E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaMoody's bu kararı verirken çok aceleci davrandı---

Moody's bu kararı verirken çok aceleci davrandı

Moody's bu kararı verirken çok aceleci davrandı
25 Eylül 2016 - 16:32 borsaningundemi.com

Ağbal, "Moody's'i böyle bir açıklamayı apar topar yapmaya zorlayan bizim bilmediğimiz faktörler nedir? Moody's'in süratle kamuoyunu aydınlatması lazım” dedi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Moody's'in, Türkiye'nin kredi notunu düşürmesine ilişkin "Moody's'i böyle bir açıklamayı apar topar yapmaya zorlayan bizim bilmediğimiz faktörler nedir? Moody's'in süratle kamuoyunu aydınlatması lazım” dedi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Yapısal reformlar devam ediyor, büyümeyi yukarıya çekecek tedbirler alınıyor, faiz, enflasyon göstergeleri iyi… Dolayısıyla Moody's'in almış olduğu kararının kendi içinde bir rasyonalitesi yok." dedi.

Türkiye ekonomisiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Ağbal, ülke ekonomisinin global koşullar dikkate alındığında gerçekten iyi bir performans sergilediğini ifade etti.

Türkiye ekonomisiyle ilgili değerlendirme yaparken, global krizden sonra diğer ülkelerin durumuna da bakmak gerektiğini dile getiren Ağbal, "Türkiye, global krizden sonra 2010 ve 2015 arası yaklaşık olarak yüzde 5'in üzerinde bir büyüme performansı sergiledi, bu son derece önemli. İster OECD ülkeleri genelini alın ister gelişmekte olan ülkeleri alın, içinde bulunduğumuz ülkeler arasında hepsinde Türkiye büyüme performansı bakımından en ön sıralarda yer alıyor. Yani ekonomide çarklar dönüyor." dedi.

Bakan Ağbal, 15 Temmuz'daki darbe girişimi nedeniyle yılın üçüncü çeyreğine ilişkin bir olumsuz hava olduğunu ancak son çeyrekte ekonominin tekrar yukarıya doğru yöneleceğini vurgulayarak, "Biz bu sene inşallah gelişmekte olan ülkeler içerisinde, OECD ülkeleri içerisinde yüzde 3-4 aralığında büyüyebilen nadir ülkelerden biri olacağız." diye konuştu.

Türkiye'de kamu maliyesine ilişkin herhangi bir riskin bulunmadığını, ülkenin güçlü bir bankacılık sistemine ve reel sektöre sahip olduğunu belirten Ağbal, "Onun için bugün ekonominin geneline bakıldığı zaman herhangi bir şekilde kriz kelimesini Türkiye ekonomisiyle yan yana getirmek asla söz konusu değil." ifadelerini kullandı.

"Moody's doğru bir değerlendirme yapmadı"

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in, Türkiye'nin kredi notunu düşürmesine ilişkin de Ağbal, Moody's'in bu kararı verirken çok aceleci davrandığını söyledi.

Önümüzdeki günlerde Orta Vadeli Program'ın açıklanacağını ve bu programda gelecek 3 yıla ilişkin hedeflerin, çalışmaların ortaya konulacağını anlatan Ağbal, bunu Moody's'in de çok iyi bildiğini ancak programın açıklanmasını beklemediğini bildirdi.

Moody's'in, "2013'ten bu yana reformlar beklediğimiz kadar yapılmadı" şeklinde bir değerlendirmede bulunduğunu ancak bunun kesinlikle doğru olmadığını vurgulayan Ağbal, Türkiye'nin bu zaman aralığında tasarrufları artırmak, cari açığı düşürmek, yatırımları artırmak ve demokrasiyi güçlendirmek için çok sayıda reformu hayata geçirdiğini kaydetti.

Ağbal, Moody"s"in geleceğe yönelik olumsuz beklentilerinin Türkiye ekonomisinin potansiyelini yansıtmadığını belirterek, şöyle konuştu:

