Borsalardaki FED rallisi ne kadar gerçekçi?

BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Wall Street yatırımcıları arasında ABD Merkez Bankası’nın (FED) faizler yükseltmeye son verdiği anlatısı yerleşiyor. Finansal piyasalarda ise tahvil faizleri ve doların yükselişi gibi sıkı para politikasını koşullarını destekleyen bazı gelişmeler tersine dönüyor.

Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre uzun vadeli ABD Hazinesi tahvil getirileri perşembe günü itibariyle üç gün üst üste düşüş gösterdi. 10 yıllık ve 30 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri %5 seviyesinden uzaklaştı. FED Başkanı Jerome Powell çarşamba günü yaptığı açıklamada son aylarda finansal koşulların sıkılaştıran etkiler arasında yükselen ABD Hazinesi tahvil getirilerini de saymıştı.

MarketWatch’un haberine göre piyasaların gündemindeki en önemli soru ise FED’in faiz artışlarında sona geldiğini düşünmek için henüz erken olup olmadığı. JPMorgan CEO’su Jamie Dimon FED toplantısının hemen ardından yaptığı açıklamada merkez bankasının sıkı para politikasının sona erdiğini konusunda şüpheli olduğunu söylemişti. Dimon FED’in ek 25 ila 75 baz puan arasında faiz artırabileceğini de sözlerine eklemişti. Bu arada New York FED’in eski başkanı Bill Dudley Bloomberg’teki bir açıklamasında ya sıfır ya da çoklu faiz artışlarının olduğu iki senaryo öngörüyor.

MW haberinde Independent Advisor Alliance Baş Yatırım Sorumlusu Chris Zaccarelli FED’in son iki toplantıda faizleri sabit tutmasına ilişkin, “Eğer enflasyonun geri dönüşü ortaya çıkarsa tek faiz artışı yeterli olmayacaktı. Üç veya daha fazla faiz artışına ihtiyaç duyabiliriz. Enflasyonun %2’ye geri dönmesinin tek yolunun ekonomide yaşayacağımız sıkıntı olduğunu düşünüyoruz. Bu sert bir yavaşlama, resesyon veya çok daha yüksek işsizlik oranı şeklinde olabilir” açıklamasında bulundu.

Zaccarelli açıklamasında ABD ekonomisinin üçüncü çeyrek itibariyle %4,9 gibi büyük bir hızla büyüdüğünü ve tarım dışı istihdamın eylül ayında 336 bin yeni istihdam artışı gösterdiğini hatırlattı. Yatırım uzmanı FED’in faizleri artırmak için her türlü nedene sahip olduğunu ancak bunu yapmadığını söyledi.

Amerikan borsalarının neden yükselişte olduğuna da açıklık getiren Zaccarelli, “Borsanın FED’in artık faizleri yükseltmek istemediğine inanmasının nedeni de tam olarak bu noktadadır. FED öngörülerinin doğru ya da yanlış olduğunun kanıtlanması biraz zaman alabilir ve bu sebeple de rallinin bazı temelleri olabilir” dedi.

Perşembe günü kapanış itibariyle Dow Jones Endeksi 500 puandan fazla yükseldi ve tüm büyük endeksler bu hafta yükselişteydi. Küresel piyasalarda doların değerini ölçen ICE Dolar Endeksi ise %0,7 düştü. 10 ve 30 yıllık ABD Hazinesi tahvil getirileri sırasıyla 12,2 ve 15,4 baz puan düşerek %4,668 ve %4,820 seviyesine geriledi.

Perşembe günü hem hisse senetlerinde hem de tahvil piyasalarında görülen boğa piyasası momentumuna FED’in aralık ayı toplantısında da faizleri sabit tutacağı yönündeki senaryoya vadeli işlemler piyasalarındaki yatırımcıların %80,2’lik ihtimal vermesi de eşlik etti. FED yönetimi çarşamba günü sona eren para politikası toplantısında politika faizlerini 22 yılın zirvesi olan %5,25-%5,50 aralığında sabit tutmuştu.

New York merkezli menkul kıymetler firması TD’nin ABD Faiz Stratejileri Başkanı Gennadiy Goldberg perşembe günü yaptığı açıklamada “24 saatteki gerçekleşen değişime bakın! Piyasanın toplu halde katıldığı ve yükseliş momentumunun devam edecek gibi göründüğü ralli bugün de sürüyor. Verilerin önümüzdeki aylarda yumuşamaya başlamasını bekliyoruz ve 2024’ün ikinci çeyreğinde aşağı yönlü baskı oluşturacak bir resesyonu beklemeye devam ediyoruz” uyarısında bulundu.

Özetle, yatırımcılar ve traderlar, ABD enflasyon sorununun yavaşlayan ekonomik ivmeye ve Mart 2022'den bu yana faiz oranlarını beş tam puandan fazla artıran bir FED tarafından yenilgiye uğratılması olasılığına odaklanıyor.

Powell, çarşamba günü yaptığı açıklamada, politika faiz oranlarının enflasyonu zaman içinde %2'ye düşürecek kadar kısıtlayıcı olup olmadığına odaklandığını ve kendilerine sordukları temel sorunun "Daha fazla artırmalı mıyız?" olduğunu söyledi.

Bu arada, 2009-2018 yılları arasında New York FED Başkanı olan Dudley'e göre, FED’in faizleri sabit tutması önemli bir risk taşıyor. Bir Dudley Bloomberg’teki yazısında, FED yöneticilerinin faizleri sabit tutarak 1970'ler-1980'lerin yaşanan enflasyon krizi riskinin tekrarlaması riskini ortaya çıkardıklarını dile getirdi. Dudley’e göre FED’in çarşamba günkü faiz kararı sonrasında yetkililerin daha fazla sıkılaştırma uygulaması gerekirse, tek bir çeyrek puanlık faiz artırımının muhtemelen yeterli olmayacak.

Deutsche Bank ekonomistleri Amy Yang ve Matthew Luzzetti ise enflasyonun %3-%3,25 aralığında istikrar kazanma belirtileri gösterdiğine dikkat çekiyor. Ekonomistlere göre finansal koşullar hafifletilirse FED’in para politikasını daha da sıkılaştırması gerekeceği riskini artırabilir.

JPMorgan CEO’sundan 75 baz puan uyarısı: FED’in işi bitmedi

Borsalarda Noel rallisi başladı mı?

Küresel piyasalarda gözler ABD'nin istihdam raporunda

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.