E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.
BORSAGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dolardaki sıçramanın ABD’deki borç tavanı kriziyle sona erebileceği düşünülüyor. Doların gücünün artan faiz oranları sonrası yavaşlaması beklenen tüketim sonrası daha da artabileceği de ihtimaller arasında.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre, dolardaki sıçramanın borç tavanına çarpabileceği düşünüşüyor. Ancak daha büyük soru, ABD'li tüketicilerin sonunda harcama gücünün sonunda tükenip tükenmeyeceğine odaklanmış durumda. Bunun ise doları, sanıldığının aksine daha da artırabileceği öngörülüyor.
Eğilim yukarı yönlü
Bloomberg’den John Authers’ın haberine göre, ABD Doları canlanma belirtileri gösteriyor. Dolar geçen hafta, SVB Financial Corp.'un Mart ayındaki iflasının ABD bankalarına yönelik mevcut endişe dalgasını başlatmasından bu yana en iyi haftasını yaşadı. ABD Doları, iki ay içinde ilk kez 50 günlük hareketli ortalamasının üzerinde işlem görüyor ve bu da kısa vadeli eğilimin yukarı yönlü olduğunu gösteriyor.
ABD Doları’nda genel yörünge, faiz oranlarındaki eğilimin Ekim ayında düşüşe geçmesinden bu yana sürekli bir zayıflık görüldüğü yönünde. Bu yılın başlarındaki kısa toparlanma, ekonominin beklenenden daha güçlü ve Fed'in daha şahin görünmesi nedeniyle oranlardaki bir yükselişle tetiklenmiş gözüküyor. Ancak dolardaki son artışın, Fed'in faiz oranlarını artırmayı durdurduğuna ve yıl bitmeden üç kez faiz indirimine gideceğine dair her zamankinden daha güçlü iddiaların ortasında gelmesi bakımından önem taşıyor. Bu da, bu rallinin faiz oranlarıyla ilgili olmadığını gösteriyor. Peki doları yönlendiren nedir?
Bankacılık mı?
Bunun bankacılık kaygısının sona ermesinden kaynaklandığını söylemek de zor gözüküyor. En büyük ‘bölgesel' bankalardan bazıları daha fazla satış yaşarken, bankaların hisse fiyatları sürekli baskı altında seyrediyor. Beşinci büyük banka olan US Bancorp'un temerrüde düşmesine karşı kredi temerrüt takas piyasası aracılığıyla sigortalama maliyeti şu anda 2011'den bu yana en yüksek seviyesinde gözüküyor. Ülkenin en önemli hayat sigortası şirketlerinden biri olan MetLife’ın ve US Bancorp’un 2022 yılı başındaki değerinin yarıya indiği görülüyor.
US Bancorp ile ilgili endişe, herhangi bir temerrüt riskinden ziyade kârdan kaynaklanırken, MetLife'ın ani düşüşü, yaygın olarak savunmasız olarak görülen ticari gayrimenkuldeki büyük holdinglerinden kaynaklanıyor. İkisi de varoluşsal krizde değil, ancak bunun gibi fiyat hareketleri, artan endişenin devam ettiğini gösteriyor. ABD bankacılığındaki en güçlü isimlerden Jamie Dimon’ın geçmişte bir çare olmasa da, banka hisselerinin açığa satışını yasaklama çağrısının da bankalarla ilgili endişelere son vermediği gözleniyor.
Borç tavanı krizi mi?
Beyaz Saray ile Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçi liderlik arasında yaşanan çıkmazın, Hazine borcunun temerrüde düşmesiyle sonuçlanma olasılığı, görünüşte dolar satın almak için güçlü bir caydırıcı olacağa benziyor. Eğer öyleyse, en büyük siyasi riskin, doların değerlenmesine yardımcı olmadığı görülüyor.
Pain Report'tan Jonathan Pain, ABD’nin bir devlet temerrüdüne karşı sigortalama maliyetini, normalde çok daha zayıf kredi sunan Meksika, Yunanistan, Avustralya, Güney Afrika ve Kolombiya gibi bir dizi ülkenin benzer maliyetleriyle karşılaştırıyor. Şaşırtıcı bir şekilde, ABD ekonomisinin önümüzdeki yıl içinde temerrüde düşme olasılığı şu anda bu ülkelerden daha fazla görülüyor.
Borç tavanı krizi, kötü sonuçlanma olasılığı genel anlamda düşük kabul edilse de, daha yüksek bir risk algısının, yatırımcıları dolara sığınmaya iten Pavlovcu bir etkiye sahip olması mümkün gözüküyor. Bu durumun ise ABD varlıkları hakkında iyimser olabilmek için olumlu bir sinyal vermediği görülüyor.
Tüketiciler mi?
Faiz döngüsünün geçen yılın başında dönmesinden bu yana boğaların lehlerine gördüğü en güçlü nokta, ABD tüketicisinin inatçı gücü oldu. Bu bakış, pandemi dönemi teşvik ödemelerinden ceplerinde kalan paraya çok şey borçluydu. Şimdi ise bu eğilimin sonunda zayıflayabileceğine dair işaretler geliyor.
