E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İstanbul Sultanbeyli ve Sancaktepe'de düzenlediği mitinge katıldı. Erdoğan, iki mitingte de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, yerel seçimlerde İstanbul yönetiminin önemine dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Sultanbeyli konuşması
Erdoğan Sultanbeyli'nde yaptığı konuşmada, bugün ebediyete irtihal eden kıymetli dava arkadaşları, AK Parti AR-GE ve Eğitim Başkan Yardımcısı Osman Karaaslan'a Allah'tan rahmet niyaz etti.
Genç yaşta kaybettikleri Karaaslan'ın partide farklı görevlerde bulunduğunu, davalarına samimiyetle hizmet ettiğini anlatan Erdoğan, Allah'tan Karaaslan'ı cennetiyle ve cemaliyle müşerref eylemesini dileyip, ailesine, sevenlerine ve camialarına başsağlığı dileğinde bulundu.
Katılımcıların, artık sonuna doğru yaklaşılan Ramazan-ı Şerifi'ni tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah'tan kendilerini ramazana ulaştırdığı gibi sağlıkla, huzurla ve esenlikle bayrama da eriştirmesini diledi.
Erdoğan, geçen yıl yapılan 14-28 Mayıs'taki seçimlerde, Sultanbeyli'nin Cumhur İttifakı'na milletvekilliğinde yüzde 64 ve Cumhurbaşkanlığında yüzde 67 oy oranıyla destek verdiğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ahde vefanız ve kadirşinaslığınız için sizlere teşekkür ediyorum. Sultanbeyli'yle bizim aramızdaki gönül bağı çok eskidir hem de çok derindir. İstanbul'un yaşadığı çarpık şehirleşme sürecinin en ağır sonuçlarının görüldüğü yerlerden biri de Sultanbeyli'ydi. Anadolu'nun dört bir yanından yeni bir hayat kurmak için buraya gelen insanlarımız hep sahipsiz bırakıldı. Bu ilçemiz, bir dönem ülkemizdeki hak ve özgürlük gasplarının adeta sembol yeri haline getirildi. İnsanlarının sırf inançlarından, kıyafetlerinden, geleneklerinden dolayı taciz edildiği Sultanbeyli, vakur duruşuyla bu badireleri geride bıraktı. Bugün Sultanbeyli, İstanbul'un yıldızı parlayan ilçelerinden biri olarak, kendini istiskal edenlere adeta nazire yapıyor."
"Mazlumlara her türlü yardımı yaptığımız için mimlendik"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilçe belediyesinin hayata geçirdiği projeler, yaptığı eser ve hizmetlerle Sultanbeyli'yi her geçen gün daha da güzelleştirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bizim hikayemiz de Sultanbeyli'nin durumuyla farklı değil. Emperyalistlerin uzantıları, vesayetçilere ve darbecilere eyvallah etmediğimiz için önümüze tuzak üzerine tuzak kuruldu. 'One minute' diyerek masumlara uygulanan zulme karşı koyduğumuz tavır için ayrımcılığa maruz kaldık. 'Dünya beşten büyüktür' diyerek, küresel yönetim ve güvenlik sisteminin çarpıklıklarına itiraz ettiğimiz için ambargolara uğradık. PKK, FETÖ ve DEAŞ terör örgütlerini üzerimize saranlara teslim olmadığımız için pek çok acıyla sınandık. Gazze'de yapılan katliama en üst perdeden itiraz ettiğimiz, mazlumlara her türlü yardımı yaptığımız için mimlendik. Hamdolsun önce Allah'ın yardımı, sonra da Sultanbeyli'den, İstanbul'dan, milletimizden aldığımız güçle hepsinin üstesinden geldik, geliyoruz."
"İstanbul kendine ortak kabul etmez"
Erdoğan, Türkiye Yüzyılı ile yeni bir döneme hazırlandıklarını, Türkiye Yüzyılı'nın aynı zamanda belediyecilik hizmetlerinde yapacakları tarihi atılımlarla şehirlerin de yüz yılı olacağını söyledi.
