Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Nail Olpak, "Terörün, anlamı barış olan bir dinin ismi ile anılmasını kabul etmemiz mümkün değildir, terör, hangi din, ideoloji ve felsefe, kurum veya devletten gelirse gelsin, yanlıştır, yok edilmelidir" dedi.
MÜSİAD açıklamasına göre, MÜSİAD Paris'in gala programı geniş bir katılım ile gerçekleştirildi. Paris'te yapılan gala programına Kosova Kamu Yönetimi Bakanı Mahir Yağcılar, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nükhet Hotar, Ak Parti Ağrı Milletvekili Fatma Salman, Paris Büyükelçisi Hakkı Akıl, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Kemal Yamankaradeniz, MÜSİAD Yurtdışı Teşkilatlanma Komisyonu Başkanı Alper Esen, MÜSİAD Paris Başkanı Hakan Kalaycı, MÜSİAD Yönetim Kurulu Üyeleri ve MÜSİAD Üyesi iş adamları katıldı.
Gala programında konuşan Olpak, Avro Bölgesi'nin son dönem ekonomisine bakıldığında önceki dönemlerdeki toparlanmanın yavaşladığını belirtti.
Bölgedeki son gelişmelere değinen Olpak, 12 aydır süren düşük büyüme rakamlarının ardından, 2. çeyrekte ekonomik büyümenin sağlanamamış olduğunu ifade etti.
Olpak, "Ağustos 2014 verilerine göre işsizliğin yüzde 11,5 seviyesinde olduğunu görmekteyiz. Ayrıca Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) deflasyon tehlikesine yönelik aldığı tedbirlere rağmen, enflasyonun ağustosta yüzde 0,4 iken eylül ayında yüzde 0,3 olması ve avronun dolar karşısındaki değerinin son 2 yılın en düşük seviyesine ulaşması; Avro Bölgesi'nin son durumunu yansıtan önemli sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bölgenin en güçlü ekonomisine sahip Almanya'da Gayrisafi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) 1. Çeyreğe kıyasla yüzde 0,2 azalması, en büyük ikinci ekonomiye sahip olan Fransa'nın ise 1. çeyrekte olduğu gibi 2. çeyrekte de büyüyememesi; bölgedeki ekonomik durgunluğun bariz sonuçlarındandır" diye konuştu.
"Türkiye-Fransa ticari İlişkilerinde Olumlu İlerlemeler kaydedildi" Olpak, Türkiye, Fransa arasındaki ticari ilişkilerde olumlu ilerlemeler kaydedildiğini söyledi.
2001 yılında Türkiye'nin Fransa'ya ihracatı 1,9 milyar dolar iken, 2013 yılında bu rakamın 3,4 kat artarak 6,4 milyar dolara yükseldiğini aktaran Olpak ancak Türkiye'nin Fransa'dan ithalatının 2001 yılında 2,3 milyar dolardan, 2013 yılında 3,5 kat artışla 8,1 milyar dolara ulaştığını dile getirdi.
Fransa'dan Türkiye'ye yapılan doğrudan yatırımların 2002 yılında sadece 22 milyon dolar iken, 2013 yılında 222 milyon dolara yükseldiğine dikkati çeken Olpak, Türkiye'den Fransa'ya yapılan doğrudan yatırımların ise; 2002 yılında yalnızca 1 milyon dolar iken, 2013 yılında 15 milyon dolara yükseldiğini bildirdi.
Türkiye ekonomisinin 19 çeyrekten beri büyüdüğünü vurgulayan Olpak, Türkiye'nin 2014 yılında da bu eğilimini devam ettirdiğini kaydetti.
Yılın ilk 6 ayında Türkiye'nin yüzde 3,3 büyüdüğünü anlatan Olpak, şunları kaydetti:
"Dış talebimiz, geçen yılın ilk yarıyılında yüzde 0,3 düşmüşken, 2014 yılı ilk 6 ayında yüzde 8,1 artış göstermiş ve büyümeye olumlu katkıda bulunmuştur. Buna karşılık, ithalat geçen yılın ilk yarıyılında yüzde 9 artış göstermişken; bu yıl yüzde 2,1 azalmıştır. Bu değişim cari açık noktasından olumlu olmakla birlikte, ihracatımızın ve büyümemizin kaynağı olan ara malı ithalatının düşüyor olması bu anlamda büyümeyi olumsuz etkilemek noktasında sinyaller vermektedir. Türkiye ekonomisinin en büyük sorunu olarak gösterilen cari açığın da, 2014 yılında düşme eğilimine girdiğini görmekteyiz. 2014 ocak-temmuz döneminde cari açık, yaklaşık 14 milyar dolar düşerek, 48,4 milyar dolar olmuştur. 2014 yılı ocak-temmuz ihracatının bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,1 artarak 93,5 milyar dolara çıkması ve buna karşılık ithalatın yüzde 6,2 düşerek 139,6 milyar dolara gerilemesi, cari açığın düşmesine yaklaşık 14,5 milyar dolarlık katkı sağlamıştır"
-"Terörün, anlamı barış olan bir dinin ismi İle anılmasını kabul etmemiz mümkün değildir"
IŞİD ve benzeri örgütlerin çok ciddi bir sorun olarak büyümekte olduğunu ifade eden Olpak, "Terörün, anlamı barış olan bir dinin ismi ile anılmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Terör, hangi din, ideoloji ve felsefe, kurum veya devletten gelirse gelsin, yanlıştır, yok edilmelidir. Ülkemiz, maalesef terörden büyük zararlar görmüş ağır bedeller ödemiş olduğu halde, son günlerde Türkiye'nin terörist unsurlar ile yan yana getirilme çabası da, çok büyük bir yanlıştır, kabul edilemez. Meclisimizin çıkarttığı tezkere kararı doğrudur, yapılacak harekâtı destekliyoruz. Ancak çok dikkatli olunması gerektiğini ve tek bir Mehmetçiğimizin kılına zarar gelmeden sürecin yürümesi gerektiği, herşeye rağmen diplomasi imkânların kullanılmasının altını bir kez daha çiziyorum" ifadelerini kullandı.
