E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaKüresel borsalarda enflasyon endişesi---

Küresel borsalarda enflasyon endişesi

Küresel borsalarda enflasyon endişesi
22 Şubat 2021 - 11:00 borsaningundemi.com

ABD tahvillerinde enflasyon artışına ilişkin göstergelerin yükselmesiyle küresel borsalarda enflasyona ilişkin korkular da artmaya başladı. Ancak bu korku yatırımcıları rasyonel olmayan yatırım hamlelerine yönlendirebilir


BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Eğer küresel borsalar için enflasyon tehdit niteliği taşıyorsa yatırımcılar için korkulu günler başlıyor olabilir. Geçtiğimiz birkaç haftada enflasyon beklentileri dramatik derecede arttı. 10 yıllık ABD Hazinesi tahvil verimleri 5 yılın en yüksek seviyesine tırmandı. Geçtiğimiz Mart ayında % 0,5 seviyesin olan tahvil verimleri geçtiğimiz hafta %2,24’e kadar yükseldi. Söz konusu gösterge enflasyonun gelecek on yıldaki seviyesi üzerindeki en önemli tahminlerden birisi niteliğini taşıyor.

Buna karşın MarketWatch yazarı Mark Hulbert’e göre enflasyon çoğu yatırımcının inandığının aksine borsalar için bir tehdit oluşturmuyor. Eğer enflasyon gelecek aylarda yükselirse ve yatırımcılar buna hisse senetlerini satarak cevap verirse Hulbert bu durumun bir alım fırsatı olarak değerlendirilebileceğini belirtiyor.

Hulbert’in bu düşünceyi benimsemesinde etkili olansa North Carolina Eyalet Üniversitesi Finans Profesörü Richard Warr’ın açıklamaları. Enflasyon konusunda birçok ufuk açıcı çalışması bulunan finans profesörü, hisse senetlerini enflasyona karşı en önemli koruma olarak tanımlıyor. Warr’ın bu önermeyi iki faktörle destekliyor:

1. Yüksek enflasyon gelecekteki nominal bilançoların mevcut değerleri hesaplanırken daha yüksek bir oranda gösterilmesi gerektiği anlamını taşıyor.

2. Şirketler enflasyon daha yüksek olduğunda daha fazla ücret talep edebiliyorlar. Bu artan fiyatlandırma gücü nedeniyle gelecek yıllara ilişkin nominal bilançoları düşük enflasyon durumundan daha yüksek olacaktır.

Bu iki durumun şirketlere etkisi ise nominal bilançoların daha yüksek olması ancak düşük fiyatlandırılması şeklinde gerçekleşecektir. Hulbert bunun sadece bir teori olduğunu söylerken 150 yıldır S&P 500 Endeksi’ndeki fiyat kazanç oranlarındaki reel büyüme oranlarının enflasyonun yükseldiği dönemlerde görece stabil seviyelerde kaldığını ekliyor. Ancak nominal fiyat kazanç oranlarındaki büyüme oranları ise bu dönemde enflasyondaki değişimlere göre yükseliş ve düşüş göstermiş.

Warr’a göre yatırımcılar enflasyonun etkilerine ilişkin bu iki faktörün sadece ilkine odaklanıyor. Bir diğer deyişle enflasyonun gelecekteki nominal bilançoların değerini düşürdüğünü fark ediyorlar. Ancak nominal bilançoların da kendi değerlerinden daha yüksek olacağı da göz ardı ediliyor. Söz konusu durum ekonomistlerce “enflasyon yanılsaması” olarak adlandırılıyor.

Söz konusu yanılsama enflasyon düşerken hisse senetlerinin yükselmesinde de etkili oluyor. Bu durumda da yatırımcılar daha önceki yüksek enflasyon dönemlerinde yapay olarak yüksek olan nominal bilanço büyümesinin gelecekteki düşük enflasyon döneminde faydalı olacağı tahmininde bulunuyorlar. Sonuç olarak da makul olmayan seviyelerde yüksek değerlemeler oluşuyor.

Enflasyon yükseldiğinde ise yatırımcılar tam tersi bir hata yapıyor. Düşük enflasyon döneminde firmaların ürettiği daha düşük bilanço artışının gelecekteki fiyatlara da sirayet edeceğini düşünüyor. Bunun sonucunda enflasyon yükselirken şirketlerin fiyatlamaları olması gerekenin gerisinde kalıyor.

Yatırımcı davranışlarının iki farklı türü

Piyasanın daha yüksek enflasyona tepkisini açıklamak için rasyonel ve davranışsal olmak üzere iki farklı yatırımcı davranışı modeline ihtiyaç duyulduğu gözüküyor. Rasyonel model, enflasyonun özkaynak değerlemeleri üzerinde çok az net etkisi olması gerektiğini gösterirken, davranışsal model yatırımcıların yine de mantıksız davranacağını öngörüyor.

Yatırımcılar geçmişteki mantıksız hamlelerden ders almış olabilirler ve bu nedenle enflasyonun önümüzdeki aylarda daha da yükselmesine rağmen hisse senedi yatırımlarını tutmuş olabilirler. Ancak Warr bunun mümkün olabileceğini belirtse de bu konuda bahse girmeyeceğini ifadelerine ekliyor.

Finans profesörü konuyla ilgili, “Bugünün yatırımcılarının büyük çoğunluğu hayatlarının uzun bir bölümünü düşük enflasyon döneminde yaşadılar. Bu nedenle tarihin enflasyon ve borsa hakkında bize öğrettiği dersleri öğrenme fırsatı bulamadılar” görüşlerine yer verdi.

Eğer finans profesörü bu konuda haklıysa, Hulbert’e göre önümüzdeki aylarda rasyonel yatırımcılar daha düşük değerlemelere sahip hisse senetlerini satın alma fırsatını elde edecek.

Yükselen faizler borsa yatırımcısını korkutmalı mı?

 

2020'de küresel temettü 220 milyar dolar azaldı

 

Küresel piyasalar, destek paketi ve Powell'a odaklandı

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)