E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemHanke: Erdoğan IMF'ye yönelmemekte haklı---

Hanke: Erdoğan IMF'ye yönelmemekte haklı

Hanke: Erdoğan IMF'ye yönelmemekte haklı
06 Haziran 2019 - 08:30 borsaningundemi.com

Johns Hopkins Ünversitesi’nden ekonomi profesörü Steve Hanke: Erdoğan IMF’ye yönelmemekte haklı, çünkü IMF programları başarısız oluyor

Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı siyasi riskler ekonomiyi de etkiliyor. S-400 alımı yüzünden ABD’den Ankara’ya yaptırım olasılığı ve Türkiye’nin içine girdiği seçim döngüsü sebebiyle Türk Lirası diken üstünde.

Johns Hopkins Ünversitesi’nden ekonomi profesörü Steve Hanke Türk ekonomisine ilişkin VOA Türkçe’nin sorularını yanıtladı. Hanke bir kez daha Türk Lirası’nın kurtuluşunun para kurulu oluşturulmasında olduğu görüşünü vurguladı. Türkiye için IMF seçeneğini ise dışarda bıraktı. Çözümün IMF’den değil Türkiye’nin içinden gelmesi gerektiğinin altını çizdi.

Türkiye ekonomisindeki gelişmeler hem küresel analistlerin hem de yatırımcıların yakın takibinde. Döviz kurunda yaşanan değişiklikler ve yatırımcının Türk Lirası’na duyduğu güven kaybının giderilmesi için ekonomistlerin ortaya attığı çözüm önerilerinden biri para kurulu oluşturulması.

"Tarihte 70 kez uygulandı ve hiçbiri başarısız olmadı"

Bu fikri hararetle savunan isimlerden biri John Hopkins Üniversitesi’nden Profesör Steve Hanke. Eylül ayında VOA Türkçe’ye verdiği röportajda para kurulu seçeneğini gündeme getiren Hanke hala bu görüşün arkasında:

"Türkiye hala Türk Lirası’nı kurtarmak için para kurulu oluşturabilir mi? Evet kesinlikle. En son sizle yaptığımız röportajdan bu yana Türk Lirası’na güven kayboldu, çok değer kaybetti. Para kurulu sisteminde Türk Lirası dolar ya da euro’ya sabitlenir. Ama ben altını tercih ederim. Altını herhangi bir ülke basmıyor, siyasi bir boyutu da yok. Altın uzun vadede istikrarlı bir alım gücü sağlar. Peki bu sistemde para politikasını kim kontrol eder? Piyasalar. Hükümet değil. Para politikası otomatik pilottadır. Bulgaristan’da 1997’de uyguladığımız para kurulu sistemi yüksek enflasyonu anında durdurdu. Piyasada dolaşımda olan Türk Lirası miktarına Türk Lirası’na talep karar verir. Hükümetin para politikasında bir rolü olmaz. Türk halkı buna karar verir. Bugüne kadar tarihte 70 kez para kurulu sistemi uygulandı ve hiçbiri de başarısız olmadı."

"Para kurulu sistemi ülkeyi reformlara zorlar"

Yatırımcılar ve portföy yöneticileri, seçim döngüsünden çıkamayan Türkiye’de bir türlü kapsamlı mali reformların yapılamamasından şikayetçi.

Steve Hanke, hükümetin ya da bankacılık sisteminin krizde borç alabileceği bir merkez bankasının olmadığı para kurulu sisteminin ülkeyi başka reformlar yapmaya zorlayacağı görüşünde:

"Erdoğan güçlü bir cumhurbaşkanı, bu konuda bir şüphe yok. Atatürk gibi büyük bir devlet adamı olarak tarihe geçmek istiyorsa para kurulu oluşturması lazım. Sorun faiz oranları ve enflasyonda sebep sonuç ilişkisi konusunda kendisine kötü tavsiyeler ve yanlış fikirler verilmiş olması. Enflasyon önce gelir faiz oranları onu takip eder. Türkiye ve Arjantin gibi ülkelerde faiz oranları neden yüksek? Çünkü enflasyon yüksek. Para kurulu sisteminde enflasyon bir gecede düşer, faiz oranları da düşer. Bu sistemin getirdiği sıkı bütçe kısıtlaması da yetkililer üzerinde reformların gerçekleştirilmesi için baskı görevi görür. Örneğin çalışma reformu. Para kurulu sisteminde ekonomi istikrara kavuşur, kaybedilen güven geri gelir. Böyle bir ortamda reform yapmak kolaylaşır çünkü güvenilirliğiniz olur."

"Erdoğan IMF'ye yönelmemekte haklı"

Türkiye için zaman zaman gündeme getirilen seçeneklerden biri de IMF. Bazı ekonomistler başka hiçbir kurumun “ateş gücünün” IMF kadar olmadığı kanısında. Ancak bir grup ekonomist de IMF seçeneğinin Cumhurbaşkanı Erdoğan için büyük bir siyasi risk taşıdığını vurguluyor. Steve Hanke de çözümün IMF’den değil Türkiye’nin içinden gelmesi gerektiğinin altını çiziyor.:

"Erdoğan’ın bugüne kadar yaptığı en zekice şeylerden birisi IMF ile bir anlaşma daha imzalamamış olmak. IMF programları başarısız oluyor çünkü sıkı bütçe kısıtlamaları yerine bir sürü koşula bağlı olarak size kredi veriyor. Hükümete duyulan güven azaldığında Türk Lirası’na talep azalır, insanlar dolara yönelir. Şu anda benim ölçümlerime göre Türkiye’de yıllık enflasyon yüzde 30. Türkiye’de gerçek enflasyon oranı resmi olarak açıklananın iki katı. Erdoğan’ın politikaları, Türkiye’de izlenen para politikasıyla bu sorunlar ortaya çıktı. Çözüm yine içerde. 1947’den bu yana Pakistan 21 IMF anlaşması yaptı. Ülkeler neden sürekli IMF’ye başvuruyor? Çünkü programlar başarısız oluyor. Erdoğan IMF’ye yönelmemekte haklı. Soru şu: Bu işten başını nasıl kurtaracak? Seçenek para kurulu."

