Hisse seçiminde geleneksel stratejiler geride kaldı

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Geçtiğimiz yıl borsa rallisinin liderleri olan büyüme hisseleri ve değerinin altında işlem gören ‘değer hisseleri’ arasında seçim yapma stratejileri, yatırım alanının geride kalan tartışmalarından oldu. Güçlü büyüme potansiyeli olan ya da değerinin altında işlem gören hisseler arasında seçim yaparak strateji oluşturma geleneği geride kalıyor. Her iki seçenek de yatırımcılarına hem büyük hasarlar verebilir, hem de güçlü getiriler sağlayabilir. Kazananın kim olacağı ise tartışma konusu.

Financial Times’da kaleme aldığı yazıda Saira Malik, bildiğimiz stratejilerle yola devam etmenin yatırımcılara rahatlık sağladığını söyledi. Ancak yine de değer hisseleri ve büyüme hisseleri arasındaki tartışma sona erdi. Bunun nedeni bir tarafın kazanan olara öne çıkması değil, iki hisse grubu arasındaki “rekabetin” gerçeklikten ziyade algıları temel alan bir karşıtlık üzerine kurulmuş olması.

Burada yeniden tarih yazılmıyor. Elbette değer hisselerinin büyüme hisselerinin önüne geçtiği ya da tam tersinin yaşandığı dönemler oldu. Dahası zaman zaman bu iki hiss grubu birbirlerinin oldukça yüksek farklarla önüne geçti. Ancak geçtiğimiz dönemlerde gösterdiği yüksek performansı temel alarak bir hisse grubunu diğerine tercih etmek, yüksek getiri sağlamak isteyen yatırımcılara fayda sağlayan bir strateji değil.

Bunun nedeni ise oldukça basit: Performansı etkileyen unsurlar dönemlere özel, tahmin edilmesi güç ve tekrarlanma ihtimali düşük. Bir yönde oldukça uzun süre seyretmiş olan bir yatırım trendine yönelen yatırımcılar, ani bir u dönüşü durumunda özellikle savunmasız kalacak. Örneğin büyüme hisselerini ele alalım. Büyüme hisselerininin 2017 ve 2020 yılları arasındaki piyasa liderliği, bazı gelişmelerin nadir bir şekilde bir araya gelmesinden kaynaklandı.

borsagundem.com'un derlemesine göre, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2016 yılındaki sürpriz seçim zaferi, güçlü ekonomik büyümeye yönelik büyük beklentiler yarattı. Ancak bu beklentiler gerçekleşmediğinde faiz oranları düştü ve emtialara yönelik talep azaldı. Bu durum ise büyüme hisseleri için büyük bir yükseliş fırsatı oluşturdu. Bununla birlikte bulut bilişim sistemlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte başlayan teknolojik inovasyon dalgası küresel tabloyu dönüştürdü.

Jenerasyonda bir görülebilecek bu değişim, büyüme hisselerinde yeni yükselişleri getirdi ve küresel teknoloji platformlarının liderliği başladı. 2018’in kasım ayında başlayan büyüme hisselerinin liderliği, 10 yıllık ABD Hazine tahvillerinin çöküşüyle perçinlendi. Tahvil getirileri 2020’nin mart ayında, korona virüs pandemisinin ilk günlerinde tüm zamanların en düşük seviyesi olan %0,54’e düştü.

Düşen tahvil getirileri büyüme hisselerinin gelecekte sağlayacağı getirileri daha çekici hale getirdi. Değer hisselerinde son dönemde görülen yükseliş de benzer bir şekilde sıra dışı gelişmelerin bir sonucu oldu. Eşi benzeri görülmemiş seviyelerde mali teşvikler, ABD ekonomisinin pandemi sonrasında beklenenden daha hızlı toparlanma göstermesini sağladı. Bu gelişmelerle birlikte değer hisseleri eylül ayında yükselişe başladı.

Değer hisselerinin değerlemeleri bu noktada son 20 yılda görülen en düşük seviyelerdeydi ve büyük bir sıçrayış için çekici bir zemin oluşturuyordu. Güçlü performans aşı cephesinden gelen olumlu haberlerle birlikte daha da ilerleme kaydetti. 2020’nin eylül ayından nisan ayı sonuna kadar Russell 1000 değer endeksi %31,2 yükseldi ve büyüme endeksinin %14,4’lük yükselişinin neredeyse iki katına ulaştı.

Aşılama çalışmalarının ardından gelen sağlıklı ekonomik veriler ve ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin yılın ilk dönemlerinde açıkladığı teşvik paketiyle değer hisselerinin güçlü performansı şimdilik devam ediyor.

Fed, ekonomiyi kurtaran bir programı kapatmaya başlayacak

Düşen hacimler yükselişe güçlü destek vermiyor

Gates ve Buffett'tan milyar dolarlık yatırım

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.