Amerikalılar bugün ara seçimler için sandık başına gidiyor. Seçmenler, Temsilciler Meclisi’nin tamamı, Senato’nun 100 üyesinden 33’ü ve 38 eyaletin valisini belirleyecekler. Ancak anketler Cumhuriyetçi Parti’nin Temsilciler Meclisi’ndeki çoğunluğunu pekiştirirken Senato’yu da ele geçireceğini gösteriyor. Eğer bu senaryo gerçekleşirse Demokrat Partili ABD Başkanı Barack Obama’yı daha da zor iki sene bekliyor olabilir.
Eli kolu bağlanacak Cumhuriyetçilerin kazanması halinde iki senaryodan bahsediliyor:
-Cumhuriyetçi Kongre ve Başkan Obama birbirleriyle işbirliği yapmayı tamamen reddederse artık Senato da Demokratlarda olmadığı için Beyaz Saray’ın eli kolu tamamen bağlı olacak. Analistlere göre Başkan Obama bu durumda Cumhuriyetçi Kongre’den gelen birçok yasayı veto etmek zorunda kalacak. Kendi istediği reformları yapmak için ise başkanlık yetkisini kullanacak.
Böylece kapsamlı bir yasa çıkarılamasa da göçmenlik, eşcinsel hakları, çevre gibi konularda önemli adımları tek taraflı atacak. İddiaya göre Guantanamo Körfezi’ndeki hapishanenin kapanması da bu planlar arasında.
- Bugüne kadar bütçe ve borç tavanı dahil birçok konuda ayak direten Cumhuriyetçiler, 2016 başkanlık seçimleri öncesinde seçmenin gözünde daha makul bir izlenim bırakmak için Başkan Obama ile işbirliği yapmaya başlayacak. Bu durumda her iki partiyi de memnun edecek derecede Radikal kararlar çıkması zor. Ancak en azından vergi reformu, atamalar, göçmenlik yasası gibi konularda mütevazı adımlar atılabileceği düşünülüyor.
Ancak Cumhuriyetçiler işbirliğine yanaşırsa Başkan Obama’nın da buna yönelik adımlar atması gerektiği hatırlatılıyor.
Obama ‘toksik’ etki yapıyor Seçimlerin ardından Kongre’de dinamikler nasıl olursa olsun Başkan Obama’nın Beyaz Saray’daki son iki yılının zor geçeceği kesin. ABD’de büyük heyecan yaratarak iktidara gelen Obama, geçtiğimiz altı yılda sağlık reformu dışında belirgin bir başarıya imza atmadığı için eleştiriliyor. Gallup’un son anketine göre destek oranı yüzde 40’a kadar düştü. Seçmenin ne kadar tepkili olduğu ara seçim kampanyaları sırasında kendini iyice gösterdi. Arkansas, Colorado, Kuzey Carolina, Virginia, Iowa gibi eyaletlerde kendi partisinin adayları başkanla gözükmek istemedi.
Hatta Kentucky’de demokrat aday Alison Lundergan Grimes televizyona “Ben Barack Obama değilim” diyerek başkanla aynı fikirde olmadığını anlattığı reklamlar verdi. New Hampshire eyaletinde Cumhuriyetçi senatör adayı Scott Brown, kampanya boyunca Demokrat rakibi Jeanne Shaheen’i Obama’nın başarısızlıklarıyla bağlantılı göstererek puan toplamaya çalıştı. Basında Obama’nın Demokrat adaylar için “toksik” olduğu yorumları çıktı.
Obama ise daha çok Demokrat Parti için fon topladığı yardım gecelerinde boy gösterdi. Seçim gezilerinin çoğunu Demokratların zaten çok güçlü olduğu eyaletlere yaptı. Buna rağmen Maryland’de vali adayı Anthony Brown için katıldığı bir mitingde izleyicilerin yarısı Obama’nın konuşması bitmeden salonu terk etti. Bir analist “Başkan Obama’nın ters tepki görmeyeceği tek yer siyahlar arasında olur” diyerek gençler, kadınlar ve azınlıklar sayesinde iktidara gelen başkanın hitap ettiği kitlenin gittikçe küçüldüğüne işaret etti. Eylül ayında yapılan bir Washington Post/ABC anketi Obama’nın Hispanikler arasındaki desteğinin bir yılda 20 puan düştüğünü göstermişti. Kadınlar arasında ise Ocak 2013’te yüzde 60 olan desteği 16 puan düşerek yüzde 44’e kadar geriledi.
4 milyar dolar Ara seçimler için harcanan para. Bugüne kadarki en pahalı ara seçimler olarak tarihe geçti.
Seçmenin asıl derdi ekonomi ABD’de bugün gerçekleşecek ara seçimlerde, seçmen için ekonomi ve yerel konular daha da ağırlık kazanıyor. Global Strategy Group danışmanlık şirketinin başkanı Jefrey Pollack, yabancı gazetecilere verdiği brifingde ekonomi, istihdam, göçmenlik gibi konuların terör örgütü IŞİD’e karşı operasyon yürütülen Suriye, Irak gibi dış politika meselelerinin önüne geçeceğini kaydetti. Gerçekten de kampanya boyunca Georgia, Wisconsin, Florida, Colorado dahil birçok eyalette her iki partiden adayların taahhütleri ve karşılıklı saldırıları ne kadar istihdam yaratılabileceğine dair oldu.
Senato’da üç koltukla çoğunluk * Temsilciler Meclisi’nde Cumhuriyetçiler halen 435 koltuğun 234’üne sahip. Washington Post gazetesi Cumhuriyetçilerin bu seçimlerde 9 sandalye kazanarak 243 temsilciye ulaşacağını tahmin ediyor. Demokratların öne geçmesine ise ihtimal verilmiyor.
* Senato’da Demokratlar seçime 100 koltuğun 55’iyle giriyor. Cumhuriyetçilerin çoğunluğu elde etmesi için en az 6 sandalye kazanması gerekiyor. Washington Post gazetesinin son tahminlerine göre seçimden Cumhuriyetçiler 53, Demokratlar 47 sandalyeyle çıkacak.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.