Mitinge katılanlara "Buna hazır mıyız?", "Pazar gününe kadar buna hazır mıyız?", "Pazar günü sandıkları patlatacak mıyız?" diye soran Erdoğan'a vatandaşlar, "Evet" yanıtını verdi. Bunun üzerine Erdoğan, "Ben Sultanbeyli'den gümbür gümbür bir sesin geleceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"İstanbul'da 30 yıl önce başlattığımız yerel yönetim hamlesi, maalesef son 5 yıldır durmuş, hatta ibre tersine dönmüştür. Şehri yönetmesi gerekenler İstanbul'dan başka her işle uğraştıkları için bırakınız yeni projeyi, devraldıkları yatırımları bile sürdürememişlerdir. İşte şu anda İstanbul'u yöneten büyükşehir belediye başkanının acaba Sultanbeyli'ye en ufak bir yatırımı oldu mu? Büyükşehir belediyesinden ne diyor, 'Tam ileri.' Ne tam ileri ya, sen tam gaz geri gidiyorsun. Sultanbeyli'yi bir defa hiçbir zaman kalkıp da sahiplenmedin ki. Ulaşımıyla, çevresiyle, depreme hazırlığıyla, sosyal belediyeciliğiyle İstanbul içler acısı bir hale gelmiştir. Lazım olduklarında, hava bozuk olduğunda ya tatilde ya cumhurbaşkanı yardımcılığı peşinde ya büyükelçilerle Sarıyer'de balıkta... Bu şehrin sorunlarını bunlar çözebilir mi? İstanbul'un yönetimi yarı zamanlı mesaiyle olacak bir iş değildir. İstanbul kendine ortak kabul etmez. Ya İstanbul'a hizmet ediyorsunuz ya da bu şehri ihmal ediyorsunuz ya İstanbul'a aşkla, tutkuyla bağlısınız ya da gönlünüzde başka hesaplar var. Bu şehir hiç kimsenin şahsi ihtiraslarının aracı, atlama taşı, basamağı, oyuncağı, finans kaynağı haline getirilemez."
"İstanbul'un birinci önceliği depreme hazırlıktır"
Eyüp Sultan hazretlerinin uğruna surların dibinde can verdiği İstanbul'a böyle bir zulüm yapılmasına rıza gösteremeyeceklerini, Fatih Sultan Mehmet'in emaneti İstanbul'un bu hale düşürülmesine vicdanlarının el vermeyeceğini dile getiren Erdoğan, kentte yaşayan 16 milyon insanın vebali üzerlerindeyken yaşananlara seyirci kalamayacaklarını vurguladı.
Erdoğan, vatandaşlara, "Bunun için ne diyoruz, 'Yeniden İstanbul.' diyoruz. Ne diyoruz bunun için, 'Sadece İstanbul.' diyoruz." şeklinde seslendi.
İstanbul'un beklentisi ve ihtiyacının çok olduğunu ama bazı hayati öncelikleri olduğunu da anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"İstanbul'un birinci önceliği depreme hazırlıktır. Son dönemde bu konuda herhangi bir çaba, gayret, proje, icraat gördünüz mü? Hayır. Çünkü depreme hazırlık için kullanılması gereken kaynaklar bavul bavul, ne oldu? Dolar. Ne oldu? Avro ve bunlar bir yere götürülüyor. Peki nereye götürülüyor? Depreme hazırlık için sarf edilmesi gereken vakit, delege avlarında, DEM'le pazarlıkta. Bu DEM'i biliyorsunuz değil mi? Bizim Rize'nin çay demi değil, kazanma değil, kaybettirme hırsıyla hareket edenleri yemlemekte harcanıyor. Sanki İstanbul böyle bir tehditle karşı karşıya değilmiş gibi hareket etmekle bu tehlike ortadan kalkmıyor."
