Şimşek'ten kur rejimi garantisi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Merkez Bankası’nın son faiz artırımı kararına ilişkin yaptığı değerlendirmede ifade ettiği B ve C planları ekonomi kamuoyunu meraklandırdı. Erdoğan’ın, yabancı sermaye hareketlerinin de etkisiyle dalgalanan kuru yeniden “sabitleyeceği” ya da doğrudan sermaye hareketlerine yönelerek, sermayeye giriş-çıkış ayarı getirebileceği konuşuluyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise yabancı sermayeyi şimdiden rahatsız etmiş gibi görünen her iki senaryoya da karşı çıkarak, ne sermayeye ne de kura kısıtlama planı içinde olmadıklarını söyledi.

2 senaryo konuşuluyor

Faiz artırımının olumlu sonuçlar vermemesi halinde söz konusu B ve C planlarını kısa sürede devreye alacaklarını anlatan Erdoğan, bunun birkaç hafta sürebileceğini belirterek, “Alışılmışın dışında bir şey olsun istiyoruz. Ama Merkez Bankası’nın bu adımı atmış olduğu bir süreçte böyle bir açıklama yapmamız doğru olmaz” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarının ardından kulislerde konuşulan iddialarından birisi sabit kura geri dönüleceği oldu. Uzun süredir uygulanan dalgalı kurda yabancı sermaye akışları belirleyici oluyor. Ekonomiye yurtdışından döviz akışı olduğunda döviz ucuzluyor, sermaye çıktığında döviz kıtlığı nedeniyle kur yükseliyor. Türkiye’deki dengesiz kur yapısında sabit kur bir çözüm olarak görülebilir. İkinci olası senaryo ise kur yerine doğrudan yabancı sermaye akımlarına yönelmek.

En azından belirli bir süre içindeki sermaye giriş-çıkış miktarlarının sınırlanmasıyla Erdoğan’ın “lobi” olarak adlandırdığı spekülatif bir takım hareketlerin önüne geçilebilir. Her iki uygulamanın da dünyadaki serbest piyasa uygulamaları arasında nadir de olsa örnekleri görülüyor. Ancak “lobi” tartışmalarından zaten rahatsız olduğu belirtilen yabancı finans sermayesinin bu tip önlemlere sıcak bakmayacağı konuşuluyor.

‘Yatırım ortamı iyileşecek’

Şimşek ise Erdoğan’ın ifade ettiği B ve C planlarının sorulması üzerine, Erdoğan’ın açıklamalarının bazı çevrelerin bir takım spekülasyonlar içinde olduğuna işaret ederek, “Daha önce Başbakan Yardımcımız Sayın Babacan’da vurguladı. Sermaye hareketlerine yönelik herhangi bir kısıtlama gündemimizde değil” diye konuştu. Reform yapmaya devam edeceklerinin altını çizen Şimşek şunları kaydetti:
“Yatırım ortamını iyileştireceğiz. Son gelişmeleri bir fırsata dönüştürmek durumundayız. Bu fırsatı heba edemeyiz. Aslında bizim A planımızda da B planımızda da C planımızda da reformlar esastır. Özellikle mahalli seçimler sonrasında da devam edeceğiz. Bizim için gerek ülkemizdeki gerekse de dışarıdaki yatırımcıların güveni önemlidir.”

‘Sermaye çıkışı yaşanmaz’

Geçtiğimiz günlerde 500’e yakın yabancı yatırımcı ile bir araya geldiğini söyleyen Şimşek, “(Yatırımcıların) Türkiye’ye orta ve uzun vadeli bakışları olumlu. Tabii ki FED ve 17 Aralık sonrası bir miktar tedirginlik yaratmış olabilir. Ancak inanıyorum ki Türkiye’den net anlamda sermaye çıkışı geçen sene nasıl yaşanmadıysa bu yıl da bir çıkış yaşanmayacaktır. Ancak önemli olan sermaye çıkışı yaşanmaması değil sermaye çekmek” dedi. Mehmet Şimşek, büyümeyi desteklemek adına belirli sektörlere vergi destekleri verme çalışmaları olmadığını kaydetti. (Milliyet)

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.