Güçlü bilançolar Wall Street’i sakinleştiremedi

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Şirket bilançolarının geçtiğimiz haftalarda Wall Street'teki olumsuz havayı tersine çevirmesi gerekiyordu. Ancak bilançolar yatırımcıların dikkatini pek fazla dağıtamadı.

ABD borsalarında 2021 yılı bilançolarının büyük bir çoğunluğu paylaşıldı. Bilançoların büyük bir kısmı da sağlam geldi. Ancak bu durum endişeli yatırımcıları sakinleştirmeye yetmedi. Enflasyona, ABD Merkez Bankası (FED) faiz artırımına ve Ukrayna’nın Rusya’yı işgal etme ihtimalinin enerji arzı üzerindeki etkisine yoğunlaşan yatırımcılar bilançolardan gelen iyi haberlere sınırlı tepki gösterdi. CNN Business’ın haberine göre Rathbones’un Çoklu Varlık Yatırımları Başkanı David Coombs, “Borsalar adeta düşmek istiyormuş gibi hissettiriyor” ifadelerine yer veriyor.

Piyasalardaki yatırımcı duyarlılığını ölçen CNN Business Korku & Hırs Endeksi yatırımcıların endeksin korku tarafında yer aldığını gösteriyor. Bir ay öncesinde ise aynı endeks yatırımcıların hırslı olduğunu işaret ediyordu.

Araştırma şirketi Earnings Scout’ın verilerine göre S&P 500 şirketlerinin bilanço büyümesi 2021’in dördüncü çeyreğinde 2020’nin aynı dönemine kıyasla %28 oranında gerçekleşti. Bu oran üç yıllık ortalamanın çok üzerinde. Endeksteki şirketlerin %85’i bilançolarını paylaştı.

Ancak yatırımcılar bu bilançoları büyük ölçüde görmezden geldi ve bunun yerine gelecekle ilgili belirsizliğe odaklandı.

Coombs konuyla ilgili açıklamasında, “Dürüst olmak gerekirse bir sonraki bilanço sezonuna, yani iki ila üç ay sonrasında daha bağlıyız” ifadelerine yer verdi.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre borsalar için en önemli ekonomik veriler enflasyonla ve FED’le ilişkili. Yatırımcıların büyük çoğunluğu FED’in enflasyonla mücadele konusunda piyasaların gerisinde kaldığı görüşünde hemfikir. Yatırımcılar Mart ayı FED toplantısından itibaren piyasaya agresif müdahalelerde bulunmasını bekliyorlar.

DWS’in Amerika Birimi Baş Yatırım Sorumlusu David Bianco, bilanço sezonunun da bitmesiyle borsalar için en büyük endişenin devlet tahvillerindeki satış dalgasının hızlanması ve daha geniş piyasalardaki seyri bozması olduğunu söyledi.

Bianco açıklamasında, “Asıl korktuğum şey, tahvil piyasasının FED’in enflasyonu sakinleştirmesine ve makul bir süre içerisinde aşağı çekmesine yönelik güveninin kırılması” ifadelerine yer verdi.

Tahvil getirileri fiyatlarla ters yönde hareket eder. Bu da yatırımcıların 10 yıllık ABD Hazinesi tahvillerini boşaltmaya başlaması halinde getirilerin ani bir şekilde artacağı, hisse senetleri daha az cazip görüneceği ve satış baskısını artıracağı anlamına gelir.

Tüm bunların yanında Ukrayna sınırındaki gerilim de etkisini hissettiriyor. Son yıllarda yatırımcılar jeopolitik eğilimleri görmezden gelmeye daha eğilimli olsa da bu son haftalarda bir miktar değişmiş olabilir.

Coombs’a göre eğer Rusya ile Ukrayna arasındaki gerginlik bundan 18 ay veya iki yıl öncesinde artmış olsaydı, piyasalar bu krizi büyük oranda göz ardı edebilirdi. Ancak borsa uzmanı Rusya’nın petrol ve doğalgaz tedarikçisi olarak etkin bir role sahip olmasının karamsarlığın derinleşmesine neden olduğunu belirtiyor.

Enerji fiyatlarındaki artış, Fed'in yakından izlediği enflasyon beklentilerine de büyük bir etki oluşturdu. Bianco, “Bu durum FED’in hesaplamalarını zorlaştırıyor” ifadelerinde bulundu. ABD’de kişisel tüketici harcamaları verileri bu Cuma günü açıklanacak.

Küresel borsalarda kritik hafta

Rusya Ukrayna’ya girerse piyasalara ne olacak?

Yatırımları büyütmek için 3 Warren Buffett stratejisi

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.