E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaPiyasalar için kritik tarih 19 Kasım ---

Piyasalar için kritik tarih 19 Kasım

Piyasalar için kritik tarih 19 Kasım
10 Kasım 2020 - 17:20 borsaningundemi.com

Türkiye'de TCMB ile Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndaki değişiklikler, ekonomi politikalarında nasıl bir değişim olacağına dair merak yarattı. Piyasa yeni ekonomi yönetiminin 19 Kasım tarihindeki ilk sınavı olacak PPK toplantısını bekliyor

Türkiye'de hafta sonundan bu yana ekonomi yönetiminde art arda yapılan görevden alma, istifa ve atamaların ardından piyasanın gözü yeni ekonomi yönetiminin atacağı adımlarda.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 16 ay önce atadığı yine bir değişimle göreve gelen Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal'ı görevden alarak yerine Naci Ağbal'ı ataması, ertesi gün Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanlığından istifa etmesiyle yerine de dün Lütfi Elvan atanması haftasonu gelişmeleri oldu.

Piyasanın yeni atamaların ardından izleyeceği en önemli gelişme, TCMB'nin 19 Kasım tarihli Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı olacak.

Dolar/TL dün 8,005 seviyesine kadar gerilemiş ve günü 8,1 civarında tamamlamıştı. Dolar/TL bugün 8,18, euro/TL 9,66 seviyesinden işlem görüyor.

Deutsche Welle Türkçe'den Seda Sezer Bilen'in haberine göre, TL'nin değerlemesinin yüzde 10 iskontolu olduğunu belirten Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) başekonomisti Robin Brooks, TL'nin değer kazanması için "büyük bir potansiyel" olduğuna dikkat çekiyor. Ancak Brooks bunun için "net bir politika sinyali" verilmesi gerektiği görüşünü belirtiyor.

Piyasa, ekonomi yönetimindeki değişikliklerin gidişatta bir yön değişimi anlamına gelip gelmediği konusunun netlik kazanmasını bekliyor. 

Kredibilite testi

Ağbal, TCMB başkanı olarak ilk açıklamasını dün sabah yapmıştı. Açıklamada, fiyat istikrarı için tüm araçların kararlılıkla kullanılacağına dikkat çeken Ağbal, 19 Kasım'daki PPK'ya kadar mevcut durumun gözden geçirileceğini, oluşacak veri ve değerlendirmelerle gerekli politika kararlarının alınacağını da vurguladı. 

Ağbal'ın açıklaması, faiz artışı sinyali olarak yorumlandı. Ancak bazı yatırımcılar, temkinli davranıyor.

Rabobank'in kıdemli stratejisti Pioty Matys, "Bu alışılmadık olaylar dizisi ortodoks politikalara doğru bir kaymanın işareti olabilir. Bu da TL'ye ihtiyacı olan soluklanma fırsatını verecektir" görüşünde.

Matys, piyasanın bu sefer sonuca varmadan önce "bekle ve gör" politikasını uygulayacağını düşünüyor.

Commerzbank'ın kur stratejisi araştırma müdürü Ulrich Leuchtmann da Matys gibi aceleci olunmaması taraftarı. Leuchtmann, "TL’deki değer kazançları sizi yanıltmasın. Türk siyasetçiler ve Merkez Bankası kısa vadede döviz kurunu istikrara kavuşturmayı başarıyor. Ancak bu, altta yatan temel sorun yani para politikasının bağımsız olmaması ve kredibilitesi bulunmaması, çözülmediği için uzun sürmüyor" diyor.

Merkez Bankası'nın son dönemdeki politika faizini artırmadan fonlama maliyeti ve likidite adımları ile sıkılaştırma yapması TL'deki değer kaybını engelleme konusunda başarılı olamadı. Cuma günü Dolar/TL tarihi seviyesi 8.58'e kadar yükselirken TL bu yıl dolar karşısında yüzde 30 düzeyinde değer kaybetmiş bulunuyordu. Yıllık enflasyon oranı yüzde 11.89 düzeyinde bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise yıllardır açıklamalarında faizlerin arttırılmasına karşı olduğunu büyüme odaklı ekonomi politikası benimsenmesinden dolayı açıklıyor. Erdoğan, bugün tekrar "Türkiye'yi faiz, kur, enflasyon prangasıyla modern kapitülasyonlara mahkum etmek isteyenlere karşı tarihi bir mücadele veriyoruz" ifadelerini kullandı.

Baskı artıyor

TL'deki değer kayıpları nedeniyle bir süredir Merkez Bankası üzerindeki faiz artışı baskısı artmıştı.

Capital Economics'ten kıdemli ekonomist Jason Tuvey, "Baskı kesinlikle daha da yoğunlaştı" diyerek Ağbal'ın 19 Kasım'da en az 400 baz puanlık faiz artışı yapması gerektiğini belirtiyor.

Rabobank'tan Matys da politika faizinde en az 500 baz puanlık bir artış yapılması gerektiği görüşünde.

Analistler, Ağbal'ın genel kabul gören politikalara dönüşün işaretini vererek faiz koridorunu değil, politika faizinde değişikliğe gitmesi gerektiğini belirtiyor.

Tuvey, "Bu tür adımlar Merkez Bankası'nın kredibilitesinin bir kısmını geri kazandıracak ve enflasyonla mücadeleyi daha ciddiye aldığı konusunda umut yaratacaktır" diye konuştu.

Ancak uzmanlar, yüksek faiz artışı yapılsa dahi uzun vadede TL'nin istikrara kavuşması için Türkiye'nin yapısal sorunlarını çözecek adımların atılmasının gerekli olduğunu belirtiyor.

Erdoğan: Modern kapitülasyonlara karşı tarihi bir mücadele veriyoruz

Elvan: Piyasa dostu bir dönüşüm programına odaklanacağız

Ağbal: Tüm politika araçları kararlılıkla kullanılacak

Merkez Bankası’nda Ağbal dönemi ve Ekonomi Bakanı'nın ayrılma kararı

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.