"Depreme dayanıksız yapıların hepsini dönüştüreceğiz"
Miting alanına gelirken emniyete ne kadar katılım olduğunu sorduğunu ve cuma günü olmasına rağmen 40 bin kişi bulunduğunu öğrendiğini anlatan Erdoğan, "Maşallah, böyle bir cuma gününde 40 bin kardeşimle Sultanbeyli'de buluşmak bizim için hakikaten vefadır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilim insanlarının her gün "İstanbul'u depreme hazırlayın." diye ikaz ettiğini, bu sebeple kendilerinin İstanbul'da afet bölgelerindeki gayretli çalışmalarıyla milletin takdirini toplayan Murat Kurum'u büyükşehir adayı olarak belirlediklerini aktardı.
İstanbul'a 5 yıl büyükşehir belediye başkanı olarak hizmet ettiğini hatırlatan Erdoğan, "Sonra beni nereye gönderdiniz? Başbakanlığa gönderdiniz, sonra Cumhurbaşkanlığı ve dediniz ki, 'İstanbul emin ellere teslim.' Ve bunu yaptık mı? Şimdi de emin eller, Allah'ın izniyle Murat Kurum kardeşimle ve tüm ilçe belediyeleriyle gerçekleşecek. Önümüzdeki 5 yılda İstanbul'daki depreme dayanıksız yapıların hepsini inşallah dönüştüreceğiz. Tam bir seferberlik anlayışıyla 650 bin konutun dönüşümünü inşallah 5 yıl gibi kısa süre içinde tamamlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul trafiği
İstanbul'un ikinci gündeminin artık hayatı çekilmez bir hale getiren trafik olduğuna değinen Erdoğan, şunları söyledi:
"Ya şuraya doğru dürüst otobüs geliyor mu? Devamlı otobüsler ya yanıyor, buradaki ulaşım ne yazık ki yapılmıyor. Şimdi bütün bunlara karşı inşallah otobüslerimiz, metrobüsler olarak, otobüsler olarak, Sultanbeyli yeni bir döneme geçecek. Mevcut yönetim bizden devraldığı metro hatlarını bile yapamadığı, trafiği rahatlatacak başka projeler de geliştiremediği için şehir adeta kilitlendi. Ya bu öyle bir belediye başkanı ki şurada, Sancaktepe'de metro ile ilgili açılış yaptık. Orayı geldi, toprakla doldurdu. Ya sen nasıl bir belediye başkanısın? Nasıl bunu doldurursunuz? Bunu biliyorsunuz değil mi? Daha ne diyor bir de 'Akıllı belediyecilik, tam ileri.' Nasıl bir tam ileri? Sabah işe gitmek, akşam işten eve dönmek, bir yerden bir yere seyahat etmek, kayak yapmak, İstanbul sizin bu zevkinizi çekmeye layık mı? Ve İstanbul tam bir çile şehri haline geldi. Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli metro hattının durak sayılarını yarıya düşürerek, sırf açmış olmak için ne yaptılar açtılar. Sultanbeyli'ye kadar ilerlemedikleri gibi uyduruk sebeplerle hastane önünden geçecek durakları iptal ettiler. Yani bizim dönemimizde başlayan diğer birçok proje gibi metro hattını da ellerine, yüzlerine ne yazık ki bulaştırdılar, beceriksizliklerinden. Hafriyat alanına çevirdikleri metro duraklarını saymıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İBB Başkan adayı Murat Kurum ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile işbirliğinde İstanbul'un raylı sistem uzunluğunu 1000 kilometreye çıkaracaklarını söyledi.
Ayrıca Boğaz'ın altına yapacakları yeni tünelle, iki yaka arasındaki raylı sistem geçişlerini bir araya toparlayacaklarını kaydeden Erdoğan, İstanbul'un bir başka gündeminin de, engellisiyle, çocuğuyla, kadınıyla, yaşlısıyla, yoksuluyla bu şehrin dezavantajlı kesimlerinin sahipsiz kalması olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, "Biz Murat Kurum kardeşimle merkezi idarede yaptığımız gibi, büyükşehirde de kimsesizlerin kimsesi olacak bir yönetim anlayışını hakim kılacağız." dedi.
