E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaGündemErdoğan: Sigara içen gördüğümde...---

Erdoğan: Sigara içen gördüğümde...

Erdoğan: Sigara içen gördüğümde...
03 Mart 2017 - 21:26 borsaningundemi.com

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Birisini sigara içerken gördüğümde yanına yaklaşıyorum, paketin üzerine tarihi yazıp imza attırıyorum. Sadece seni kurtarmıyorum. Eşini de kurtarıyorum."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeşilay'ın ödül töreninde konuşuyor. "Eyyamcı değil milli ve yerli gençlik için herkesin gayret göstermesi şarttır." diyen Erdoğan, "Sigara, puro şu bu vesaire aklınıza sadece gelmesin. Zihinleri bundan kurtaramazsak geleceğimiz elden gider. En basitini yapıyorum. Birisini sigara içerken gördüğümde yanına yaklaşıyorum, paketin üzerine tarihi yazıp imza attırıyorum. Sadece seni kurtarmıyorum. Eşini de kurtarıyorum." diye konuştu.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, " Savaşlar sadece cephede olmaz, asıl savaş manevi ve toplumsal alanda verilendir. Zira milleti çözen, devleti çökerten asıl saha burasıdır. Maneviyat alanıdır, medeniyet alanıdır, kültür alanıdır." dedi.

"Sadece kendi çıkarını düşünen, sürekli haz peşinde koşan hedonist bir nesil için ellerindeki tüm araçları kullanıyorlar. Bu sorunun sadece ülkemize münhasır bir mesele olmadığını özellikle belirtmek istiyorum." diyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Küresel düzeyde uyuşturucu kültürü özendirilerek, farklı düzenlemelerle meşrulaştırılarak, toplumu ayakta tutan sütunlar dinamitleniyor. Türkiye mevcudiyetini hala koruyan güçlü aile yapısı, sosyal ve kültürel bağları sayesinde hamdolsun bu dalganın etkisini nispeten azaltabiliyor ancak bu sorunun bizim için de giderek büyüyen bir tehdit haline geldiğinin farkındayız. Bununla birlikte mücadeleyi, kendimizle birlikte tüm kardeşlerimiz, tüm insanlık için yürütmemiz gerektiğine inanıyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önümüzdeki haziran ayında, alkol düzenlemesi yürürlüğe gireli dört yıl olacak. Bu dört yılda hangi vatandaşımız bu düzenleme dolayısıyla sıkıntı yaşadı? Kimin hayat tarzına müdahale edildi? Muhalefetin iddialarının hangisi doğru çıktı? Elbette hiçbiri. Söylediklerinin bir tanesi dahi gerçekleşmedi. Esasen bunlar 'çamur at tutmasa da izi kalır' mantığıyla hareket ediyorlar. Ama şundan emin olun, attıkları çamurların hepsi de kendi paçalarına, kendi suratlarına yapışmıştır." dedi.

"BİRİSİNİ SİGARA İÇERKEN GÖRDÜĞÜMDE..."
Geleceğimizin teminatı olan gençlere yönelik hizmetleri çok değerli buluyorum. Onların ilgisini çekecek çalışmaların sayısını artırmalıyız. Çok daha fazla insana ulaşmamız, onların derdine derman olmamız gerekiyor. Eyyamcı değil milli ve yerli gençlik için herkesin gayret göstermesi şarttır. Sigara, puro şu bu vesaire aklınıza sadece gelmesin. Zihinleri bundan kurtaramazsak geleceğimiz elden gider. En basitini yapıyorum. Birisini sigara içerken gördüğümde yanına yaklaşıyorum, paketin üzerine tarihi yazıp imza attırıyorum. Sadece seni kurtarmıyorum. Eşini de kurtarıyorum. Çünkü sen eşine de zarar veriyorsun. Eşine zarar vermeye hakkın yok. Bu vücut Allah'ın emanetidir, ihanet etmeye hakkın yoktur. Bazıları uymuyor olabilir ama sözü alıyorum, paketi de alıyorum.

"TOPLUMU KUTUPLAŞTIRMANIN PEŞİNE DÜŞTÜLER"
Türkiye'deki belli kesimler sürekli sorunu başka taraflara çekmeye gayret etti. Alkol düzenlemesi gibi son derece masum bir meselede iftiralarla yalanlarla ortalığı ayağa kaldırıyorlar. Hiç alakası olmadığı halde konuyu hayat tarzı tartışmalarına çekerek kendilerince yeni cepheler açmak istediler. Yaşam biçimimize müdahale ediliyor diye haftalarca gündemi meşgul ettiler. Hangi alkol satan yeri yasalara uygun olduğu halde kapattık? Böyle bir şey var mı? Biz sadece burada tebliğ görevimizi yaptık. Vatandaşımızın can, mal, akıl, nesil güvenliğini korumak için bu adımları attık. Bu tartışma üzerinden toplumu kutuplaştırmanın peşine düştüler. Milletimiz sağ duyusuyla bu kesimlerin ucuz politikalarına prim vermedi.

