AVM’lerden sonra unuttuk… Fakat eskiden giyimi de gıdayı da onlardan alırdık. Seyyar satıcılar İstanbul’da her gün ekmek kavgası veriyor. Kimi işgaliye parası ödeyemediği için zabıtalarla köşe kapmaca oynuyor. Kimi ise ayda 1000 lira kazanabilmek için sabahtan akşama kadar bir sokağın köşesinde bekliyor. Ancak esnaf da seyyarlardan ciddi olarak şikayetçi. Korsan çalışıp haksız rekabet yarattıklarını ve ekonomiye büyük zarar verdiklerini belirtiyor.
Eminönü, Fatih, Beyoğlu, Zeytinburnu, Kadıköy ve Bakırköy günlük telaş içinde geçtiğimiz semtlerden bazıları. Fakat bu semtlerin arka sokaklarında ve ana caddelerinde ciddi bir ekmek kavgası yaşanıyor. Günde 35 lira ile 60 lira arasında para kazanan seyyar satıcılardan bahsediyoruz. İstanbul'da büyük çoğunluğu mısır, kestane, simit satan ve karşılığında belediyelere işgaliye parası ödeyen 12 bin seyyar bulunuyor. Korsan olarak çalışan seyyar sayısı ise 50 bini buluyor. Seyyarlar korsan olarak çalışmak istemediklerini belirtirken belediyelerin kendilerine yer göstermesini istiyor. Karşılığında belirli bir bedel ödeyip kaçak çalışan konumundan kurtulmayı talep ediyorlar. Ancak hem zabıta yetkililerinin hem de vergisini ödeyip yasal olarak çalışan küçük esnafın seyyarlara yönelik ciddi şikayetleri var. Zabıta seyyarların kaçak çalışmasına taviz verilemeyeceğini belirtirken, esnaflar da kendilerine büyük bir haksızlık yapıldığı görüşünde.
Seyyarların nabzını tutmak için çıktığımız İstanbul sokaklarında en büyük şikayet konusu zabıtalar. Örneğin Eminönü Yeni Camii etrafında seyyar parfüm satan Yunus Polat zabıtalardan şiddet gördüğünü iddia ediyor, Polat, "Ekmek parası için biz bu işleri yapıyoruz. Ne yapmamız gerektiğini göstersinler. Bizler de işgal parası vermeye hazırız. Yeter ki tezgah açmamıza izin versinler. Sürekli olarak zabıtadan kaçış durumundayız. Dayak yediğimiz zaman hastanelere gitme gibi de bir şansımız yok" dedi.
Evli olduğunu belirten Polat, “Zabıta tarafından kaldıramayacağımız küfürler ediliyor. Biz namusumuzla para kazanmaya çalışıyoruz. Hırsızlık yapmıyoruz, devletten anlayış ve yardım bekliyoruz" şeklinde konuştu.
ZABITA: ASIL BİZ ŞİDDET GÖRÜYORUZ Polat'ın bu iddialarına karşılık zabıta yetkilileri ise şiddet vakalarını yalanlıyor. Fatih Belediyesi Zabıta Merkez Büro Amiri Volkan Sönmez, "Bu iddialar asılsız. Zabıtalar kesinlikle şiddet uygulamaz. Asıl bizler şiddet görüyoruz" diyor.
RANT KAPISI OLARAK GÖRÜYORLAR Fatih Belediyesi Zabıta Merkez Büro Amiri Volkan Sönmez,"Bu tip şiddet vakaları asılsızdır. Zabıtalar kesinlikle şiddet uygulamaz. Bizler şiddet görüyoruz. Yasal satıcı olmak için işgal ettiğiniz yerin parasını ödemeniz gerekiyor. Yer işgaliye parasını herkes veremiyor. İşgaliyeler genelde yaşlılık ve engellilik durumuna göre veriliyor. Eğer vatandaşın raporu yoksa seyyar satıcılık yapamıyor. Yani yapıyor da yasal olarak değil. Zamanında işgaliye ödeyen kişiler de çalıştığı yerde satış yapmaya devam edip belirlenen miktarı ödemeye devam ediyor. Geçim durumu olmayan özürlü kişiler yasal olarak seyyar satıcılık yapamıyorlar. Seyyar satıcılığı rant kapısı olarak görüyorlar. Bizler de buna müsade etmiyoruz. Taviz vermemiz mümkün değil" şeklinde konuştu.
