2014 yılını 4.3 trilyon TL işlem hacmi ile tamamlayan forex piyasasının, bu yıl işlem hacminde 6 trilyon TL'yi aşması bekleniyor...
Türkiye'de yatırımcıların forex'e olan ilgisi her geçen gün artıyor. Forex piyasa¬sında denetimin başlaması, güvenli bir or¬tamda yatırım yapılabilmesi yatırımcıları cezbeden gelişmelerden. Analistlere göre, bunlar piyasaya girişlerin daha bilinçli ve güvenli olmasını sağladı. Hal böyle olunca forex piyasasının bu yılın ilk üç ayını olduk¬ça hareketli geçirdiği görülüyor. Özellikle son dönemde Amerikan Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECEB) ekonomiye dair müdahalelerinin piyasada hareketliliğin artmasına neden olduğu ifade ediliyor. Forex pi¬yasasında Türkiye'de yılın ilk üç ayında işlem hacmi TSPB'nin açıkladığı verilere göre, toplam 1 trilyon 869 milyar TL olarak gerçekleşti.
Öte yandan son dönemde dolardaki yüksek volatiliteden dolayı dolar/TL paritesinde işlem hacimlerinin ciddi oranda artış gösterdiğini de belirtelim. Aynı şekilde petrolün de ciddi bir ralli yapmasından dolayı petrol işlem¬lerinin de önemli oranda art¬tığı ifade ediliyor. Dünya ge¬nelinde en çok işlem gören para birimlerinin euro, dolar, sterlin olduğu belirtiliyor. Türkiye'de ise analistle¬re göre, euro, dolar/TL ve altın yoğun ilgi görüyor.
"5.5-6 TRİLYON TL HACİM" Analistler, 2015 yılı genelinde özellikle küresel piyasalardaki dalgalanmayla birlik¬te yatırımcılar için giderek daha çok fark edilen, dünyanın en büyük piyasası olan forex'e katılımın artmasını bekliyor. Nitekim son dönemde kurlardaki yüksek hareketli¬lik nedeniyle kurumsal yatırımcıların da kur riskinden korunmak amacıyla forex pi¬yasasında işlem yapmaya başladığına dik¬kat çekiliyor. 2014 yılını 4 trilyon TL'nin üzerinde işlem hacmi ile tamamlayan forex piyasasının 2015 yılında hacminin 6 trilyon TL üzerinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Forex piyasasının Türkiye'de olduğu ka¬dar dünya genelinde de büyümeye devam ettiğine dikkat çeken ALB Menkul Değer¬ler Analisti Enver Erkan, son dönemde merkez bankalarının müdahaleleriyle bir¬likte gelen fırsatların yatırımcıları bu mec¬raya çekmeye devam ettiği görüşünde.
Türkiye'de forex piyasasının büyüme po¬tansiyelinin oldukça yüksek olduğunu söy¬leyen Erkan, "SPK regülasyonu olmadan önce piyasaya güvenini kaybeden yatırım¬cılar, 2011 yılındaki regülasyondan sonra güvenlerini tekrar kazanmaya başladı. Bu da işlem hacminin yükselmesine ciddi kat¬kı sağladı. Ayrıca yeni yatırım ürünlerinin işlem görmeye başlaması da yatırımcıların ilgisini artırıyor. Bu piyasada işlem yapan¬lar sadece para birimlerinde değil hisse se¬nedi, endeksler ve emtialarda da işlem ya-pıyor. Son yayınlanan rakamları incelediği¬mizde Türkiye'de yıllık işlem hacminin 4.3 trilyon TL olduğunu görüyoruz. Bu işlem hacminin önümüzdeki dönemde 5.5-6 tril¬yon TL olmasını bekliyoruz" diyor.
"YATIRIMCILAR SAĞDUYULU" Forex piyasasında hem niteliksel hem de niceliksel anlamda ciddi bir sıçrayış ol¬duğunu söyleyen İntegral Menkul Değer¬ler Genel Müdürü Kıvanç Memişoğlu, ya¬tırımcıların artık daha bilinçli ve risk yöne¬timi konusunda daha iyi noktada oldukları kanısında. Memişoğlu, en fazla işlem yapılan paritelerin eskiye nazaran çok çeşitlen¬mediğini ama piyasa hareketlerine verilen yatırımcı tepkilerinin çok daha sağduyulu olduğuna da dikkat çekiyor.
Dünya forex piyasasında işlem hacminin yukarı yönlü hareketine devam edeceğini öngören Memişoğlu, bu artışın Türkiye gi¬bi hızla gelişen bir piyasa ile kıyas kabul et¬meyeceği düşüncesinde. Memişoğlu'nun piyasaya ilişkin beklentileri ise şöyle:
"Rekabet anlamında Türkiye forex piya¬sası diğer birçok piyasaya örnek olabilecek duruma geldi. Aracı kurumlar son derece şeffaf politikalar uyguluyor. Ayrıca yatırım¬cı ilgisini çekebilmek için kendilerini sürek¬li yenileyerek geliştirmek zorundalar. Bu sayede hem sektör gelişmekte, hem de yatı¬rımcıların sektöre ve piyasaya olan güvenle¬ri artmakta. 2015'in bu anlamda forex piya¬sası için oldukça başarılı olacağı kanaatin¬deyim" diyor.
"FOREX RİSKLİ BİR PİYASA" Bu piyasaya adım atarken uyulması gere¬ken ilk kuralın piyasa dinamiklerini iyi göz¬lemek ve sürekli takip etmek olduğunu söy¬leyen Destek Menkul Değerler Stratejist Ahmet Mergen, forex'in riskli bir piyasa olduğunu hatırlatıyor. Forex işlemlerinde iz¬lenmesi gereken en önemli stratejilerden birinin ise "zarar durdur" seviyesi olduğunu kaydeden Mergen, yatırımcılara şu öneri¬lerde bulunuyor:
"Piyasada fiyatların öngördüğünüzün ak¬sine gerçekleşmesi durumunda göğüsleyemeyeceğiniz miktarda zarara uğramamak için stop-loss kullanmayı ihmal etmemelisiniz. Forex için mutlaka lisanslı ve SPK de¬netimi altında olan kurumlar tercih edilme¬li. Böylece yaşanabilecek olası mağduriyet¬ler önlenebilir. Ayrıca gerçek hesaba geç¬meden önce muhakkak demo platformun¬da kendinizi test edin. Platforma ve piyasa¬ya hakim olduktan sonra gerçek hesaba ge¬çebilirsiniz. Piyasa hakkında detaylı bilgi sa¬hibi olmak, piyasa enstrümanlarını etkile¬yebilecek tüm gelişmeleri takip ve analiz edebilmek kazanmanın en önemli kurallarındandır. Stratejinizi belirleyin ve ona sa¬dık kalın. Yatırımlarınıza başlamadan önce teknik ve temel analiz konusunda bilgi sahi¬bi olmanız, hem doğru yatırım kararı vermenizde hem de kendi stratejilerinizi oluş¬turmanızda fayda sağlar. Gerektiğinde hiz¬met aldığınız kurumdan analiz desteği ala¬bilirsiniz. Ayrıca disiplinli hareket etmeniz zararlarınızı sınırlandırır. Ve hepsinden önemlisi sabırlı olmalısınız. Bir günde mil¬yonlar kazanmayı unutun. Orta ya da uzun vadeli düşünmeli, anlık kararlardan uzak durmalısınız. Uzman desteği almak yararı¬nıza olur."
