat Parti'nin 2020'de Donald Trump'ın karşısına çıkaracağı adayının oylarını böleceğini, böylelikle kamuoyu destek oranı son zamanlarda hızla düşse de Trump'a bir seçim zaferi hediye edeceğini savunuyor.

Brooklyn'de doğan 65 yaşındaki Schultz, servetini Amerika'nın batı kıyısında, Washington eyaletindeki Seattle'da kazandı. Küçük bir kahve şirketini tüm dünyada 28 bin şubeye sahip Starbucks'a dönüştüren Schultz, kendisini ”ömür boyu Demokrat” olarak tanımlıyor. Schultz, Demokrat Parti'nin partinin en istikrarlı bağışçılarından biri.

​Orta yol arayışı

Howard Schultz henüz önereceği politikaların ayrıntılarını açıklamış değil. Ekonomi ve mali politikalar alanında bazı konularda Cumhuriyetçi Parti çizgisinde yer alan Schulz, çoğu sosyal meselenin çözümündeyse Demokrat Parti'yi destekliyor.

Demokrat Parti'nin önde gelen bazı isimlerinin tüm vatandaşlara sağlık sigortası vaadinde bulunmasına şiddetle karşı çıkan Schultz, Amerika'nın en zenginlerinden gelir vergisinin yanı sıra, servet vergisi de alınması gibi önerilere de hiç sıcak bakmıyor.

Ancak kürtaj hakkı ya da eşcinsel evlilikler gibi sosyal meselelerde her zaman Demokrat politikaları destekleyen Schultz, silah kontrolunun sıkılaştırılması, iklim değişikliğiyle mücadelede daha aktif olunması ve kaçak göçmenlere vatandaşlık yolu açılması taraftarı.

Starbucks'ın patronu, toplumda ”sessiz çoğunluk” olarak tanımladığı bağımsız seçmenlerin Cumhuriyetçi ve Demokrat politikaların karışımını destekleyeceğini, iki büyük partinin çekişmelerinden sıkılan halkın bağımsız bir aday istediğini savunuyor. Ancak siyaset bilimciler, Schultz'un bu değerlendirmesine katılmıyor. Seçmenlerin yüzde 40'ı kendilerini ”bağımsız” olarak tanımlasa da yapılan çok sayıda araştırma, seçmenlerin büyük çoğunluğunun ya Demokrat ya da Cumhuriyetçi Parti'yi tercih ettiğini gösteriyor.

​Howard Schultz ”Oyun Bozan” mı?

Virginia Üniversitesi Politika Merkezi'nin yayınladığı ve Amerika'daki seçim kampanyalarıyla ilgili haber ve yorumlara yer veren bülteni Sabato's Crystal Ball'un genel yayın yönetmeni Kyle Kondik, Amerikalı seçmenlerin çoğunluğunun ”bağımsız” adaylara destek vereceğine inanmanın ”saflık” olduğu görüşünde. Kondik, Howard Schultz gibi bir figürün seçimlerde ”oyun bozanlık” yapabileceğini, ancak zaferle sonuçlanacak bir kampanyaya imza atacağını düşünmenin zor olduğunu söylüyor.

Gerek yorumcular gerekse uzmanlara göre Schultz, olası bir başkandan çok, kıyasıya mücadelelerle geçecek seçimleri rayından çıkarabilecek bir güce benziyor.

Denver Üniversitesi'ndeki Amerikan Siyaset Merkezi Direktörü Seth Masket, ”Schultz'un 2020 seçimlerini kazanma şansı yok denecek kadar az. Ancak seçimin sonucunu etkileme gücü oldukça fazla. Schultz'un alacağı oylar, Trump'ın yeniden seçilmesiyle mağlup olması arasındaki farkı yaratabilir,” diyor.

Schultz ise Trump'ın yeniden seçilmesine olanak sağlamak gibi bir niyeti olmadığı konusunda ısrarlı.

CNN Televizyonu'na yaptığı açıklamada, ”Donald Trump'ı yeniden seçtirecek bir duruma asla düşmem” şeklinde konuşan Schultz, Demokrat Parti adaylığını Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren ya da Vermont Senatörü Bernie Sanders'ın alması ve partinin sol eksene daha çok kayması durumunda bağımsız bir seçim kampanyası başlatmanın kaçınılmaz olabileceğini kaydediyor. (Amerika'nın Sesi)