"Bu işi siyasetten uzak tutmak gerek"

Türkiye krizden çıkış yolu olarak kimi zaman başka ülkelerin vaat ettiği yatırım paketlerini gördü. Katar bunlardan biriydi. Bazı analistlerse Rusya ve Çin seçeneğini dile getirdi. Profesör Steve Hanke ise “Bu işi siyasetten uzak tutmak gerek” diyor.

"Ben ekonomide can damarı fikrine çok inanmıyorum. Türkiye’nin büyük bir potansiyeli var aslında. Para biriminin performansı iyi olsa doğrudan yabancı yatırım yine fırlar. Hükümetler arasında yapılan ekonomik destek anlaşmalarını unutun. Bu işi siyasetten uzak tutmak gerek. Siyasileri resmin dışına itmelisiniz."

"ABD'nin yaptırım politikası yanlış"

ABD ile Türkiye arasında yaşanan S-400 krizinde yaptırım ihtimali gündemde. Taraflar çözüm için irtibatta. Altına dayalı bir para kurulu sisteminin yaptırımlardan da kaçışı sağlayacağını savunan Steve Hanke ABD’nin yaptırım politikasının yanlış olduğu görüşünde:

"Ben serbest piyasa ekonomistiyim. İlkesel olarak da yaptırımlara karşıyım. Nokta. Ben Türkiye’nin askeri ekipmanını kimden almak isterse alması gerektiği kanısındayım. Rusya’dan mı almak istiyor? Tamam. ABD’den mi almak istiyor? Tamam. Ben Türkiye’ye yaptırımlara ve yaptırım tehdidine karşıyım. Bence ABD özellikle Türkiye konusunda yanlış yapıyor. Yaptırımlar işe yaramaz, yaptırımlar düşman yaratır."

Türk-Amerikan ilişkilerinde, Türkiye ekonomisini etkileme potansiyeline sahip olan ve Türk Lirası’nın konumunu risklere açık hale getiren pek çok problemli başlık var.

Suriye’de henüz nihayete ermeyen güvenli bölge görüşmeleri, Türkiye’de tutuklu olan ABD diplomatik misyon çalışanları, Venezuela krizinde tarafların taban tabana zıt duruş sergilemesi bu başıklardan sadece bazıları.

Ekonomistler ikili ilişkilerde pürüzler aşılmadıkça Türkiye ekonomisindeki kırılganlığın devam edeceği görüşünde. (Amerikanınsesi)

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (4)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • DENİZ07 Haziran 2019 05:47

    YÜKSEK FAİZ DÜŞÜK KUR MODELİNDEN VAZGEÇİLİP ÜLKENİN MENFAATLERİ OLAN İHRACAT CI DESTEKLENMELİ. VUVUZELA GİBİ BAĞIRARAK PANİK HAVASIYLA DOLARI DÜŞÜRMEK İÇİN MERKEZ BANKASINA DÖVİZ SATTIRAN ZENGİN AVANTACILARA EHEMMİYET VERİLMEMELİDİR. DÜNYANIN EN FAZLA İHRACAT YAPAN ÇİN BİLE İHRACAT CILARI DESTEKLEMEK İÇİN YÜKSEK KUR DÜŞÜK FAİZ KULLANIP HA BRE MERKEZ BANKASININ REZERVLER İNİ ARTIRIYOR

  • neriman kartal06 Haziran 2019 23:39

    abd her zaman ülkemizin parçalanmasını istemiş ve bunun için her türlü pisliği şimdiye kadar yapmış yapmaktadır.şehitlerimizide abd yapmıştır.

  • Broker 06 Haziran 2019 13:49

    Üretimi ve ihracatçıyı desteklemek adına döviz kuru sürekli olarak belli seviyelerin altında asla olmamalı. İhracat yapan istihdam yaratan el üstünde tutulmalı. Düşük kur yüksek ithalat hataları tekrar edilmemeli. Oturduğu yerden çinden 1 e ithal edip 10 na satan sözde yerlici millici edebiyatı yapanlara asla fırsat verilmemelidir. Yüksek kura bağıranların hemen hepsi memlekete zerre kadar faydası olmayan aksine başkasının kazandırdığı dövizi harcayan ithalatçılardır. Beter olsunlar.

  • KILIÇ06 Haziran 2019 10:59

    BANKALARIMIZDAKİ HESAPLARA BAKILDIGINDA BELKİDE DÜNYADA EŞSİZ BİR BİRİKİM VAR TEK SORUNUMUZ EKENOMİDE GÜVEN ZEDDELENMESİ .SEÇİMLERDE ÜLKEMİZDE EKENOMİYE ADETA ZEHİR KATIYOR YAKINDA SEÇİMDE BİTMİŞ OLUNCA EKENOMİDE RAHATLAMA OLACAKDIR .