Ford ve Fiat'a Bakan'dan tepki

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Ford'un ithal otomobiller içinde en büyük paya sahip olduğunu ancak Türkiye'de üretim yapmadığına dikkati çekerek, ''Ford'un da burada yeni model tasarımlarla otomobil üretmesi icap ediyor'' dedi.
Ergün, Otomotiv Sanayii Derneğinin (OSD) Genel Kurul Toplantısında, Türkiye'de üretimi olan veya olmayan diğer markaların burada yepyeni model ve tasarımlar üreterek tüketiciyi tatmin etme fırsatı bulunduğunu söyledi.
Türkiye'de üretim yapanların da aslında yeni modeller, yeni tasarımlar ortaya koymaları gerektiğini ifade eden Ergün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Mesela; Fiat... Fiat, Türkiye'yi ağırlıklı olarak bir ticari araç üssü olarak düşünüyor. Ama Fiat'ın dünyada çok değişik modelleri, tasarımları var. Bu tasarımlardan birini, ikisini Türkiye'ye getirmek lazım. Burada onların da üretimini yapmak lazım. Burada üretilen Fiat modeli, bizim toplumumuzu da, aslında dünya toplumunu da çok tatmin edecek bir model değil. Bunu kabul etmeliyiz.
Ford... Ford da burayı ticari araç üssü olarak görüyor. 50 binden fazla Ford Türkiye'de otomobil satıyor. İthal otomobillerin içinde en büyük paya sahip olduğunu görüyoruz ama burada otomobil üretmiyor. Yani Ford'un da burada yeni model, tasarımlarla otomobil üretmesi icap ediyor. Burada mutlaka yeni modellerle ilgili yatırımları onlar da yapması lazım. Biraz tabii ki rekabet olacak, piyasa canlanacak. Birisi yaptığında öteki de yeni şeyler getirecektir. Bu yenilikleri Türkiye'nin iç pazarı, Türkiye'nin dış pazarlara açık olan yüzü taşımaya son derece müsaittir.''
''ÇIĞ ATLATACAK MİKRO REFORMLARI HAYATA GEÇİRİYORUZ''
Ergün, Türkiye'nin makro ekonomik dengeler açısından dünyanın en başarılı ülkelerinden biri olduğunu, bu başarıyı sürekli kılmak için özel sektöre çağ atlatacak mikro reformları da hayata geçirmeye devam ettiklerini söyledi.
Bu yılın başında, 2011?2014 yıllarını kapsayan ve 72 eylemden oluşan Türkiye Sanayi Strateji Belgesi'ni uygulamaya başladıklarını hatırlatan Ergün, bu belgeyi 4 yıllık bir sürecin nihai belgesinden ziyade, önümüzdeki 12 yılın başlangıç belgesi olarak gördüklerini ifade etti.
Sanayi Strateji Belgesi ile sanayinin genel sorunlarına çözümler üretecek, sektörel strateji belgeleriyle de sektörlerin sorunlarına daha spesifik müdahaleler yapacaklarına değinen Ergün, şu anda Yüksek Planlama Kurulu'nda imza aşamasında olan Otomotiv Strateji Belgesini Nisan ayı içinde uygulamaya başlayacaklarını vurguladı.
OTOMOTİV STRATEJİ BELGESİ...
Hazırladıkları belgeyle otomotiv sanayinin sürdürülebilir küresel rekabet gücünü artırmayı ve katma değeri yüksek bir üretim yapısına geçmeyi amaçladıklarını vurgulayan Ergün, yaptıkları analizler sonucunda Ar-Ge altyapısını iyileştirmek, fiziki altyapıyı geliştirmek, şirketlerin tasarım, üretim ve markalaşma becerilerini artırmak, hukuki ve idari düzenlemeleri iyileştirmek, insan kaynaklarını geliştirmek başlıklarında 5 temel hedef belirlediklerini anımsattı.
Bakan Ergün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu hedeflere ilişkin eylemleri inşallah 2014 yılına kadar uygulayarak otomotiv sektörümüzün de önemli gelişme sağlamasını gerçekleştirmiş olacağız. Strateji belgesinde yer alan eylem planlarımızın bazılarından da kısaca bahsetmek istiyorum. Öncelikle sanayicilerimize vereceğimiz Ar-Ge desteklerini artıracak ve çeşitlendirecek çalışmalar yapacağız. Teknoloji ve tasarıma dayalı üretimin geliştirilmesi için yeni teşvik mekanizmaları oluşturacağız.
Özgün tasarım ve üretim ile alternatif yakıt ve elektrikli araçlarda kullanılan batarya üretimi konusundaki teknolojik yatırımları da ayrıca teşvik edeceğiz. Tasarım doğrulama, yol testleri, araç çarpma tesisi ile rüzgâr tüneli yapılması için test merkezleri kurmaya devam edeceğiz. Elektrikli araçlara yönelik özel vergilendirme metotlarını (yüzde 37'den yüzde 3'e) ele alacak ve bu tür araçların kullanımının yaygınlaşması için şarj istasyonları gibi gerekli altyapı çalışmalarına katkı sağlayacağız. Son teşvik paketimizde, 12 büyük sektörden biri olan otomotiv sektöründe büyük ve yeni yatırımların proje bazında ve tedarik zincirindeki firmaları da kapsayacak şekilde desteklenmesi ile ilgili çalışmalar da yapacağız. Yapılacak yatırımlar için uygun şartlarda arsa ve altyapı teminine yönelik girişimlerde bulunacağız.''
''SEÇİM SÜRECİ EKONOMİK DENGELERİ ASLA SARSMAYACAK''
Otomotiv sektöründe ara malı olarak kullanılan ürünlerin içinde ithal payını azaltmak amacıyla, tedarik zincirinin her halkasında yer alan işletmeler arasında işbirliği ve ortaklık kültürünü artıracak, üretimde yerlilik oranını yükseltecek destek mekanizmaları kuracaklarının altını çizen Ergün, KOBİ niteliğindeki şirketlerin rekabet gücünün geliştirilmesi için işletmelere bilgi ve danışmanlık hizmetleri konusunda çeşitli destekler vereceklerini, ömrünü tamamlamış araçların trafikten çekilmesine yönelik hukuki düzenlemeleri de hayata geçireceklerini söyledi.
Strateji belgesinin uygulanmasıyla birlikte sektörün önemli bir ivme yakalayacağına inandığını dile getiren Ergün, ''Sektörün gelişmesi için elimizden gelen her şeyi yapmaya, sektörün sorunlarıyla birebir ilgilenmeye devam edeceğiz. Mesela, Karsan'ın New York'ta katıldığı taksi ihalesiyle ilgili olarak Belediye Başkanına 2 defa mektup gönderdik ve Karsan'ın bu işi başarabilecek kapasiteye fazlasıyla sahip olduğunu aktardık. Bu mektubu bana rahatlıkla yazdıran husus, otomotiv sektörümüze ve sizlere olan inancımın tam olmasıdır'' şeklinde konuştu.
Türkiye'nin son 8 yılda çok önemli başarılara imza attığını, önemli bir değişim yaşadığını ifade eden Ergün, ''Genel seçimle birlikte yeni bir dönem başlayacak, 8 yıldır attığımız temelin üstüne hep birlikte muazzam bir bina inşa edeceğiz. Seçim süreci, Türkiye'deki ekonomik dengeleri asla sarsmayacak, seçim ekonomisi gibi olumsuz tablolar yaşanmayacaktır. Ben genel seçimin ardından uluslararası kredi notumuzun da yatırım yapılabilir seviyeye ulaşacağına inanıyorum'' dedi.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.