"GETİRİ RİSKTEN BÜYÜK OLMALI" Kur hareketleri ve artan finansal okurya¬zarlık sayesinde forex'in fırsatlarından ya¬rarlanmak isteyen yatırımcı talebinin arta¬rak devam edeceğini öngören Işık FX Araştırma Müdürü Veli Kocatürk, piyasaya yoğun ilgi olmasını bekliyor. Yıl boyunca piyasa gündeminin yoğun olacağını ve em¬tia çeşitlerinin artmasının yatırımcıların forex'e olan ilgisini daha çok çekeceğini düşü¬nen Kocatürk, Işık FX olarak ürün yelpaze¬lerini geniş tutarak yatırımcılara farklı ürünlerde işlem yapma imkanı sundukları¬nı belirtiyor. 2015 yılı ve sonrasında bir sü¬re daha dolar kaynaklı hareketliliğin devam edeceğini tahmin eden Kocatürk, yatırımcı¬lara şu önerilerde bulunuyor:
"Piyasaya yeni girecek olan yatırımcıların dikkat etmesi gerek en önemli unsur eği¬tim. Bilinçli yatırım yapılabilmesi açısından öncelikle piyasanın işleyişi ve analizi konu¬sunda temel de olsa bir eğitim alınması ge¬rekir. Aynı zamanda piyasa uzmanlarından alınacak fikirler gelecek öngörüsü açısın¬dan oldukça yardımcı olur. Unutmamak gerekir ki forex piyasası oldukça hızlı bir pi¬yasa. Bu durum avantaja çevrilebileceği gi¬bi hatalı işlemlerde yatırımcının aleyhine de olabilir. Forex kaldıraç etkisinden dolayı riskli görülebilir. Ancak burada önemli olan yatırımcının hırsa kapılmadan tüm pa-rasıyla pozisyon açmak yerine hesabını be¬lirli miktarlarla yönetmesidir. Tüm portfö¬yün riske atıldığı bir durumda sadece forex değil tüm piyasalar risklidir."
Forex için genellikle yüksek hacme sahip enstrümanları seçmenin önemli olduğunu kaydeden Kocatürk, "işlem açılmadan ön¬ce ne kadar risk alınacağı belirlenmeli. Yatırımcı kar hedefinden önce alabileceği riski belirlerse daha avantajlı hale gelir. Daha sonra bu riske karşılık ne kadar getiri beklendiği tespit edilir. Burada önemli olan hedeflenen getirinin alınacak riskten büyük olması" diyor.
"MÜŞTERİ ODAKLI İŞLEMLER" İş Yatırım Menkul Değerler Uluslararası Piyasalar Müdürü Cüneyt Akdemir de kaldıraç etkisi nedeniyle forex'de işlem yapmanın oldukça riskli olduğunu hatırlatıyor. Akdemir, ancak bu nedenle yatırımcılara İş Yatırım olarak forex işlemlerinde konsantrasyonu daha müşteri odaklı hale getirebilmek adına Trademaster FX PLUS platformunu sunduklarını söylüyor.
Trademaster FX PLUS ile yatırımcıların artık Türkiye forex piyasasında standart haline gelen işlem platformlarının özelliklerine ve düzenine ayak uydurmak zorunda kalmadan, aplikasyon konseptiyle işlem yaptıkları çalışma alanlarını kendilerine özel oluşturabileceklerini belirti¬yor. Akdemir, Trademaster FX PLUS platformu hakkında şu bilgileri veriyor: "Trademaster FX PLUS, 'Forex Nasıl İs tersen Öyle' sloganıyla yatırımcıların ter¬cihine sunduğumuz bir platform. Böylece yatırımcılar tek tuşla pozisyon kapama, bütün pozisyonları ters yöne çevirme ya da belirlenen kar/zarar tutarı ile tek tek 'kar al/zarar durdur' emri girmeden, po¬zisyon riskini yönetme imkanına sahipler. Sürecin her adımını kendileri kontrol edebiliyor."
"PETROL İÇİN HAZİRANDAKİ OPEC TOPLANTISI ÖNEMLİ”
Cüneyt Akdemir / İş Yatırım Menkul Değerler Uluslararası Piyasalar Müdürü Petrol: 2015 yılının ikinci çeyreğinde petrol fiyatlarındaki yüzde 50'lik teknik düzeltme, baskı altında kalan enflasyonla mücadele eden merkez bankalarına rahat bir nefes aldırdı. Günlük üretim kotasında herhangi bir değişikliğe gidilmesinin beklenmediği 5 Haziran'daki OPEC toplantısı öncesince, dünya petrol üretiminde bir numaralı konuma yerleşen ABD'deki petrol üreticilerinin, başa baş noktasına yaklaşması, son dönemde kapatılan kuyulardaki trendin tersine dönmesine neden olabilir. Ayrıca gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ekonomilerindeki büyüme rakamlarındaki hayal kırıklıkları petrol fiyatlarında 200 günlük teknik direnç üzerindeki yükseliş trendini destekliyor.
Euro/dolar: FED'in ABD'de kalıcı olmasını beklemediği birinci çeyrek büyüme oranındaki hayal kırıklığı, nisan ayına ait verilerde de etkisini gösterdi. Bu da faiz takvimine yönelik beklentilerin ötelenmesine neden oluyor. Öte yandan enflasyonu baskılayan enerji fiyatlarında ve güncel ekonomik verilerdeki toparlanma sinyalleri, felaket senaryolarının kurgulandığı Avrupa kıymetlerindeki fiyatlamaların tekrar gözden geçirilmesine neden oldu. Özellikle ECB'nin tahvil alım programıyla baskı altında kalan Avrupa ülke tahvil faizlerindeki hızlı yükseliş ile tahvillerde alınan kaldıraçlı pozisyonların ve paralelinde euroya karşı açılan rekor düzeydeki kısa pozisyonların kapatılması, euronun dolara karşı teknik düzeltmesini tetikledi. ECB üyeleri ise likiditenin dar olacağı yaz ayları öncesinde aylık tahvil alımlarını önceden gerçekleştirebileceğini açıkladı. Dolayısıyla euronun üzerindeki baskı önümüzdeki dönemde devam edecek. Ayrıca Amerika'dan gelebilecek iyimser ikinci çeyrek verileriyle FED'in faiz artırım ihtimalinin eylül ayı için öne çıkması ve Amerikan tahvil getirilerinin yükselişine devam etmesi, üçüncü çeyreğin başlarında yeni bir dolar rallisinin önünü açabilir.
