E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaLagarde'den piyasalar için kötü haber---

Lagarde'den piyasalar için kötü haber

Lagarde'den piyasalar için kötü haber
04 Şubat 2016 - 23:48 borsaningundemi.com

MF Başkanı Lagarde, "Yükselen piyasalar, şimdi yıllar süren başarının ardından acı bir gerçekle karşı karşıyalar." dedi

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde, "Yükselen piyasalar, şimdi yıllar süren başarının ardından acı bir gerçekle karşı karşıyalar. Büyüme oranları düştü, sermaye akışı tersine döndü ve orta vadeli beklentiler çok kötüleşti. Örneğin, geçen sene, yükselen piyasalardan 531 milyar dolarlık net sermaye çıkışı olduğu tahmin ediliyor" dedi.

Lagarde, Maryland Üniversitesinde yaptığı konuşmada yükselen ve gelişen ekonomilere yönelik değerlendirmelerde bulundu. 

Küresel ekonominin yüzde 60’ını oluşturan bu ülkelerin son yıllarda zayıfladığına dikkati çeken Lagarde, şunları kaydetti: 

"Yükselen piyasalar, şimdi yıllar süren başarının ardından acı bir gerçekle karşı karşıyalar. Büyüme oranları düştü, sermaye akışı tersine döndü ve orta vadeli beklentiler çok kötüleşti. Örneğin, geçen sene, yükselen piyasalardan 531 milyar dolarlık net sermaye çıkışı olduğu tahmin ediliyor. Bu ülkelere, 2014’te 48 milyar dolar net sermaye girişi olmuştu.’’ 

Lagarde, bu gelişmelerle yavaşlayan küresel büyüme, varlık piyasalarındaki değer kayıpları ve sermaye çıkışlarının ‘‘endişe verici’’ olduğunu dile getirdi. 

'PETROL FİYATLARI UZUN SÜRE DÜŞÜK KALABİLİR'
Yükselen ve gelişen ekonomilerin 30 ila 50 ülkeyi kapsadığını belirten Lagarde, bunların çok birçok açıdan birbirinden çok farklı özelliklere sahip olduğuna dikkati çekti. 

Brezilya ve Rusya’nın resesyonla mücadele etmesine karşın Hindistan ve Meksika’nın güçlü büyümeyle kalkındığını anımsatan Lagarde, ‘‘Gelişen ve yükselen ülkeleri homojen bir grup olarak değerlendirmek yanlış olur’’ dedi. 

Lagarde, bununla birlikte, Çin’in yavaşlaması, düşen emtia fiyatları ve farklılaşan para politikalarının birçok gelişen ülke için risk teşkil ettiğini vurgulayarak, "En yüksek seviyelerine göre yüzde 65-70’e yakın değer kaybeden petrol ve metal fiyatları, uzun bir süre daha düşük kalmaya devam edeceğe benziyor" değerlendirmesini yaptı. 

Bu gelişmenin özellikle petrol ihracatçısı ülkeleri ve para birimlerini baskı altına soktuğunu vurgulayan Lagarde, ithalatçı ülkelere ise düşük fiyatları fırsat olarak kullanmaları ve enerji teşviklerini kaldırmaları çağrısında bulundu. 
Lagarde, birkaç gün önce de Nijerya, Arjantin ve Venezuela gibi petrol ihracatçısı ülkelerin içinde bulunduğu zor durumundan ötürü uyuyamadığını söylemişti. 

'FED TEDBİRLERİ ELDEN BIRAKMAMALI'
Diğer taraftan, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) güçlenen ekonomiye dayanarak sıkılaştırmaya başlamasına karşın diğer büyük merkez bankalarının genişlemeye ve negatif faiz oranlarına yöneldiğini işaret eden Lagarde, ‘‘Uyumsuz para politikalarıyla güçlenen dolar, yükselen piyasa ekonomilerindeki şirketleri zora soktu’’ görüşünü paylaştı. 

