E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
Global Piyasalarda Haftanın Özeti ve Gelecek Hafta
Enflasyon rakamları kur etkisiyle bozulmaya devam ediyor. Ocak ayı rakamlarına baktığımızda aylık bazda yüzde 2.46 yükseliş, yıllık bazda ise, yüzde 9.22'ye ulaşıldı ve fiyat istikrarında olumsuz tablo devam etti. Üretici fiyat endeksi de aynı zamanda 3.98'lik artış kaydetti. Yıllık bazda rakam yüzde 13.69. Yani böylelikle kur etkisini artık makroekonomik dinamiklerde daha fazla hissetmeye başladık. İthal girdilerin maliyetleri artırdığı, enerji fiyatlamaların geçtiğimiz dönemlerde güçlü kaldığı bu zorlu süreçte hem üretici maliyetleri artıyor, hem de soğuk kış şartlarının etkisi işlenmemiş gıda fiyatlarındaki yükselişini tırmandırıyor. Önümüzdeki dönemde ise, baz etkisiyle birlikte özellikle Mart ve Nisan aylarında daha yüksek rakamlar hatta çift haneli enflasyon seviyeleri görmemiz olası duruyor. Alt kalemlere baktığımız zamanda gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 6.37 ile aylık en yüksek artışı kaydetti. Yıllık en fazla artış ise, zamlar ile birlikte yükseliş kaydeden alkollü içecekler ve tütün grubu. Aylık bazda en çok düşüş gösteren ise, giyim ve ayakkabı kalemi oldu. Bu kalemde görülen düşüş iç talebin zayıfladığını gösterir nitelikte.
Üretici fiyat endeksi de aynı zamanda 3.98'lik artış kaydetti. Yıllık bazda rakam yüzde 13.69. Yani böylelikle kur etkisini artık makroekonomik dinamiklerde daha fazla hissetmeye başladık. İthal girdilerin maliyetleri artırdığı, enerji fiyatlamaların geçtiğimiz dönemlerde güçlü kaldığı bu zorlu süreçte hem üretici maliyetleri artıyor, hem de soğuk kış şartlarının etkisi işlenmemiş gıda fiyatlarındaki yükselişini tırmandırıyor. Önümüzdeki dönemde ise, baz etkisiyle birlikte özellikle Mart ve Nisan aylarında daha yüksek rakamlar hatta çift haneli enflasyon seviyeleri görmemiz olası duruyor. Alt kalemlere baktığımız zamanda gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 6.37 ile aylık en yüksek artışı kaydetti. Yıllık en fazla artış ise, zamlar ile birlikte yükseliş kaydeden alkollü içecekler ve tüütün grubu. Aylık bazda en çok düşüş gösteren ise, giyim ve ayakkabı kalemi oldu. Bu kalemde görülen düşüş iç talebin zayıfladığını gösterir nitelikte.
FED'in 1 şubat FOMC toplantısına takip ettiğimiz haftada piyasa beklentileri dahilinde herhangi bir faiz adımı atılmadı. Karar oy birliği ile alınarak son yılların en durağan FED toplantısı takip edildi. Karar metninde ise, Aralık ayında çizilen tablodan farklı bir tablo ortada yok. İstihdamın iyi seyrine vurgu devam ederken, enflasyonun orta vadede yüzde 2 hedefine ulaşılacağı savunuluyor. Fiyatlamalarda ise, FED kararları sonrasında piyasa oyuncularının güçlü bir faiz artırımı beklemediğine yönelik Dolar'da satıcılı bir seyre geçtiklerini gördük. Dolar endeksi 99.10'lara kadar geriledi bu süreçte gelişmekte olan ülke para birimleri hafta itibariyle daha olumlu bir performans sergiledi. Tarım dışı istihdam 180 bin beklentilerinin üzerinde 227 bin olarak açıklandı. İstihdam piyasası adına olumlu. Ancak ücretlerde görülen gerileme enflassyon beklentilerini zayıflatırken, FED'in Mart ayında aksiyon alma ihtimalini azaltıyor. Dolar veri sonrası kayıplarını genişletirken, TL süreci pozitife döndürmeye çalışıyor. Bu hafta sakin veri akışı içerisinde teknik fiyatlamaların öne çıkacağı bir hafta izleyebiliriz.