"Yani 'Türkiye önümüzdeki 3 yıl boyunca ortalama yüzde 2,7 büyüyecektir' şeklinde bir değerlendirmeye dayalı olarak not indirmek doğru bir değerlendirme değil. Türkiye'nin bugün ortalama büyüme potansiyelinin yüzde 4 civarında olduğunu içeride, dışarıda herkes biliyor. Hükümet büyümeyi yukarıya çekecek tedbirleri ardı ardına alıyor. Bütün bu yapısal reformlar devam ediyor, büyümeyi yukarıya çekecek tedbirler alınıyor, faiz, enflasyon göstergeleri iyi… Dolayısıyla Moody's'in almış olduğu kararının kendi içinde bir rasyonalitesi yok. En basit anlamda, uluslararası bir derecelendirme şirketinin böyle bir değerlendirmeyi yaparken, seçtiği parametrelere bakarak söylüyorum bunu, çok iyi niyetli bir değerlendirme olduğunu düşünüyorum. Bugün birçok kuruluş var Türkiye'ye yatırım yapan. Türkiye'ye ilişkin yabancı yatırımcıların beklentileri, düşünceleri bizden çok daha iyi, Türkiye'ye inanıyorlar, Türkiye'ye güveniyorlar."

"Değerlendirmeyi maksatlı görüyorum"

Türkiye'nin mevcut ekonomik temelleri sağlamken, geleceğe ilişkin beklentilerde herhangi bir şekilde ciddi bir riske işaret etmezken, Türkiye ekonomisinin olumlu taraflarını ortaya koyup bu notu tutma imkanı varken, bütün bunların yapılmayıp belirsiz birtakım faktörler üzerinden Türkiye'nin notunun indirilmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını vurgulayan Ağbal, şöyle devam etti:

"Bakın mesela deniyor ki 'Türkiye'nin kurumsal kapasitesinde ileriye dönük zayıflama olacak.' Halbuki, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası başta savunma, güvenlik birimlerinin yeniden yapılandırılması olmak üzere ve Hükümet olarak kamu yönetiminin yeniden yapılandırılmasına dönük olarak alacağımız tedbirler tam tersine Türkiye'nin kurumsal kabiliyetlerini ve kapasitesini artıracak. Niye Moody's bunu görmek istemiyor? Bugün Moody's’in kararına baktığınız zaman, tırnak içinde söylüyorum, Fethullah Gülen hareketine dayalı, ifadeleri böyle kullandıkları için söylüyorum, bizim için bir terör örgütüdür, bu terör örgütünün kamu içerisindeki yuvalandığı yerlerden sökülüp atılması, bütün bunların bu terör örgütünün kamu yönetimi içerisinde oluşturduğu kaotik ortamın ortadan kaldırılmasını Türkiye'nin kurumsal kabiliyetlerinin azaltılması için bir sebep olarak gösteriyor. Tam tersine, bugüne kadar özellikle Türkiye'nin önümüzdeki döneme ilişkin kurumsal kabiliyetlerini azaltan, hukuk devletini ve demokrasiyi zayıflatan en büyük unsur, bu terör yapısının kamu içerisinde kalmasıydı.

Onun için, yapılan değerlendirmelerde özellikle FETÖ terör örgütüne referans verilmek suretiyle ortaya konulan olumsuzluk algısı ve değerlendirmesinin de açıkçası maksatlı olduğunu düşünüyorum.
Yani ben Moody's'in bu değerlendirme raporundaki kurumsal kabiliyete ilişkin okumasını, değerlendirmesini açık söyleyeyim maksatlı görüyorum."

"Moody's'i apar topar açıklama yapmaya zorlayan faktörler nedir?"

Bakan Ağbal, Moody's'in birkaç gün önce Türkiye ile ilgili açıkladığı raporda olumlu değerlendirmelerin olduğunu ancak sonrasında not indiriminin geldiğinin hatırlatılması üzerine de "Bu da üzerinde durulması gereken bir husus. Yani kimse Moody's'e 2 gün önce böyle bir açıklama yapın diye talepte bulunmadı." dedi.

Moody's'in bahse konu ilk raporunda, "Darbe girişimi sonrasında oluşan kırılganlıklar hızlı bir şekilde bertaraf edilmiştir, dolayısıyla ekonomide darbe girişimi kaynaklı riskler ortadan kalkmıştır." ifadelerinin yer aldığını hatırlatan Ağbal, "Peki, Moody's olarak birinci açıklamayı size kimse zorla yaptırmadıysa, ikinci açıklamayı yapmak için bu kadar niye acele davranıyorsun? Normalde bir kredi derecelendirme şirketinin böyle bir açıklamanın zamanlamasının ne manaya geleceği konusunda rasyonel düşünmesi beklenir. O zaman soru şurada: Moody's'i böyle bir açıklamayı apar topar yapmaya zorlayan bizim bilmediğimiz faktörler nedir? O zaman Moody's'in süratle kamuoyunu aydınlatması lazım." diye konuştu.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (8)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • özgür 25 Eylül 2016 17:59

    5-yaşar erdinç hocamıza teşekkür ederim

  • özgür25 Eylül 2016 17:59

    4-Belki mahkemelerden bir şey çıkmayabilir ama bütün dünya ve özellikle de yabancı haber ajansları bunu haber yaparlar ve Moodys’in “Ekim ayında gözden geçireceğiz deyip, 2 gün sonra notu değiştirerek yalan söylediğini” bütün dünya görür. En azından bu faydası olur.

