E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemErtaş salona girdi, tepkisini gösterdi---

Ertaş salona girdi, tepkisini gösterdi

Ertaş salona girdi, tepkisini gösterdi
15 Ocak 2014 - 13:18 borsaningundemi.com

“Girişimciliğin Güçlendirilmesi: Proje Finansman Modelleri” paneline gösterilen ilgisizlik SPK Başkanı Ertaş'ta hayal kırıklığı yarattı

BORSAGUNDEM.COM

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş, İstanbul Ticaret Odası Sütlüce Yerleşkesi’nde sunum yaptığı bir panelde hayal kırıklığı yaşadı. Ertaş, güne İstanbul’da katıldığı bir toplantıyla başladı. Sabancı Center’de düzenlenen Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi’nde açılış konuşması yaptıktan sonra Sütlüce’ye geçti. MÜSİAD ve İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen “Girişimciliğin Güçlendirilmesi: Proje Finansman Modelleri” konulu panel için salona girdiği anda ise büyük bir şok yaşadı.

Ertaş panelde yaptığı konuşmada hayal kırıklığından duyduğu tepkiyi, “Bu salona girince hayal kırıklığına uğradım. Buraya gelmeden önce katıldığım toplantıya 847 katılımcı olduğunu söylediler. Bu toplantıya daha çok ilgi gösterilmesi gerekirdi” sözleriyle dile getirdi. Ertaş, bu toplantı davetini aldığında iş dünyasının temsilcileri, iş dünyasına girmek isteyenler, üniversitenin öğrencileri, akademisyenler, SPK, Hazine ve BDDK'nın bir araya geleceğini umduğunu ve heyecanlandığını ancak   toplantıya katılımın az olması nedeniyle bu heyecanının azaldığını söyledi.




Adı ve konusu bu kadar iddialı ve cazip olan bir konuya gösterilen ilgisizlikten üzülen SPK Başkanı Vahdettin Ertaş konuşmasında şöyle devam etti:

"Üniversitelerin, işletme, ekonomi gibi alanlarından mezun olan öğrencilerimize 'üniversiteyi bitirin, bir işe girin' düşüncesinden uzaklaştım. 'Üniversiteyi bitirin, iş kurun' eğer bunda mesafe katedersek bu ülkenin önü açılacak. Ernst & Young dünya çapında bir anket yapmış, Türkiye'de de bu ankete katılan girişimcilerin yüzde 9'u girişimcilik eğitimine ihtiyaç duyulduğunu söylemiş. Dolayısıyla eğitimi baş tacı yapmamız lazım. İş dünyası zor ve dikenli bir yolculuk, rekabet çok. Gençlerimize bunun eğitimini sık sık vermemiz gerekiyor. İhtisaslaşmış kurumlardan destek alınması gerekir."
Ertaş, eğitim düzeyindeki eksiklikler nedeniyle iş hayatında başarısız olanların bulunduğunu ve bunun girişim iştahını azalttığını anlatarak, "Gençlerimizin alt yapısını sağlamlaştırıp iş hayatına sokarsak riskleri azaltırız" diye konuştu.
Devletin görevinin olabildiğince iş adamlarının önündeki engelleri kaldırması gerektiğini aktaran Ertaş, Türkiye'deki girişimciliğin desteklenmesine yönelik yaklaşımları anlattı.
 
"KÜÇÜK ŞİRKETLERİN HALKA AÇILMASI ELVERİŞLİ OLMADI"
 
Ertaş, yıllardır halka açılacak şirketlerde aranan karın ve aktif büyüklüğün şu olsun şeklindeki yaklaşımı kaldırdıklarını belirterek, "2011 yılında Gelişen İşletmeler Piyasasını kurduk. 1 milyon liralık sermayeli şirket de açılabilir 100 bin lira sermayeli şirket de açılabilir. Borçlanma senedi çıkarabilir, kotasyon şartı da yok ama bunun çok verimli olmadığını da gördük. 1 milyon lira sermayeli şirketin yüzde 25-yüzde 50'sini halka açtığınızda borsada diyelim ki 500 bin lirası işlem görüyor. 10 bin liralık alım yapan yatırımcı senedi tavan yaptırıyor, 20 bin liralık satmak istenildiğinde o senetler taban oluyor. Sermaye piyasalarının işleyişini bozduğunu gördük. Küçük şirketlerinin o aşamada halka açılmasının finansman ve sermaye piyasalarının kalitesi açısından çok da elverişli olmadığını gördük. Bu şirketler belli bir aşamaya gelene kadar başka kaynaklarla desteklenmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu.
 