İstanbul'un diğer bir önemli ihtiyacının tarihi, kültürel ve insani zenginliğine uygun vizyonla çalışılması olduğunu dile getiren Erdoğan, "Haliç'i biz temizledik. Ayasofya'yı ibadete açtık. İstanbul Havalimanı'nı faaliyete geçirerek, Çamlıca Kulesi'ni ve Camii'ni yaparak, her iki tarafta pek çok abide eseri şehre kazandırarak bunun ilk adımlarını attık." diye konuştu.
Alandakilere "Durmak yok. Yaparsa..." diye seslenen Erdoğan, vatandaşların "AK Parti yapar" diye karşılık vermesi üzerine "Yaptık mı? Gene yapacağız." ifadelerini kullandı.
"Önümüzdeki dönemde İstanbul yeniden kendine değer katan böyle bir idareye kavuşacaktır"
Erdoğan, "Biz böyle şu andaki belediye başkanıyla değil, Cumhurbaşkanınız olarak tüm bakan arkadaşlarımla, hep beraber bu adımları attık, atıyoruz ve atacağız. İnşallah önümüzdeki dönemde İstanbul yeniden kendine değer katan böyle bir idareye kavuşacaktır." diye konuştu.
İstanbul'dan uzak tutulması gerekenler olduğunu vurgulayan Erdoğan, yönetimi üzerinde yapılacak her türlü kirli pazarlığın bu şehri kirlettiğini söyledi.
İstanbul'u kirli pazarlıklardan uzak tutmak gerektiğini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
"Şehir halkına hizmet için tahsis edilen kaynakları yağmalayıp başka amaçlar için deste deste savurmak bu şehri üzer. İstanbul'u üzmemek gerekir. Her semtini sevmeye bir ömür vakfedilen İstanbul'u işporta pazarına düşürmek bu şehre ihanettir. İstanbul'a bu kötülüğü yapmamak gerekir. Bu örnekleri daha olabildiğince çoğaltabiliriz. Siz hepsini ve daha fazlasını zaten biliyorsunuz. Biz İstanbul'un geriye saran eser ve hizmet filmini 2019'da kaldığı yerden tekrar başlatma yanında, şehri bu cendereden çıkarmaya da talibiz. Artık bu şehirde belediyecilik sosyal medyada değil, bizzat hayatın içinde yapılacak. Artık bu şehrin insanları ihtiyaç duyduklarında, belediye başkanlarının nerede olduğunu merak etmeyecekler. İşinin başında olduğunu bilecekler."
"CHP'ye seçim kazandırmaya çalışanların söylemlerine itibar etmeyeceğiz"
"Siztem İstanbul" yaklaşımıyla şehrin tüm meselelerinin birbirlerini tamamlayıcı bir anlayışla çözüleceğini kaydeden Erdoğan, tüm bunları ve daha fazlasını 1 Nisan itibarıyla hemen hayata geçirmeye başlayacaklarını belirtti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunun için sizlerden 31 Mart'ta sandıkları sıkı tutmanızı, en küçük bir kayıp kaçağa meydan vermemenizi istiyorum. Buradan öyle bir ses vermenizi bekliyorum ki karşı kıyıdan bile duyulsun. Hazır mıyız? Sultanbeyli, yoldaşım, gönüldaşım, dava arkadaşım Sultanbeyli, 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart'ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Hanımlar, var mıyız? Gençler, var mıyız? Sultanbeyli ile birlikte İstanbul haritasının tamamını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Rabb'im hepinizden razı olsun."
