E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemİşte vize krizinin perde arkası---

İşte vize krizinin perde arkası

İşte vize krizinin perde arkası
12 Ekim 2017 - 00:17 borsaningundemi.com

Ankara ile Washington ilişkileri tarihindeki en sıkıntılı dönemlerinden birinden geçerken patlak veren vize restleşmesinin arkasındaki detaylar ortaya çıkmaya başladı

Son günlerin gündem maddesi Türkiye ile ABD arasında yaşanan vize krizine ait detaylar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Hürriyet'ten Cansu Çamlıbel'in haberine göre Trump yönetimi Türkiye’deki göçmen olmayan vize hizmetlerini askıya alma kararını doğrudan yerel personeline yönelik tutuklama ve gözaltı vakalarının bir trende dönüştüğü kaygısıyla aldı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump’ın ulusal güvenlik ekibinin telkin ettiği bu karara onay vermesinin arkasında kendisinin telefonla konuşmayı bile reddettiği Venezuela Cumhurbaşkanı Maduro’nun Ankara’da ağırlanması ve Türkiye’den İran’a yapılan üst düzey ziyaretlerden duyduğu rahatsızlığın yattığı konuşuluyor. Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Pazar günü krizin patlak verdiği ilk saatlerde kendisiyle görüşmek için mesaj yollayan Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu’nu aramak için 3 gün bekledi. 

New York buluşmasından sonraki gelişmeler radarında

Üç hafta önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile New York’taki görüşmesinde ‘şu anda hiç olmadığımız kadar yakınız’ ifadesini kullanan ABD Başkanı Donald Trump’ın bu görüşmeden sonra Ankara’nın kendisinin net tavır aldığı Venezuela ve İran’la yakın ilişki içinde olmasından rahatsız olduğu belirtiliyor. Dahası Trump’ın Türk hükümetinden isimlerin 15 Temmuz darbe girişimine ABD’nin destek verdiği yönündeki imalarının sürmesinden de hoşnut olmadığı sızan kulis bilgileri arasında.

Beyaz Saray’daki yemeğin bir numaralı gündemi Türkiye’ydi

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert’in salı günü vize kararının Beyaz Saray ve Dışişleri’nin koordinasyonunda alındığını açıkladığı saatlerde Başkan Trump Dışişleri Bakanı Tillerson ve Savunma Bakanı James Mattis ile çalışma yemeğini yeni tamamlamıştı. Nauert, Beyaz Saray’daki yemeğin gündemini ‘Türkiye, İran, Kuzey Kore’ olarak sıraladı. Washington’ın Ankara’daki Büyükelçi John Bass’e güçlü ifadelerle sahip çıkan açıklamasının Beyaz Saray’da Ankara ile son durumun değerlendirildiği toplantının arkasına gelmesi tesadüf değildi.

Ulusal Güvenlik ekibi kararda kritik rol oynadı

İstanbul Başkonsolosluğu’nda ABD Adalet Bakanlığı’nın narkotik birimi Drug Enforcement Agency (DEA) için çalışan Metin Topuz’un tutuklanması karşısında verilecek tepki Beyaz Saray bünyesindeki Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC) ve Dışişleri koordinasyonunda hazırlandı. Dışişleri’ne vize hizmetlerinin durdurulması için yeşil ışık yakılmasında Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster ile Yardımcısı Fiona Hill kritik rol oynadı. Bu iki isim 21 Eylül’de New York’taki Trump-Erdoğan görüşmesine de katılmışlardı.

 Topuz son olmayabilir kaygısı ağır bastı

Kararı hızlandıran faktörlerden biri de yine İstanbul Başkonsolosluğu’nda görevli olan N.M.C.’nin İstanbul Başsavcılığı tarafından FETÖ davasında ifadeye çağrılmış olmasıydı. Yani ABD Türk kamuoyu öğrenmeden önce N.M.C.’ye gelen celpten haberdardı. Topuz’un tutuklanmasının son olmayabileceği, tutuklama dalgasının gerisinin gelebileceği kaygısı ağır bastı.

