Oğuz KARAMUK Dün anlattık... Türkiye'ye yılın ilk 4 ayında 7.3 milyar dolar sıcak para girişi oldu. Rakam haziran ortasında 9 milyar dolara ulaştı. TL reel olarak yüzde 11 değerlendi, Hazine'yi ve bankaları memnun eden bu giriş, milyonlara iş sağlayan ihracatçının canını yakıyor... Peki Türkiye'ye faize borsaya yatırım yapmak için giren sıcak paraya karşı ne yapılabilir, ihracat katili nasıl durdurulur? Baştan söyleyelim; Türkiye yüksek büyüme hızını sürdürdüğü, bütçesi bugünkü gibi sağlam olduğu, dünya ortalamasının üzerinde faiz getirisi kazandırdığı sürece bu giriş durdurulamaz... Kısa dönemde örnekleri de var. Örneğin Brezilya geçen yıl ekim ayında sıcak para girişine yüzde 2 vergi getirdi. Para birimi Real önce düştü, bu yılın mayıs ayına kadar yüzde 5.6 değer kaybetti. Ardından vergiye aldırış etmeyen uluslararası portföy yatırımları yeniden başladı ve Real bir ayda yüzde 5.8 değer kazandı. Yani Brezilyalı ihracatçıyı sıcak paraya karşı vergi de kurtaramadı. ÇÖZMEK GERÇEKTEN ÇOK ZOR Daha yakın örnek de var... Ekonomisi tamamen ihracata bağlı Güney Kore, "Sıcak para girişi, para birimim Won'u aşırı değerlendirip rekabet avantajımı düşürmesin" mantığıyla, önceki hafta vadeli döviz işlemlerine limit getirdi... Nafile, ülkeye sıcak para girişi devam etti... Kore Won'u 10 günde dolar karşısında yüzde 6.3 değer kazandı. Dün Kore Merkez Bankası'nın çaresizlik içinde piyasaya döviz alım müdahalesi yaptığına şahit olduk. Yani sıcak parayı öyle tek hamlede durdurmak neredeyse imkansız. Ancak... Güçlü önlemler alınabilir. Bu önlemlerin hepsinin de bir maliyeti var. Bugün Türkiye'de rekor seviyeye ulaşan ve ihracatçıyı zorlayan sıcak para girişi nasıl yavaşlatılabilir ona bakacağız. "İhracat katili sıcak parayı kim durdurabilir. Kimin elinde hangi silah var, avantajı, dezavantajı ne?" sorusunun cevabını arayacağız. İşte çareler ve olası sonuçları: DÖVİZ ALIM MÜDAHALESİ Durmuş Yılmaz Merkez Bankası'nın elinde sıcak para girişine karşı biri doğrudan, diğeri dolaylı iki silah var. Doğrudan etkileyecek silahı faizler. Ani bir faiz indirimi sıcak paranın getirisini düşüreceği için ülkeye giren portföy yatırımlarını kesebilir. Ancak enflasyondaki mevcut seviye ve gecelik faizlerin yüzde 6.5 ile tarihinin en düşük seviyesinde olması, bu enstrümanın kısa vadede etkin biçimde kullanmasını engelliyor. Dolaylı silah ise döviz alım müdahaleleri. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın dövizde yapacağı müdahaleler kur seviyesini yükselterek ihracatçıya nefes aldırabilecek bir adım. Banka bu yıl 9 milyar dolara ulaşan sıcak para girişine karşı 5.4 milyar dolarlık döviz alımı yaptı. Bu alım tutarının yeterli olmadığı TL'nin Avrupa'daki krize rağmen değer kazanması müdahalelerin yeterli olmadığını gösteriyor. Merkez Bankası'nın döviz alımlarının yaratacağı risk ise alınan döviz karşılığında piyasaya verilecek TL'nin enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı yapması. Ancak buna karşı piyasadaki fazla TL'yi çekecek araçları var. SWAP İŞLEMLERİNE SINIR Tevfik Bilgin Sıcak paranın giriş için kullandığı yöntemlerden biri de swap denilen vadeli döviz