E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaPiyasaDüşen tahvil getirileri neden önemli?---

Düşen tahvil getirileri neden önemli?

Düşen tahvil getirileri neden önemli?
27 Temmuz 2021 - 13:36 borsaningundemi.com

Yatırım alanındaki temel unsurlardan bir tanesi de yatırım kararı almadan önce, piyasaların hangi haberleri fiyatladığını anlamak. Bu temel prensip ise tahvillerde geçtiğimiz ay görülen neredeyse 40 baz puanlık düşüş için özellikle önemli.

BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Geride bıraktığımız ayda ABD Hazine tahvili getirilerinde neredeyse 40 baz puanlık bir düşüş yaşandı. Bu durum ise haziran ayında tüketici fiyat endeksinin %5,4’e yükselmiş olması göz önünde bulundurulduğunda özellikle kafa karıştırıcı görünüyor. Tüm bunlarla birlikte birbiriyle yarışan iki açıklama ortaya konuldu. Bu açıklamaları anlamak önemli çünkü her ikisinin de finansal piyasalar için farklı anlamları bulunuyor. ABD Merkez Bankası’nın (FED) birçok yatırımcı tarafından da desteklenen görüşü, enflasyonda yükselişin geçici olacağı yönünde.

FED yetkilileri korona virüs nedeniyle oluşan arz talep dengesizliklerinin hammadde ve bilgisayar çipi gibi ev fiyatlarını ve araç fiyatlarını etkileyen bazı ürünlerde geçici kıtlıklar oluşturduğunu düşünüyor. Bu ürünler dışarıda bırakıldığında ise FED tarafından hesaplanan enflasyon oranı, FED’in %2’lik hedefine daha yakın görünüyor. Bu yılın ilk dönemlerinde bazı yatırımcılar FED’in para politikalarını sıkılaştırma konusunda yavaş davranacağından endişeleniyordu.

Bu dönemde FED ilk faiz oranı artırımlarının 2024’e kadar erteleneceğinin sinyallerini veriyordu. Ancak bu endişeler haziran ayının ortasında düzenlenen Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) ile iki sebepten geriledi. Birincisi FED yetkililerinin yakın zamanda yaptığı açıklamalar, yetkililerin enflasyon okumalarının bir süre yüksek kalabileceği konusunda çok daha açık fikirli bir tavır izliyor. İkincisi FED’in parasal politikaları 2023 yılında sıkılaştırabileceğinin sinyalleri veriliyor.

Cornerstone Macro’dan Roberto Perli ve Benson Durham yatırımcıların enflasyon beklentilerinin, toplantıdan bu yana düşüşe geçerken, Hazine tahvilinin getiri eğrisinin düzleştiğine dikkat çekti. İkili tahvil sahiplerinin şimdi FED’in enflasyonu kontrol altında tutmak için harekete geçeceğine daha çok inanıyor. Bu durumda tahvil getirileri de mevcut seviyelerinde sabitlenebilir. Tahvil getirilerinin istikrar kazanması ise borsalar için olumlu sonuçlar ortaya çıkarabilir.

Alternatif açıklama ise getirilerdeki düşüşün yatırımcıların ekonomik büyümenin geleceğine yönelik beklentilerinin düşmüş olmasından kaynaklandığı yönünde. Bloomberg tarafından yapılan ankete katılan analistlerin ortak görüşü ikinci çeyrekte gayrisafi yurtiçi hasıla büyümesinin %9 oranında bir pik noktasına ulaşmış olduğuna işaret ediyor. Bu oran bu yıl ortalama %7 olacak ve gelecek yıl %4 ila %5 aralığında seyredecek. Ancak bazıları bu tahminlerin fazla iyimser olduğunu düşünüyor.

Bunun nedeni ise federal transfer ödemelerinin sonuna gelinirken korona virüsün delta varyantının yayılmaya devam etmesi. Bu durum daha yavaş bir büyümeye neden olduğu takdirde borsa rallisi de, gerileyen bilançolarla birlikte düşüşe geçebilir. Bu açıklamanın bir benzeri de enflasyondaki yükselişin, güçlü taleple değil arzdaki eksikliklerle ilgili olduğunu öne sürüyor. Wall Street Journal Yazarı Greg Ip, “ABD birçok arz şokunu aynı anda yaşıyor ve pandemi sonrası potansiyel bir güçlü büyümeye engeller oluşuyor” dedi.

Bu görüşe göre, ekonominin karşı karşıya olduğu temel risk ekonomi yavaşlarken enflasyonun yüksek kalması. Peki bu açıklamalardan hangisinin gerçekleşme ihtimali daha yüksek? İlk açıklama finansal piyasaların şimdiye kadar gösterdiği performansla tutarlı: Yatırımcılar büyüme potansiyelini olumlu görmeye devam ediyor ancak enflasyona yönelik endişeleri, son dönemdeki yükselişlerin geçici olduğu inancıyla birlikte geriledi. Tahvil getirilerindeki düşüş büyüme potansiyelinin düştüğünü yansıtıyor olsaydı, bu durumda borsaların da düşüşe geçmesi gerekirdi.

Ancak bu durum gerçekleşmedi. Yine de bu noktada sorulması gereken bazı sorular var. Birincisi FED’in enflasyonun geçici olacağı yönündeki açıklamasının ne anlama geldiği belirsiz. borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre FED Başkanı Jerome Powell enflasyonda yükseliş ihtimalini ilk dile getirdiğinde, bir yıl önce fiyatların anormal seviyelerde düşük olduğuna değinmişti. Yakın zamanda Powell ve diğer yetkililer arzdaki sorunların etkilerinin daha uzun sürebileceğini kabul etti.

Bu durumda da enflasyon beklentilerinin yerleşme riski bulunuyor. İkincisi FED parasal politikalarını ne zaman ve ne miktarda sıkılaştırmaya başlayacak? Şimdilerde tahvil piyasaları FED’in oranları 2023’ün ilk dönemlerinde artırmaya başlayacağını fiyatlıyor. Aynı zamanda aynı yıl içinde de artışların devam etmesi bekleniyor. Bu düşünce ise FOMC yetkililerinin görüşleriyle tutarlı. Ancak FED piyasaların fiyatladığından çok daha erken harekete geçmek zorunda kalabilir.

Bunun nedenlerinden bir tanesi reel getirilerin anormal seviyelerde düşük olması. Negatif reel faiz oranları sert resesyon sürecinde uygun olmuş olsa da, ekonomi güçlü bir toparlanma gösterirken bunu makul göstermek zorlaşıyor. Dahası 3,5 trilyon dolarlık hükümet harcamalarının gelecek 10 yılda gerçekleşme ihtimali de bulunuyor. Bu da altyapı harcamalarının artmasıyla beraber reel oranlar üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturabilir. İkincisi yatırımcıların enflasyon konusundaki görüşleri de yeni bilgilerle birlikte değişebilir.

Ekonomik çıktılar pandemi öncesi seviyelere yaklaşırken maaş ve fiyat baskılarının da oluşma ihtimali yüksek. Bu anlamda enflasyon ihtimali arzdaki dengesizliklerden ziyade ekonomik politikalardan etkilenecek.

Teknoloji devleri yolun sonuna mı yürüyor?

 

Merkez Bankası enflasyon beklentisini yükseltecek mi?

 

Halka arzlarda rekor yaklaşıyor

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)