CHP'nin Ekonomi Raporu'nda, "TÜİK'in işsizlik rakamlarında 'AB'ye uyum' kapsamında yaptığı güncellemeler sonrasında 2005-2013 yılları arasında ortalama yüzde 10,7 olan işsizlik oranı yüzde 9,8'e geriledi" değerlendirmesinde bulunuldu.
CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcılığının Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak'ın koordinasyonunda hazırladığı 93. Ekonomik Görünüm Raporu’nda 2014 Şubat ayı işsizlik rakamları ve 2014 Nisan ayı bütçe sonuçları değerlendirildi.
Raporda, TÜİK'in yeni yöntemle hesapladığı işsizlik oranın 2014'ün Şubat ayı hariç her yıl sistematik olarak eski serinin altında kaldığı belirtilerek, şu tespitlere yer verildi:
"Yeni seride 'işgücüne dahil olmayan nüfus' eski seriye göre daha yüksek. Yeni seride işgücüne katılmayan nüfus, eskisine göre 2005'te 700 bin kişi, 2014 Ocak ayında ise 1 milyon 262 bin kişi daha yüksek görünüyor. Yeni seride, 'işgücü' rakamları ise eskisine göre önemli ölçüde aşağıya çekilirken, işgücünün alt kalemlerini oluşturan 'istihdam edilenlerin' ve 'işsiz olanların' sayısı da aşağı doğru düzeltilmiş. Yeni seride işgücü rakamlarındaki düşüş 2011 ve 2012 yılları için 1 milyonun üzerinde, 2014 Ocak ayında ise 775 bin kişi."
İşsizlik oranıyla ilgili yeni serilerle ekonominin rekabet gücüne ilişkin analizleri sağlıklı bir şekilde yapma imkanın da kaybolduğunun öne sürüldüğü raporda, "İstihdam rakamlarının değişmesiyle 'çalışan başına katma değer' ve 'emek verimliliği' gibi hesaplar da farklılaştı. Yeni seride 2005-2013 dönemi için ortalama emek verimliliği, eskisine göre ortalama yüzde 3,1 daha yüksek. Diğer bir ifadeyle, Türkiye bir anda 'aynı miktardaki üretimi daha düşük bir istihdam düzeyiyle yapar' hale gelmiş görünüyor" değerlendirilmesine yer verildi.
İşgücünde artış yüzde 6 Rapora göre, 2014’ün şubat ayında çalışma çağındaki nüfus, önceki yılın aynı dönemine göre 1,1 milyon (yüzde 1,6) artarken işgücündeki artış 1,6 milyon kişi (yüzde 6) oldu.
İşgücüne tek bir yılda yaklaşık 1,6 milyonluk katılımın veya tek bir yılda işgücündeki yüzde 6'lık artışın mevcut seride bir rekor olduğu ileri sürülerek, Şubat'ta işgücüne katılım oranın da son bir yılda 1,9 puan artarak yüzde 49,1'e çıktığı kaydedildi.
"İşgücü arzının ve işgücüne katılımın arttığı bir dönemde işsizliğin çok daha fazla artmasını dizginleyen, istihdamdaki 'olağanüstü' artış oldu" tespitine yer verilen Raporda, şu hususlara dikkat çekildi:
"TÜİK'in işsizlik rakamlarında 'AB'ye uyum' kapsamında yaptığı güncellemeler sonrasında 2005-2013 yılları arasında ortalama yüzde 10,7 olan işsizlik oranı yüzde 9,8'e geriledi. Yeni yöntemle hesaplanan işsizlik oranı 2014’ün şubat ayı hariç her yıl sistematik olarak eski serinin altında kalıyor. Yine, TÜİK'in rakamlarına göre son bir yılda toplam istihdam 1 milyon 296 bin (yüzde 5,5) artarak son 26 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Son bir yılda yaratılan bu istihdam, ortalama yüzde 9 büyüme hızının yakalandığı 2010-11 dönemindeki istihdam artışlarına yakın. Oysa son bir yılda Türkiye ekonomisinde büyümenin yüzde 4 civarında olması bekleniyor. Kır kent ayrımı, istihdam edilenlerin iktisadi faaliyet kolları, eğitim durumu gibi birçok önemli göstergede de eskiyle karşılaştırma imkanı da kalmadı."
"Vergi gelirleri reel olarak geriledi" Nisan ayı Merkezi Yönetim bütçe sonuçlarının da değerlendirildiği Raporda, nisanda Merkezi Yönetim bütçe gelirlerinin geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,7 artmasına rağmen vergi gelirlerindeki artışın yüzde 7,2'de kaldığı vurgulandı.
"Geçen yılın nisan ayına göre enflasyonun yüzde 9,4 olduğu dikkate alındığında nisanda vergi gelirlerinin reel olarak gerilediği görülüyor" değerlendirilmesine yer verilen Raporda, "Toplam vergi gelirlerinin yüzde 40'ını oluşturan mal ve hizmet üzerinden alınan vergiler nisanda, bir önceki yılın aynı dönemine göre sadece yüzde 4,5 artış gösterdi. Bu artış enflasyondan arındırıldığında söz konusu vergi grubunda reel olarak yüzde 4,5'lik gerileme var" denildi.
Bütçe harcamalarında kesenin ağzı açıldı Bütçenin gelir tarafındaki sıkıntılara rağmen harcama tarafında kesenin ağzı açıldığı iddiasından bulunularak, şu tespitlere yer verildi:
"Bütçe harcamalarının yüzde 60'a yakını personel, mal ve hizmet alımı, sosyal güvenlik kurumlarına transferler gibi tasarruf imkanının sınırlı olduğu kalemlerden oluşuyor. Nisan'da faiz dışı bütçe harcamaları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22,9 arttı. Yılın ilk 4 ayındaki artış ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oldu. Harcamalara bakıldığında en yüksek artış sosyal güvenlik kuruluşları ve mahalli idareler başta olmak üzere cari transfer kalemlerinde. Nisan'da sosyal güvenlik kuruluşlarına yapılan transferler, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23,6, mahalli idarelere yapılan transferler ise 24,8 arttı. Aynı dönemde personel harcamalarındaki artış yüzde 14,9, mal ve hizmet alım giderlerindeki artış yüzde 15,6 oldu."
Yılın ilk 4 ayı itibariyle, geçen yılın aynı dönemine göre en yüksek artışın yatırımlar ve görev zararı nedeniyle KİT'lere yapılan transfer kalemlerinde olduğunun belirtildiği Raporda, "Hükümet arka arkaya seçimlerin olacağı bir dönemde anlaşılan işi şansa bırakmak istememiş ve başta yatırım ile transfer harcamalarında olmak üzere popülizme son sürat devam etmiş" değerlendirmesinde bulunuldu.
Raporda, geçen yılın nisan ayında 595 milyon lira fazla veren bütçe dengesinin bu yılın aynı ayında 2,7 milyar lira açık verdiğine dikkat çekilerek, buna karşın yılın ilk 4 ayında bütçe açığının geçen yılın aynı dönemine göre 3,9 milyar lira artarak 4,2 milyar liraya çıktığı belirtildi.
Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.