''MODU BOZMAK İSTEMEDİ
Yerel seçimlerin tamamlanmasının ardından yurtiçi piyasalarda bu önemli belirsizlik unsurunun gündemden kalkması ile gelen rahatlama haftanın geneline iyimser bir hava olarak yansımış ve hatta normalde temkinli, bazen de endişeli beklenen kredi derecelendirme kuruluşları açıklamaları da bu hava beklenmeye başlamıştı. Esasında geçen hafta da önemli gündem maddeleri vardı ve bizim açımızdan çok yakından takip edilmesi gereken üç başlık bulunuyordu TCMB Başkanı Başçı, ECB Başkanı Draghi ve kredi derecelendirme kurulu Fitch Ratings’in bir sonrakini Ekim ayında yapacağı periyodik not değerlendirmesi..
Kimin ne dediğini zaten geçen haftaki bültenlerimizde detaylandırmıştık ama kısa bir özet gerekirse de sırası gelenin pas dediğini söylersek yanlış olmayacaktır. Dolayısıyla bu merakla beklenen 3 açıklamadan da piyasaları olumlu ya da olumsuz etkileyecek bir şey olmazken Cuma günü Başbakan Erdoğan’dan faiz yorumu geldi.
Başbakan "Merkez bankası faizi nasıl olağanüstü artırdıysa, şu anda düşürmesi gerekir. Merkez bankası para politikası kurulu umarım olağanüstü toplanır, faizin düşmesi gerekir" şeklinde konuşunca, Merkez’in Ocak’taki olağanüstü toplantısıyla uygulamaya aldığı önden yüklemeli politikaya piyasa tarafından verilen olumlu reaksiyonun tersine gevşeme eğilimini devam ettiren DolarTL kotasyonlarında 2.14’ün üzerine bir yükseliş gördük.
Enflasyonun yüksek kalmaya devam etmesi ve TCMB Başkanı Başçı’nın açıklamalarından da görüldüğü üzere en azından Haziran’a dek bu trendin devam etmesinin bekleniyor olması bu şartlar altında atılacak bir faiz indirimi adımının etkilerine temkinli yaklaşılmasına neden olmuş görünüyor ki Fitch Türkiye Analisti Rawkins de bu durumu değerlendirerek faiz indiriminin durumu belirsizleştireceği ikazını yaptı. Ancak BIST100 açısından baktığımızda ve hatta DolarTL’de de bu reaksiyonlar kalıcı olmadı diyebiliriz.
ABD’de açıklanan tarım dışı istihdamın DolarTL’deki düşüşte etkili olduğuna dair yorumlara bakınca da aynı saatlerdeki EURUSD hareketi izlendiğinde paritenin de düşmekte olduğu net bir şekilde görülüyor. Bize göre Başbakan’ın açıklamaları başlangıçta olumsuz fiyatlanmış olsa da seçim sonuçları sonrası gördüğümüz üzere istikrarı satın alan piyasa bu eğilimini terk etmek istemedi gibi görünüyor.
Bu şekilde TÜFE verisine rağmen 72.000 direncini test eden ancak 72.000 direncinde zorlanmakta olan BIST100 öğleden sonra ise hızlı bir yükseliş hareketine dönerek günü %1.45 primle 72.582 puandan tamamladı. DolarTL’nin hafta kapanışı ise 2.11’in hafif üzerinde oldu. Ve tüm bunlar yüksek gelen bir enflasyon verisinin, büyüme tahminimizi düşüren Dünya Bankası ve faiz indirimine olumsuz yaklaşan Fitch’in açıklamalarına rağmen oldu, bu da seçimler öncesi dönemde endişe ortamının politik riski fiyatladığını gösteriyor diyebiliriz.
Bu hızlı yükselişin ardından geçen hafta artık dinlenme moduna girilebileceğini düşüncemize rağmen piyasa reaksiyonunun genel beklentilerden de farklı olması sebebiyle bu durumda iyimser havanın yeni haftaya taşınmış olabileceğini belirtmemiz gerekiyor.
Bu haftanın gündemine bakıldığında ilk olarak bugün Almanya’da sanayi üretimi ve ABD’de tüketici kredileri verisi öne çıkarken haftanın devamında ise Japonya MB faiz kararı, yurtiçinde Şubat ayı sanayi üretimi, IMF Global Ekonomik Görünüm Raporu, Hazine’nin 15 ay vadeli kuponsuz tahvil ihalesi, FED tutanakları ve Cuma günü de Fitch’in ardından Türkiye’yi yatırım yapılabilir kategoride değerlendiren bir diğer kredi kuruluşu Moody’s’in periyodik not değerlendirmesi en önemli gündemler. Geçen hafta da belirttiğimiz üzere Moody’s’in değerlendirmesinin 10 Türk bankasını negatif izlemeye almış olmuş olması nedeniyle daha önemli olduğunu düşünüyoruz.
Teknik olarak bakıldığında ise Borsa İstanbul 100 endeksi Perşembe günü itibariyle 200 günlük hareketli ortalamasının üzerinde bir yükseliş eğilimi sinyali vermeye başlamıştı ki Cuma da özellikle 2.seanstaki hareketle bunun devam ettirilmeye çalışıldığını ve 5 ve 200 günlük ortalamaların yanında günlük grafiklerde 22 günlüğün 100 günlüğü kesmek üzere olması ile olumlu tablonun korunduğunu görüyoruz. 17 Aralık’ta başlayan düşüş hareketinden itibaren ele aldığımızda 71,500 seviyesinin önemli olduğunu görüyorduk ki bizim beklentimiz de 72,000 civarında bu formasyonun tamamlanabileceği yönündeydi, Cuma günkü hareket bunun dışına çıktığından 72,000 üzerinde kalındıkça 73,000’in hedeflenebileceğini, ardından da 73,500 direncinin gündeme gelebileceğini belirtelim. Geri çekilmelerde ise 71,500 ve 70,000 destekleri ön plana çıkmakta..''
TURKISH YATIRIM ARAŞTIRMA
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.