"DOLAR/TL'Yİ YABANCILAR BELİRLEYECEK”
Egemen Kaya / Saxo Capital Markets Türkiye Ülke Başkanı 2015'in geri kalanında yüksek volatilite ve büyük marjlar görmeyi beklediğimiz enstrümanlar arasında ABD 10 yıllık, Alman 10 yıllık tahvil vadelileri, CFD'leri, forex veya CFD üzerinden altın ile CFD veya vadeli kontrat üzerinden buğday, mısır ve son olarak euro/dolar ile dolar/TL pariteleri bulunuyor. Yüksek volatilite daha fazla şans, yüksek marjlar daha fazla kar imkanı tanıdığı için bu enstrümanlar tercihlerimiz arasında. ABD 10 yıllık tahvil vadelilerinde 130 seviyelerine yaklaşmalar faizin de ekstrem seviyelere gerilediğini gösterecek. FED'in faiz artıracağı bir dönemde faizdeki bu tür geri çekilmeler uygun imkanlar yaratabilir. Benzer şekilde Alman 10 yıllık tahvillerinde de ABD tahvillerine benzer hareketler beklenebilir. Alman 10 yıllık faizinin 0.300'ün altına gelmesi bir ekstreme gidildiğini düşündürebilir. Altın tarafında ise, öncelikle ABD faiz hareketinin detaylarının ortaya çıkması gerekir. Eğer faiz hareketi ufak adımlarla gelirse altın üzerinde üç senedir süren baskı ortadan kalkabilir ve fiyatlar da yükselebilir. Tahıl kompleksinde ise aylardır süren düşük fiyatlar periyodik hareketlilik nedeniyle son bulabilir. Tahıl grubu bu nedenle yakından izlediğimiz ve yüksek marj beklediğimiz enstrüman grubu. ECB ve FED kararlarının beklendiği süreçte euro/dolar paritesinde yüksek hareketlilik beklenecek. Haber akışıyla 1.02 bölgesine kadar sarkan bir parite yeniden yükseliş için fırsatlar sunabilir. Dolar/TL içinse seçim sonrasında yabancı yatırımcıların Türkiye'ye giriş veya çıkış konusunda ne karar vereceği önemli olacak. Bu anlamda kurda yüksek hareketlilik görülebilir.
"BIST-100'DE FED VE TCMB TAKİP EDİLECEK”
Enver Erkan/ALB Menkul Değerler Analisti BIST-100: Borsa İstanbul açısından en önemli viraj seçim olarak görünüyor. Yurtiçindeki zayıf makroekonomik veriler ve olumsuz haber akışı nedeniyle TL'nin değer kaybetme eğilimi borsa için en önemli risk olarak görülüyor. Diğer bir unsur da FED'in faiz artırım hamlesini ne zaman yapacağı ile ilgili endişeler. Bu süre zarfında özellikle kurlardaki oynaklık, enflasyonun yükseliş eğilimini koruması ve TCMB faiz politikasına yönelik soru işaretleri, endeksin yükselişlerinde kararsız olmasına neden olabilir. Aynı durum borsanın düşüşlerinde ise önemli destekleri kırdırabilir. İlerleyen dönemde FED'in ve TCMB'nin adımları dikkatle takip edilmeye devam edecek. Uzun vadede 80.000 psikolojik desteği en ana seviye olmakla birlikte kırılması halinde ilk etapta 77.500-76.000 seviyeleri hedeflenebilir. BIST-100 endeksinin 83.000-83.500 üzerinde kalmaya devam etmesi halinde ise pozitif yönde eğilim oluşturabilir. Ancak bunun için piyasa hareketlerinin ekonomi tarafından da teyit edilmesi gerekir.
Şeker: Arz yönlü satış baskısı uzun süredir devam ediyor. Haziran ayında 18 dolar seviyelerinde olan şeker fiyatları, özellikle Brezilya'da oluşan arz fazlasının ve global stoklardaki güçlü seyrin fiyatlamalara etkisiyle nisan ayında 12 dolara geriledi. Mevcut durum içinde ise şeker 15 dolar üzerine atak yapamadığı sürece aşağı yönlü trend devam edebilir. 15.00 dolar üzeri stoplu olmak kaydıyla yükselişler satış fırsatı olabilir.
Euro/dolar: Euro bölgesi ekonomilerindeki toparlanmanın sekteye uğramasından sonra zayıflayan enflasyon ve büyüme görünümü, euro/dolar paritesinde uzun vadede 1.05 seviyesinin altında bir düşüş trendine neden oldu. Bu kapsamda paritede 1.1500-1.1800 arası konsolidasyon bölgesi olarak izlenebilir. 1.1100 desteği korunduğu sürece yukarı eğilim devam edebilir. Dolar endeksinin 95.00 üzerinde seyretmesi ve paritenin 1.1100 desteğini aşağı yönlü kırması durumunda ise uzun vadede 1.0500 ve 1.0000 seviyeleri hedeflenebilir.
Dolar /Japon Yeni ve euro/Japon Yeni: Japonya'da mevcut genişlemeci politikadan çok fazla randıman alınamıyor. İkinci çeyrekten sonra büyüme zayıf kalmakla beraber biraz daha dengeli bir seyir izleyebilir. Japonya Merkez Bankası, bu sefer oluşacak görünüme göre yeni önlemler alabilir. Bir diğer konu da küresel risk algısı ve bu süreçte yen'de güvenli varlık algısının nasıl olacağı. Çünkü küresel piyasalardaki risk algısının artması ve güvenli varlık ihtiyacı ortaya nedensiz yere güçlenen bir yen çıkarıyor. Dolar/Japon Yeni 120.00-130.00 bandında dengelenebilir. Bu sürede euro/Japon Yeni paritesi de 140.00 seviyesi üzerinde pozitif bir seyir oluşturabilir.
Altın ve gümüş: Yılın ilk çeyreğinde ABD'den gelen olumsuz ekonomik veriler çerçevesinde yavaşlayan dolar endeksi çerçevesinde gücünü korudu. Altın 1.200 dolar seviyesini kendisine destek yaptı. Mevcut durumda altın için ana belirleyiciler ise; dolar endeksi, küresel tahvil faizleri ve fiziksel talep. FED faiz artırımını olumsuz veriler sonrasında 2016 yılına erteler, ABD 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 2.00 aşağısına gelir ve Çin'de de genişleyici politikaların meyvesi alınabilirse, değerli metal piyasasında olumlu bir seyir oluşabilir. Tabii Yunanistan sorununun da Avrupa tahvilleri üzerinden altına "güvenli varlık etkisi" yapması olası. Bu senaryoda altın 1.250 dolar seviyesini uzun vadede ilk direnç olarak hedefleyebilir. Yukarı yönlü kırılmalarda 1.300-1.350 dolar bandı söz konusu olabilir. Gümüşte ise 17.00 dolar seviyesi korunması gerekli destek seviyesi olmakla birlikte gümüşün aşağı yönlü kırılması halinde 16.60-16.00 dolar seviyeleri görülebilir. 17.00 dolar üzerinde tutunmalarda ise 18.00-18.50 dolar hedeflenebilir.
