Finansal piyasalarda yeni bir çağ başlıyor

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Çarşamba günü gerçekleşen ABD Merkez Bankası (FED) Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısının ardından FED Başkanı Jerome Powell’ın yaptığı açıklamalar oldukça önem taşıyor. ABD Merkez Bankası pandemi sonrası ekonomik toparlanma ve enflasyonda görülen yükselişlerle birlikte faiz oranlarını 2023 yılında yükseltme kararı aldı.

Açıklanan yeni tarih mart ayında yapılan açıklamaların yarattığı beklentilerden daha erken bir faiz artışına işaret etti. Bu dönemde FED faiz oranlarının en azından önümüzdeki iki yılda sıfır seviyesinde kalacağını öngörüyordu. Bununla birlikte yetkililer FED’in devasa boyutlardaki varlık alım programını ne zaman geri çekeceğini tartışmaya başladı.

FED pandeminin ortaya çıkışından bu yana her ay 120 milyar dolar değerinde menkul kıymet alımı yapıyor ve bu yolla kredi maliyetlerini düşük tutmaya çalışıyor. Powell, “bu toplantıyı ‘hakkında konuştuklarımız hakkında konuşma’ toplantısı olarak düşünebilirsiniz” dedi ve politika değişiminin merkez bankasının radarında olduğunun sinyallerini verdi.

Açıklamaların ardından piyasalarda değişim kısa sürede hissedildi. Bundan önce piyasalar bir yıldan uzun bir süredir kriz dönemindeki baş döndürücü destek önlemleriyle ralli yapıyordu. Açıklamanın ardından Dow Jones 380 puanın üzerinde düşüş gösterirken, ölçüt niteliğindeki S&P 500 ve teknoloji hisselerinin ağırlıklı olduğu Nasdaq Composite sırasıyla %1 ve %1,2 düşüş yaşadı.

borsagundem.com'un derlemesine göre tahvil piyasasında da bir satış dalgası görüldü ve beş yıllık ABD Hazine tahvilinin getirisi %0,1 yükseldi. Kredi alanların enflasyon faktörü de hesaplandığında ödediği miktarı gösteren reel getirilerde ise çok daha büyük bir yükseliş görüldü. Dolar son iki aydır önde gelen para birimlerinden oluşturulmuş bir sepet karşısında en yüksek seviyesine ulaştı.

Avrupa’da Stoxx 600 endeksi perşembe günü son 10 işlem seansının ilk düşüşünü gösterirken, hükümet tahvili getirileri yükseldi. Janus Henderson’ın Çoklu Varlık Portföy Yöneticisi Oliver Blackbourn, CNN’e yaptığı açıklamada FED’in “şahin sürprizinin” piyasalarda bir süre etkili olabileceğini söyledi.

Bu görüş özellikle de reel getirilerin yüksek kalması ve doların istikrar kazanması halinde güçlenecek. Bu durumda gelişen ülkeler ve petrol gibi emtialar darbe alabilir. Blackbourn, “kolay para politikası ve yardımcı mali politikalar eşliğinde oldukça uzun bir süreç geçirdik” dedi. Açıklamasının devamında, “piyasalara yönelik desteklerden bir tanesi şimdi değişiyor ve yavaşça elimizden alınıyor” ifadesini kullandı.

Portföy yöneticisi FED’in politika değişiminin “borsalardaki rallinin gücünü tüketebileceğini” söyledi ancak güçlü bilançoların, destek verici nitelikte olmaya devam edeceğine dikkatleri çekti.

Tüm bunların merkezinde ise enflasyon yer alıyor. FED 2021 için enflasyon tahminlerini %1 yükselterek %3,4 seviyesine çıkardı.

Powell çarşamba günü yaptığı açıklamada FED’in fiyat baskılarının geçici olacağını düşündüğü yönündeki görüşünü yineledi. Bu görüş yanlış çıktığı takdirde ise FED’in soruna müdahale edecek araçlara sahip olduğunu söyledi. Blackbourn, “FED şimdilerde bir miktar enflasyonu memnuniyetle karşılıyor” dedi.

Açıklamasının devamında, “merkez bankası uzun bir süredir dezenflasyonist güçlerle mücadele ediyordu” ifadesini kullandı. Ancak FED sonun başlangıcını gözlerken, oldukça yüksek miktarda belirsizlik var. Yatırımcılar ise diken üzerinde. Yükselen enflasyon kalıcı olduğu takdirde merkez bankası faiz oranlarında sert bir yükseliş gerçekleştirmek zorunda kalabilir.

FED hamlesinin ardından küresel yatırımcılar dolar biriktiriyor

Küresel hisse senedi fonlarına girişler sürüyor

Global eğilim negatif anlamda bir adım öne çıktı

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.