E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaKriz ortamı yeni fırsatlar yaratacak---

Kriz ortamı yeni fırsatlar yaratacak

Kriz ortamı yeni fırsatlar yaratacak
23 Ağustos 2022 - 13:16 borsaningundemi.com

Küresel merkez bankalarının faiz artırımları ve bir resesyonun yaklaşmakta olduğu endişeleri piyasalara yeniden hakim oldu. Ünlü borsa uzmanı Beat Wittmann olası bir krizin "kurnaz yatırımcılar" için yeni fırsatlar yaratacağını söyledi

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Büyük bir mali krizin yılın ilerleyen dönemlerinde piyasalarda çöküşü tetikleyeceğine dair riskler her geçen gün artıyor. Bununla birlikte CNBC’nin haberine göre, Zürih merkezli yatırım danışmanlığı şirketi Porta Advisors’ın Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı Beat Wittmann “kaliteli riskli varlıklarda toplanan” yatırımcılar için bu tablonun yeni fırsatlar ortaya çıkarabileceğini öngörüyor.

Wittmann, enflasyon ve yaklaşmakta olan bir ekonomik durgunluk kaynaklı risklere ve merkez bankalarının giderek daha fazla sıkı para politikasına yönelmesine dikkat çekti. Borsa uzmanı küresel ekonomiyi tanımlarken, “Tedarik zinciri sürtüşmeleri, nihai talep daralması, yüksek enflasyon, yükselen faiz oranları, düşen kurumsal bilançolar ve potansiyel bir finansal krizin olduğu kusursuz bir fırtına ortamında sıkışıp kaldı” ifadelerine yer verdi.

Borsa uzmanı finansal sistemdeki "zayıf halkanın" kırılması tehdidi ve yatırımcıların topluca kaçması tehlikesi olduğunu belirtti ve kurnaz yatırımcılar için bu tablonun yatırım yapılabilir dipler sağladığını söyledi:

“Zayıf halka adaylarının listesi oldukça uzun. Zombi tipi uluslararası Avrupa bankaları, kaldıraçlı satın alma işlemleri tarafından finanse edilen şirketler, aşırı kaldıraçlı gölge bankacılık oyuncuları ve aşırı borçlanan gelişmekte olan piyasa varlıkları bu listeye dahil.”

Wittmann açıklamasında, “Faiz oranlarının son altı ila dokuz ay içinde önemli ölçüde arttığını ve daha yüksek faiz oranlarının ekonomik sistemi erittiği gerçeğini hafife almamalıyız. Bu tablo elbette istihdam güvenine, tüketici güvenine ve bu denli yüksek faiz oranlarına kaldıraçlı bir şekilde maruz kalan ve yeterli geliri, hasılatı veya sadece nakit veya rezerv açısından bir tampon birikimi olmayan herkes üzerinde bir etkiye sahip olacaktır” ifadelerine yer verdi.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, S&P 500 Endeksi haziran ayı diplerinden itibaren %17’lik bir yükseliş yakalamasının ardından bir direnç noktasına ulaştı. Pazartesi günü %2,14 düşen S&P 500 Endeksi yatırımcılarda yaz rallisinin kazanımlarının kısa süreceği ve ayı piyasasının geri döneceği beklentilerine neden oldu. Aynı gün Dow Jones Endeksi %1,91, Nasdaq Endeksi ise %2,55 geri çekildi.

Coğrafi farklılıklar belirleyici olacak

Çin ve Japonya gibi bazı önemli istisnalar dışında, dünyanın dört bir yanındaki merkez bankaları, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşının ve artan gıda ve enerji fiyatlarının neden olduğu yüksek enflasyonu frenleme umuduyla son aylarda para politikasını agresif bir şekilde sıkılaştırıyor.

Wittmann, merkez bankaları bu yıl sıkılaştırma politikalarına başlamak zorunda kalana kadar, para politikası ve likidite koşullarının "çok uzun süredir çok gevşek" olduğuna dikkat çekti. ABD Merkez Bankası liderliğindeki merkez bankaları şimdiyse kaybedilen kredibilitelerini geri kazanmak için çabalıyorlardı.

Borsa uzmanı, “Sıkılaştırma politikalarının gecikmeli ve uzun süreli olumsuz ekonomik etkileri olacaktır. Bununla birlikte, para ve faiz politikasının normalleştirilmesi, uzun vadede çok ihtiyaç duyulan ve memnuniyetle karşılanan bir gelişmedir” açıklamasında bulundu.

Wittmann, merkez bankaları enflasyon konusunda ne kadar sert konuşursa veya hareket ederse, orta vadede hisse senetlerinin görünümünde o kadar yükselişe geçeceğini söyledi. Ancak borsa uzmanı geçtiğimiz ay gerçekleşen borsa rallisi sona ererken kısa vadede, Eylül ve Ekim'in bir "test zamanı" olacağını söyledi.

Ayrıca, ABD ve Avrupa arasındaki keskin coğrafi farklılıklara dikkat çekti. Bu farkların en önemlisi ise ABD’nin Ukrayna'daki savaştan kaynaklanan ithalat ve ihracat risklerine karşı daha yalıtımlı olması ve daha enerji özerk bir ülke olması. Bu faktörler aynı zamanda FED’in para politikasının yönüne öncülük etmesiyle beraber ilerliyor.

Wittmann, “2023'e baktığımızda, ABD hisse senedi piyasaları; jeopolitik, enerji güvenliği, ekonomik esneklik ve para politikası liderliği alanlarında en iyi şekilde konumlandırılmıştır. Daha da önemlisi, duygusal, entelektüel ve finansal fay hareketleri ve kriz zamanları, olağanüstü yatırım ve girişimcilik fırsatları için ideal bir gelişme alanıdır” dedi.

Wall Street’te ayı tuzağı

 

Jackson Hole fiyatlanmalarda etkili oluyor

 

Fed'in şahinliği devam edecek mi?

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)