E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Küresel piyasalarda resesyon endişeleri artıyor. Ancak Barrons’un haberine göre söz konusu ortamda yatırımcılar için hisse senetlerine yüklenmenin zamanı gelmiş olabilir.
Wall Street çevreleri ABD Merkez Bankası’nın (FED) enflasyonu düşürmek için politika faizlerini on yılların en yüksek seviyesine çıkarmasının ardından ABD’de yaklaşmakta olan bir resesyon konusunda endişeleniyor.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre dünyanın en büyük ekonomisinin bazı bölümlerinde ekonomideki yavaşlamanın etkileri şimdiden hissedilmeye başlandı. Teknoloji sektöründe bu yıl binlerce çalışan işten çıkarıldı.
Ancak birçok kişi bir resesyon gerçekleşse bile bunun korkulduğu kadar kötü olmayabileceğine inanmaya başladı. Barrons haberine göre resesyon endişeleri borsalarda şimdiden büyük ölçüde satın alındı. Yatırımcılarınsa portföylerine daha riskli varlıkları alması mantıklı bir seçenek olarak görülüyor.
Bank of America Menkul Kıymetler Hisse Senetleri ve Nicel Analiz Stratejisti Savita Subramanian pazartesi günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada resesyon beklentilerini bir tür komplo teorisine benzetti.
Borsa uzmanı yatırımcılara tahvillerden hisse senetlerine ve portföy savunma odaklı hisse senetlerinden ekonomik döngüye duyarlı hisse senetlerine dönmeyi önerdi.
Subramanian’a göre hedge fonları ve uzun vadeli yatırımlara odaklanan fonlar, sağlık, kamu hizmetleri ve tüketici ürünleri gibi portföy savunma odaklı hisse senetlerinde zirveye yaklaştı. Borsa uzmanı bu sebeple döngüsel hisse senetlerin risk getirisinin daha fazla olabileceğine dikkat çekti.
Söz konusu yüksek risk getirisi ABD borsalarında S&P 500 Endeksi’nde de net bir şekilde görülebiliyor. Endeks şu anda ileriye dönük 20 kat kazançla işlem görüyor. Araştırma firması DataTrek’in Kurucu Ortağı Nicholas Colas’a göre eğer bilançolar önümüzdeki üç çeyrekte hisse başına 50 dolarda sabit kalabilirse bu yüksek ileriye dönük kazanç oranı reddedilebilir.
Colas, "Bu sefer, resesyon tartışmaları herkesin dilinde ve bu nedenle en azından bir şekilde varlık fiyatlarına yansımış durumda" diye yazdı.
Ne Colas ne de Subramanian resesyon olasılığını göz ardı etmiyor. Ancak borsa uzmanları FED’in faiz oranlarını sıfıra yakından %4,75 ila %5 aralığına yükseltmesinin ardından bir resesyonu hafifletmek için çok daha fazla hareket alanına sahip olduğuna da dikkat çekiyorlar. ABD ekonomisi şimdiye kadar mart ayında Silicon Valley Bank (SVB) ve Signature Bank’in iflasındaki gibi birkaç izole krizle sallanmıştı.
Subramanian, “Bir resesyon yakın olsa bile, FED faiz oranlarını %5 yükselttikten sonra etkiyi yumuşatmak için gerekli gücün sahibidir. Şimdiye kadarki en hızlı faiz artışı döngüsünden sonra bile bu iradenin ‘kırılması’ için gereken tek şey SVB’ydi” dedi.
Subramanian ve Colas resesyon ihtimali konusunda iyimse düşünen tek isimler değil. Wall Street çevrelerinde bazı yatırımcılar resesyonun gerçekleşmeyeceğini ve genellikle bir resesyona neden olan şeylerin (tahvil getirilerinin ters hareketi, enflasyon ve bankacılık krizi) bugünse aslında bu ihtimalin gerçekleşmeyeceğini garanti ettiğini düşünüyorlar.
Gavekal Research'ün Baş Ekonomisti Anatole Kaletsky, “Uzun vadeli tahvillerin kısa vadeli tahvillerden daha düşük getirilere sahip olduğu zaman ortaya çıkan ters verim eğrisi, tarihsel olarak bir durgunluğun belirleyicisi olmuştur. Ancak artık iyi bir barometre değildir” diyor. Kaletsky’ye göre bu durumun nedeni tahvil getirilerinin uzun vadeli tahvil yatırımcıları tarafından değil, nicel göstergelere dayalı yatırım yapan borsa uzmanları ve diğer spekülatif piyasa katılımcıları tarafından belirlenmesi.
Kaletsky, “Sonuç olarak, tahvil getirilerindeki değişiklikler artık ekonomik beklentileri veya enflasyonu öngörememektedir. Bunun yerine, tahvil getirileri sadece FED politikası hakkındaki beklentileri yansıtıyor. Ve FED politikası da tahvil getirilerini yansıtıyor” ifadelerine yer verdi.
ABD enflasyonunun düşmesine de dikkat çeken Kaletsky bunu parasal koşulların sıkılaşmasından ziyade tedarik zincirinin iyileşmesinin bir kanıtı olarak gösteriyor. Kaletsky ayrıca, son bankacılık krizinin resesyonun işareti olduğu yönündeki fikirleri de reddetti. Borsa uzmanı bankacılık krizinin FED’i enflasyon hedefine odaklı sabit fikirli bakış açısını bırakmaya zorlayacağını söyledi ve önünde sonunda parasal sıkılaştırmasını duraklatılacağına dikkat çekti. Kaletsky’e göre bu sayede ABD ekonomisi bir resesyona girmekten kaçınabilecek.
Tüm bu yorumlar zor zamanlarda piyasada likidite sahibi olma konusunda gergin olan yatırımcılar için iyi bir haber olacaktır.
Büyüme rakamları yatırımcılar için büyük sınav
Söz konusu görüşlerin maruz kalacağı büyük bir test perşembe günü açıklanacak ABD ilk çeyrek gayrisafi yurtiçi hasıla raporuyla birlikte gelecek. Wall Street çevreleri ekonominin 2022'nin üçüncü ve dördüncü çeyreğinde sırasıyla %3,2 ve% 2,6'lık büyümenin ardından bu çeyrekte %2'lik bir büyüme göstermesini bekliyor. Ancak Atlanta FED’in GSYİH modeli, çeyrekte %2,5 büyüme öngörüyor. Yukarı yönlü bir sürpriz piyasayı geçici olarak korkutabilir, ancak aslında uzun vadede daha iyi sonuçlar yaratabilir.
Colas pazartesi günkü notunda, “1. çeyrek GSYİH raporunun perşembe günü yukarı yönlü sürpriz yapması için yüksek bir ihtimal var. FED’in 2023’ün ilerleyen dönemlerinde faiz indirimlerine yönelik umutlar göz önüne alınırsa rakamlar marjda kalırsa bu piyasalar için kötü bir haber olabilir” dedi.
Fundstrat: Dezenflasyon, hisse senetlerine yarayacak
Ayı piyasası döngüsü sürüyor mu?
Ticari gayrimenkullerde büyük kriz yaklaşıyor
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (11:16)