Dünya piyasaları dün Çin’in etkisiyle tam bir ‘Kara Pazartesi’ yaşadı. Türkiye dahil tüm dünya borsalarında büyük kayıplar meydana geldi. Şebnem Turhan, Hürriyet'te dünkü gelişmeleri aktardı, uzman görüşlerine yer verdi. İşte o yazı:
Çin ekonomisindeki yavaşlamayla birlikte dünya piyasalarında tam anlamıyla kan gövdeyi götürdü. Dün tüm ülke piyasalarında sert düşüşler yaşanırken, domino etkisi gibi yayılan borsa kayıpları ‘yeni bir küresel krizin ayak sesleri mi geliyor’ korkusunu yaydı. Sanayi üretimi açısından dünyanın fabrikası olarak kabul edilen Çin’in teklemesi zaten sıkıntılı olan küresel büyümenin daha da kötüleşebileceği algısını yarattı. Cuma günü Çin’den sanayi üretiminde 6.5 yılın en kötü verisi gelince önce ABD piyasası Dow Jones sert bir düşüş yaşadı.
Bu kaybın etkisiyle dün önce Çin’de ardından tüm dünyada tam bir ‘kara pazartesi’ yaşandı. Çin borsası Şangay yüzde 8.5, Japonya’nın Topix endeksi yüzde 5.9, Hong Kong’da Hang Seng borsası yüzde 5, Tayvan’ın Taiex endeksi yüzde 7.5 değer kaybetti.
İÇERİDEN DIŞARIDAN DARBE Asya borsalarındaki başlayan düşüş Avrupa’yı da alt üst etti. Tüm Avrupa borsalarında açılışla birlikte keskin düşüşler yaşandı. Zaten son haftalarda siyasi belirsizlikler nedeniyle sıkıntılı günler geçiren Türkiye’yi dün bir de ‘kara pazartesi’ vurdu. Gün içinde yüzde 5’lik düşüş yaşyan Borsa İstanbul günü yüzde 3.33 kayıpla kapatırken, Almanya Dax endeksi günü yüzde 4.56, Fransa CAC endeksi ise yüzde 4.97 düşüş yaşadı. Avrupa’nın FTSE Euro First 300 endeksi ise yüzde 5 geriledi. Cuma günü kayıp yaşayan ABD borsaları ise dün açılışta yine çakıldı. Dow Jones 1000 puanlık düşüşle yüzde 6 değer kaybı yaşadı, S&P endeksi yüzde 4.9 geriledi, Nasdaq yüzde 7.53 düşüşle açıldı.
KAYIP 400 MİLYAR EURO Çin ekonomisinde yavaşlama sinyali veren verilerin ardı ardına açıklanması küresel ekonominin yavaşlayacağı yorumlarına yol açtı. Çin borsasında dün 7.5 yılın en kötü günü yaşanınca Asya ve Avrupa borsaları tepe taklak oldu. Asya Pasifik borsalarını izleyen MSCI endeksi de yüzde 4.6 gerileyerek üç yılın en düşük seviyesini gördü. Avrupa borsaları, Çin borsalarındaki keskin düşüşün ardından yüzde 5’in üzerinde gerilerken, Avrupalı şirketlerin piyasa değerinde sadece dün meydana gelen düşüş 400 milyar Euro’yu aştı. Ayrıca ocak ayından bu yana en düşük düzeyi gören FTSEurofirst 300 endeksinde ay başında Çin’in yuanı devalüasyonunun ardından küresel deflasyon nedeniyle piyasa değerindeki kayıp 1 trilyon Euro’yu geçti. Çin’in para birimi yuanı devüle etmesinin ardından küresel borsalar 5 trilyon dolardan fazla değer kaybetti.