Bunun için kalan 1,5 günün çok ama çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Henüz kararını verememiş eşimiz, dostumuz, arkadaşımız varsa hepsine tek tek ulaşacağız. Bu seçimlerin önemini anlatacak, İstanbul'un bir 5 sene daha kaybetmeye tahammülünün olmadığını söyleyeceğiz. Kırgınlık varsa giderecek, yanlış anlaşılma varsa düzelteceğiz. Bir dönem bizim yanımızda oldukları halde şimdi sadece AK Parti'ye ve Cumhur İttifakı'na kaybettirerek, CHP'ye seçim kazandırmaya çalışanların söylemlerine itibar etmeyeceğiz. Hiçbir iddiası, elle tutulur hiçbir projesi olmayanlarla oyumuzu ziyan etmeyeceğiz. Basiret ve aklıselimle hareket ederek 31 Mart seçimlerinde inşallah şehrimiz ve ilçemiz için en hayırlı kararı vereceğiz. Ben Sultanbeylili kardeşlerime inanıyorum, güveniyorum. 31 Mart seçimlerinin şehrimize ve ülkemize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum."
Geçen 2 ayda 52 il ziyareti yaparak vatandaşlarla kucaklaştıklarını ve hasbihal ettiklerini dile getiren Erdoğan, aslında bu seçim dönemi az bile ziyaret yaptıklarını dile getirdi.
Çoğu zaman bu sayının 60'ı, 65'i bulduğunu ifade eden Erdoğan, "Bazıları bizim mahalli seçimler için niçin bu kadar koşturduğumuzu, çalıştığımızı, didindiğimizi merak ediyor. Biz ister genel seçim, ister mahalli seçim, ister halk oylaması olsun tüm seçimlere milletimizle ruberu, yüz yüze bir araya gelme fırsatı olarak bakıyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Sancaktepe'de
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Sancaktepe mitinginde halka hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tüm katılımcıları selamlarken bugün 19'uncu orucu tutulan Ramazan-ı Şeriflerini tebrik etti.
İhtiyaç sahiplerini daha fazla gözetmeleri, fakir fukarayı daha fazla kollamaları gereken mübarek günlerden geçildiğini belirten Erdoğan, Filistin'den Türkistan'a, Sudan'dan Yemen'e, Suriye'den Afganistan'a kadar dünyanın birçok yerinde insanların ciddi sıkıntılar çektiğini dile getirdi.
Erdoğan, "İsrail'in hukuk tanımaz, kutsal bilmez, zalim hükümeti yaklaşık 6 aydır Gazze'deki kardeşlerimizi vahşice katlediyor. Kalpten yapılan duaların geri çevrilmediği bu müstesna zamanlarda ellerimizi semaya, Gazzeli mazlumlar için de açıyoruz." dedi.
Duaların yanı sıra insani yardımlarla da Gazze'nin yanında olduklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şimdiye kadar toplam 40 bin tondan fazla yardım malzemesini uçaklar ve gemilerle bölgeye gönderdik. Dün de 8'inci yardım gemisini, 3 bin ton tutarında 125 bin gıda kolisiyle Gazze'ye ulaştırılmak üzere Mısır'a sevk ettik. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin acil ateşkes kararından sonra İsrail üzerindeki baskının arttırılması için yoğun çaba harcıyoruz. Çocuk, kadın, bebek, yaşlı demeden soykırım uygulayan canilerin hukuk önünde hesap vermesi için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Birileri bilmese de hatta bildikleri halde siyasi rant için gerçekleri çarpıtsa da biz Filistin halkının ve devletinin dimdik yanında duruyoruz."
