Muslera gidiyor mu?

Öncelikle sezonun ikinci yarısı için birtakım uyarılarda bulunmak gerektiği kanısındayım. Sezonun kalan kısmı için her şey mükemmel değil. Hamza hoca zor bir dönemde görev yapıyor. Eski yönetim, kaynakları hoyratça harcadı. Yıldız transferi artık hayal gözüküyor. Eldeki önemli oyuncuları kaybetme ihtimali bile var. Gerekli ortam oluşursa Muslera’yı, Sneijder’i de yollarlar.

Ayrıca genel kurul yakın. Yani camiayı çalkantılı bir dönem bekliyor. Bu şartlarda 4’üncü yıldızı almak gibi bir hedef var. Devre arasında takviye için imkan yok gibi. Şampiyonluk konusunda rakipler bu yıl çok daha güçlü. Beşiktaş iyi oynuyor, yeni takviyeler yaptı. Fenerbahçe, ilk yarının son iki maçında ritmini buldu, liderliği yakaladı, fikstür avantajı sağladı. Yani iş kolay değil. Hamza hoca için bu şartlarda şampiyonluk, bu yıl her anlamda çok müthiş bir başarı olur.

ŞAMPİYONLAR LİGİ FİYASKOYDU

Galatasaray büyük umutlarla başladığı sezonda, Prandelli’nin ilginç uygulamaları nedeniyle özellikle Şampiyonlar Ligi’nde tam bir fiyasko yaşadı. Grupta önüne gelenden 4 yerken, sıfır çekmekten kıl payı kurtuldu. Ligde zar zor iyi gitti, iyi oynamasa da maç kazandı. Sonuncu Balıkesir’e 2-0, Başakşehir’e ise 4-0 yenilmesine rağmen zirveden çok uzaklaşmadı. Ta ki Trabzon’dan evinde 3 yiyene kadar...

Terim’in yollanışı kadar olmasa da, Prandelli’nin yollanma şekli de hoş olmadı. Yani istikrarsız bir süreç, dağınık görüntü ve yine hoca değişikliğiyle ilk yarı noktalandı.

KADROLAR PİYANGO GİBİ OLMAKTAN ÇIKTI

İkinci yarı öncesinde, ilk yarıda yaşananlara baktığımızda toplanan puan bence yine de çok iyi. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı o kadar da iyi oynamadığı maçlarda yenmese durum farklı olurdu. Hamza Hamzaoğlu geldikten sonra iyiye doğru bir gelişme başladı. İkinci yarıda iyiye doğru ivme devam edecektir. Hamza hocanın sihirli değneği yok tabii ki. Ancak Prandelli’ye nazaran şöyle bir avantajı oldu:

Hamza, camiaya yakışan, iyi bir Galatasaraylı. Kafasında bir gün mutlaka bu takıma gelmek yatıyordu. Milli takımdayken, Prandelli’nin yanlışlarını görme hatta Fatih hoca ile zaman zaman analiz etme fırsatını buldu. Kafasında “Ben olsam şu oyuncuları kullanırım, şu oyun sistemi uygun” diye hayaller kurdu muhtemelen. Gelince de bunu hemen hayata geçirdi.

PAÇAVRAYA DÖNEN İSİMLERE GÜVEN GELDİ

Prandelli’nin kullanmadığı, paçavraya çevirdiği bazı oyunculara forma verdi, arkalarında durdu, güvenlerini artırdı. Muhtemel kadroları piyango gibi olmaktan çıkardı. Belirsizlik kalktı. Bu oyuncuları başarılı oldukları eski günlerine döndür-meye yetti. Artık sahada birbirini daha iyi anlayan ve birbirleriyle daha iyi yardımlaşan bir takım var. Ligin ikinci yarısı bu anlamda son derece umut verici.
 
GALATASARAY'IN ARTILARI...

1- Kötü oynasa bile maçı çevirebilecek oyuncuları var. Burak, Sneijder ve zor anda imdada yetişen golcü Umut.

2- Hücumdaki duran toplar organizasyonlarında elde edilen başarılı grafik.

3- Defansta Semih-Chedjou ikilisinin uyumu. Orta alanda Melo, Selçuk’un form artışı. Forvette Burak, Sneijder ve Umut faktörü. Kalede de Muslera... Omurga sağlam görüntü veriyor.

4- İlk yarının büyük bölümünde formsuz olanların ritmini bulmaya başlaması.

GALATASARAY'IN EKSİLERİ...

1- İkinci yarıda mali sıkıntının kadro yapısını bozma ihtimali.

2- Kanatlar oyunun iki tarafını da kullanmada aynı başarıda değiller.

3- İkinci yarıda Fenerbahçe ve Trabzon derbilerine gitmesi.

4- Defanstaki duran toplar konusundaki sıkıntı.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.