İngiliz Sterlini/dolar ve euro/ İngiliz Sterlini: İngiltere Merkez Bankası'nın faiz artışı zamanlaması konuşulurken İngiliz Sterlini/dolar paritesindeki yükselişe, zayıflayan dolar endeksi de katkıda bulundu. İlende İngiltere hükümetinin Avrupa Birliği ile olan ilişkileri ve ekonomik yansımaları izlenmeli. Çünkü David Cameron hükümeti Avrupa Birliği meselesini referanduma götürmeyi planlıyor. İngiliz Sterlini/dolar paritesinde 1.5500 seviyesi korunduğu sürece yukarı yönlü trend devam edebilir. Bu durumda da 1.6000 ve 1.6200 seviyeleri izlenmeli. Aşağıda önemli destekler ise 1.5500,1.5300 ve 1.5100 olarak görünüyor. Euro/İngiliz Sterlini paritesinde ise ana trend sterlin lehine. Ancak paritenin düşüş eğiliminin devamı için 0.7320 desteğini aşağı yönlü kırması gerekiyor.
Mısır ve pamuk: ABD Tarım Bakanlığı raporları arz konusunda korkulanın olmadığını gösteriyor. Raporda ilerleyen dönemlere yönelik mısır ve pamukta rekor seviyelerde üretim öngörülüyor. Bu kapsamda mısırda trend aşağı yönlü oluşmuş durumda. Geniş perspektifte 425 dolar tepe, 325 dolar dip seviyesi olarak görünüyor. Mısırın 325 desteğini aşağı yönlü kırması halinde ise 280 dolar seviyelerine doğru geri çekilme görülebilir. Uzun vadeli direnç olarak ise 370-400 dolar aralığını görebilir. Pamuk Konusunda ise tablo biraz daha farklı. Pamuk fiyatlarının 65 dolar seviyesi üzerinde kalıcı olması halinde 70 dolar orta ve uzun, vadede hedeflenebilir. 60 dolar desteğinin altında ise satış baskısı oluşabilir.
Dolar/TL ve euro/TL: Yurt içindeki zayıf makroekonomik veriler ve olumsuz haber akışı nedeniyle TL'nin değer kaybetme eğilimi, kur üzerindeki en önemli risk. Diğer bir unsur da FED'in faiz artırım hamlesini ne zaman yapacağı ile ilgili endişeler. İç riskler elimine olmazsa kurda yukarı yönlü potansiyel devam eder. Bu da dolar/TL ve euro/TL paritelerinde yukarı hareketler görülmesine neden olabilir. 2.7000 seviyesi dolar kurunda destek oluşturabilecek bir eşik olmakla birlikte, üzerinde kalıcılık 2.9000 seviyesinin yolunu açabilir. 2.5500 seviyesinin aşağısı ise bir gevşeme bandıdır. 2.5500 ve 2.5000 seviyeleri uzun vadede destek olarak izlenebilir. Dolar endeksi gevşediği halde kur yükselirse euro/TL paritesi de 3.0000 seviyesi üzerinde 3.1000-3.1500 gibi seviyeleri hedefleyebilir. Pozitif senaryoda hedef olabilecek destek bölgesi ise 2.8000 olarak görünüyor.
Platin ve paladyum: Geçen yıl Rusya'ya uygulanan ekonomik yaptırımlar, her ne kadar maden endüstrisini kapsamasa da, her an kapsama alanına alınabileceği endişeleriyle platin ve paladyumda rallinin devam etmesine neden olmuştu. Zirve seviyeleri test edildikten sonra iki metalde de konsolidasyon görüldü. Bu kapsamda spot paladyum 800 dolar, spot platin de 1.200 dolar seviyeleri hedeflenebilir. Uzun vadeli direnç noktaları ise platin için 1.290, paladyum için 830 dolar.
WTI ve Brent Petrol: Petrol fiyatları geçen yılın haziran ayından itibaren başlattığı düşüş trendi çerçevesinde 2015 yılı ilk çeyreğinin sonuna kadar yüzde 50 civarında geriledi. Brent petrol 2015 başında 45 doları gördükten sonra 60 dolar üzerine doğru toparlandı. ABD stokları azalma trendine girerse petrol fiyatları açısından destekleyici olur. Ancak Suudi Arabistan, Yemen eksenindeki haber akışı ve İran'ın nükleer müzakereleri çerçevesinde petrol piyasasına ne gibi bir arz katkısı sunacağı da izlenmeli. Brent petrol fiyatının 60-70 dolar bandında dalgalanmasını beklemekle birlikte talep tarafı da katkıda bulunursa bu marj 80 dolara kadar genişleyebilir. WTI (Batı Teksas petrolü] da benzer dalgalanmayı 55-65 dolar bandında oluşturabilir.
Soya fasulyesi: Hayvan yemi olarak kullanılan soya bitkisi, özellikle ABD'de 29 milyon kümes hayvanının ölümüne yol açan kuş gribi vakaları nedeniyle ciddi bir talep baskısıyla karşı karşıya. Bu nedenle soya fiyatlarında aşağı yönlü hareket belirginleşti. Bu kapsamda 950 dolar desteğinin kırılması halinde 910 seviyesine doğru fiyatlamalar görülebilir. 1.000 dolar seviyesi yükselişten önce geçilmesi gereken bir eşik olarak görünüyor.
Dow Jones: ABD borsalarında FED'in faiz artırım sürecini yönetme şekli en önemli belirleyici olacak. ABD borsaları FED'in normalleşme patikasına girdiği süreçte ciddi bir ralli yapmasına rağmen verilerin bozulmasıyla buradaki algı da değişti. Öte yandan FED'in faiz artırımını öteleme ihtimali borsalar açısından taşıyıcı bir unsur olabilir. Ancak ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki seyir de çok önemli olacak. Dow Jones 17.750 seviyesi üzerinde kalmaya devam ettiği sürece yukarı yönlü eğilimini devam ettirebilir. 18.300 önemli bir seviye olarak görünmekte. Rekor seviyelere yakın olduğumuz için bu seviyelerde yükselişlere de temkinli yaklaşılmalı. 17.750 aşağısında ise 17.350 ve 17.250 seviyeleri destek olarak izlenebilir.