"KALKINMA VE YATIRIM BANKACILIĞI KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURAMADIK"
 
Kaynağa ihtiyacı olan, fikri olan ya da küçük ölçekli bir şirket banka kredisine gittiğini ifade eden Ertaş, "Türkiye'de kalkınma ve yatırım bankacılığı kültürünü henüz oluşturamadık. Bu sağlıklı değil" dedi.
Ertaş, topladığın paraya göre banka tarafında kredi verme ve SPK'da da halka arz izni vermeyi geliştiremediklerini anlatarak, "SPK iyi bir bilançoya, toplanılan paraların iyi değerlendirileceği alanı olmasına bakıyor. Projesi olan insanların iş planlarını öyle bir hazırlaması gerekiyor ki bankacının önüne koyduğunda sıfır teminat ile kredi vermesini sağlaması lazım. Öyle bir plan olmalı ki SPK'nın önüne koyduğunda 'param yok ama fikrim var, bu fikir para eder' demesi lazım" şeklinde konuştu.
Kurumsal yatırımcı havuzunun büyütülmesi gerektiğini belirten Ertaş, bu konuda da Bireysel Emeklilik Sistemi'nin Türkiye'nin geleceği açısından önemli olduğunu ve birkaç yıl içinde meyvelerinin alınmaya başlanacağını söyledi.
Gelecek dönemde Türkiye'nin odaklanması gereken alanın kalkınma ve yatırım bankacığı olduğunu vurgulayan Ertaş, "Aracı kurumların önemli bir kısmını yatırım bankacılığına yönlendirmeye çalışıyoruz. Düzenlemelerimiz 1 Temmuz itibariyle yürürlüğe girecek. Önümüzdeki bir, iki yıl içerisinde bu yapılanmanın tamamlanmasıyla iki ya da üç olan kalkınma ve yatırım bankalarımızın sayısı, aktif büyüklüğü ve iş yapma potansiyelleri bugünkünden çok daha iyi konuma gelecek diye düşünüyorum" dedi.
Zaman zaman üniversitelerden "Öğrenciler için bir modelsiniz" denilerek konuşmacı olarak davet edildiğini anlatan Ertaş, "Ben de diyorum ki, 'Bizde bir başarı hikayesi yok. Başarı hikayesi, sıfırdan iş hayatına atılmış, üretim yapmış, yurt dışına mal satmış, yüzlerce binlerce insanı istihdam etmiş, vergi ödemiş, sosyal sorumluluk bilincinde ve çevreye duyarlı insanlardadır. Onları model olarak ön plana çıkarıp, gençlerle tanıştırmamız lazım'. Yoksa kamudan çıkmış, belli kademelere gelmiş insanları bir başarı hikayesi olarak görmüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (6)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • Klgyozede15 Ocak 2014 16:44

    Sayın prof. emin olun siz bu dediklerinizi yapsanız spk başkanı olarak o salonda değil oturacak ayakta duracak bile yer kalmazdı.

  • Beşir Atma15 Ocak 2014 14:36

    Neden olacak ortamın havası kirlendide ondan bu saaten sonra ortamın havası temizlenmeden yenilenmeden hiçbirşey eskisi gibi olmaz boşuna beklemeyin.Altta yorumcu prof. yazmış amma velakin yazılanları anlayacak adam yok...Temiz havaya ihtiyaç var...Hava temizlenince İnşallah herşey çok güzel olacak...

  • tv 15 Ocak 2014 14:18

    hayalkırıklıgına ugramışmış ah be abicim yatırımcının hayalkırıklıgı ne olacak

  • Klgyozede 15 Ocak 2014 13:47

    Çok bile gelmişler.Sayın ertaş.kiler grubu örütülü kar transferi yaptı. kurumunuzda onayladı.yani inandırıcılığınızı yitirdiniz bilmem anlatabildin mi. Ayrıca sizin hakkınızda küçük yatırımcı ne düşündüğünüde öğrenmek isterseniz bi zahmet edinde borsa forumlarına bakın.emin olun orada yazılanları okuduktan sonra burada yaşadığınız hayal kırıklığının hiç bişe olduğunu göreceksiniz.

