E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaYaşam-Magazinİstanbul'daki afetin nedeni "Süper Hücre"---

İstanbul'daki afetin nedeni "Süper Hücre"

İstanbul'daki afetin nedeni Süper Hücre
18 Temmuz 2017 - 16:14 borsaningundemi.com

İstanbul'u bugün sel ve su baskınlarına boğan yağmurun nedeni belli oldu

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Meteoroloji Laboratuvarı Başkanı Adil Tek, İstanbul'da afete neden olan yağmurun nedeninin Kuzey’den gelen serin hava ve yüksek deniz suyu sıcaklıklarının birleşmesiyle oluşan "süper hücre" olarak adlandırılan yapılar olduğunu açıkladı.

İstanbul'da afete neden olan yağmurlarla ilgili Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Meteoroloji Laboratuvarı Başkanı Adil Tek açıklama yaptı. Tek, İstanbul'a saat 12.00'ye kadar metrekare başına 91 kilogram yağış düştüğünü, bu yağış değerinin son 106 yılın en yüksek 3. yaz yağış değeri olduğunu anlattı. Tek, yazılı açıklamasında İstanbul'daki yoğun yağışa, Kuzey’den gelen serin hava ve yüksek deniz suyu sıcaklıklarının birleşmesiyle oluşan "süper hücre" olarak adlandırılan yapıların neden olduğunu belirtti.

Söz konusu yağışın çok sık rastlanan bir yağış biçimi olmadığına dikkati çeken Tek, açıklamasına şöyle devam etti: "18 Temmuz sabahı saat 12.00'ye dek metrekare başına 91 kilogram yağış düştü, bu yağış değeri son 106 yılın en yüksek 3. yaz yağış değeri oldu. Bu da son yıllarda görülen iklim değişikliğine bağlı yağış düzensizliklerine eklenen bir ekstrem olarak kayıtlara geçti. Bu yağış, çok sık rastladığımız bir yağış biçimi değil. Kuzey’den gelen serin hava ve yüksek deniz suyu sıcaklıkları birleşince 'süper hücre' dediğimiz yapılar oluşuyor ve bu da bugün yaşadığımız türden şiddetli yağışlara neden oluyor."

Kandilli olarak önceki tahminlerinde de Marmara Bölgesi ve Karadeniz Bölgesi’nde hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin altında seyredeceğini öngördüklerini ancak 18 Temmuz 2017’de yaşanan türde bir yağışı ilerleyen günlerde beklemediklerini aktaran Tek, temmuz ayındaki sıcaklık değişimleri için şu bilgileri verdi: "Temmuzun ikinci yarısı için Marmara ve Batı Karadeniz’de yağışların mevsim normalleri ve üzerinde, sıcaklıkların ise bu bölgelerde mevsim normalleri ve altında geçeceği beklenmektedir. Ağustos ayı içinde bu bölgelerdeki aynı durum değişmemektedir. Yurdun diğer diğer bölgelerinde mevsim normalleri değerler temmuz ikinci yarısı ve ağustos genelinde devam edecek gözüküyor. Yaptığımız son uzun vade mevsimsel iklim öngörülerine göre, sonbaharda Kuzey bölgelerde sıcaklıklar mevsim normalleri ve altı değerlerde seyrederken, yağışlar da normallerin altına düşüyor. Bu şu demek; kurak ve kuru soğuk bir sonbahar bizleri bekliyor. Yine aynı bölgeler için kış ayları tahminleri mevsim normallerinde gözüküyor."

Tek, hava olaylarındaki ekstrem değişikliklerin enerji kullanımındaki artışla bağlantılı olduğunu, atmosferdeki sera gazları, kirleticiler ve diğerlerinin artmasının birbirini tetikleyen önemli bir zincir oluşturduğunu belirterek, "Bu zincirin halkalarını sıraya koyarsak, enerji talebi fosil yakıt kullanımının artışına, fosil yakıt kullanımı sera etkisine, sera etkisi sıcaklığın artmasına sebebiyet vermekte. Sıcaklığın artışı, buzulların erimesi, buharlaşmanın artması ve hidrolojik çevrimdeki suyun miktarının artışı ile birlikte döngünün hızlanması demektir." değerlendirmesinde bulundu.

Bu durumun düzensiz ve aşırı yağışlara yol açtığına dikkati çeken Adil Tek, şunları kaydetti: "Ayrıca sıcaklık artışı yerküre üzerinde homojen olmayan sıcak hava dalgalarına yol açarken, atmosferik gazların moleküler hızlarını arttırarak kuvvetli rüzgar ve fırtınalara neden olur. Sonuç olarak tüm bunlar çeşitli meteoroloji haritalarında net bir biçimde gözlenir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizdeki kayıtlar da sıcaklıkların yükselme trendinde olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki kısa (onlu, yirmili yıllar) ve uzun döneme (ellili, yüzlü yıllar) ait yapılan kestirimlerde sıcaklıklardaki artışın devam edeceği öngörülmekte. Bu durum ülkemiz ve dünyanın iklim değişikliğinden gittikçe daha çok etkileneceğini gösteriyor."

AŞIRI SELDE BETON ETKİSİ

ÇEVRE Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, İstanbul’daki sel felaketini aşırı betonlaşmaya ve yeşil alanların azaltılmasına bağladı. Bozoğlu, şöyle devam etti: “Deniz kıyısındaki şehirlerde aşırı iklim olaylarının yaşanacağı uyarılarına rağmen Türkiye’de risk yönetilmedi. Biz riski değil afeti yönetmeye çalışıyoruz. Aşırı yağışlar öncesinde kanalizasyonların, menfezlerin ve bağlantı noktalarının temizlenmesi gerekiyor. Ancak görülüyor ki İstanbul’da bu hazırlık yapılmamış. Kanalizasyondan çıkan pis su kentin her tarafına yayıldı. Yağış olduğu zaman suyu tutabilecek yeşil alana ve toprağa ihtiyaç var. Kent merkezinde toprağı ve yeşil alanı ne kadar azaltırsanız selin etkisini o kadar çok arttırırsınız. Böyle olduğu için sel suları toprağa değil evlerin, metronun ve işyerlerinin içine doldu..”

GREENPEACE: İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ DURDURULMALI

GREENPEACE Akdeniz Kampanyalar Sorumlusu Özgür Gürbüz, sel baskınlarını küresel iklim değişikliğine bağladı. İklim değişikliği durdurulmazsa bu olayların daha sık yaşanacağını belirten Gürbüz, “Bilimsel çalışmalar, iklim değişikliğinin sel, kuraklık, don ve fırtına gibi aşırı hava olaylarının sayısını ve şiddetini arttıracağını belirtiyor” dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (4)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • dsd19 Temmuz 2017 09:39

    Atmayalım.....Olsa olsa Süper Betonlaşmadır sebebi...

  • DANIŞMAN.18 Temmuz 2017 23:10

    Başka bir şey bulamadınızmuda hücre diyorsunuz hücre dediğin canlı olur insanların kafasını karıştırmak için yazın bakalım nereye kadar gidebileceksiniz.bende buradan yazıyorum AĞUSTOS ayında çok büyük bir deprem olcak işte ozaman geçekleri ALLAH korkusundan yazarsınızda bu millette öğrenir.

  • Ahmet Enginimsi18 Temmuz 2017 21:37

    Istanbullular yagmurun keyfini iyi cikardi bugun...

  • engin18 Temmuz 2017 16:49

    Barajlar dolduğu için sevindirici.