Tarihin en zengin terör örgütü olan IŞİD, bankalara el koymak, fidye, petrol ve tarihi eser kaçakçılığının yanı sıra 8 milyon kişiden topladığı vergilerle gelir elde ediyor.
Irak ile Suriye üzerinde elde ettiği topraklarda ‘İslam Devleti’ kurmaya çalışan IŞİD örgütü, Avusturya büyüklüğündeki topraklarını yönetmek için de ciddi bir maddi kaynağa ihtiyaç duyuyor. Örgüt, her ay on binlerce savaşçısına 300 ila 2000 bin dolar arasında maaş ödüyor. ABD Hazine Bakanlığı Müsteşarı David Cohen’in ‘en iyi finanse edilen terör organizasyonu’ olarak nitelendirdiği IŞİD’in 1 milyar dolardan fazla nakit parası olduğu düşünülüyor.
Bütçesi Nikaragua’ya denk Tarihin en zengin terör örgütü olan IŞİD, devletlerle kıyaslandığında ise ‘yoksul’ kategorisine giriyor. IŞİD, 1.5 milyar dolarlık yılık bütçesi ile Nikaragua’yla aynı sırada yer alıyor. IMF’ye göre, 11 milyar dolarlık gayri safi yurtiçi hasılası ile Nikaragua dünyanın 131’inci ekonomisi.
Banka soymak, fidye, yasadışı petrol ticareti ve tarihi eser Kaçakçılığı gibi sürekliliği olmayan yollardan gelir elde eden örgütün ekonomik yapısı için ‘yağma ekonomisi’ yorumu yapılabilir. Süreklilik yerine ele geçirdiği bölgedeki kaynakları sömüren IŞİD, kontrolündeki bölgede yaşayan 8 milyon insandan düzenli olarak ‘vergi’ topluyor. Örgütün ekonomisine dair resmi veriler bulunmasa da konu üzerine çalışmalar yapan Financial Action Task Force (FATF), Foreign Policy Researche Institue (FPRI) gibi çok sayıda kuruluş var. Biz de bu kaynaklardan IŞİD ekonomisini araştırdık:
1-BANKALAR: Hem kamu hem de özel bankalardan ciddi miktarda nakit paraya el koyan örgüt, kamu bankalarının kendi malı olduğunu açıklarken, özel bankalarda yapılan işlemlerden yüzde 10 komisyon alıyor. IŞİD’in Musul, Ninova, Anbar, Salahaddin ve Kerkük’ü işgal ettiği zaman, bölgeden en az yarım milyar dolar ve çok daha fazla miktarda dinara el koyduğu düşünülüyor. Newsweek dergisi bu rakamın 1.5 milyar dolar olduğunu ifade ediyor. Ancak halkın bölgedeki bankaları kullanmayı azaltması bu gelirlerde ciddi oranda düşüşe sebep oluyor.
2-TARIM: Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, Irak’ta IŞİD’in kontrolündeki bölgelerde buğday üretiminin yüzde 40’ının devam ettiğini tahmin ediyor. Çiftçilerin IŞİD’in vergisinden sonra mahsulün ne kadarının elinde kalacağını bilmemesinden ötürü toprağı işlememesi ve su altyapısının bozulması, üretimi ciddi oranda düşürüyor. Tarım ürünleri pahalılaşırken, IŞİD askerlerini doyurmak için daha çok para harcıyor.
3-VERGİ SİSTEMİ: Temizlik ve benzeri hizmetler için kentte yaşayanlardan ‘vergi’ toplanıyor. Ancak bölgeden gelen bilgilere göre, yönetim ve bürokrasi deneyimi az olan örgüt kontrolündeki kentlerde çöplerin toplanması gibi birçok hizmette aksamalar yaşanıyor. İşletmelerden yüksek oranlarda gelir vergisi toplanması nedeniyle Irak’ta Saddam yönetiminde birçok işletmenin yasak olmasından ötürü oraya çıkan kayıt dışı ekonomi tekniklerinin yeniden canlandığı belirtiliyor.