  • PROF15 Ocak 2014 13:45

    Gercekten borsanın borsa gibi olmasını istiyorsalarsa gercekten Borsanın guvenilir ve amacına yönelik işlemesi için aşağıdaki olumsuzlara karşı SPK nın düzenlemeler getirmeli veya yaptırılar uygulaması gerekir 1.Aynı nitelikte bir çok şirketle borsaya açılmaları. Karşılıklı ortaklıklarla tahtayı kontrol etmeleri, hisse toplayıp boşaltmaları oyununa son verecek buyuk para cezaları uygulanmalı.. Patronlar Aynı nitelikte yaklaşık olarak faliyet alanları aynı karşılıklı ortaklıklar kurdurarak çok sayıda şirketi borsaya açması oldukça kötü niyetli. Oysa bunları tek şirket olarakta borsaya açıp kaynak toplayabilirdi. Ama peşinde koştukları oyun farklı yuksekten hisse boşaltma aşağıdan hisse toplama oyunları için hisse pozisyonlarına göre karşılıklı ortaklıklarla içinde ticari ilişkilerle kar zarar trasferi yapmak. Bazende oyunlarını borsada olan veya olmayan şirketleri arasındaki ortaklıklar veya ticari ilişkilerle kar transferi transfei yaparak gercekleştiriyorlar. Bu tur aynı nitelikteki şirketlerin birleştirierek gercekten patronların tahta oyunlarıyla değil faliyet alanlarında işlem yapmaları sağlanmalı… 2.Bilançolarda yatırımamaçlı gayrimenkulleri ve maddi duran varlıkların niteliklerinin ve değerlerinin doğru belirtilmesi,. Arsaların metre kare miktarları belirilmeli. Bazı bilanço karatmalarını ve bilanço makyajlarına cezalar uygulanmalı. İşini gerektiği gibi yapmayan denetleyci firmayada ve kişilerede ceza ıuygulanmalı… 3.İştirak ve bağlı ortaklıkları arkasına kar zarar saklama oyunlarına son verdirecek yaptırımlar getirilmeli. Dönem Bilançolarda İştiraklerinin liste halinde sadece “Dönen varlıklar,duran varlıklar, kısadönem yukumlulukler, uzun dönem yukumlulukler, dönemkarı” şeklinde beş kalemde toplam değerleri gösterilmeli. Birde bu 5 kalemde bir önceki yılın 12 aylık durumu yansıtılmalı. Bu zorunluluk haline getirilmeli… 4. Halka açıldıktan sonra burdan edinilen yeni kaynaklarla buyuyen gelişen şirketlerin hisselerini patronları tekrar halktan kelepire geri toplamak için şirketin yapısını değiştirmeleri, ağırlıklı finans faliyeti yapan şirket halinde dönüştürerek, şirketin buyuk nakitiyle borsada olmayan şirketlerini fonlaması ve kar etmeyen sadece fon değer artışı yapan pasif şirket haline sokulması oyunu. Oysa bu şirketler bu kaynakla kendileri direk buyuyebilirler ve yatırımcısına çok kazanırabilirler. Ama patron buyuk nakit kaynağı kendi lehine borsda olmaya şirketlere yöneltip borsada olmayan şrketlerini buyutme oyunu oynuyor… 5. Bazı şirketler faliyet raporlarında yatıkları yatırımlar ve aldıkları ihaleleri açıklamıyorlar veya şirketle ilgili bazı önemli gelişmeleri anlaşılmaz ifadelerle geciştirdikleri gözlemleniyor. Buların amaçlı yapıldığıda aşikar. 6. Şirket alımıyla tahsisli sermaye artışı ve şirkt birleştirmeleri. patronların yatırımcıyı soymak için uyguladıkları yeni teknikler. Farkındaysanız hep kendi şirketlerini birleştirir veya satın alırlar! başka dış bir dış şirket olsa asla bu birleşme koşullarını kabul etmezler! Tahsisli sermaye artırımında ve şirket birleşimlerinde çağrı fiatının belirlenmesi son ayların ortalama fiatına göre belirlenmesi patronlara mutiş bir manipulasyon fırsatı tanıyor. İşlemden önce tahta oyunlarıyla kendi lehlerine istedikleri gibi son ayların hisse fiatını belirliyorlar. 7.Aynı şirkete ait olan farklı katagorilerde borsada işlem gören hisseler eşitlenmeli. Ve ayrıca İmtyazlı paylar sistemi ortadan kalkmalı. 8.Bazı patronlar şirketin buuk çoğunluk hisselerini elden çıkarınca şirkete geliştirmeyi karlılıkla buyumesii için çalışma yerine dolaylı yollardan şirketten fayda sağlamayı daha avantajlı görüyorlar, onun için %50 sinden fazla halka açıkolan şirketlerin yönetimine aynı oranda halkın temsilcileri olmalı yönetimde

  • aceba neden?..15 Ocak 2014 13:30

    son 5 yılda yalan-yanlış raporlarla, düzceme fiyatlarla yapılan halka arzlar sebep olmasın sayın başkan?. yOKSA KEDİDİR KEDİ DEYİP ÜSTÜNÜ MÜ KAPATACAĞIZ?