Fed dünyayı
kurtarabilir mi? BORSALARDAKİ kayıp gözleri Çin Merkez Bankası ve Amerikan Merkez Bankası’na (FED) çevirdi. Çin’den yeni destek politikaları beklenirken Fed’in de faiz artışını öteleyip dünyaya bir nefes aldıracak hamleyi yapıp yapmayacağı tartışılıyor. Ancak Fed umudunun tüm dünya merkez bankalarını beklentiye sokacak olması da küresel çöküşün hızlanabileceği yorumlarına yol açıyor. Küresel piyasalardaki satış dalgası güvenli limanlara doğru kaçısı da hızlandırdı. ABD 10 yıllık tahvil faizi nisan ayından bu yana ilk kez yüzde 2’nin altına indi.
GÖRÜŞLER
Çin şişeden çıktı SAXO Capital Markets Strateji Uzmanı Cüneyt Paksoy: “Uzun süredir sümen altı edilen sorunların realizasyonunu yaşıyoruz. Dünya büyüyemiyordu. Düşen emtia fiyatları, petrol bunu gösteriyordu. En sonunda bu sorunlar Çin gibi büyük bir ülkeyi vurunca resmen Çin şişeden çıktı. Bu iş sadece Çin’e bağlı gelişmiyor, Rusya’yı da vuruyor. Euro değer kazanıyor. Tam bir kara pazartesi yaşıyoruz. Bu sürecin daha derinleşmesi söz konusu. FED faiz artışında eylülü ötelerse bir gevşeme gözlemleyebiliriz. Asya krizine benzetiyor bazı analistler bugün yaşananları. Ama bu yeterli olmayabilir. Global piyasalar birbirine çok daha bağlı artık. Ve piyasalar bu kadar sert satış yiyorsa yüksek likidite olan yerde bu 90’lardan daha ağır bir şeylerin geldiğinin habercisi.”
Endişeyi Çin giderebilir ALB Forex Araştırma Uzmanı Enver Erkan: “2013 3. çeyreğinden itibaren Çin’de büyüme hızı yavaşladı. Yılın ilk yarısında yüzde 7’lik büyüme kaydedildi. Çin’in nüfus yapısına bakıldığında yüzde 7’nin aşağısındaki bir büyüme ciddi sıkıntılara yol açacaktır. Çin Merkez Bankası bu sıkıntının farkında ve uzun bir süredir müdahaleler yapıyor. Ancak bunun ekonomi tarafına yansımasını göremediler ve geçtiğimiz günlerde ihracat kanadından büyümeyi canlandırmak amacıyla devalüasyonla gittiler. Bu hamle Çin ekonomisine ilişkin endişelerin artmasını sağladı. Çin Merkez Bankası’ndan piyasa dostu güvenilir bir müdahale gelmediği taktirde global bazdaki endişelerin devam edeceğini söyleyebiliriz. Tabi dünyanın en büyük emtia talepçisi konumunda bulunan Çin’de ekonomik büyümeye ilişkin yaşanan bu endişe havası emtiaları da baskı altında tutuyor.”
Petrol 45 doların altında BRENT petrol, İran’ın üretimi artırması ve ABD’deki petrol arama aktivitelerindeki artışın devam etmesiyle küresel arz fazlasının süreceğine yönelik işaretler dolayısıyla son 6 yılda ilk defa 45 doların altına geriledi. Ekim vade Brent petrolü Londra ICE Futures Europe borsasında yüzde 4.8 gerileyerek, varil başına 43.28 dolara geldi ve geçtiğimiz hafta yaşanan yüzde 7.3’lük düşüşü sürdürdü. Böylelikle fiyatlarda dördüncü günde de gerileme kaydedildi ve Mart 2009’dan beri en düşük kapanışla gerçekleşen kayıpların genişlediği görüldü.
Teknolojiyi vurdu ÇİN ekonomisindeki yavaşlama endişeleri en fazla teknoloji devlerini olumsuz etkiledi. ABD borsalarının açılışıyla beraber Apple yüzde 10, Google yüzde 6.5, Amazon yüzde 6.4 ve Microsoft yüzde 5.8 değer kaybetti. Teknoloji devlerinin en büyük pazarı haline gelen Çin, aynı zamanda bu şirketlerin büyüme hedeflerini de gerçekleştirebileceği bir ülke haline dönüştü.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.