4-‘HAYALET’ KAMU ÇALIŞANLARI: Irak’ta devlet çalışanlarının yüzde 25’inin hiç işe gelmeyen kişilerden oluştuğu düşünülüyor. IŞİD kontrolündeki bölgelerdeki memurların maaşları ödenmeye devam ederken, buraya aktarılan maaşların 3’te 1’ine IŞİD el koyuyor.
5-PETROL: Ham ve rafine edilmiş petrol satışı gelirin 2 ana kalemi. Kaçak yollardan Türkiye ve Irak üzerinden satış yapıldığı aktarılırken, alıcılardan biri de Esad rejimi. Ancak örgütün petrol gelirlerinin düştüğü ifade ediliyor. Bunun ilk nedeni, petrol fiyatlarının düşmesi ile IŞİD’in 2014’te varili 50 dolara sattığı petrolü şimdi 20 ile 30 dolara kadar indirmesi. Diğer nedenler ise bölgeye komşu ülkelerin sınırda kontrolleri artırması, ABD önderliğindeki koalisyon güçlerinin ve Rusya’nın hava saldırılarının IŞİD’in petrol üretimi ve taşımasını güçleştirmesi. Günde 50 bin varil petrol üretim kapasitesi olduğu düşünülen IŞİD’in günlük geliri ise 1 ile 3 milyon dolar arasında.
6-İNSAN TİCARETİ: Fidye için özellikle Batılı ülkelerin vatandaşlarından yüksek miktarda gelir elde eden örgütün, kaçırdığı dört gazeteci için Fransız hükümetinden 14 milyon dolar aldığı düşünülüyor. Ancak yabancıların artık IŞİD kontrolündeki bölgelere gitmemesi, bu gelir kaleminde düşüşe sebep oluyor. IŞİD’in yaklaşık 4 bin Ezidi kadını kaçırdığı tahmin edilirken, kadınlar ya Müslüman ya da seks kölesi olmaya zorlanıyor. IŞİD askerlerine 13 dolara satılan Ezidi kadınlar, ailelerine ise ortalama binlerce dolara geri veriliyor.
7-GÜMRÜK VERGİSİ: IŞİD, bölgeye giren her TIR’dan gümrük vergisi talep ediyor. Ancak örgüt, fiyatları fahiş olarak yükseltemiyor. Zira, Irak kontrolündeki bir noktadan geçmek üzere sınırdaki memura verilecek rüşvet, IŞİD’inkinden ucuz olursa şoförler daha uzak olsa bile o yolu tercih ediyor. Irak’ın kuzeyinde kamyon başına 200 dolar ücret alındığı aktarılıyor. Lübnanlı bir istihbarat ajanına göre, IŞİD şehirlere giren veya çıkan neredeyse her maldan vergi alıyor.
8-TARİHİ ESER KAÇAKÇILIĞI: İslam dönemi öncesi tarihi eserleri yok etmesiyle bilinen cihatçı terör örgütü, aynı zamanda bu eserleri kaçak yollardan satıyor. Irak hükümetinden bir yetkili, “IŞİD militanları bir seferinde 3-4 ton ağırlığında bir kabartmayı götürdü. Tek seferde alamadıkları için, kesip parçalar halinde taşıdılar” diyor. Bazı kaynaklar, tarihi eser kaçakçılığında en önemli pazarın Türkiye, ardından da Ürdün olduğunu söylüyor. Uzmanlar, bir Mezopotamya eserinin yüz binlerce dolar değerinde olabileceğini belirtiyor.
9-ELE GEÇİRİLEN MÜHİMMAT: Irak güvenlik güçlerine verilen ABD üretimi askeri mühimmatı ele geçiren IŞİD, bu silahları karaborsada satarak başka ihtiyaçlarını karşılamak için kullanabiliyor.
10-BAĞIŞÇILAR: Özellikle Körfez ülkelerindeki destekçilerinin modern iletişim yolları kullanarak kolaylıkla para yollayabildiği belirtiliyor. Bağışlar, yardım organizasyonları kılıfıyla aktarılıyor.
1.8 milyar dolar İngiliz Telegraph gazetesi, IŞİD’in lideri Ebu Bekir el-Bağdadi’nin 1.8 milyar dolar nakit parası olduğunu iddia etmişti.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.