Piyasa yorumu (HSBC Yatırım)

Dünü tarihe önemli bir gün olarak düşmekte fayda var. Bu sabah saatlerinde detayı
belirlenmeye başlayan Euro Bölgesi kriz zirvesi biraz sorunlu başlasa da sonuç itibariyle
arzu edilene oldukça yakın bir tablo ile sona gelindiği gözleniyor. Bankacılık sektörünün
yeniden sermayelendirilmesi, kurtarma fonu niteliğindeki EFSF’nin kapasitesinin 1.4
milyar dolara kadar çıkarılması ve Yunan tahvillerinde %50’lik borç silinmesi hususunda
bankalarla anlaşılması üzerine mutabakata varıldı. Aslında bunların hiçbirisi sürpriz değil
ancak AB liderlerinin geçen uzun sürede karar almakta bir türlü kararlılığı göstermemeli
umutları azaltmıştı. Bu yönüyle bakıldığında alınan kararların krizin çözümünde önemli
bir kilometre taşı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, AB’nin geçmişte de önemli kararlar
almasına karşın uygulama safhasında sorunlar yaşadığını biliyoruz. Bu nedenden dolayı
piyasaların dün gece alınan kararlara verdiği tepki olumlu olmakla birlikte aşırıya
kaçmamış. Zira, EFSF’nin kapasitesinin artırılmasında uygulanacak olan yönteme ilişkin
belirsizlikler, bu kaldıraç etkisinin uygulunabilirliği, bankaların sermayelendirilmesinde
baz alınacak esaslar gibi soru işaretleri nedeniyle finansal piyasaların geniş çaplı bir
kutlama yapmayacağı kanaatindeyiz. Bu soru işaretlerinin önümüzdeki günlerde sorunsuz
bir şekilde cevaplanması durumunda piyasalar kendini güvende hissedebilir.
Yine de bu sabah itibariyle mali piyasa tepkisinin olumlu olduğunu söylemek gerek. Asya
hisse senedi endeksleri %1’in üzerinde artıda işlem görürken MSCI Asya-Pasifik endeksi
son bir ayın en yüksek düzeyinde işlem görüyor. EURUSD paritesi 1.3990 ile son yedi
haftanın zirvesine çıkarkan, gelişmekte olan ülke para birimleri de değerlenme yönünde
bir değişim kaydetti (Asya Dolar endeksi son beş haftanın en yüksek düzeyinde). Küresel
mali piyasalardaki bu iyimserliğin bir süre daha devam etmesi olası gibi...
Türkiye cephesinde TCMB’nin yaptığı açıklamalar belirleyici olmaya devam ediyor.
Başkan Başçı dün bir yandan merakla beklenen beş maddelik eylem planını diğer yandan
ise enflasyon raporunu açıkladı. Genel olarak TCMB’nin oldukça şahin bir tutum
takındığını, sıkı bir para politikası sürecine girdiğini ve kendisi açısından çok esnek,
piyasa açısından ise aşırı belirsiz bir politika uygulaması sürecini başlattığını
söyleyebiliriz. Hem fiyat hem de finansal istikrarı sağlamak için TL’de meydana gelen
değer kaybını azaltmayı hedeflediği, enflasyon beklentilerinde bozulma olmaması için de
faiz politikasını sert bir şekilde kullandığı, bu araçların neden olabileceği sert inişi
engellemek için de diğer araçları (zorunlu karşılık oranları gibi) devreye sokabileceği çok
ayaklı bir politika uygulamasından bahsediyoruz.
Bugün küresel mali piyasaların temkinli iyimser bir seyir izleyeceğini tahmin ediyoruz.
AB’nin aldığı kararların detayına ilişkin yapılacak açıklamalar belirleyici olmaya devam
edecektir. Soru işaretlerine anlamlı cevaplar verilmesi piyasalardaki iyimserliği
pekiştirecekken aksi yönde bir gelişme kar satışlarına neden olabilir. Bugün makro
ekonomik gündemde ABD’de GSYH büyümesi, haftalık işsizlik maaşı başvuruları;
Almanya’da TÜFE enflasyonu, Euro Bölgesi güven endeksleri yakından takip edilecek.
Türkiye cephesinde TCMB’nin bugünkü faiz stratejisi izlenecek. Bu kapsamda repo
ihalesi açılıp açılmayacağı, açılacaksa tutarı izlenecek. Bununla birlikte TCMB’nin
zorunlu karşılıklar ile ilgili olarak bir şey yapıp yapmayacağı da takip edilecek (gerçi
AB’den gelen iyimser haberler nedeniyle ZK oranlarında indirime gidilmeyebilir).

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.