  • özgür25 Eylül 2016 17:58

    3--Hiç bir derecelendirme kuruluşunu verdiği karar nedeniyle mahkemeye vermek anlamlı değildir. Fakat, bu kuruluş yalan söylemişse ve bir ülkedeki yerli yabancı tüm yatırımcıları yanlış yönlendirecek açıklama yapmışsa bunun teknik adı “bilgi bazlı piyasa dolandırıcılığıdır”. Eğer 21 Eylül’deki açıklama olmasaydı, Ekim ayı ortalarına kadar nasıl olsa stres yaratacak başka unsur kalmadı diye, borsanın yükselişine devam edebileceği yorumunu yapmazdım. “Bence Moodys kararı gelene kadar beklemede kalmak daha mantıklıdır” derdim. Eğer devlet kurumları Moodys’i bu bilgi maniplasyonu nedeniyle mahkemeye vermiyorsa, sizler yatırımcı olarak eğer Moodys’in 21 Eylül’deki açıklamasından sonra alım yaptığınızı ispatlayabiliyorsanız, zararınızın tazmini için bireysel olarak dava açabilirsiniz. Bunun önünde engel yok

  • özgür25 Eylül 2016 17:58

    2--Moodys’in bu bilgi manipülasyonu ile kendisine parasal kazanç sağlaması düşünülemez ama kendi ülkesine siyasi çıkar sağladığından şüphe yoktur. Bu yolla Türkiye ABD arasındaki pazarlıklarda Türkiye’ye sopa gösterilmiş ve eli zayıflatılmış oluyor. Bundan daha büyük çıkar olabilir mi? Bu çıkarı kaç parayla ölçersiniz? SPK’nın konuya el atarak savcılığa suç duyurusunda bulunması ve Moodys’in Bilgi Maniplasyonu yaptığını iddia etmesi gerekir. İtalya S&P ve FITCH’i mahkemeye verdi ve yargıladı ama onlar verilen not kararının ülkeye zarar verdiği tezine dayandılar. Fakat bizdeki durumda “bilgi bazlı piyasayı” etkilemek ve yatırımcıların zarar etmesine neden olmaktır. Pazartesi piyasalar açıldığında bunca yatırımcının ciddi anlamda zarar etmelerine neden olacak olan, bu sağ gösterip sol vurma işinin üzerine gidilmelidir. Hukukçu değilim bilmiyorum ama uluslararası hukuk normlarına göre yapılabilecek bir şey varsa yapılmalıdır.

  • özgür 25 Eylül 2016 17:57

    1--SPKn’nun 107 nci maddesinin ikinci fıkrasında (107/2), aynı maddenin birinci fıkrasında (107/1) öngörülen işlem bazlı piyasa dolandırıcılığına paralel olarak, sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerini ve yatırımcıların kararlarını etkileyebilecek bilgiye dayanan bazı fiiller cezai müeyyideye bağlanmıştır. Anılan düzenleme, “sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkilemek amacıyla yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi veren, söylenti çıkaran, haber veren, yorum yapan veya rapor hazırlayan ya da bunları yayan ve bu suretle menfaat sağlayan“ kişilerin 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağını hükme bağlamıştır.

  • Hayatkolik25 Eylül 2016 17:42

    Açıklamalar alkışlanacak cinsten. O zaman şöyle diyebiliriz: Terörist Fetö'nün ekonomideki koruyucusu Moody's kuruluşudur...

  • moodys25 Eylül 2016 17:28

    en doğrusunu yaptılar yabancı yatırımcının yuzde 70 lerde olan türkiyedeki sermayesini korumak adına en doğrusu turkiye gibi merkez bankası aşağı merkez bankası yukarı yapmayan abdye gebe kalmak malesef mecburiyet bunu başta millet sonrasında akparti erdoğan yaptı verdik oyları akpartiye oldu fetö terör örgütü

  • Mg25 Eylül 2016 17:02

    Emir komutayla faiz indiriyorsunuz sonra da soruyorsunuz neden diye!