"Türkiye'nin gayretlerinin en yakın şahidi tüm gruplarıyla, tüm fertleriyle Filistin halkıdır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradan kalbi Gazzeli mazlumlar için samimiyetle çarpan kardeşlerine seslendiğini belirterek, "Türkiye düşmanlarının tamamı yalan, tamamı düzmece propagandalarına bakıp da içinize şüphe düşürmeyin. İnsanımızın Gazze hassasiyetini, istismar etme peşinde koşan fırsatçıların ahlaksız ve asılsız söylemlerine prim vermeyin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti tüm kurumlarıyla Filistin halkının yanındadır. Elimizin uzandığı, gücümüzün yettiği, imkanlarımızın el verdiği ne varsa tek bir eksik bırakmadan hepsini yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Dün akşam AFAD Başkanıyla, ardından Kızılay Başkanıyla görüştüğünü, yoğun bir şekilde bu yardımları ulaştırmanın gayreti içerisinde olduklarını kendilerinden öğrendiğini kaydeden Erdoğan, "Türkiye'nin gayretlerinin en yakın şahidi tüm gruplarıyla, tüm fertleriyle Filistin halkıdır. Tayyip Erdoğan'ın her türlü bedeli göze alarak verdiği mücadelenin şahidi Gazzeli kardeşlerimizin bizatihi kendileridir." diye konuştu.
"Filistin davasını kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz"
Erdoğan, kendisinin yanı sıra Dışişleri Bakanının, MİT Başkanının, AFAD'ın, Kızılay'ın, vakıfların, derneklerin ve hayırseverlerin Filistin ve Gazze için çalıştığını, didindiğini, mücadele ettiğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, Suriye imtihanını, Somali imtihanını, Karabağ imtihanını nasıl alnının akıyla verdiyse, Gazze imtihanını da vermenin gayretindedir. Allah'ın izniyle bunda da başarılı olacağız. Filistinliler özgürlüklerine, işgal altındaki topraklarına ve başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız devletine kavuşuncaya kadar durmayacağız. Vatanlarını koruyan Gazzeli yiğitlere 'terörist' iftirası atan İsrail aşıklarının değirmenlerine su taşıyanların bize edecek tek kelamları olamaz. Bize tehditle, baskıyla geri adım attıracaklarını zanneden lobilere rağmen Filistin davasını kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel seçimlerden bir gün önce Sancaktepelilerle kucaklaştıklarını anımsatarak, Sancaktepeli kardeşlerinin kendilerine verdikleri sözlerinde sadık kaldıklarını belirtti.
Erdoğan'ın yönelttiği, "31 Mart'ta bu sözü yenileyeceğimize eyvallah diyor muyuz?", "Pazar günü yeniden Sancaktepe diyor muyuz?" sorularına katılımcılar "Evet." yanıtını verdi.
Milletvekilliğinde yüzde 48'i bulan, Cumhurbaşkanlığında yüzde 50'yi aşan oy oranlarıyla Sancaktepe'nin ''Cumhur İttifakı'' dediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Geleceğinize, iradenize, demokrasimize sahip çıktığınız için sizleri tebrik ediyorum. Sordum, dedim, 'Bugün Sancaktepe'de katılım ne durumda?' Aldığım cevap, ne kadar? 25 bin. Bizi bağrınıza bastığınız için her birinize şükranlarımı sunuyorum. Evelallah Sancaktepe bize böyle destek verdikçe Türkiye'nin şahlanışını kimse durduramaz. Sizler bizimle olduğunuz, bizimle yol yürüdüğünüz sürece ülkemizin kalkınma mücadelesinin önünü hiçbir güç kesemez. Rabbim aramızdaki dayanışmayı daim eylesin." diye konuştu.
"İlimizin ve ilçemizin hangi zihniyet tarafından yönetileceğinin kararını sandıkta vereceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önlerinde kritik bir seçim olduğuna işaret ederek, "İnşallah pazar günü bir kez daha sandığa gideceğiz. Bu sefer şehrimize ve ilçemize hizmet edecek, eser üretecek, 7 gün 24 saat hizmetimizde olacak yerel yöneticileri belirleyeceğiz. Göreve gelince vaatlerini unutacak değil, verdiği sözü yerine getirecek belediye başkanlarını seçeceğiz. Önümüzdeki 5 yıl boyunca ilimizin ve ilçemizin hangi zihniyet tarafından yönetileceğinin kararını sandıkta vereceğiz." ifadelerini kullandı.
