E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemİşsizliğin ilacı ne?---

İşsizliğin ilacı ne?

İşsizliğin ilacı ne?
16 Mart 2017 - 07:16 borsaningundemi.com

Milliyet yazarı Güngör Uras, TÜİK'in açıkladığı 2016 Aralık ayı işsizlik rakamlarını değerlendirdi. İşte Uras'ın o yazısı:

TÜİK, 2016 Aralık ayı işgücü istatistiklerini yayımladı. 2.5 ay öncesi yansısa da bu sayede istihdam gelişmelerini öğrenebiliyoruz.

Son göstergeler hükümetin 1 milyon kişiye iş bulma çabalarının önemini ortaya koyuyor.

- Ekonomi, iş bulduklarında çalışmaya hazır kadın ve erkeğe iş imkânı yaratamıyor.

- Ekonominin iş yaratma gücü yavaşladı.

- Sanayi sektöründe çalışan sayısında azalmalar başladı.

- Tarım ve sanayi gibi doğrudan üretime katkı yapan sektörlerde iş imkânı azalınca, iş arayanlar hizmetler sektörünü şişiriyor. Çalışanların % 55’i hizmetler sektöründe. % 20’i sanayide, % 19’u tarımda. Son göstergelerin bir önceki yılın aynı ayıyla karşılaştırılması, istihdamdaki olumsuz gelişmeyi sergiliyor.

Sanayi küçülüyor

- Aralıkta, bir önceki aralık ayına göre iş bulduklarında çalışmak isteyen sayısındaki artış 888 bin. Bunların 222 binine iş bulunabildi. 666 bini işsizler ordusuna eklendi.

- Bir önceki yıl, aynı dönemde iş arayanların sayısı 866 bindi. Bunların 806 binine iş bulunmuştu. Sadece 60 bini işsizler ordusuna katılmıştı.

- 2015-2016 Aralık aylarında sanayi sektörü istihdam rakamları arasında 46 bin gerileme var. İstihdam, Aralık 2015’e göre % 8.6 azaldı. Ya işten çıkarmalar var ya da çıkanların yerine yeni işçi alınmıyor.

- Halbuki 2015 Aralık ayından geriye, sanayi sektöründe yıllık istihdam artışı 45 bin idi.

- 2015 Aralık ayında işsiz sayısı 3.2 milyondu. 2016 Aralık ayında 3.8 milyona yükseldi.

- Aralık 2015’te % 10.8 olan işsizlik oranı % 12.7 oldu.

- Tarım dışı işsizlik % 12.7’den % 14.9’a çıktı.

- Genç nüfusta işsizlik oranı % 24. Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı % 24.8. Bu iş bulamayan her 100 gencin 25’inin sokaklarda dolaştığını gösteriyor.

İşgücündeki hareket, ekonominin gidişine bağlıdır. Ekonomi büyüyemiyorsa, işsizlik artar.

İşveren, eğer üretime katkısı olacaksa işçi sayısını artırır. Çünkü her işçi, işverene ücret, sosyal güvenlik ödemesi, kıdem tazminatı gibi bir ödeme yükümlülüğü getirir. Günümüzde bu ödeme yükümlülüğü asgari ücretle çalıştırılan işçi için bile, işçi başına ayda 2.500 TL dolayında bir ödemedir. “İstihdam artsın” demekle istihdam artamıyor. Ekonominin her yıl iş arayan 800-900 bin kadın ve erkeğe iş bulabilecek bir büyüme gücüne kavuşması gerekiyor.

Her şeyin başı üretim. Üretim artışını başlatmaya, üretim artışını hızlandırmaya mecburuz. Üretim olacak ki herkese iş, herkese aş sorununu çözelim.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)