Küçük işletme yöneticileriyle ilgili anketi uzun süredir büyük bir öncü gösterge olarak değerlendiren Ulusal Bağımsız İşletme Federasyonu (National Federation of Independent Business), gelecekteki satışlar hakkında olumlu düşünen işletmelerin oranında keskin bir düşüş bulguluyor. Güncel durum, yenilenen bir düşüş eğilimini gösteriyor. 2008 Küresel Finans Krizi ve Kovid tecritleri gibi en kötü senaryolar dışında, bu ölçütün geçen yılki kadar kötü olmadığı görülüyor.
Bu arada, her ikisi de çok saygı gören Michigan Üniversitesi ve Conference Board tarafından yürütülen tüketici duyarlılığı anketleri, tüketici beklentilerinde keskin bir düşüş olduğunu gösteriyor. Bunun bir ‘stagflasyon’ yani sürekli yüksek enflasyonun ortasında düşen büyüme anlatısına dönüşme ihtimali de bulunuyor. Şu andan itibaren 5 ila 10 yıllık dönem boyunca enflasyon beklentileri yükseliyor ve bu beklentilerin 2008 kriz yılından bu yana görülen yüksek seviyede olduğu görülüyor. Bu rahatsız edici bir analiz olsa da, geçmiş beklentilerin kendi kendini gerçekleştirme gibi bir özelliği olmadığına dikkat etmek gerekiyor.
Önümüzdeki hafta, ABD’de Walmart ve Home Depot gibi şirketlerin kazanç sonuçları ve Salı günü açıklanacak perakende satış verilerinin bu konuya daha fazla ışık tutması bekleniyor. Mart ayına ait en son rakamların ise endişe verici bir yavaşlamaya işaret ettiği görülüyor.
Bir başka olası stagflasyon gerekçesi olarak ise gıda hariç satışların özellikle zayıf büyüme göstermesi olarak öne çıkıyor. Bu da gıda fiyat enflasyonunun diğer tüketim kalemleri üzerinde öncü bir ağırlık olarak hareket ettiği anlamına geliyor.
Dolar gülümsemesi
ABD'den gelen bu bilgi parçaları, en açık şekilde düşen emtia fiyatlarında görülen kırılgan talebin küresel işaretleri ile birleştirildiğinde, ABD ekonomisiyle ilgili endişelere rağmen, yatırımcıların doğru sığınak olarak dolara yöneldiğini iddia etmek mümkün gözüküyor. Barclays ise özellikle en kötü Kovid yılları hariç tutulursa, dünya genelinde dolara yönelik talep anlamında bir yavaşlama belirtisi olduğunu gösteriyor.
Bu bakışa bir destek olarak ise, ABD Doları'nın ekonomi çok güçlü veya çok zayıf olduğunda en iyi performansı gösterdiğini ve büyüme istisnai olmadığında daha az iyi performans gösterme eğiliminde olduğunu öne süren ‘Dolar Gülümsemesi’ (Dollar Smile) teorisi bulunuyor. Şimdiye kadar, yavaşlama dramatik olmadı ve bu, zayıflayan bir dolarla tutarlı bir seyir olarak kabul ediliyor. Beklentilerin şu anda doları bir kez daha gülümsetecek kadar zayıf olması mümkün. Barclays ekibinin belirttiği gibi, ABD Doları’nda ‘dünyanın geri kalanına sıçrayan daha uzun süreli bir düşüş’ gerçekten de gerçekleşebilir. Bunu temel durum senaryosu yapmak zor ancak bununla ilgili daha fazla kanıt olup olmadığını görmek için gelecek haftalardaki veri akışına daha fazla odaklanılması gerekiyor gözüküyor.
Doların gücü için daha inandırıcı bir açıklama da, için, önceki satış dalgasının fazla ileri gittiği ve şimdi bir düzeltme olarak bir sıçrama yaşandığına yönelik. Bannockburn Global Forex'ten Marc Chandler, “Ne borç tavanı draması, ne banka hisseleri üzerindeki baskı veya piyasanın fiyatladığı agresif faiz indirimleri bu yıl hızla ortadan kalkmayacak” diyor ve ekliyor: “ABD temerrüdü en olası senaryo gibi görünmüyor, ancak küstahlık uçurumun eşiğine gelmeyi gerektirebilir. Bu nedenle, borç tavanı karmaşası sona erene kadar doların çok daha fazla yükselmesini beklememek en iyisi ancak ABD tüketicisinin parasının tükendiğini doğrulayacak herhangi bir kanıt, yine de uzun vadede doları belirgin şekilde güçlendirebilir.”
ABD bütçesi, nisanda 176 milyar dolar fazla verdi
5,3 trilyon dolar borsalara girmeyi bekliyor
Commerzbank'tan dolar/TL ve euro/TL tahmini
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.
borsaningundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.borsaningundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.borsaningundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur.
BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.
borsaningundemi.com verilerin sekansı, doğruluğu ve tamliği konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıkar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerden oluşan herhangi bir zarardan borsaningundemi.com sorumlu degildir. BİST, verinin sekansı, doğruluğu ve tamlığı konusunda herhangi bir garanti vermez. Veri yayınında oluşabilecek aksaklıklar, verinin ulaşmaması, gecikmesi, eksik ulaşması, yanlış olması, veri yayın sistemindeki performansın düşmesi veya kesintili olması gibi hallerde Alıcı, Alt Alıcı ve/veya kullanıcılarda oluşabilecek herhangi bir zarardan BİST sorumlu değildir.
Finansal veriler aracılığıyla sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir. Son güncelleme saati (01:12)