EURUSD
Geride bıraktığımız haftayı ABD tarafından 2017'nin ilk istihdam raporuyla kapattık. İstihdama katılım beklentilerin üzerinde gerçekleşirken kazançlardaki artışın yavaşladığı görülüyor. FED toplantısında yeni bir hamleye gidilmemesinin yanı sıra karar metninde de fazla bir değişiklik göremedik. Bunun da bir sebebi gelen verilerin henüz FED'i daha hızlı bir faiz artışı patikasına sokacak güçte olmamasından kaynaklanıyor. FED üyelerinin ve Başkan Yellen'ın daha önceki söylemlerinden eğrinin gerisinde kalmadıklarını ve ekonominin aşırı ısınmadığını düşündüklerini biliyoruz. Ücretlerdeki artışın yavaşlaması da üyelerin bu görüşlerini destekliyor. Önümüzdeki hafta ise veri akışı açısından oldukça sakin olması nedenniyle piyasanın odağı yeniden ABD Başkanı Trump'a çevrilebilir. Trump geçtiğimiz hafta Çin ve Japonya'nın ardından Almanya'yı da kur manipülasyonu ile suçladı. Piyasaların büyük beklenti içerisinde olduğu yeni maliye program yerine Trump şu ana kadar korumacı ticaret politikalarını agresif bir şekilde empoze ediyor. Bu durumun olası bir kur savaşı nedeniyle yeni bir risk unsuru. Maliye programı beklentisini satın alan piyasalarla başlayan dolar rallisi ise bu riskler ve yeni bilgi olamaması nedeniyle tersine dönmüş durumda. Dolar endeksi arka arkaya 6. haftasını negatif bölgede kapattı. Kurda önemli teknik seviyeler ise yukarıda 1.0800-1.0830-1.0870 dirençleri. Geri çekilmelerde ise 1.0730-1.0700-1.0660 destekleri takip edilebilir.
GBPUSD
İngiltere'de yüksek mahkemeye taşınan 50. Madde kararının hükümet aleyhine sonuçlanmasıyla parlamentoya maddeyi tetikleyecek yeni bir yasa tasarısı sunuldu. Tasarı ilk aşama da geçse de hafta sonunda İngiltere Başbakanı May'in partisinden de itirazlaar yükseldi. Yeni yasanın geçmesi karşılığında hükümet Brexit planlarının detayını paylaşmayı kabul etmişti. May'in daha önce ortaya koyduğu 12 prensip ile ilgili daha fazla detay veren politika belgesinde hala bir çok belirsizlik olması nedeniyle eleştiriliyor. Bir yandan da AB ile müzakereler sonucunda parlamento anlaşmanın son halini oylayabiliyor ancak seçim ya hükümetin uzlaşmaya vardığı anlaşmayı kabul etmek ya da yeni bir anlaşma olmadan AB'den ayrılmak yönünde. Bu durum ise parlamentoya aslında fiilen fazla seçenek bırakmıyor. Hafta boyunca parlamentodaki tartışmalar kuru hareketlendirebilir. Hafta boyunca Cuma günü açıklanacak olan İngiltere sanayi ve imalat üretimi verileri dışında önemli veri bulunmuyor. Kurda ise fiyatlamalara dolar yön verebilir. Teknik olarak satış baskısının yeniden kendini göstermesi durumunda 50 ve 100 günlük hareketli ortalamaya denk gelen 1.24 bölgesi belirleyici olacaktır. Bu seviyenin altında kapanışlar görmemiz halinde 1.2350-12300 destekleri günddeme gelebilir. Yukarı yönlü harekette ise 1.2500-1.2600-1.2660 güçlü direnç seviyeler olarak karşımıza çıkıyor.
ALTIN
Bir haftalık aranın ardından değerli metal, tekrar yükseliş hareketinin hakim olduğu bir haftayı geride bıraktı. Böylece altın fiyatları son altı haftanın beşinde yükseliş eğilimini sürdürmüş oldu. Hafta içerisinde yılın ilk Fed toplantısında herhangi bir faiz artırımına gidilmemesi ve FOMC'den çıkan toplantı özetinin güvercin tonda olması altın fiyatlarına destek olan gelişmeydi. Diğer taraftan haftanın son işlem gününde ABD'den açıklanan istihdam verisinin beklentileri karşılamasına rağmen, ortalama saatlik kazançların beklentilerin altında artış göstermesi, Dolar üzerindeki satış baskısının artmasına neden oldu. Dolardaki geri çekilmeyle birlikte altın fiyatları 1220 dolar seviyesini test etti. Bu hafta ise Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ve Fed üyelerinin konuşmaları altın fiyatlarındaki hareketliliğin yükselmesine neden olabilecek gelişmeler. Diğer taraaftan ABD 10 yıllık tahvillerinde yaşanacak fiyat hareketleri değerli metalin fiyatlamasında etkili olabilecek etken olarak takip edilmeli. Teknik olarak baktığımızda değerli mealdeki yukarı yönlü hareketin devamında 1220 dolar direncinin üzerinde kalıcı olunması durumunda önce 1232 ardından 1250 dolar dirençlerine hareketlenme görebiliriz. Geri çekilmelerde ise 1200 ve 1190 dolar destekleri önemli.