Olpak, Kobani'nin işgal edilmesini bahane ederek başta Doğu ve Güneydoğu illeri ve Türkiye'nin farklı il ve ilçelerinde can ve mal kayıplarına neden olan çatışmaların aktörlerinin büyük bir yanlışın içinde olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Bilmeliler ki, en başta kendi gelecekleri olmak üzere tüm ülkenin geleceğiyle oynuyorlar. Şiddet ve terör yıllarca ülkemizin her yurttaşına doğrudan ve dolaylı olarak büyük bedeller ödetmiştir. Büyük barış projesi olan çözüm sürecinin arifesinde gerçekleşen bu provokasyonlara geçit vermemek, sağduyu çağrısında bulunmak hepimizin tarihi sorumluluğundadır. Çözüm sürecinin tamamlanması noktasında kararlı olan hükümetimize destek olan kamuoyu sağduyu ve iyi niyetlerini hiçbir zaman kaybetmemelidirler."
"Türkiye 2023 hedeflerine en başarılı şekilde varacaktır" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nükhet Hotar ise dünyanın yaşanan son krizden çok ciddi olarak etkilendiğini vurgulayarak, "Bunu Paris'te de gördünüz, Avrupa Birliği'nin diğer ülkelerinde de izlediniz. Amerika'da da gördük, kısmen kendi ülkemizde de yaşadık. Ama tüm bunlara rağmen hem işsizlik oranımız hem büyüme oranımız hem kontrol altında tutulan enflasyon oranımız çok şükür gelişmiş ülkelerin en azından gerisinde kalmadı, bu göstergelerimiz onların önlerine geçti. Zayıf yönlerimizi güçlü yönlerimizle ikame edebilen, zayıf yönlerimizi bilip, buna karşılık başarılı olduğumuz yönlerimizi ön plana çıkaran bir eğilim içine girdikçe ve birliğimizi, beraberliğimizi devam ettirdikçe bu iyileşmeler devam edecek ve inşallah Türkiye önüne koyduğu 2023 hedeflerine en başarılı şekilde varacaktır" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin dünyanın en gelişmiş 10 ülkesinden birisi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini aktaran Hotar, "Ama 17 Aralık, Gezi olayları, buna benzer son süreçteki denemeler, sınır ülkelerde yaşanan çatışmalar, çekişmeler, Türkiye içinde oluşturulmaya çalışılan kaos ortamı inanın sadece bugünümüzü değil, çocuklarımızın hatta torunlarımızın geleceğini tehdit eden çok önemli risk alanlarıdır" dedi.
MÜSİAD Paris Başkanı Hakan Kalaycı da Türkiye ve Fransa arasındaki ticari ilişkileri daha üst seviyeye çekme gayreti içindeki olduklarını belirterek, artık Türk markalarının da Paris caddelerini süsleme zamanının geldiğini dile getirdi.
Kosova Kamu Yönetimi Bakanı Mahir Yağcılar da Türkiye'nin zor günlerini atlatacağına inandığını vurgulayarak, Türkiye'nin daha güçlü ve daha istikrarlı olmasını dilediğini söyledi.
Yağcılar şunları kaydetti:
"Türkiye'nin daha güçlü ve her şekilde daha istikrarlı olmasını diliyoruz. Bu zor günlerin güçlü liderlik sayesinde aşılacağına inanıyoruz. Türkiye, Türkiye için olduğu kadar geniş bir coğrafya için de aynı öneme sahip ve bunun devam edeceğine inanıyoruz"
Konuşmaların ardından MÜSİAD Paris'e üye olan iş adamlarına üyelik rozetleri takdim edildi.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.