Bakır: Çin ve euro bölgesi talebi ile ABD verilerinin seyri bakır açısından önemli belirleyiciler. Özellikle en önemli sanayi metali kullanıcısı olan Çin'den gelen olumsuz veriler, ek teşvik beklentilerini artırdığı için bakıra pozitif etki yapıyor. Bu kapsamda 2.90 dolar seviyesi üzerine çıkmış olan LME bakır fiyatları, 2015 yılı ikinci yarısında euro bölgesi ve Çin'deki genişlemeci politikalar, ekonomi açısından sonuç verirse bakır fiyatları olumlu etkilenir. Bakırda 3.00 ve 3.10 dolar önemli dirençler, 2.80 ve 2.75 dolar ise önemli destekler olarak izlenecek.
"DOLAR/TL'DE YUKARI HAREKETLER GÖRÜLEBİLİR”
Eren Can Ümüt / Meksa FX Araştırma Uzmanı
Dolar/TL: FED'in faiz artırımına ilişkin beklentilerin yanı sıra içeride genel seçimin etkileriyle, TL tarafında yeni rekorlar kırıldı ve TL benzerlerine göre negatif ayrıştı. Son dönemde ise ABD'den gelen olumsuz veri akışının etkisi ile küresel ölçekte bir miktar değer kaybeden ABD Doları, yurtiçi dolar kuruna da pozitif yansıdı. Böylelikle parite 2.6440 seviyesini de aşağı yönde geçmesi ile 2.6250 desteğine tutunamadı. Dolayısıyla kurda 2.56 seviyesine doğru gerileme gözlendi. Ancak FED'in faiz artırım sürecinin devam etmesi ile küresel ölçekte dolar lehine hareketler devam edebilir. Dolayısıyla bu yıl içerisinde ve önümüzdeki yıl da dolar kurunda yukarı yönde hareketler görülebilir. Kısacası gelişmekte olan ülke para birimlerinin FED'in faiz artırım olasılığından ya da gerçekleşmesinden olumuz etkilenmesi ve kur tarafında yeni rekorların görülmesi orta vadede olasılık dahilinde.
Ons/altın: Son dönemde ABD Doları'nın küresel ölçekte değer kaybının etkisiyle ons/altında yukarı yönde hareketler gözlendi. Kısa vadede 1.170 dolar desteğinin de aşağı yönde geçilememesi, bu yükseliş hareketinin hızlanmasına neden oldu. Bu noktada 1.224 dolar direnci dikkatle takip edilmeli. 1.124 dolar seviyesinin yukarı yönde geçilmesi ve bu seviye üzerinde kalıcılık aranmalı. Bu durumda 1250 dolar hedef konuma gelebilir. Öte yandan ons/altın için yıl genelinde ABD dataları (özellikle istihdam ve enflasyon) dikkatle takip edilmeye devam edilecek. FED'in faiz artırımına gidebileceği algısını kuvvetlendirecek her data ABD Doları'nda sert değer kazanımlarına sebebiyet vermesi ile ons/ altın fiyatlarında yükseliş getirebilir. Bu da satış fırsatı olarak değerlendirilebilir. FED faiz artırımı baskısının önümüzdeki aylarda hissedilmesi durumunda ons/altında gerileme baskısı kuvvetlenecek. Bu noktada 1.140 dolar desteği dikkatle takip edilmelidir.
Gümüş: Isı ve elektriği en iyi ileten metal olan gümüş en fazla endüstriyel alanda kullanılıyor. Endüstriyel, kuyumculuk ve dekoratif amaçlı kullanım ile yatırım amaçlı kullanım, gümüş talebinin yaklaşık yüzde 95'ini oluşturuyor. 2014 yılı itibarıyla dünyanın en büyük gümüş rezervleri Peru'da (yüzde 18.7) bulunuyor. Onu sırasıyla Avustralya, Polonya, Şili ve Çin takip ediyor. Dünya rezervlerinin yaklaşık yüzde 73'ü bu beş ülkede bulunuyor. Gümüş/ons, altın fiyatlarında yaşanan hareketlerin öncü göstergesi niteliğinde. Örneğin ons/ altın fiyatlarında görülen yükselişi gümüş fiyatları aynı şekilde desteklemiyorsa altın tarafında yaşanan yükselişe yatırımcılar mesafeli yaklaşıyor. Genel itibariyle ABD Doları'nın değer kazanması ile ons/altında yaşandığı gibi gümüş fiyatlarında da baskı olur. Yalnız son dönemde ABD ekonomisinde gelişen olumsuz data akımının etkisi ile gümüş fiyatlarında sert yükseliş hareketleri görüldü. Bu noktada 17.40 direnci takip edilmeli. Bu seviyenin yukarı yönde geçilmesi durumunda 18.50 ve 20.50 dolar seviyeleri gümüşte hedef konumunda bulunuyor. 17.40 direncinin aşılamaması durumunda ise gümüş alt bandı konumunda bulunan 15.50 ve ardından 14.00 dolar desteklerini hedefleyebilir.
Bakır: Günümüzde bakır, demir ve alüminyumun ardından en fazla kullanılan üçüncü metal. Elektrik ve ısı iletkenliğinin yüksek olmasından endüstride uygulama alanı yaygın. Uluslararası Bakır Çalışma Grubu (ICSG) verilerine göre, dünya bakır üretiminin yüzde 30'u ekipman, 30'u inşaat, 15'i altyapı uygulamalarında, yüzde 13'ü ulaştırma ve 12'sl endüstriyel amaçlarla kullanılıyor. Dünyanın en büyük emtia tedarikçisi ve tüketicisi Çin'e yönelik ekonomik büyüme kaynaklı endişeler, emtia fiyatları üzerinde baskı oluşturuyor. Dolayısıyla bakır fiyatlarında 2011 yılından bu yana düşen bir trend gözleniyor. Öte yandan bakır gibi sanayi emtialarında canlanma görülebilmesi için küresel ekonomide çarkların döndüğü görülmeli. Bu yönüyle Çin ekonomisi dikkatle takip edilmeli. Parasal genişleme gibi yöntemlerin devreye sokulması ve bu politikaların Çin'de iç talebi canlandırması sonucu bakır fiyatlarında yukarı yönde hareketler görebilir. Yalnız mevcut durumda bu tarz bir yükseliş hareketinden uzağız. Bakır fiyatlarında belirli bir toparlanmanın görülebilmesi için 2.94 dolar seviyesinin aşılması gerekiyor. Bu aşılabilirse bakırda 3.24 dolara kadar yükseliş devam edebilir. Fakat 2.94 seviyesinin yukarı yönde geçilememesi halinde fiyat 2.40'a gerileyebilir.