BRENT
2017 yılının ilk ayını geride bırakırken, petrol piyasalarındaki pozitif havanın devam ettiğini söyleyebiliriz. Aralık ayında OPEC ve OPEC dışı ülkeler anlaşmaya varmış ve anlaşma gereği ülkeler, Ocak ayından itibaren üretimlerini 1.8 milyon varil azaltma taahhüdünde bulunmuştu. Geçen bir aylık sürede, ülkelerin anlaşmaya katılımının yüzde 80'in üzerinde olduğunu ve kesinti miktarının 1.5 milyon varilin üzerinde olduğunu görüyoruz. Geçen hafta Rusya Enerji Bakanı Aleksander Novak, Rusya'nın Ocak ayında günlük üretimini 117 bin varil azalttığını ve bütün Rus petrol şirketlerinin yapılaan anlaşmaya uyduğunu bildirmişti. Petrol piyasasındaki arz fazlasının 2017 yılında ortadan kalkacağını ifade eden Novak, petrol fiyatlarının mevcut seyrinin hem üreticiler hem de tüketiciler için makul olduğunu belirtti. Anlaşma Mayıs'a kadar devam edecek. Mayıs'tan sonra ortam uygun olursa yeni bir anlaşma görüşmesi başlayabilir. Fakat hem Suudi Arabistan hem de Katar tarafından yapılan açıklamada, piyasadaki arz ve talep gelişmelerinin pozitif yönde ilerlediği ve mevcut fiyatların hem üretici hem de tüketici adına makul olduğunu, bu sebeple Mayıs ayından sonra anlaşmanın uzatılmasının gereksiz olacağı söylendi. Özellikle Nisan ayındaki gelişmelere göre anlaşmanın uzatılıp uzatılmayacağı daha anlaşılır hale gelecektir. Teknik olarak ise yatay fiyatlamasını koruyan Brent petrolde 57 doların üzerinde kalınması son derece önemli. Buranın üzerinde 57.60-58.00-58.30 seviyeleri takip edilebilir. Geri çekilmelerde ise 56 dolar desteği kırılırsa 55.50-55.30-55.00 seviyeleri gündeme gelecektirr.
EURTRY
Euro bölgesinde verilerin iyi geldiği bir haftayı geride bıraktık. Büyüme rakamları yüzde 1.8 ile beklentilerin üzerinde gelirken, enflasyon hem baz etkisi hem de zayıf Euro ile birlikte yıllık bazda yüzde 1.8'e yükseldi. İşsizlik oranı ise uzun zaman sonra düşerken yüzde 9.6'ya geriledi. Üretici fiyat endeksi de yükselen petrol fiyatlarının etkisi ile aylık bazda yüzde 0.7, yıllık bazda yüzde 1.6 gibi güçlü bir rakama işaret etti. AMB tarafından yayımlanan yılın ilk "aylık ekonomi bülteni" raporunda ise mevcut küresel göstergeler, dünya ticaretinde ılımlı bir toparlanmaya işaret ediyor denildi. Varlık alımları konusunda ise gerektiği takdirde tüm araçların kullanılarak hareket edileceği üstüne vurgu yapıldı. Yurtiçide ise, enflasyon rakamlarının yüksek seyri dikkat çekti. İçeride kura yönelik örtülü faiz artırımı devam ederken sıkı duruşun öngörüldüğü üzere sürdürüldüğü görülüyor. Enflasyon rakamlarının yüksek seyri ise şu süreçte daha kalıcı bir sıkı para politikasını gündeeme getiriyor. Bu durumda TL negatif ayrışmanın önüne geçerek önemli para birimlerine karşı güçlü duruşunu sürdürüyor. Dolar endeksinin de zayıf seyri, gelişmekte olan ülke para birimlerini rahatırken, Euro kurunda 3.95'in de altında bir fiyatlama takip ediyoruz. Hafta itibariyle 3.95 artık direnç olarak takip edilebilir. 3.95 altında 3.93 seviyelerine kadar geri çekilmeler devam edebilir. 50 günlük ortalama ise, 3.87 seviyelerinde önemli bir nokta olacağa benziyor.
