Gelenekçi fonlarda yüksek kazanç

Gedik Portföy Fon Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı, “Finansal piyasalarda kâr veya zarara neden olan fikirler değil kararlardır” diyor. Bu nedenledir ki kararsızlar için fonları öneriyor. Ona göre birikimleri değerlendirirken karar alma yükünden kurtulmak ve düşük risklerle istikrarlı ve ölçülü getiri sağlamak için fonlar önemli bir alternatif. Yatırım araçlarının yılbaşından bu yana getirileri takip edildiğinde ise en yüksek getirinin döviz ve altında olduğu görülüyor. Geleneksel yatırım araçları kazandırırken aynı perspektifle hareket eden fonlar da katılımcısına kazandırdı. Yılbaşından bu yana getiri performansı takip edildiğinde Emtia Yabancı Fon Sepeti Fonları, Yabancı Fon Sepeti fonları ve Altın Fonlarının öne çıktığı gözleniyor. Söz konusu fonlar yılbaşından bu yana katılımcısına yüzde 50’nin üzerindeki getiri sağladı. Türkiye’deki yatırım fonu pazarı yakından takip edildiğinde toplam portföy değerinin 44 milyar 893 milyon TL olduğu gözleniyor. Büyüklüğün yüzde 38,44’ünü özel sektör fonları, yüzde 18,72’sini ise borsa para piyasası fonlan oluşturuyor. Kur hareketine bağlı olarak mali sıkıntıya giren şirketlerden kaynaklı özel sektör tahvillerinde sorunların çıkma olasılığı ise bu noktada hatırlatılması gereken önemli bir ayrıntı. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı konjonktür ise döviz kurlarının yüksek seyrini koruyacağını gösteriyor. Bu nedenle döviz bazlı yatırım enstrümanlarının önümüzdeki süreçte de öne çıkmaya devam etmesi beklenmeli. Altının fiyatı dolarla belirlendiği için altın fonları da yatırımcıların ilgi alanında olmaya devam edecek. Öte yandan artan faizler nedeniyle kısa vadeli borçlanma araçları fonlan sabit getirili yatırım araçları içerisinde öne çıkabilecek bir diğer fon türü. Mevduata alternatif olarak bu fonlar göz önünde bulundurulabilir. Fon katılımcıları çoğunlukla risk sevmeyen ve geleneksel yatırım enstrümanlarını tercih eden bir profil yapısına sahip. Bunun yanı sıra risk oranı daha yüksek fonlan tercih edenler de var. Hisse senedi fonlarını takip ettiğini söyleyen Mehmet Eren, borsanın dolar bazında aşın gerilediğini söylerken seçenek olarak hisse fonlarını takip ettiğini dile getiriyor. Kuşkusuz hisse senedi fonlarında aşın bir gerileme söz konusu. Ancak önümüzdeki dönemde ekonomide büyümenin hız keseceği, şirketlerin kur ve faiz kıskacında alternatifler yaratmaya çalışacağı bir dönem yaşanacağı da bir diğer gerçeklik. Bu nedenle Hisse senedi yatırımcısının biraz daha uzun vadeyi göze alarak yatırım yapması gerektiği unutmamalı.

Ata Portföy Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Gerz, “TL varlıklarda oluşan ciddi zararları telafi etmek için düşen varlıkları kademeli şekilde alıp sabırla tutmak gerekiyor” diyor. Yaşanan krizlerin ardından dahi doğru bir yatırım varsa sabır kâra geçmeye olanak tanıyor. Halihazırda makro veriler gelecek birkaç çeyrekte ekonomide ciddi bir daralma yaşanacağını gösteriyor. Ancak beraberinde cari açıkta gerçekleşecek düzelme süreci borsada sonraki çıkışın da alt yapısını hazırlayacaktır. Bu nedenle taban seviyelerdeki hisse fonlarının da bir diğer alternatif olacağı unutulmamalı. (ZEYNEP AKTAŞ/FORTUNE TÜRKİYE DERGİSİ)

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.