E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaYaşam-MagazinDeveli'den İstanbul'a asırlık başarı öyküsü---

Develi'den İstanbul'a asırlık başarı öyküsü

Develi'den İstanbul'a asırlık başarı öyküsü
23 Haziran 2014 - 05:18 borsaningundemi.com

İş dünyası dün Anadolu Grubu kurucularından İzzet Özilhan'ın vefat haberiyle sarsıldı

Anadolu Grubu’nun kurumsal internet sayfası dün şu cümlelerle açılıyordu:

“İş dünyasının değerli isimlerinden, vizyon ve başarılarından ilham aldığımız, grubumuzun kurucularından ve onursal başkanlarından, ailemizin yeri doldurulamaz büyüğü Sayın İzzet Özilhan’ı 22 06 2014 tarihinde kaybettik. Kaybımız büyük, acımız sonsuzdur. Değerli kurucumuza Allah’tan rahmet, tüm ailemize, sevenlerine başsağlığı ve sabır dileriz.”

İzzet Özilhan’ın Kayseri’nin Develi İlçesi’nin Pusatlı Köyü’nde 1920’de başlayan hayatı, 94 yıl sonra İstanbul’da sona erdi.

Babası zahire tüccarıydı Özilhan’ın. Cumhuriyet’in Onuncu Yıl Marşı’na konu olan demirağlar yurdun dört bir tarafını sararken, o da babasının yanında çalışmaya yani çıraklık yapmaya başladı.

Köylerinde demiryolu inşaatlarında yüzlerce işçi çalışıyordu. O da babasına işçilere yakın bir yerde bakkal dükkanı açmasını öneriyor ve girişimci ruhu böylece ortaya çıkıyordu. Eğitimini ortaokulda terk etmek zorunda kalsa da, büyürken bir yandan Türkiye’nin dönüşümüne, gelişimine tanıklık yapıyor bir yandan da ticareti öğreniyordu. Ve Develi’nin ona yetmediği gün de geldi. Türkiye’nin ilk sermayedarları gibi o da soluğu İstanbul’da aldı. Tepebaşı’nda bir bakkaliye dükkanı ile başladığı macerası Tahtakale’de hırdavatçılıkla sürdü.

Bugün 18 ülkede, 80 şirkette ve 61 üretim tesisinde, 29 bin çalışanın bulunduğu Anadolu Grubu’nun temeli böyle atıldı. Özilhan’ın bugün biradan otomobile, sağlıktan içecek sektörlerine kadar birçok alanda öncülük ettiği grubun oluşmasında tabii ki Tahtakale’de tanışıp ortak olduğu Kamil Yazıcı’nın payı büyük. 

Cumhuriyetin ilk kuşak sanayicilerinin son temsilcilerinden biri olan Özilhan, Yazıcı ile askerliği sırasında tanışıyor. Terhis olunca da ortak oluyorlardı. Grubun bira sektörünü seçmesi ise Türkiye’nin bugünkü Avrupa Birliği’nin öncülü olan Ortak Pazar’a girme hevesinin başladığı yıllarda gerçekleşiyordu.

NASIL DÜNYA MARKASI OLDU

Kayserili hemşerisi eski Maliye Bakanı Ziya Müezzinoğlu’na yatırım için önerisini soran Özilhan “Ya çimento, ya bira” yanıtını alınca birayı tercih ediyordu. O yıllarda henüz bölünmemiş olan ve Skoda bayiliği ve çeşitli ithalat yaparak tanıştığı Çekoslavakya’da ilk arayışa girmişti. Bira fabrikasının ilk adımı ise Vehbi Koç’la yollarının kesişmesine neden oluyor Özilhan’ın. Çok nadir olarak verdiği röportajlarından birinde Capital Dergisi’nde bu olayı şöyle anlatıyordu:

"SİZ DE BENİM GİBİ AYAĞI ÇARIKLI YETİŞMİŞSİNİZ"

“Koç, bizim şu andaki bira fabrikasının arazisinde Amerikalılarla bira yapıyordu. Arazi de Koç’a aitti. Biz Çek birası ile küçükten başlamıştık ve o arada da arazi bulamadık. Amerikalılar da vazgeçip gidince, ben Kamil’e  ‘Koç’a arazi için teklif verelim’ dedim. Vehbi Bey’e gittik ve ortaklık teklif ettik. Vehbi Bey, birkaç gün sonra siz de benim gibi ayağı çarıklı yetişmişsiniz. Sizinle ortak olunur, ancak bizim ortaklar bunu istemiyor” dedi. Ben de o zaman araziyi satın bize dedim. 1965’te 170 dönüm araziyi 3.5 milyon liraya satın aldık. Şu anda markamız dünya markası haline geldi.”

EN ÖNEMLİ SIRRI DÜRÜSTLÜK

İzzet Özilhan, Türkiye ekonomisinin gelişmesini de krizlerini de yaşamış bir işadamı. 24 Ocak Kararları sırasında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği yönetiminde. 1980 sonrası Türkiye’nin serbest piyasa ekonomisine açılışı sırasında dönemin müsteşarı Turgut Özal’la farklı düşünen bir işadamı. Bira yatırımları o dönemde de bazı engellerle karşılaştı. Grubun yaşadığı sıkıntıları ise röportajda şöyle anlatıyordu: “1980’li yıllarda girdiğimiz zor süreçte pek çok yerimizi satmak zorunda kaldık. Vaat edilenlerin hiçbiri ise gerçekleşmedi.”
Ortağı Yazıcı ile ters düştüğü yatırımlar da olmuş. Nasaş bunlardan biri. Ancak uzun yıllar birlikte çalışmanın sırrını da “dürüst” olmaya bağlıyordu. Yeni nesillere de tavsiyesi  sevgi ve haklara saygı oluyordu.

11.3 milyar dolarlık ciro

İZZET Özilhan basından uzak durdu, işini yaptı. Oğlu Tuncay Özilhan ise TÜSİAD Başkanlığı ile kamuoyunda tanındı. Grupta şimdi kendi adını taşıyan torunu üçüncü kuşak İzzet Özilhan etkin bir görevde.
Anadolu Grubu bugün Atlantikten Pasifik’e uzanan, 11.3 milyar dolarlık ciroya sahip küresel bir şirket. The Coca-Cola Company ile Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan’da kurulu fabrikaları var. Efes Pilsen ise Rusya’da en önemli bira markalarındah biri.
Evet Anadolu’dan çıkıp şirketler grubuna da aynı adı veren İzzet Özilhan aramızdan ayrıldı. Özilhan’ın cenazesi yarın Batı Ataşehir Mimar Sinan Camii’nde öğle namazını müteakiben kılınacak cenaze namazı sonrasında, Ümraniye Kocatepe mezarlığında aile kabristanına defnedilecek.

"5 YAŞINDAN BERİ HARÇLIK ALMADIM"

İzzet Özilhan son röportajında 5 yaşından beri kesinlikle harçlık almadığını ve çalışarak harçlığını çıkardığını belirterek, “O dönemlerde kayısı çekirdeklerini kırar, içindeki bademleri satarak para kazanırdım” açıklamasını yapmıştı. (Hürriyet)

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)