E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaTeknik AnalizPiyasalar riskleri yeterince fiyatlamıyor---

Piyasalar riskleri yeterince fiyatlamıyor

Piyasalar riskleri yeterince fiyatlamıyor
08 Ekim 2015 - 09:04 borsaningundemi.com

Borsa İstanbul psikolojik sınır 80 bin puanı aşabilir

Güçsüz Eylül ayı ABD istihdam verileri sonrası Fed’in faiz artırımının ötelenmesi ile birlikte gelişmekte olan piyasalardaki yükseliş devam ediyor.  1 Ekim  - 7 Ekim arası Türk lirası dolara karşı %3,2 yükselirken, 10 yıllık faizler 50 baz puan gevşedi. Borsa İstanbul dolar bazında %8,9 değer kazandı. 
Piyasalardaki iyimser hava  ABD ve Çin ekonomisinden gelen  sert yavaşlama sinyalleri ve IMF’nin Dünya Ekonomisinin Görünümü ve Küresel Finansal İstikrar raporlarında çizdiği ihtiyatlı tablo ile uyuşmuyor.  Piyasalardaki yükselişin gerek dünya ekonomisi  kaynaklı gerekse  Türkiye’ye özgü ekonomik, politik ve jeopolitik riskleri fiyatlamadığına inanıyoruz.  

Türkiye küresel yavaşlamayı asgari hasarla atlatır

Türkiye ABD ve Çin’in yavaşlamasından en az etkilenecek ülkeler arasında yer alıyor.  Dış satışlarımızda %4,4 paya sahip ABD ekonomisindeki yavaşlamanın ihracatımıza olumsuz etkisi, Fed’in genişleyici para politikasını sürdürmesinin ekonomimize katkısı ile rahatlıkla telafi edilir: 
Coğrafi uzaklık ve rekabet eksikliği nedeniyle toplam ihracatımızın yalnızca %1,7’sini oluşturan Çin’in yavaşlamasının dış ticaretimize vereceği zarar asgari düzeyde olur. Buna karşın Çin’in yavaşlaması düşük emtia fiyatları kanalıyla Türkiye ekonomisini dış denge ve enflasyon cephelerinde rahatlatır.  

Ancak risk iştahının bozulmasına karşı kırılganız 

Ancak küresel büyümedeki yavaşlamanın yaratacağı riskleri göz ardı edemeyiz. Küresel kriz sonrasında dünya ekonomisini ABD ve Çin’in ana motorlarını oluşturduğu bir  uçağa benzetiyoruz. Çin ekonomisinin sert iniş işaretleri verdiği bir ortamda ABD ekonomisinin yavaşlaması küresel risk iştahını bozarak Türkiye gibi kırılgan gelişmekte olan piyasalardaki satış baskısının artmasına neden olabilir.  

Seçim vaatleri yapısal reform şansını azaltıyor 

2011 yılından beri uygulanan makro ihtiyatı tedbirlere rağmen Türkiye ekonomisi halen kırılgan bir fay hattı üzerinde yer alıyor.  Büyüme - cari açık -  enflasyon ekseninde yapılan karşılaştırmalar Türkiye’nin büyümek için giderek daha yüksek oranda bir cari açık ürettiğini ve benzer ülkelere göre yapısal olarak daha yüksek bir enflasyona sahip olduğunu gösteriyor.  
Türkiye’nin kırılgan beşli grubunun daimi üyesi olmaktan çıkması için piyasa dostu bir yapısal reform programını acilen devreye alması gerekiyor. Ancak seçimler öncesi verilen vaatler ister tek parti AKP hükümeti olsun isterse Ak Parti - MHP veya Ak Parti - CHP hükümetleri olsun uzun soluklu bir yapısal reform program uygulanma ihtimalini düşürüyor. 

Piyasa görüşümüz 

Piyasalardaki yükselişin gerek dünya ekonomisi kaynaklı gerekse Türkiye’ye özgü ekonomik, politik ve jeopolitik riskleri fiyatlamadığına inanıyoruz.  Dünya borsalarındaki iyimser havaya paralel Borsa İstanbul kısa vadede 80.000 seviyesindeki psikolojik olarak önemli direncini kırmayı deneyebilir. Ancak bu yükselişin gerek yurtdışı gerekse yurtiçinden kaynaklanan riskler nedeniyle kırılgan bir yapıda olduğunu düşünüyoruz. Borsadaki yükselişlerin pozisyon azaltmak için fırsat olarak kullanılmasını öneriyoruz. 
Kur tarafında temkinli söylemimizi sürdürüyoruz.   Eylül verisi sonrası ABD dolarında küresel olarak yaşanan değer kaybını aşağı yönlü bir trendin başlangıcı olarak değil piyasanın aşırı uzun pozisyonu olmasından kaynaklanan geçici bir tepki olarak görüyoruz.  Türk lirasının dolara karşı 3,05’ten 2,90’a doğru değer kazanmasını dövizde açık pozisyonların azaltılması için fırsat olarak görüyoruz. 

Serhat Gürleyen - İş Yatırım

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)