Kur şokunu yemeseydik enflasyon çok farklı olurdu

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye İhracat Haftası’nın son gününde Türkiye ekonomisine dair açıklamalarda bulundu. Bu sene kişi başına milli gelirin satın alma paritesiyle muhtemelen 26 bin doları aşacağını belirten Şimşek, “Orta vadede büyümenin devam edeceğini tahmin ediyoruz. Neden çok basit. Bizim en büyük pazarımız AB toparlanıyor, büyüme devam ediyor bu ihracatı destekleyicidir. Turizm toparlanıyor bu yine gayrisafi yurtiçi hasıladaki büyümeyi destekleyicidir. Petrol fiyatlarının 60 doları dayanmış olması petrol ihraç eden komşu ülkelerimizi de olumlu etkiliyor” dedi.

Kapasite kullanım oranlarının yatırımların artışına işaret ettiğini söyleyen Şimşek, “Dış talep güçlü olacak. Yılın ilk 7 ayındaki istihdam artışı ondan önceki on yılın ilk 7 ayındaki istihdam artışının iki katından fazla. Bu da iç talep de güçlü olacak demek. Kapasite kullanım oranı da yatırımların artışına işaret ediyor” diye konuştu.

“İŞGÜCÜNE KATILIM HIZLA ARTIYOR”

İşsizlik oranlarının gelecek 3 yıl içerisinde aşağı yönlü çekileceğini aktaran Şimşek, “2007’den bu yana her sene yıllık ortalama 941 bin kişiye iş bulmuşuz. Bu büyük bir başarıdır. Bu sene bu çok daha güçlü 1 milyon 100 milyon kişiyi aşmış durumda ama maalesef bunlara rağmen işsizlik oranı yüzde 10’un üzerinde neden? Çünkü bizim genç nüfumuz var. Çalışma çağındaki nüfus hızla artıyor. İşgücüne katılım hızla artıyor. Önümüzdeki 3 yılda yüksek bir büyümeyle birlikte işsizlik oranlarının aşağı yönlü trentte olacağını umut ediyoruz” şeklinde konuştu.

“ENFLASYONUN DÜŞECEĞİNE İNANIYORUZ”

Şimşek, enflasyonun geçici olarak çift hanelere olduğunu kur şoku yaşanmasaydı farklı seviyelerde olabileceğini dile getirdi. Şimşek,
“Enflasyonu tek haneye indirdik. Şu anda geçici olarak çift hanede bunun temel sebebi son yıllarda sürekli bir şekilde kur şoku yememiz. Yani TL’nin değer kaybıdır. Dolayısıyla bu kur şokunu yemeseydik muhtemelen enflasyon çok farklı noktalarda olurdu. İkincisi de gıda fiyatları, üçüncüsü de petrol fiyatları” dedi.

Para politikasında sıkı duruş ile birlikte enflasyonun düşeceğini söyleyen Şimşek, “Önümüzdeki dönemde enflasyonun düşeceğine
inanıyoruz. Sebebi de şu para politikası sıkı bir duruş içinde, bunu hissetmedik, çünkü KGF kredi konusunda gevşeme yarattığı için çok hissedilmedi ama önümüzdeki ilk çeyrekten itibaren bu hissedilecek. Gıda fiyatlarına aldığımız tedbirler etkili olacak. Tabi ki kur
noktasında buradan bir şey söylememiz zor ama Türkiye bu güçlü performansıyla da bu kur şoklarının devam etme ihtimali son derece zayıf. Dolayısıyla OVP’de biz enflasyonun düşeceğini öngörüyoruz. Enflasyonun önümüzdeki senenin ilk çeyreğinde yüzde 8’e doğru
gerilemesini öngörüyoruz” şeklinde konuştu.

ALTINA DAYALI KİRA SERTİFİKASI

Başbakan Yardımcısı Şimşek, altına dayalı kira sertifikası ve altın tahviliyle ilgili “Altına dayalı kira sertifikası ve tahvil inisiyatifini başlattık. Aslında Türkiye’nin çok ciddi birikimleri var ama atıl, sistemde değil. Bunu sisteme kazandırmak için Hazine olarak maliyete katlanıyoruz. Ekim ayında yaptığımız girişimler başarılı sayılabilir. Çünkü hiç yoktan 300 milyon liranın üzerinde bir kaynağı sisteme kazandırdık. Bunu daha etkili kampanyalarla devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.

“SON DÖNEMDE EN KORUMACI ÜLKELERİN BAŞINDA BİZ GELMEYE BAŞLADIK”

Türkiye’nin ihracatı ana konu olarak görmesi gerektiğini belirten Şimşek, “Son dönemde en korumacı ülkelerin başında biz gelmeye başladık. Son dönemde en fazla ithalata karşı tedbir alan ülkelerin başındayız. Biz ‘nasılsa iç pazarda işi iyi götürüyoruz’ dersek yanlış olur. Bizim ihracatı birincil alan olarak görmemiz lazım” dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.