BELEDİYE STANT AÇSIN İstiklal Caddesi'nde ‘Baskülcü Servet’ olarak bilinen zihinsel engelli Servet Asker, 1 liraya insanların tartılmasına olanak sağladığını ve engelli olduğu için zabıtaların ona bulaşmadığını belirtti. Asker, "İşler çok düştü. İnsanlar tartılmıyorlar eskisi gibi. Ortalama 1000 lira para kazanıyorum aylık” dedi. Bir evde 7 kişi kaldıklarını belirten Asker “Parayı yetiştirmek çok zor oluyor. Belediye bana bir stant ya da bir tezgah açabilir. Böylelikle ailem bana daha rahat bakar" ifadelerini kullandı.
BİZDE SORUN YOK Beyoğlu Nevizade Sokak'ta Milli Piyango ve Sayısal Loto biletleri satarak geçimini kazanan İsmail Yıldırım, "Vergimizi ödediğimiz için zabıtalarla sorun yaşamıyoruz. Vergi ödeme imkanı bulunmayan seyyar satıcılar zabıta ekipleriyle ters düşüyorlar" dedi.
AVM BİTİRDİ İstanbul Mahmutpaşa'da tekstil tezgahı bulunan Mahmut Demir, belediyeyle fazla bir sıkıntı yaşamadıklarını fakat AVM’lerin piyasayı bitirdiğini söyledi. Demir “Her tarafta alışveriş merkezleri açılıyor. İnsanlar eski alışveriş geleneklerini unuttular. Geçen seneye oranla işlerimiz bir hayli kötü" şeklinde konuştu.
SİGORTA VE VERGİ AYARLANMALI İşportacılar Odası Başkanı Osman Aktaş: Seyyar satıcılara uygun bir vergi ve sigorta ayarlanması gerektiğini vurgulayan İşportacılar Odası Başkanı Osman Aktaş, eskiden iki üç yerde seyyar satıcıların olduğunu ve İstanbul'un nüfus yoğunluğunun artmasıyla işporta merkezlerinin kalmadığını belirtti. Aktaş, “Taksim'deki seyyar satıcıların kazançları diğer bölgelere oranla çok daha yüksek. Gerekçesi ise sirkülasyonun fazla olması. Eskiden özel günlerde Mahmutpaşa'da tezgah açmak için kavga ederlerdi. Şimdilerde böyle bir rağbet görülmüyor" dedi.
GELENEK GELECEKTE DE VARLIĞINI KORUYACAK İnsanların kredi kartıyla yaptıkları alışverişin en çok seyyar satıcıları etkilediğini söyleyen Aktaş “Belediyelerin odamızı muhattap alması gerekiyor. İnsanların kayıt dışı çalışmalarını yaptırımla değil, düzenlemeyle önleyebilirsiniz. Bu vatandaşların kayıt dışı çalışmalarını engellemek için malına el koyarsanız insanların devlete bağlılığı kalmaz. Belediyeler ile birlikte yapacağımız bilgi alışverişi işlerin rayına oturtulmasına yardımcı olacaktır. Seyyar satıcılık bir gelenektir ve gelecekte de bir şekilde varlığını koruyacaktır. Bunu görmezlikten gelemezsiniz" dedi.
EKONOMİYE ZARAR VERİYORLAR Türkiye Esnaf Ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken seyyar satıcıların korsan olarak çalışmasından şikayet ediyor. Palandöken "Seyyar satıcıların bir çoğu korsan olarak iş yapıyor. Herhangi bir odada kaydı bulunmayan kişiler haksız rekabete yol açıyor. Esnaflar bu durumdan kötü yönde etkileniyor. Kayıtlı ekonomiye ciddi zarar veren şahıslar, defolu ürünleri millete satıyorlar. Vatandaşın kaydı bulunmayan kişilerden ürün almaması gerekiyor. Bizlerin bilinçli olması şart. Sabit noktada bulunanlar odalara kayıtlı olduğu anlamına geliyor. Oda mensubu kişiler, belli bir ücret(işgaliye) karşılığında bir noktada devamlı çalışabiliyor. Korsanları önleyebilmek için kaynağına inilmelidir" şeklinde açıklamalarda bulundu. (Baran Mutkilioğlu / Hürriyet)
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.