"ÇAMURLAR KENDİ SURATLARINA YAPIŞMIŞTIR"
Bunlar çamur at, tutmasa da izi kalır mantığı ile hareket ediyorlar. O çamurlar kendi paçalarına, kendi suratlarına yapışmıştır. Sadece bu hadisenin dahi ülkemizdeki muhalefetin seviyesini göstermesi açısından ibretlik. Ülke ve milletin geleceği için attığımız adımlarda aynı söyleme çarpıtmalara şahit olduk. Bu ülkenin gazetelerinde televizyonlarında köşe başlarını tutanların bir kısmını hakikat güneşini yalanla perdeleyebileceklerini sanıyor. Makarnacı, kömürcü, göbeğini kaşıyan adam olarak gördükleri bu yiğit milleti hafife alıyorlar. Onlar bilmez, her şeyi biz biliriz mantığıyla hareket etmişlerdir. Milleti kendine düşman gören, milletin değerlerine düşmanlık eden zihniyetin temsilcileridir.

"BU ÜLKEDE DİKİLİ AĞAÇLARI YOK"
Cumhurbaşkanlığı sistemine neden karşı çıktıklarını açıklayamadıkları için eski usullere başvuruyorlar. Yönetim sistemi değişikliğini rejim değişikliği olarak göstermeye çalışıyorlar. Yahu ne alakası var? İlk kez karşısında ben olurum. Bugünün işi değil 200 yıllık iştir. Biz yönetim sistemini değiştirmek suretiyle geleceğe farklı bir adım atıyoruz. Parlamentoda sürekli patinaj yapan bir sistemi değiştirmek suretiyle adeta uçmamız lazım. Bunun önünü açmamız lazım. Biz damdan düştük. Fakat bunu engellemek isteyenlerin bu ülkede sorumluluk diye bir şeyi olmadı. Olacağı da yok. Dikili ağaçları yok bu ülkede. Biz bu millete, ülkeye aşığız. Biz dertliyiz. Muasır medeniyler seviyesine lafla çıkılmaz, icraatla çıkılır

"14 YAŞINDAKİ GENCİ KANDİL'E GÖTÜRÜRKEN GÜVENİYORSUN"
Bu ülkeyi terörizme ve teröristlere teslim etmeyeceğiz bundan hiç endişeniz olmasın. Devletin rejimi olan cumhuriyet konusunda geri adım yoktur. Yürütmeyi doğrudan milletin emrine veriyoruz. Milletin vekalet verdiği kişiler parlamentoda akıllarına estikçe gensoru veriyor. Biliyor ki geçmez. Ama yine de veriyor. Dert hükümeti çalıştırmamak. Şimdi aslolan millet. Dolayısıyla 5 yılda bir millete gelecek. Millet memnunsa devam diyecek. Aslolan budur. En geniş manada oylama bu. Yargının bağımsızlığının yanına biz tarafsızlığını getirdik. Hem bağımsız hem tarafsız olacak. Kim, niçin karşı çıkar bunu da bilmiyorum. Çocuklara mı bırakacağız parlamentoyu diyorlar. Kendi gençliğine güvenmeyen zihniyet. Ama o gençleri 14 yaşındaki genci Kandil'e götürürken ona güveniyorsun?

"GECENİN HÜKMÜ SABAHA KADAR"
"Diyarbakır Belediyesi'nin önünde günlerce ağlayan annelerin ahı hepsini tutacaktır. Seçmek mi zordur, seçilmek mi? Aslolan seçmek zordur. Bir zamanlar bir siyasetçi 'Ben Taksim meydanına dört ayaklı merkep koysam seçtiririm' diyordu. Biz 21 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açan Fatih'in torunlarıyız. Yapılamaz diye bir şey yok. 24-25 yaşında dev firmaların CEO'larını tanıyorum. Onlar yapıyor da benim Ahmet'in, Mehmet'im neden yapamayacak? Hiç endişe etmeyin yapacak. Yürütmedeki çift başlılığın sonlandırılmasından istikrar ve güven ortamının garantiye alınmasından neden rahatsız oluyorsunuz? Gecenin hükmü, sabaha kadardır. Olay bu"

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (3)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
  • hayri04 Mart 2017 07:38

    sigara içmeyen içeni anlamaz,

  • Cüneyt 03 Mart 2017 22:53

    Refah düzeyi yüksek ve temiz bir ülke hedefleyin o zaman aileler özenli çocuk yetiştirirler. Sayenizde her kez derbeder olmuş öyle laf ile kimse sigara bırakmaz....

  • Sevgül Güner03 Mart 2017 21:46

    Mahalle bekcileri ve sabita bacak kadar sokakta okul önünde sigara icen cocuklari kulagindan tutup ailesine teslim edilmeli lütfennn.