işlemleri. Türkiye'deki bankalar ellerindeki TL'yi piyasa ortalamasının altında faizle yabancılara kiralayıp, karşılığında döviz alıyor. Bu işleme swap deniliyor. Böylece yerli bankalar döviz ihtiyaçlarını karşılıyor. Yabancı ise düşük faizle bulduğu TL'yi (örneğin yıllık yüzde 7-7.5), daha yüksek faizli Hazine bonosuna (yıllık yüzde 8.7) yatırıyor. Aradaki farktan para kazanıyor. Türk bankalarının yabancılarla yaptığı swap'ların günlük hacmi 2.5-3 milyar dolar arasında değişiyor. Önceki hafta Kore Merkez Bankası, aralarında swap'ların da bulunduğu döviz işlemlerini sınırlamak için limit getirdi. Benzer bir uygulamayı BDDK'nın da yapması, ya da mevcut düzenlemeleri daha sıkılaştırması mümkün. Ancak bunun da da Tobin vergisi gibi Hazine'ye ve şirketlere ek yük doğuracağı unutulmamalı. TOBİN VERGİSİ Mehmet Şimşek İktisatçı James Tobin'in 1972'de ortaya attığı 'sıcak paraya vergi' fikri dünyada uluslararası portföy hareketlerinin yaratacağı sorunlara karşı en çok üzerinde durulan uygulamalardan biri. Halen Brezilya yüzde 2'yle Tobin vergisini uyguluyor. Ancak söylediğimiz gibi Brezilya'da alınan sonuçlar şu ana kadar çok etkili olmadı. Tobin vergisi sıcak paranın bir ülkeye girişinin maliyetini artırması ve ülke bütçesine katkısı açısından tercih edilebilecek bir yöntem. Uzun vadede olmasa da kısa vadede olumlu sonuçlar verebiliyor. Tabii zararı da var... Örneğin Türkiye gibi borcu nispeten kısa vadeli bir ülkede sıcak paraya vergi getirmek, doğrudan devletin ve şirketlerin borçlanma maliyetlerini artırıcı bir etki yaratıyor. Bizde de Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sıcak para girişine karşı Tobin vergisi getirebilir. Ancak Hazine her borçlanma ihalesine çıktığında yabancıların, dolayısıyla onlardan döviz sağlayıp Hazine'ye borç veren Türk bankalarının, vergi maliyetini doğrudan Hazine'ye yansıtması kaçınılmaz. Kore'den dövize müdahale Euroya karşı zaferler kazanan dolar, ihracatla ayakta kalan gelişen ülkelerin para birimlerine karşı değer kaybedince tüm dünyada ticareti zora sokan sıcak paraya karşı savaş başladı. Asya'nın en büyük ihracatçılarından Güney Kore, önceki hafta kısa vadeli döviz girişini engellemek için aldığı vadeli işlem limiti kararının ardından dün de piyasalara doğrudan müdahale etti. Güney Kore Merkez Bankası, son 10 günde dolara karşı yüzde 6.7 değer kazanan ve ihracatçısını zora sokan Won'un değerini düşürmek için doğrudan döviz alımına başladı. Öte yandan döviz girişinin ihracat ve para birimi üzerindeki tahribatını engellemek için sıcak paraya önlem hazırlığında olduğunu her fırsatta dile getiren Endonezya da piyasalara müdahale ediyor. Endonezya Merkez Bankası 16 Haziran'da sıcak para girişini kontrol altına almak üzere tahvillerini daha uzun vadede ihraç etme ve bankaların sıcak para ile oluşturulan fonlardan kazandığı faiz oranlarını indirme kararı aldı. Endonezya'yı sıcak paraya karşı savaş açma kararında para birimi Rupi'nin son 12 ayda ABD dolarına karşı yüzde 15 değer kazanması etkili oldu. TL ise dolara karşı son 10 günde yüzde 3.5, son 15 ayda ise yüzde 8.8 değer kazandı.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.