USDJPY
Küresel piyasalar geçtiğimiz hafta FED faiz kararı ve ABD'den gelen istihdam datalarına odaklandı. FED beklendiği üzere faiz oranlarında değişikliğe gitmedi. Faiz kararı sonrası yapılan açıklamalarda ılımlı büyümeye paralel olarak istihdamın güçlenmeye devam ettiğini belirten FED, enflasyonda artışın görülmesine rağmen hala yüzde 2 hedefin altında kalındığına vurgu yaptı. ABD datalarında ise tarım dışı istihdam 227 bin ile beklentilerin oldukça üzerine çıkarken, işsizlik oranı beklentilerin hafif üzerinde yüzde 4,8 olarak açıklandı. Ülkeden gelen olumlu tarım dışı istihdam verisine karşın, ortalama saatlik kazançların yüzde 0,1 artış ile beklentilerin oldukça altında kalması ise dolar endeksinde gevşemenin görülmesine neden oldu. Japonya tarafında da gözler merkez bankası faiz kararına çevrildi. BoJ ise para politikasında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Teknik açıdan bakıldığında parite 112,10 desteğinin üzerindeki tutunma çabasını sürdürüyor. Desteğin kırılması durumunda salınımın devam edebileceği paritede 111,15-110,30-109,50 seviyeleri test edilebilir. Yükseliş ise 113,40 direncinin üzerinde kalıcılık sağlanması durumunda güçlenebilir. 113,40'ın üzerinde 114,00 ilk dikkat çeken direnç noktası olurken, hareketin devamında 114,70-115,30 seviyeleri görülebilir.
USDTRY
Geçtiğimiz hafta yılın ilk FED toplantısını geride bıraktık. FED piyasa beklentisine paralel olarak faizleri sabit bırakırken, Mart ayına ilişkin sinyal vermedi. Açıklamalarda genel olarak büyümedeki toparlanma ve istihdam piyasaası kuvvetleniyor ifadelerinin dışında FED, henüz enflasyondaki toparlanmayı yeterli bulmuyor. Özel sektör yatırımlarının halen zayıf seyrettiğini belirten üyeler kısa vadeli risk görünümünün ise dengeli olduğu konusuna vurgu yaptı. İçeride ise Merkez Bankası fonlama maliyetlerini yükseltmeye devam ediyor. Faiz kararı sonrası AOFM %10.32'ye kadar çıkmış durumda. Cuma günü açıklanan enflasyon rakamları ise son 1 yılın en yükseğinde %9.22 olarak açıklandı. Üretici fiyatlarındaki artış ise %13.69. ÜFE'deki artış, kurdaki yükseliş ile birlikte girdi maliyetlerinin artmasından kaynaklanıyor. Bu artış fiyatlara yansıyor. Enflasyonu yukarı yönlü etkilerken tüketimi baskılıyor. Genel olarak baktığımızda enflasyonda yukarı yönlü baskının devam edeceğini düşünüyorum. Kur geçişkenliği devam edecek. Şubat ayında ilaç fiyatlarına yapılan zamlar devreye girecek. Özellikle Mart ve Nisan aylarında enflasyonun %11'lere yaklaştığını görebiliriz. Kur tarafında 3.65-3.70 bölgesi önemli destek olarak karşıımıza çıkıyor. Yeni bir yükseliş için ise 3.77-3.78 bölgesinin üzerinde kapanışlar görmeliyiz.
DAX
Geçtiğimiz hafta küresel hisse senedi piyasalarına paralele olarak DAX geçtiğimiz hafta sıkışık bir aralıkta konsolide oldu. Piyasalar hala Trump ve ekibinin ne yapacağını ve onlardan ne beklenebileceğini bilmiyor. Dış ticaret politikalarında yapılabilecek toptan değişiklikler hisse senedi piyasaları üzerinde etkili olabilir. Brexit süreci resmen başladığında Avrupa Borsalarının satış baskısı altında kalabileceğini düşünüyoruz. Ayrıca yıl içindeki seçimlerde siyasi belirsizlik yaratacak. Geçtiğimiz hafta Trump ve ekibi, Almanya'nın "Avrupa ve ABD'deki ticaret ortaklarını sömürmek" için Euro'nun değerini düşürdüğünü öne sürmesiyle DAX'ta sert satışlar görülse de haftanın büyük bölümünü 11600-11700 bölgesinde geçti. DAX'ta 11800 önemli direnç seviyesi. Bu seviyenin geçilmesi durumunda 11900 ve 12000 dirençleri önemli. Ancak teknik olarak aşağı yönlü baskı ihtimalinin daha kuvvetli olduğuunu 11600'ün altında 11535 ve 11465 seviyelerinin görülebileceğini düşünüyoruz.
Işık Menkul Değerler A.Ş.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsagundem.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsagundem.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsagundem.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsagundem.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (04:10)