Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, 5 Yıllık Kalkınma Planı kapsamına ilişkin, "2018 yılına geldiğimizde 1,3 trilyon dolarlık bir ekonomi, 16 bin dolarlık bir kişi başına gelir, 277 milyar dolarlık ihracat öngördük. İstihdamı artırmayı, işsizliği düşürmeyi öngördük" dedi.
İzmir'de devam eden 5. İzmir İktisat Kongresi kapsamında, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz başkanlığında "Yüksek ve İstikrarlı Büyüme perspektifinde Türkiye Ekonomisi" konulu panel düzenlendi.
Yılmaz, panelin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, 2023 vizyonu yolunda sürdürülebilir büyüme konusunun daha fazla tartışması gerektiğini söyledi.
Küresel kriz sonrası yeniden yapılanan dünyada, Türkiye'nin ekonomi politikaları ile büyüme stratejisinin yeniden ele alınması gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Türkiye, geçtiğimiz 10 yılda önemli bir performans gösterdi. Cumhuriyet tarihi boyunca baktığımızda yüzde 4'ün üzerinde ortalama büyüme görüyoruz. Son 10 yılda yüzde 5'in üzerinde bir büyüme sağladı Türkiye" dedi.
Türkiye ekonomisinde ciddi büyüme sağlandığını hatırlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "Kişi başına gelirimizi 10 bin 500 dolarlara kadar çıkardık. Önümüzdeki dönemde, geçtiğimiz temmuz ayında TBMM'de kabul edilen 10'uncu 5 Yıllık Kalkınma Planı perspektifinde önemli hedeflerimiz var. 2023 çerçevesinde önemli hedeflerimiz var. 10'uncu planımızı 2023 vizyonumuzun ilk dilimi şeklinde hazırladık. 2014-2018 dönemini kapsıyor. 2018 yılına geldiğimizde 1,3 trilyon dolarlık bir ekonomi, 16 bin dolarlık bir kişi başına gelir, 277 milyar dolarlık ihracat öngördük. İstihdamı artırmayı, işsizliği düşürmeyi öngördük. Bütün bu hedeflere ulaşabilmemiz için 'nasıl?' sorusuna da cevap vermemiz gereriyor. Nerede olduğumuzu iyi bileceğiz, nereye gitmek istediğimizi iyi bileceğiz, üçüncü ve önemli soru ise 'bulunduğumuz noktadan ulaşmak istediğimiz noktaya nasıl ulaşırız?' sorusuna da cevap vermek durumundayız. Bugünkü oturum, büyüme açısından 'nasıl?' sorusuna cevap aradığımız bir panel olacak."
"Büyümeyi sürdürüp 2023 hedeflerine ulaşmalıyız" Bakan Yılmaz, Türkiye'nin, küresel kriz sonrası yeniden yapılanan dünyada yüksek, sürdürülebilir büyüme hızını nasıl devam ettireceğinin büyük önem taşıdığını bildirdi.
Sürdürülebilir büyümenin, çeşitli faktörlerin birleşimi ile mümkün olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Demokrasimizden şehirleşmemize, hukuk düzenimizden adalet sistemimizin işleyişinden kamu denetimimize, makro ekonomik politikalarımızdan sosyal politikalarımıza, çok geniş bir yelpazede tartışmamız gerekiyor. Bütün iktisat politikalarının odağında yer alan büyüme hadisesi. Büyümeyi yüksek tutmadığınız, büyüme sağlayamadığınız sürece bir çok politikanız arzu ettiğiniz ölçüde gelişmiyor. Büyümeyen bir ekonomide istihdam yaratmanız, vergi gelirlerini artırmanız, kamu harcamalarını düzenli biçimde gerçekleştirmeniz mümkün değil. Büyümeyen bir ekonomide sosyal politikaları arzu ettiğiniz şekilde uygulamanız mümkün değil. Politikanın odağında yer alan, çok dikkatle ele alınması gereken bir konudan, büyüme hadisesinden bahsediyoruz. Türkiye, büyümeye devem etmek durumunda. İki ileri, bir geri şeklinde değil. 1990'lı yıllardaki istikrarsız bir büyüme değil, sürekli bir büyüme. Her yıl üzerine koyarak devam etmiş. Bunu sağlamak zorundayız. Geçtiğimiz 10 yılda küresel krizin yoğun etkileri olan 2009 yılını dışarıda bırakacak olursak, Türkiye bunu başardı. Demek ki yapılabiliyormuş. İstikrarlı bir ortamda, yüksek bir büyüme hızı sağlanabiliyormuş. Bunu önümüzdeki 10 yılda da devam ettirmemiz ve 2023 hedeflerine ulaşmamız gerekiyor."
"Büyürken sosyal dengeler korunmalı" Kalkınma Bakanı Yılmaz, büyümenin sağlanmasının yanı sıra söz konusu büyümenin kalitesine de gereken özenin gösterilmesi gerektiğini anlattı.
Kaliteli büyümenin, istihdam üretimi ile sosyal dengelerin sağlanmasıyla mümkün olduğuna dikkati çeken Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir taraftan büyürken, bir taraftan da çevreyi tahrip etmemek gerekiyor. 'Yeşil Büyüme' kavramı var. Çevre ile büyümeyi eşzamanlı biçimde yürütebilmeyi de ele almamız gerekiyor. Büyümenin kaynağı da çok önemli. Büyümemiz tüketimden mi üretimden mi kaynaklanıyor? İç talepten mi dış talepten mi kaynaklanıyor? Daha katma değeri yüksek bir yapıdan mı yoksa daha hassas bir kaynaktan mı geliyor? Bütün bunlar büyüme tartışmaları içinde ele almamız gereken konular."
Yılmaz'ın açılış konuşmasının ardından, Hazine Bakanlığı Müsteşarı İbrahim Halil Çanakcı, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Yörükoğlu, MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar ile TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Memduh Boydak'ın konuşmacı olduğu panele geçildi.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.