Lagarde, bu noktada ABD'nin parasal normalleşmeye başlamasından dolayı özel bir sorumluluğun altını çizerken, ‘‘Fed'in iyi iletişim kurmayı ve tedbirli davranmayı sürdürmesi gerekiyor’’ dedi. 

'MÜLTECİ KRİZİ TÜRKİYE'Yİ DOĞRUDAN ETKİLİYOR'
IMF Başkanı Lagarde, ayrıca artan jeopolitik ve çevresel risklerin de gelişmekte olan ülkeleri olumsuz etkilediğine değinirken, sözlerini şöyle sürdürdü: 

'‘Suriyeli sığınmacıların oluşturduğu kriz, Türkiye, Lübnan ve Ürdün gibi milyonlarca yerinden edilmiş insane ev sahipliği yapan ülkeleri doğrudan etkiliyor. İklim değişikliğinin gıda fiyatları üzerindeki etkileri, siyasi istikrarı ve insan sağlığını tehdit ediyor. 2030 itibarıyla dünyada iklim değişikliği nedeniyle yaşanacak ölümlerin yüzde 98’i gelişmiş ülkelerde meydana gelecek.’’ 

Gelişen ekonomilerin bu sorunların üstesinden tek başına gelemeyeceğini vurgulayan Lagarde, sözlerini ‘‘Mesajım şu: Gelişen ve gelişmiş ülkeler, bir birine bağımlı ve dünya onların işbirliğine ihtiyaç duyuyor. Hem gelişmiş hem de gelişen ülkelerin birlikte uygulayacağı güçlü politikalarla karşılıklı kazanabilir’’ diyerek tamamladı. 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (7)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • :))05 Şubat 2016 00:49

    +18 değil lenn %18 olacakdı.gene yanlış yorumlamışız.....:))

  • tahmin05 Şubat 2016 00:42

    eurusd paritesi 1.13 test edildiğinde mutlaka dikkatli olunmalıdır

  • KARTALAĞABEYLİ05 Şubat 2016 00:34

    bir ülkenin banka işletmesi yabancı sermaye ortaklığı netiçesinde bankanın %21 oran karşılığında ortaklık oluşturanların hepsi aptal...+18 en ideal oran ..%21 kölelik..oki tc baz alındığında hep %21 hissedar ortaklığı..yuh artık aptallar

  • KARTALAĞABEYLİ05 Şubat 2016 00:20

    bu denklem 21 yıla kadar devam ediyor..minimum..

  • KARTALAĞABEYLİ05 Şubat 2016 00:16

    bu ülkenin hiçbir zaman ekonomik krıze girmediini çok iyi biliyorum sadece ekonomi ve siyasi yönetimlerinin ya bilgisizliği yada işbirliği baz alındığında hem kendi çıkarlarını ve sonrasında da yurtdışı yapılaşmalarının çıkarlarını baz alıp ülkeyi sümürdüklerine de eminim.3+1=4+3=7 yıl.türrkiye her ekonomi krızınde bir sonraki ülkeyi her daim finansman olarak desteklemiş.ayıp dır ulann...

  • KARTALY32305 Şubat 2016 00:09

    yanlış anlaşılmasın ımf ye de karşı değilim tam tersi olması gerektiğini düşünen ve destekleyenlerdenim.ama dürüst olmadığınıda düşünmüyor değilim hani.türkiyenin çıkarları ımf nin çıkarları ile örtüşmetemidir...ne kazancı var peki bizlerin kazançı ney.yoksa ımf de diyormu ben verdim ben yapım diye..:))

  • KARTALAĞABEYLİ05 Şubat 2016 00:06

    len nasıl bı başarıdır len bu ben anlamadım.u ülke ben bildim bileli borç ve sefillik baz alındığında milli değerlerini kaybetmiş sömürülmüş.bu başarı bu ülkeninmidir yoksa ımf ve batılı güçlerinmidir.akabinde yandaş yurtiçi sömürülerin ortaklarınınmıdır.sanırım zaten bizlere değilde yurt içi yapılaşması baz alındığında yandaşlarına söylüyor.başarımız başarısızlığınızdır diye...