ABD’nin beklentisi hukuk işletilsin serbest kalsınlar Türk tarafı: Önkoşul kabul etmeyiz 

ABD yönetiminin temel beklentisi personeline yönelik hukuki süreçlerin şeffaf olarak işletilmesi ve en nihayetinde serbest bırakılmaları. Amerikalı yetkililer Topuz’un serbest bırakılmasını vize hizmetlerinin yeniden başlaması için bir önkoşul olarak telaffuz etmekten de kaçınsa da Ankara’dan en azından güveni yeniden tesis edecek adım bekliyor. Nauert ‘Tutuklu personelimizi avukatlarıyla görüştürmek iyi bir başlangıç olabilir’ dedi.

Türk tarafı ise vize meselesiyle Türk mahkemelerin aldığı tutuklama kararları arasında bir bağ kurulmasını reddediyor. Türk yetkililer ‘Bizim için iki konu tamamen ayrı. Hukuki süreçlerle ilgili bir dayatma olamaz. Böyle bir önkoşul kabul etmeyiz’ diyor.

Geç gelen o telefon

İki ülke diplomatları arasında krizi aşmaya yönelik temaslar ilk andan beri sürüyor ancak ‘hükümetten hükümete’ temas ancak üç gün sonra gerçekleşebildi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Pazar günü daha krizin ilk saatlerinde ABD’li mevkidaşı Tillerson’a telefonda görüşme talebini iletmişti. Ancak Tillerson Çavuşoğlu’nu aramak için üç gün bekledi. Tillerson’ın görüşmeyi geciktirmesinin arkasında Büyükelçi John Bass’in Türkiye’de hedef haline getirilmesinden duyduğu rahatsızlığın yattığı konuşuluyordu. Daha da önemlisi ABD tarafı siyasetçiler arasında görüşme gerçekleşmeden önce Türkiye’de tutuklu personeline ilişkin net tavrını kamuoyunda kayda geçirmeyi tercih etti.

Bass’in yerine atama konuşulmuyor bile

ABD yönetiminin hafta sonunda Türkiye’ye veda edecek olan John Bass’in yerine yeni bir büyükelçi gönderme aşamasına ne zaman geleceği ise ayrı bir muamma. Bass’in Afganistan’a tayin edildiğinin açıklandığı temmuz ayında Ankara’ya gönderilecek büyükelçi için kariyer diplomatı Daniel B. Smith’in ismi bir süre dolanıp gündemden düşmüştü. Trump yönetimi vize krizi patlak vermeden hemen önce kariyer diplomatı yerine siyasi bir atama yapma noktasına gelmişti. Ancak vize krizinin Türkiye’ye yeni büyükelçi atamasını geciktirmesi muhtemel. Bugün bir isim belirlense bile yeni elçinin kongre tarafından onaylanıp gönderilmesi en az 2-3 aylık bir süreç ki Washington’da bugün kimse bunu konuşmuyor bile.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • KILIÇ12 Ekim 2017 08:02

    FETÖ DARBESİN ARKASINDA OLDUGU KANITLANINCA ABD SAPITTI.

  • Alparslan 12 Ekim 2017 07:50

    Kırım olayında Ukrayna ile Rusya arasındaki sorunda Rusya ya yakın durmak, Nükler olayında İran’a ambargo uygulanırken İran’la el altında yürütülen ilişkiler ve zarab olayı, Sudan el Beşir terorist ilan edilirken cümhurbaşkanlığı düzeyinde ağırkanması, boko haramla ilgili idia, kuzey Afrika ülkelerinde dinci gruplar veya laik gruplar siyasal gruplara verilen desteklerde oluşan çelişmer, Suriye olayında yine eskiden işit diğer radikal dinci grupları tanımlamadan farklı bakış açıları, oluşan yeni koşullarda Amerika’nın ypg ile ilişki kurması abd yönetimi ile Akp hükümetini birbirinde çok uzaklaştırdı

  • xx12 Ekim 2017 00:29

    RUSYADAN ALINAN S-400 LERİ DE UNUTMAYALIM...