Kahve: Kahve fiyatlarında sert gerileme görülüyor. Bunun en önemli sebebi ise şubat ve mart aylarında Brezilya'da görülen yağışların Brezilya'da kahve üretiminin artmasına neden olacağı beklentisiydi. Dolayısıyla kahve üretiminin 2015 yılında 51.9 milyon çuvala yükseleceği tahmin ediliyor. Arz yönlü artışın yaşanacağı öngörüsü ile kahve fiyatlarında düşüş hareketi devam edebilir. Bu noktada son dönemde fiyatların 147.50-125.90 kanalında sıkıştığı görülüyor. Öte yandan kahve fiyatlarında zayıf seyrin devam etmesi, kayda değer bir yükseliş hareketinin yaşanacağına yönelik sinyal üretiyor. Dolayısıyla 104.00- 100.00 dolar aralığına doğru hareketlerin devam etmesi gündemde. Yukarı yönde hareketlerin ivme kazanabilmesi için 147.50 dolar direncinin aşılması şartı aranmalı. Bu seviye yukarı yönde geçilirse 158.60 dolar test edilebilir.
Buğday: ABD Tarım Bakanlığı raporunda 2015 ve 2016 yılı baz alındığında buğday üretimi 719 milyon ton olarak tahmin ediliyor. ABD ve Avustralya'da buğday üretiminin artması beklenirken, Arjantin, Kanada, Avrupa Birliği, Kazakistan, Rusya ve Ukrayna'nın üretimlerinde düşüş bekleniyor. Stoklar sayesinde üretimde beklenen düşüş telafi edilebilir. Dolayısıyla arz yönlü fiyat baskısının aşağı yönde devam etme olasılığı kuvvetli duruyor. Buğday fiyatları uzun vadeli projeksiyonda alçalan trend şeklinde devam ediyor. Buğdayda 460 doların aşağı yönde geçilmesi durumunda düşüş hareketi hız kazanabilir. 424 ve 416 dolar destekleri hedef konumuna gelir. 460 dolar desteğinin üzerinde kalıcılık sağlanabilmesi ise fiyatın 545 dolara doğru hareketlenmesine neden olabilir. Öte yandan buğdayda yükseliş hareketlerinin satış fırsatı olarak kullanılması taraftarıyız.
"PAMUKTA SATIŞLAR HIZLANABİLİR”
Ahmet Mergen/ Destek Menkul Değerler Stratejisti
Pamuk: Yılın ilk çeyreğinde yüzde 4.7'lik kazançla yatırımcısının yüzünü güldüren emtialardan oldu. Orta ve uzun vadede pamuk fiyatlarında aşağı yönlü trendin daha fazla ağırlık kazandığı söylenebilir. 70 dolar seviyesine yaklaştıkça satıcıların belirdiğini görüyoruz. Yükselişlerin sınırlı kaldığı pamuk fiyatlarında son tepe ise 67 dolar seviyesinde oluşmuştu. 200 günlük hareketli ortalamanın desteklediği 63 seviyesinin kırılması halinde satışlar hızlanabilir, dikkat!
Dolar/TL: Son dönemde gelen ABD verilerindeki hayal kırıklığı gelişmekte olan kurlar arasında en çok TL tarafını destekledi. Böylece kur tarafında tarihi düşüşler gördük. İçeride faizlerdeki gerileme ve dolar endeksindeki gevşeme ile beraber kritik 2.65-2.64 bandı aşağı yönlü kırıldı ve 2.60'ın altına sarkan fiyatlamalar oldu. Bu durum FED'in faiz artırımını öteleyeceği beklentisi ile gerçekleşti. Haziran ayı ihtimali zor olsa da FED'in faiz artırım hamlesi hala masada. Bu nedenle "kur tarafındaki gevşeme için trend dönüşü yaşanıyor" demek için erken. Kurda uygun alım yerleri 2.54-2.55 bandı olabilir. Uzun vadede dolar tarafındaki değerlenme, TCMB'nin faiz indirim döngüsünde olduğu düşünüldüğünde geri dönüş yaşayabilir. Bu nedenle özellikle seçim atmosferinden sonra 2.54-2.55 bandı aşağı yönlü geçilmediği sürece 2.62 kısa vadeli, 2.65 seviyesi uzun vadeli hedef konumunda olabilir. 2.65'in üstünde alımlar hızlanabilir ve alım fırsatları doğabilir.
DAX30: Son dönemde Alman bonolarında yaşanan çıkışlar faizlerde yükselişlere sebep olurken; DAX tarafında satış baskını artırdığını görüyoruz. Buna ek olarak Almanya büyüme rakamlarının ilk çeyrekte beklentilerin altında kalmasının da satış baskılarını desteklemesi beklenebilir. Teknik olarak 12.390'dan başlayan aşağı yönlü trendin gücünü hissettirdiği söylenebilir. Kısa vadede endeks 11.700-11.900 aralığında gezinebilir ve sonrasında kararını verebilir. 11.900 seviyesi kalıcı bir şekilde geçilmedikçe yukarı çıkış hamlelerinin satışlarla karşılaşabileceğini düşünüyoruz.
Kahve: Geçen yılın en fazla kazandıran emtiası olan kahve, yılın ilk çeyreğinde en fazla kaybettiren emtialar arasında ilk sırada yer aldı. Güney Amerika'da yaşanan kuraklık ve artan talebin etkisiyle 2014 yılında fiyatı yüzde 47.5 yükselen kahve, ilk çeyrekte yüzde 19.5 değer kaybetti. Teknik olarak orta ve uzun vadede düşüş trendinin devam ettiği gözlenen kahve fiyatlarında satış baskının devam etmesi beklenebilir. Kahvede 125.00 dolar destek seviyesi hedeflenebilir. Bu seviye kırılırsa 112.70 dolar seviyesine dek geri çekilme görülebilir.
Gram altın: Gram altın tarafında 82 TL'den itibaren başlayan yükseliş trendi hala korunuyor. 105-103 TL aralığının yukarı yönlü geçilememesinin ana sebebi son dönemde TL'nin diğer gelişmekte olan para birimleri arasında dolara karşı en çok değer kazanan olması. Normal şartlarda ons/altın, ABD verilerinin beklentileri karşılamaması sonrası 1.212 üzerinde tutunmaya çalışıyor. TL'nin pozitif ayrışmasından dolayı gram tarafında yükseliş sınırlı kaldı ama eğilim hala yukarı yönlü. 100 TL burada kritik destek seviyesi üzerinde kaldığı sürece yukarı denemeleri yapabilir. 103-105 TL direnç bölgesi. Yukarı yönlü geçilirse yeni bir alım dalgası gelebilir.
Pound/dolar: İngiltere genel seçimleri sonrası tek partili bir hükümet kurulması sterlin tarafında olumlu fiyatlandı. Geçen hafta itibariyle büyümenin öncü göstergelerinden sanayi üretimi verisinde beklentileri karşılaması, piyasada sterlinin değerini artırdı ve BoE (İngiltere Merkez Bankası) faiz artırım sürecine emin adımlara ilerlemeye devam ediyor. Dolar endeksindeki değer kaybına bağlı olarak sterlin tarafında yukarı eğilim devam edebilir. Kısa vadede 1.5630 destek seviyesi olarak takip edilebilir. Orta vadede ise 1.5580 seviyesinin üstünde kalındığı sürece 1.59-1.60 aralığı hedef konumunda.