Bir tarafta eserleriyle, icraatlarıyla, projeleriyle konuşanların, diğer tarafta 5 yıl boyunca taş üstüne taş koymayanların olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bir tarafta hayalleri hedeflere, hedefleri gerçeklere dönüştürenler var, diğer tarafta meydanlarda bolca vaat dağıtıp göreve gelince hepsinin üstüne yatanlar var. Bir tarafta temiz, şeffaf ve dürüst siyasetin temsilcileri var, diğer tarafta kaynağı karanlık, deste deste dolarlar, avrolarla para kulesi üretenler var. Bir tarafta vatandaşın her anında yanında olan gerçek belediyecilik var, diğer tarafta algı belediyeciliğiyle gözleri boyamaya çalışanlar var. Bir tarafta kibrini, egosunu, servetini büyütenler var. Neymiş? 'Tam gaz ileri'. İnanıyor musunuz? Tam gaz ileri değil, tam aksine tam gaz geri. Diğer tarafta tevazuyla milletine hizmet edenler var. Bir tarafta deprem ve trafik başta olmak üzere şehrin sorunlarına çözüm geliştirenler var, diğer tarafta reklama verdiği önemin onda birini depreme vermeyenler var."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, karşılarındaki tablonun bu kadar net olduğunu ifade ederek, 31 Mart'ta İstanbul'u ve Sancaktepe'yi yönetecek isimlerle beraber, bu iki farklı anlayış arasında tercihte bulunulacağını dile getirdi.
"Sancaktepe'nin tercihinin Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonundan yana olacağına inanıyorum"
Sandığa giderken ellerini kalplerinin üstüne koyacaklarını, her şeyi akıl ve vicdan terazisiyle çok iyi tartacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buna hazır mıyız? Kırgınlıkla ve öfkeyle değil, sağduyuyla meseleye yaklaşacağız. Kullanacağımız oyun gelecek 5 yılımızı doğrudan etkileyeceğini asla aklımızdan çıkarmayacağız. İstanbul'un bir 5 sene daha kaybetme lüksünün olmadığını hepimiz görüyoruz. Ben, Sancaktepe'nin tercihinin Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonundan yana olacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sancaktepe'nin basiret ve ferasetle hareket ederek bir kez daha kendilerine destek olmasını beklediklerini dile getirerek, katılımcılara şu soruları yöneltti:
"Şimdi buradan öyle güçlü bir ses verin ki tüm İstanbul'dan duyulsun. Hazır mıyız? Sancaktepe, 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart'ta gerçek belediyeciliği tercih ediyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar ana kademe, kadın kolları, gençler, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Hanımlar var mıyız? Gençler var mıyız? Sancaktepe'yle birlikte tüm İstanbul haritasını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Büyükşehirde Murat Kurum diyor muyuz? Sancaktepe'de bir kez daha Şeyma Döğücü diyor muyuz?"
Mitingdekilerin soruları "Evet" diyerek cevaplaması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rabbim sizlerden razı olsun. İnanıyorum ki Sancaktepe, metro kuyularını dolduranlara 'yürüyün' demeyecek. Sancaktepeli kardeşlerimiz eser ve hizmet siyasetiyle yola devam diyecek." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu aziz şehrin emanetini ilk kez 30 sene önce, 1994'te devraldıklarını belirterek, "Büyükşehir belediye başkanı olarak 4,5 yıl boyunca şehrimize heyecanla hizmet ettik. Yılların ihmallerini giderdik. Dağ gibi birikmiş sorunlara çözüm bulduk. İstanbulluyu hasretini çektiği hizmetlerle tanıştırdık. İstanbul'u çöp, çukur, çamur belasından biz kurtardık. Şehrin kenar mahallelerinden başlayarak tüm hemşehrilerimize İstanbul'da yaşamanın eziyetini, çilesini, sıkıntısını değil, huzurunu, imtiyazını, mutluluğunu tattırdık. Kimseyi ayırmadık, ötekileştirmedik. Kimsenin siyasi tercihlerine bakmadık. Kimsenin hayat tarzına, yaşayışına, inancına karışmadık." ifadelerini kullandı.
