E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemHarcayan biziz yöneten de biz olalım---

Harcayan biziz yöneten de biz olalım

Harcayan biziz yöneten de biz olalım
06 Mart 2014 - 03:48 borsaningundemi.com

Kadınların kazancının 13 milyon, harcama gücünün ise 20 trilyon dolar olduğunu belirten Güler Sabancı, "Tüketim ekonomisinde söz sahibi olalım" dedi

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, daha güçlü bir ekonomi için kadınlar iş hayatına katılmasının zorunluluk olduğunu belirterek, “İş hayatında bir başka gerçeklik de, dünyada kadınların toplam kazancı 13 trilyon dolar olurken harcama gücü ise 20 trilyon dolar. Yani biz hanımlar buradan da anlaşıldığı gibi harcamayı seviyoruz ve harcamalar konusunda karar vericiyiz” dedi. 

KADININ YÜZYILI OLACAK

Turkcell tarafından üçüncüsü düzenlenen  “Turkcell Türkiye’yi Büyüten Kadın Liderler Buluşuyor” toplantısının açılış konuşmasını yapan Sabancı, bu yüzyılın kadınların yüz yılı olacağını belirterek, buna yürekten inandığını söyledi. Sabancı, “harcamayı seven tüm kadınlara” bir öneri de bulunarak, “Tüketici olarak karar alma ve tüketim ekonomisini yönetme konusunda kadınların çok ciddi bir potansiyeli var. Amerika’da tüm satın alma kararlarının yüzde 85’ini kadınlar veriyor. Bu da ekonomide, çalışma hayatında kadınların ne kadar vazgeçilmez bir yeri olduğunu bir kez daha bize gösteriyor” dedi.

HEP TEK KADIN OLDUM  

Sabancı, iş hayatına 70’li yılların sonunda amcalarının desteğiyle başladığını hatırlatarak, şunları söyledi: “Özellikle de Sakıp (Sabancı) amcamdan çok destek gördüm. İş hayatımın ilk yıllarında neredeyse her toplantıda yönetimde tek kadın ben oldum. İlk başta insanın hoşuna gidiyor ancak kısa süre sonra yanlışlık olduğunu anlıyorsunuz. Bunu farkedince kadınların iş hayatına daha çok girmesi için çalışmaya başladım.” 

DAHA HIZLI KOŞMALIYIZ

Sabancı, kadınları cesaretlendiren bir ortam olduğunu ve artık daha hızlı koşmak gerektiğini belirterek, “BM Kadın konularında çalışan ofisi 2010’da kurdu. Bu örnekler değişimle ilgili ipuçları veriyor. Amerika’da kadınların işgücüne katılımı, 1960’ta yüzde 40’ın altında iken, 2012’de yüzde 57’ye çıkarabilmişler.”

BÜYÜK EKONOMİ İÇİN KADIN ŞART

Türkiye’nin 2012 rakamlarına göre Birleşmiş Milletler toplumsal cinsiyet eşitsizliği endeksinde 68’inci sırada olduğuna vurgu yapan Sabancı, Dünya Ekonomi Forumu’nun 2013’te hazırladığı Gender Gap Raporu’na göre Türkiye’nin 136 ülke içinde 120’nci sırada yer aldığını ifade etti.

YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR

Sabancı, bugünün en önemli üç trendinin iklim değişikliği, şehirleşme ve kadının iş gücüne katılımı olduğunu, ancak bu sürecin sancılı bir şekilde geliştiğini vurgulayarak, bu sürece ayak uyduranların rekabette öne geçeceklerini dile getirdi. Çok yol alındığını ama bunun yeterli olmadığını dile getiren Sabancı, şunları kaydetti: “Yapacak çok işimiz var. Google’a baktığımızda, kadın ve iş kelimelerinin ilk kez birlikte anılması 1900’lü yıllara denk geliyor. Nitekim, 1910 yılında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak kabul ediliyor. Ancak dünyada kadınların uyanışından 1960’lara gelindiğinde bahsedebiliriz. Kadınların iş gücüne katılımının ekonomik büyümeyi desteklediği ortaya çıktı. Cinsiyet eşitliğinin önemine dair farkındalık arttı. Buna paralel devlet politikaları geliştirilmeye başlandı.”

KADINDA SAYI YETERLİ ETKİ SIFIR

76.6 milyonluk Türkiye’de nüfusun yüzde 49,8’ini oluşturan kadınlar ne ekonomide ve ne siyasette etkili. TÜİK’in İstatistiklerle Kadın 2013 verisine göre kadının işgücündeki payı yüzde 25.9, hükümetteki sayısı sadece 1 .

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)