Ons/altın: ABD'de açıklanan verilerin hayal kırıklığı yaratması ons/altını desteklemeye devam ediyor. Piyasalarda FED'in faiz artırım baskısı azaldıkça, dolar endeksindeki değer kaybına bağlı olarak san metale talep artıyor. Ancak 1.215-1.220 aralığı oldukça kritik bir direnç bölgesi. Yükselişlerin devamı gelebilir ancak bu bölgenin yukarı yönlü geçilmesi gerekiyor. Geçilmesi durumunda 1.235-1.240 aralığı ileriki dönemlerde gündeme gelebilir. Geri çekilmelerde ise 1.200 seviyesini takip etmekte fayda var. Bu seviye üzerinde kalındığı sürece yukarı eğilim dolar endeksindeki gerilemeye bağlı olarak devam edebilir.
Bakır: Dünyada bakır talebinde önemli bir yere sahip olmasından dolayı Çin tarafındaki genişleyici her adım bakır fiyatlarını destekleyebilir. Uzun süredir 2.9000 seviyelerinde tutunma çabalan devam eden bakır için bu seviye üzerinde kalınması durumunda 2.8100 desteği söz konusu olabilir. Uzun vadede 2.7000 seviyesi hedef olabilir.
Gümüş: Dolar endeksindeki son gerileme diğer emtialarda olduğu gibi gümüş tarafını da destekliyor. Teknik olarak Ağustos 2014'den bu yana İlk defa günlükte 100 hareketli ortalamanın üstünde fiyatlanan gümüş için yukarı eğilim devam edebilir. Burada kritik seviye 17.00 dolar. Bu seviyenin üstünde kaldığı sürece gümüşte ilk etapta 17.60 daha sonra 18.00 dolar seviyeleri gündeme gelebilir.
Euro/dolar: Euro bölgesi verilerinin beklentilerin üzerinde pozitif gelmesi, özellikle Almanya 10 yıllık bonolarında çıkışa sebep oldu. DAX tarafındaki sert geri çekilmeye bakıldığında bono ve hisse senedinden çıkan paranın euroya talebi artırdığı görülüyor. Dolardaki değer kaybı ile birlikte euro/dolar paritesinde yükselen kanal hareketi devam ediyor. 1.1100 kritik destek seviyesi olarak karşımıza çıkarken bu seviye üzerinde kalındığı sürece alımlar hızlanabilir. Ancak 1.1300-1.1400 aralığı hedef gibi gözükse de paritenin daha önce bu seviyelerden satış baskısına uğradığını hatırlatalım. Dolasıyla 1.1300-1.1400 aralığı, alımlarda daha çok kar realizasyonu olarak değerlendirebilecek bir bölge olduğunu söyleyebiliriz.
"BUĞDAYDA 580 DOLAR OLASI”
Veli Kocatürk / Işık FX Araştırma Müdürü
Buğday: Daralan talep, buğday fiyatları üzerinde etkili olmaya devam ediyor. Son dönemde Çin'de buğday talebi artsa da buğday için önemli taraf olan Rusya'da ekonomik kriz nedeniyle halen düşük talep görülüyor. Aynı zamanda da ABD kış buğdayının kalitesinde yaşanan düşüş ise dikkat çekici. Bu durum buğday fiyatlarına negatif yansımış durumda. En son 2011 yılında 400 dolara yaklaşan fiyatlar, bu seviyeden hızlı yükselişle tavan yapmıştı. Ve buğday 944 dolara kadar ulaşmıştı. Yine 2015 yılında geçen aylarda 500 doların altına sarkılsa da 460 dolardan toparlandı. Buğday son olarak 500 dolar üzerinde tutunuyor. Yukarı hareketin devam etmesi halinde 550 ardından da 580 dolar görülebilir. Aşağıda ise 481'in geçilmesi halinde 466 dolar görülebilir.
Euro/dolar: Özellikle Avrupa'nın son dönemde bozulan ekonomik yapısı ve Yunanistan sorununun devam etmesi, paritede hareketliliği artıran en önemli unsur. Ayrıca ABD'nin kriz sonrası faiz artırım yani normalleşme sürecine dönüyor olması da doların değerlenmesini sağlıyor. Yılın ikinci yansından sonra doların yeniden değerlenme sürecine gireceğini düşünüyoruz. Böylece paritede 1.10 seviyesinin altında 1.05 ve 1.02'lere kadar satışların devam etmesi olası görünüyor.
Dolar/TL: Doların uluslararası piyasada değerlenmeye devam etmesi ve yıl boyunca bu sürecin devam edeceği düşünülüyor. Bu nedenle Türk Lirası'ndaki değer kaybı bir süre daha devam edebilir. Özellikle içeride seçim süreci sonrasında TCMB kararları yakından takip edilecek. Faiz artırımında zorlanılması durumunda kurda 2.74 üzerinde 2.80 seviyeleri görülebilir. ABD'nin ekonomik verilerinin olumlu gelmeye başlaması ve FED'in faiz artırımında agresif davranması halinde kurda 2.90-3 TL seviyeleri görülebilir.
Altın: Kıymetli madenler yıla iyi başlamadı. ABD'den olumlu gelebilecek veriler altında satışları artırabilir. Ayrıca enflasyon yaratamayan bir dünya ekonomisinde altına olan talep giderek azalıyor. Bu durum fiyatlara negatif yansıyabilir. Altın fiyatında yıl içinde 1.100 doların altında 1.040 ve 1.020 dolar seviyeleri görülebilir.
Petrol: Petrol üretimindeki artış fiyatları olumsuz etkilemeye devam ediyor. Arz fazlasının fiyatları aşağı çekmesine sessiz kalan petrol ihraç eden ülkeler 60 dolar seviyelerini kabul etmiş görünüyor. Özellikle Çin gibi hızla büyüyen lokomotif ülkelerde petrol talebinin düşmesi, bu seyrin uzun süre devam edeceğine işaret ediyor. Bu durumda yükselişler satış fırsatı olacak. İlerleyen dönemde petrolde 40-65 dolar aralığı korunabilir.
Kahve: Kahve fiyatları 2015 yılının genel emtia fiyatları üzerindeki olumsuz etkisinden payını aldı. Özellikle üretim bazında herhangi bir sıkıntı olmamasına rağmen genel koşulların bozulması ile kahveye talebin ciddi anlamda düştüğü görülüyor. En büyük kahve üreticileri Kolombiya ihracat rakamlarında yüzde 20'den fazla gerileme yaşarken Vietnam'da bu oran çok daha büyük. Yüzde 50'den fazla oranda kahve ihracatını düşüren ülke gelecek dönemde de sıkıntı yaşayabilir. Teknik olarak ise; mart aylarında 130 doların altına sarkan kahve fiyatları toparlanarak 140 doların üzerini test etti. Ancak toparlanma talepte yeteri kadar canlanma olmaması nedeni ile sınırlı kalıyor. İlerleyen dönemde yeniden 135 doların altında 132 ve 127 dolar seviyeleri test edilebilir. 140 doların üzerinde tutunması halinde ise 145 ve 152 dolarlar görülebilir.
