Hamdi Akın: 'Hisse satışı'nı yasakladık

Bu yıl 4 yabancı şirkete 1.2 milyar dolarlık hisse yolu ile satış yapan Akfen Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, son hisse devrinden elde edecekleri gelirin bir kısmıyla ‘venture-angel’ (girişim-melek) arasında yeni yatırımlar yapacaklarını söyledi

Son 7 yıllık sürede yabancı şirketlerle 2.8 milyar dolarlık hisse devrine imza atan Akfen Holding, ‘venture-angel’ (girişimmelek) arasında yeni yatırımlara hazırlanıyor. Gazete Habertürk Ekonomi Müdürü Yavuz Barlas'ın haberine göre bu yıl içerisinde Akfen Yenilenebilir Enerji, TAV Havalimanları ve Mersin Uluslararası Limanı’ndaki paylarından 4 farklı yabancı şirkete 1.2 milyar dolarlık hisse devri gerçekleştiren Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, son Hisse devrinden elde edecekleri gelirin bir kısmıyla ‘venture-angel’ (girişim-melek) arası noktada yeni yatırımlara imza atacaklarını açıkladı.

KADRO KURULACAK

Kendilerine gelen yabancı gruplara ‘Nasıl bir sektöre ihtiyacın var ?’ diye sorduklarını kaydeden Akın, “Maden, enerji, inşaat. Ne arıyorlarsa o sektörle ilgili geliştirdiğimiz bir şirket var. Ancak dünya artık bizim değil. Elon Musk’ların, Apple’ların Google’ların dünyası. Bunlar bizde yok. Artık buraya ağırlık vereceğiz. Elde ettiğimiz parayla melek yatırımcının bir üzerine kendimizi konumlandırmalıyız. Venture ile angel arasında bir yere oturmamız lazım” dedi. Bununla ilgili kadro kuracaklarını belirten Akın bundan sonraki yatırımların konvansiyonel olmaması gerektiğini düşündüğünü kaydetti.

‘VARLIK EVİYİZ’

Şirketlerin ölümsüzlüğe ancak satışlarla kavuşabileceğine dikkat çeken Akın şöyle konuştu: “Biz Akfen olarak kendimizi ‘asset house’ (varlık evi) olarak tanımlıyoruz. Yıllardır şunu söylüyorum: Bu şirketler sizin malınız değil. Öldüğünüzde şirketiniz de ölür. Mesela TAV artık ölmez. Fransız devleti 1.5 milyar dolar para koymuş. Sahibi değişince şirketler kabuk değiştiriyor, kendini yeniliyor. Bizim görevimiz parayla yeni şirketler, yeni istihdamlar hayata geçirmek.”

‘ŞİRKET SATIŞI STRATEJİ OLMALI’

Mersin Uluslararası Limanı’daki yüzde 50’lik hissesinin yüzde 40’ının 869 milyon dolara Avustralya merkezli IFM Investors’a devri ile ilgili görüşmelerin çok zor bir ortamda tamamlandığını belirten Akın, bunun için olağanüstü çaba gösterdiğini vurguladı. Bunun bir strateji olması gerektiğini belirten Akın “Anadolu’da hâlâ şirketi sattıramazsın” dedi.

‘HİSSE İHRACI YOLU İLE SATIŞ, ARTIK LÜGATİMİZE GİRMELİ’

‘Şirket satma’ sözünü ‘antipatik’ bulduğunu ifade eden Hamdi Akın, konuyla ilgili ‘jargonun’ değişmesi gerektiğini savundu. Akın “Bu ‘şirketi sattı, gitti’ gibi anlaşılıyor. Oysa biz “ihraç yoluyla şirket satışı” yapıyoruz. Akfen Holding olarak son 7 yılda 2.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Ama lügatimize girmediği için biz bir türlü bunu dillendiremiyoruz. Ben şirkette yasakladım, artık ‘hisse satışı’ ifadesi kullanmıyoruz. Bunun yerine ‘hisse ihracı’ sözüne alıştık.”

‘PRİM İSTEMİYORUM’

İhracat primi, katma değer vergisi (KDV) veya teşvik istemediğini vurgulayan Akın “Ben yerliye satarsam alan kişi finansmanı yurtdışından yapmamışsa buna hisse satışı denilebilir. Ama yabancıya satarsam bu hisse ihraç yoluyla satılmış demektir. Dışardan para gelir. Dolayısıyla kendiliğinden burada ayrılmış oluyor. İhraç yoluyla satılmış olması ve dışarıdan para getirmiş olması çok önemli. İnsanlar bunun farkında değiller” ifadelerini kullandı.

HAVAALANI SEKTÖRÜNDE KAZANÇ BİTTİ

Havaalanı sektöründe kazancın bittiğini savunan Akın “3’üncü havalimanından sonra o iş bitmiştir. Havaalanı sektörü tabii ki devam edecek ancak kazanç olarak bitti” diye konuştu.

‘TEŞVİKLE HER YIL 15-20 MİLYAR $ HİSSE İHRAÇ EDİLİR’

Akın’a göre Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) bu tip doğrudan yabancı yatırım (FDI) niteliğindeki cari açığın finansmanında kullanılacak hisse ihraçlarını yayınlaması gerekiyor. Türkiye’de bu tür hisse satışlarını motive etmek için ilave teşviklere ihtiyaç olduğunu belirten Hamdi Akın, “Hisse satışı ihracattan sayılmıyor. Sayılırsa insanlar da kolay satarlar. Her yıl 15-20 milyar dolar Hisse ihracı yapabiliriz. Bunu somut olarak söylüyorum” dedi. Türkiye’de 2004 ile 2013 yılları arasında yaklaşık 50 milyar dolarlık özelleştirme yapıldığına dikkat çeken Akın şunları kaydetti: “Özelleştiren şirketler bunun üzerine, ilave sermaye koyarak yatırım yaparak şirketlere katma değer sunuyor. Bu değeri 100 milyar dolar olarak Avrupa pazarına sunmalılar. O 100 milyar doların hepsi aynı sene içerisinde girmez, 5 sene içerisinde satılsa senede 20 milyar dolarlık hisse ihraç ediyor olmamız lazımdı. Özelleştirmeden alıp, üzerine değer katıp Avrupa pazarına sunup oradan döviz getirmesi lazım. Mesela elektrik dağıtımında hiç yabancı firmalar girmedi, hep yerli firmalar kazandı. Artık bu şirketlere Avrupalı şirketlerin sermayeleri ile birlikte girmesi sağlanmalı.”

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.