"81 vilayetimizin tamamı gerçekten büyük bir dönüşüme sahne oldu"
İstanbullu kardeşlerinin omuzlarına yüklediği ağır sorumluğunun hakkını layıkıyla vermeye çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu duruşumuzu, bu hassasiyetimizi başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı dönemimizde de itinayla sürdürdük, halen sürdürüyoruz. Ülkemizin son 21 yılı yatırımlar açısından Cumhuriyet tarihimizin altın devri olarak kayıtlara geçmiştir. Hak ve özgürlüklerden eğitime, sağlıktan savunma sanayine, ulaştırmadan ticarete her alanda ülkemize çok önemli başarılar yaşattık. Hangi şehrimize gitseniz eser ve hizmet siyasetimizin nişanelerine zaten şahitlik ediyorsunuz. Yollara, köprülere, hastanelere, okullara varıncaya kadar 81 vilayetimizin tamamı gerçekten büyük bir dönüşüme sahne oldu." diye konuştu.
Erdoğan, İstanbul'un çok farklı bir seviyeyi yakaladığını dile getirerek, "Asrın projesi Marmaray'ı kim yaptı? Avrasya'yı kim yaptı? Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü kim yaptı? Kuzey Marmara Otoyolu'nu kim yaptı? Çamlıca Kulesi'nden hızlı tren ve metro hatlarına pek çok muazzam yatırımı şehrimize biz kazandırmadık mı?" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra miting alanındakilerle beraber "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." sözlerini söyledi.
Erdoğan, "İnşallah 4 bin 100 yatak kapasitesiyle Türkiye'nin en büyük şehir hastanelerinden birini Sancaktepe'ye inşa ediyoruz. Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi'nin de entegre edilmesiyle şehir hastanemiz toplam 5 bin 108 yatakla büyük bir sağlık üssüne dönüşecek." dedi.
İstanbul'la ilgili video izletildi
Miting alanındakilere, İstanbul'a yapılan hizmetlerin kısa özetinin yer aldığı video izletildi.
Çöp yığınları ve Haliç'in kirli halinin de yer aldığı video gösterimi sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çöpleri görüyorsunuz değil mi? Haliç böyleydi. Haliç'i biz temizledik." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, videonun ardından "Yeniden İstanbul, Yeniden Sancaktepe." dedi.
Mitingden notlar
Miting sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'la, Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, Sancaktepe Belediye Başkanı ve yeni dönem adayı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, MHP Sancaktepe İlçe Başkanı Arzu Karaalioğlu ve BBP Sancaktepe İlçe Başkanı Abdulkadir Darel de sahneye çıktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindekilerle aile fotoğrafı çektirdikten sonra vatandaşları selamladı.
Fotoğraf çekiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Pazar akşamına kadar Sancaktepe'de durmak yok, tamam. Kapı kapı dolaşıyoruz değil mi? Sancaktepe'den müjdeyi alacak mıyım?" diye sordu.
Alandakilerden "Evet" yanıtını alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Haydi bakalım" diyerek, Ramazan Bayramı'na kavuşmanın da nasip olmasını temenni etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitingin ardından sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Sancaktepe'deki mitingden fotoğrafların yer aldığı paylaşımda Erdoğan, "Aşkınız sevdanız, ahde vefanız için teşekkürler Sancaktepe, teşekkürler İstanbul." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sandığın telafisi olmaz
Erdoğan: Temmuzda emekli maaşlarını masaya yatıracağız
Erdoğan'dan ekonomi yönetimine destek: Şimşek'e itimadım tam
Erdoğan: Kapımız teröre, teröre destek verip siyasetçilik oynayana kapalı
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (22:45)