Mısır: Mısır arzında yaşanan hızlı yükseliş, fiyatların hızla düşmesine neden oluyor. Son dönemde ABD Tarım Bakanlığı tarafından açıklanan verilerde arzın arttığı görülüyor. Bu durum mısır fiyatları üzerinde baskı yaratıyor. Geçen yılsonunda 320 dolar seviyesine gerileyen mısır yeniden toparlanma çabası içerisinde olsa da bu sınırlı kalıyor. 350 dolar seviyesinin kırılması durumunda mısır fiyatlarında yeniden 320, ardından da 305 dolar seviyesi görülebilir. Yukarıda ise 377 dolar seviyesi kırılırsa 396 dolar görülebilir.
"PETROLDE 45-50 DOLARDA DİP OLUŞTU”
Ahmet Uluhan / Noor Capital Market Menkul Değerler Pazarlama Müdürü Petrol: Önümüzdeki ay OPEC toplantısı ve Iran anlaşması var. Haliyle petroldeki volatilite yüksek seyretmeye devam edecek. 45-50 dolar kademelerinde WTI ve Brent'te iyi bir dip oluştu. Ancak son günlerde piyasa tekrar yönünü yukarı çevirmiş olsa da henüz sert tırmanış için potansiyel oluşmuş görünmüyor. Bu durum belli kademelerde piyasanın tekrar geri çekilmesine neden olabilir. Brent'te piyasa bir süre 60 dolar seviyelerinde dengelenebilir. Ancak gelişmelerin fiyatları tekrar aşağı yönde baskılaması ve doların güçlenmeye devam etmesi, piyasayı daha da aşağı çekebilir. Haliyle dirençlerden satış yönlü pozisyonlar önümüzdeki kısa süreçte avantaj sağlamaya devam edecek. Daha önce görmüş olduğumuz kritik dip kademelerine doğru piyasanın çekildiği durumlarda alış yönlü denemeler yapılabilir.
Altın: Uzun süredir 1.250-1.150 dolar bandında yatay seyrediyor. Zaman zaman 1.150 dolar/ons seviyelerine doğru düşüşler yaşanırken, zaman zaman 1.250 dolar/ons seviyelerine doğru yukarı çekilebiliyor. Bu geniş bant aralığı, her iki yönde de kırılmadığı müddetçe yatırımcılar yatay piyasa fırsatlarını kollamaya devam edebilir. Biz bu bandın uzun bir süre daha etkisini sürdüreceğini düşünüyoruz. Ancak gerek ekonomi politikalarındaki sapmalar ve gerekse jeopolitik gelişmeler her durumda dikkatle izlenmeli. Ve her iki yönde yaşanabilecek olası kırılmalarda piyasa yönünde kalmaya özen gösterilmeli.
"KAHVEDE 185 DOLAR İZLENEBİLİR” Ali Erkan Tanacıoğlu / Gedik Yatırım Menkul Değerler Yatırım Uzman Yardımcısı Kahve: Son dönemde kahve fiyatları 128 ile 147 dolar arasında yatay bir seyir izliyor. 128 dolar desteğinin aşağı kırılması durumunda short yönlü pozisyonlar ağırlık kazanabilir. Bu durumda kahve fiyatları için daha önce görülen ve kuvvetli destek bölgesi olarak çalışan 102 dolar seviyeleri gündeme gelebilir. 147 dolar seviyesinin yukarı kırılması durumunda ise long yönlü pozisyonlara ağırlık verilmesi gerekir. Orta vadede daha önceki dönemlerde destek ve direnç olarak çalışmış olan 185 dolar seviyeleri izlenebilir.
Mısır: 839 dolar direncinden gelen satışlarla 318 dolara kadar düşüş gösteren mısır fiyatları bu seviyeyi destek edindi. Son yedi aylık dönemde yatay seyir izleyen fiyatların 417 dolara kadar yükselse de ana alçalan trend altında seyrettiği görülüyor. Kısa vadede destek olarak 355 dolar seviyesi dikkat çekiyor. Fiyatın bu seviye üzerinde tutunamayarak düşmesi durumunda short yönlü pozisyonlar çalışır ve 318 dolar tekrar gündeme gelebilir. Mısır fiyatlarında yükselen bir trendin başladığını görmek için 417 ve 450 dolar direnç seviyelerinin yukarı geçildiği görülmeli. 450 dolar seviyesinin yukarı geçilmesi durumunda orta vadede 522 ve 560 dolar direnç seviyeleri izlenebilir.
Şeker: 11.90 dolar seviyesi destek olarak çalışıyor. Kısa vadede 11.90 ile 13.60 dolar arasında işlem gören fiyatlar için aşağı yönde bir hareketin oluşması durumunda izlenebilecek seviyeler 10.50 ve satışların sertleşmesi durumunda 8.50 olarak görülüyor. 11.90 dolar altında short yönlü pozisyonlar dikkate alınmalı. Long yönlü pozisyonların dikkate alınabilmesi için kuvvetli direnç olarak çalışan 15.00 dolar fiyat seviyesinin yukarı kırılması gerekiyor. Bu seviye üzerinde ise orta vadede takip edilebilecek direnç seviyesi 20 dolar.
Kakao: Mart 2015 sonunda 2.680 dolar seviyesinden başlayan yükseliş hareketini devam ettiriyor. Kısa vadede direnç olarak bulunan 3.116 dolar seviyesinin yukarı geçilmiş olması önemli. Bu seviye üzerinde kalınması durumunda long yönlü pozisyonlar önem kazanacak. Orta vadede takip edilebilecek direnç seviyeleri ise 3.208 ve 3.400 dolar. Destek olarak ise 3.000 dolar seviyesi önemli. Kakao fiyatlarının bu seviye altına düşmesi durumunda short yönlü pozisyonlar dikkate alınmalı. Destek olarak ise 2.850 ve 2.680 dolar aralığı izlenebilir.
Forex'te bunlara dikkat! *Forex piyasasında işlem yapmak isteyen yatırımcılar öncelikle mutlaka sanal para ile demo hesap üzerinden işlem yaparak piyasayı tanımalı.
*Piyasadaki dinamiklere tam anlamıyla hakim olduğunu düşünen yatırımcı, gerçek hesap ile işlemlerine başlayabilir.
*Pariteler yani para birimleri üzerinde işlem yapacak olan yatırımcılar yakından takip edebilecekleri ülkelerin para birimleri üzerinde işlem yapmalı.
*İşlem yapmak isteyen yatırımcılar çalıştıkları kurumların analiz raporlarını okumalı.
*Temel ve teknik analizlerini tam anlamıyla yapan yatırımcı f orex piyasasında pozisyon alabilir. İdil Taraklı - Para Dergisi
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.